Adanadan L201 tankı

Hocam, beslemek için ne kadar güzel bir tür seçmişsiniz böyle, kararınız için tebrik ve teşekkür etmek isterim. Çok estetik bir görünümü var maaşallah hepsinin de, özellikle mangrow ve mopani kökünün bir arada kullanılması çok hoş bir hava katmış. Sanıyorum bu tankınızı görüp görebileceğimiz en sade hali, ilerleyen zamanlarda bitki merakınızı kazara (!) hatta farkında olmadan (!) bu tanka bulaştıracakmısınız gibi geliyor bana.. ;) O süs tuğlaları da gerçekten çok estetik olmuş. Sanıyorum gözünüzün algısı giderek altın oran noktasına yakın sonuşlar görmeye doğru gidiyor, zira neye el atarsanız atın, mutlaka birbirlerine oranlı oluyorlar. Bununla ilgili ufak bir misal anlatmak isterim;

Mimar Sinan'ın gençlik yıllarında, henüz ünü yeni duyulmaya başladığı zamanlarda, ahaliden insanlar Koca Sinan'ın babasının yanına gelip bu ilmin ona nereden geldiğini sorarlar, bir kısmının kafasında Koca Sinan'ın büyü ve sihir yaptığı şüphesi bile vardır. Sinan'ın babası der ki, "dilediğiniz bir gün çadırımı şereflendirip soframa buyurun, size gözünüzle göstereyim oğlumun yeteneğini"... Ahali kabul eder, bir gün yemeğe gelirler. Çadırda boylu boyunca sofralar kurulur, herkes Halil İbrahim bereketiyle donanmış sofrada ziyafet çeker, Koca Sinan tüm konuklara hizmet ve ikramda bulunur. Yemek bittikten sonra babası Koca Sinan'a "oğlum bana bir bardak su getir" der. Sinan dışarı çıkınca ince bir kağıdı alıp etrafındakilere gösterir ve kendi oturduğu minderin altına koyar, sinan suyu getirince şaşkınla etraafına bakar ve "ya bu çadır çökmüş yahut yer yükselmiş" der. Herkes hayretler içindedir, nasıl bildi bu incecik farkı diye şaşırırlar, babası ona kağıdı gösterip insanların kendisinden şüphe ettiklerini ve adını temize çıkarmak için bunu yaptığını anlatır....

Nerden geldiyse bu hikaye aklıma bilmiyorum, konuyu dağıtmış gibi oldum belki ama kusura bakmayın hocam. Bence sizin gözünüzde de bir hesap kabiliyeti var, Koca Sinan'ınki kadar keskin değilse bile çok yakın hesaplamalarınız ve orantılı bir bakış açınız var. Branşınızın ne olduğunu hatırlamıyorum ama kesinlikle matematik zekanızın kuvvetli olduğundan eminim artık..

 

Yeni gelişmeleri özenle ve merakla takip edeceğim, sağlıkla bakın besleyin inşallah...

Hocam, beslemek için ne kadar güzel bir tür seçmişsiniz böyle, kararınız için tebrik ve teşekkür etmek isterim. Çok estetik bir görünümü var maaşallah hepsinin de, özellikle mangrow ve mopani kökünün bir arada kullanılması çok hoş bir hava katmış. Sanıyorum bu tankınızı görüp görebileceğimiz en sade hali, ilerleyen zamanlarda bitki merakınızı kazara (!) hatta farkında olmadan (!) bu tanka bulaştıracakmısınız gibi geliyor bana.. ;) O süs tuğlaları da gerçekten çok estetik olmuş. Sanıyorum gözünüzün algısı giderek altın oran noktasına yakın sonuşlar görmeye doğru gidiyor, zira neye el atarsanız atın, mutlaka birbirlerine oranlı oluyorlar. Bununla ilgili ufak bir misal anlatmak isterim;

Mimar Sinan'ın gençlik yıllarında, henüz ünü yeni duyulmaya başladığı zamanlarda, ahaliden insanlar Koca Sinan'ın babasının yanına gelip bu ilmin ona nereden geldiğini sorarlar, bir kısmının kafasında Koca Sinan'ın büyü ve sihir yaptığı şüphesi bile vardır. Sinan'ın babası der ki, "dilediğiniz bir gün çadırımı şereflendirip soframa buyurun, size gözünüzle göstereyim oğlumun yeteneğini"... Ahali kabul eder, bir gün yemeğe gelirler. Çadırda boylu boyunca sofralar kurulur, herkes Halil İbrahim bereketiyle donanmış sofrada ziyafet çeker, Koca Sinan tüm konuklara hizmet ve ikramda bulunur. Yemek bittikten sonra babası Koca Sinan'a "oğlum bana bir bardak su getir" der. Sinan dışarı çıkınca ince bir kağıdı alıp etrafındakilere gösterir ve kendi oturduğu minderin altına koyar, sinan suyu getirince şaşkınla etraafına bakar ve "ya bu çadır çökmüş yahut yer yükselmiş" der. Herkes hayretler içindedir, nasıl bildi bu incecik farkı diye şaşırırlar, babası ona kağıdı gösterip insanların kendisinden şüphe ettiklerini ve adını temize çıkarmak için bunu yaptığını anlatır....

Nerden geldiyse bu hikaye aklıma bilmiyorum, konuyu dağıtmış gibi oldum belki ama kusura bakmayın hocam. Bence sizin gözünüzde de bir hesap kabiliyeti var, Koca Sinan'ınki kadar keskin değilse bile çok yakın hesaplamalarınız ve orantılı bir bakış açınız var. Branşınızın ne olduğunu hatırlamıyorum ama kesinlikle matematik zekanızın kuvvetli olduğundan eminim artık..

 

Yeni gelişmeleri özenle ve merakla takip edeceğim, sağlıkla bakın besleyin inşallah...