MALAWİ GÖLÜNÜN SALONA NAKİLİ :) (EMSALSİZ FOTOGRAFLAR SYF 9'DA )
Çocukluğumdan buzaman akvaryumlarla içli dışlı olmam beni hobicilikten hiçbirzaman uzaklaştırmadı.Sürekli balıklar üzerindeki araştırmalarımın şimdi meyvalarını topluyorum.
Hepimizin bildiği gibi klasik olarak 90'lı yıllarda japonlar,lepistesler ile başladı serüvenimiz.Sarı,mavi prensesler ve yunuslarla hobiciliğimi devam ettirdim.Yılılar illerledikçe yaygınlaşan balık piyasası akvaryumlarımızda malawi mbuna türlerinin olmasına olanak sağladı.2007 yılında aldığım 1 koloni demasoni,renkleri ve bant yapılarıyla gözümde eşsiz bir tür haline gelen demasonilerin yaşam biçimin öğrenmek için birçok yabancı siteyi çeviri yaptım.İlk yavruları almaya başladığımda doğru yolu izlediğimi netleştirdim.Yavrular çoğalmaya başladıklarında,yerine bant yapıları düzgün damızlık demasonilerle değiştirdim.Çoğalmaya başalayan demasoni kolonilerime akvaryum ufak gelmeye başlayınca 1 set hazırlama fikrine kapıldım ama malaesef buna askerliğim engeloldu.Askeri hayata biter bitmez hemen bir demasoni kolonisi oluşturdum ve hayalimdeki seti kurdum.Bundan cokta güzel verimler aldım,bu uzun bir süre böyle devam etti.Zaman geldi tek birset yetmemeye başladı odama 2 set daha yaptırma kararı aldım hobihane tarzı hayallerim yavaş yavaş gerçekleşmeye başlıyordu.
Hobihanecilerin nasıl bir yol izlediğini araştırırken şans eseri Birand KUVAN ile tanıştım.
Hoş sohbeti ve balıklarla ilgili engin bilgilerini paylaşması muhabbetimizi arttırdı ve dostluğumuzu pekiştirdi.Odamma 2 set daha yaptıracagım sırada Birand'ın özenerek yapmış oldugu hobihanesi komşularıyla yaşamış oldugu sorunlar yüzünden dağıtma kararı almasıyla aynı zamana denk geldi ve 2 seti Birand'tan almaya karar verdim.Geri kalan setlerinde satılmasına açıkcası gönlüm razıgelmedi. Tamamını alamayı düşündüm ama odam sadece 3 sete yetebilecek kapasitedeydi.Evimin salonunu düşündüm fakat 2.kat oldugu için 30metrekarelik alanın 75 tanklık ağırlığı kaldıramayacağı düşüncesiyle bundanda vaz geçtik.Aklıma çatıyı kapatıp daha geniş bir alanda satleri kurma fikri geldi,maliyeti hesapladıgımızda beklediğimizden cok daha yüksek rakamalar çıkınca bundanda vazgeçtik.Tam elimiz kolumuz bağlanmışken altkattaki kiracımızın salonunu kullanmadığını hatırladım,salonuna hobihane kuracağımı izha etim ve anlayışla karşılayıp kabul etti,tabi bizde kirada indirimimizi yaptık.
Birand'la oturup pazarlığımızı yaptık anlaştık ve artık hobihanemizin kurulacağı alanımızı kağıt üzerinde projelendirip organizasyonumuzu yaptıktan sonra başladık kolları sıvamaya...
(Öncelikle kıracımızın salonda bulunan bikaç parça eşyasını diğer odalara taşıdık
24 metrekarelik bir alan için 10 paket toplamda 80metrekarelik stroforlarımızı ve yapıştırma harçlarımızı temin ettik nakliye için araç bulmayınca motorsiklete yüklediğimiz stroforlar bizi yurdum insan manzarasına sokmuş bulundu.
(umarım o haldeyken bizim resimlerimizi çekmemişlerdir)
Salonun giriş kapısını sürekli kullanamayacağımız için dışardan birkapı açmayı düşündük,en uygun yerolarak merdiven girişini tercih ettik.
Çorbada bizimde tuzumuz olsun diyen annem ilk çekiç darbesini vurarak duvarın yarısını kırdı zaten
Asıl iş babamla bize kaldı duvarı kırmak hiçte kolay olmadı çıkan molozlarda cabası.
Neredeyse birgünümüzü kapı yerini açmak için harcadık.
Artık salon kapısının kullanılmayacağı için kapıyı kilitleyip anahtarınıda yuttuk
Anahtarın midemize vermiş oldugu ağırlığında etkisiyle ve buna yorgunluğumuzda ortak olunca güzel bir uykuyu hak ettik
Ertesi akşam maddi manevi yardımlarını benden esirgemeyen İsmail SAPMAZ arkadaşımda gelince yapıştırma harçlarını hazırlayıp stroforlarımızı paketlerinden cıkartmaya başladık.Yabismillah diyerek başaldığımız yapıştırma işi başta bize basit gelsede ilk sırayı bitirdikten sonra hiçte öyle olmadığını ozman anladık yada özenerek yaptığımızdan çok zamanımızı aldı ve bize öyle geldi.
Görselliğinde ön planda tutarak strofor aralarında kalan boşluğuda kalekimle doldurmak istedik.
Stroforlarımızı yapıştırmak ve aralarını doldurmak tek bir duvar için 3 saat kadar vaktimizi alınca başka çözüm yolları aradık.
Yardıma gecek başaka arkadaşlarımızı bekledik fakat satışa gelince işerimiz haddinden daha fazla uzadı ama onlarsızda bazı şeyler olabilyomuş onu anladık ensemizde iyice kalınlaşmış oldu budurumda...
Genel olarak sadece akaşam saat 8den sonra hobihanemle uğraşabildiğim için tavan dahil izolasyon işlemini 5 gün sonra aralarını doldurmadan bitirebildik.
Strofor aralarını kalekimle kapatmak zor gelince çekomastikle denedik ve istediğimiz sonucuda verdi, yalnız işimizi kolaylaştırsada 25 tüp çekomastik harcadık.
Isı yalıtmı işlemimiz tamamen bittiğinde stroforlarmızı Hawai mavisi rengine boyadık.Duvarlarımızı boyama aşamasındada resimlerini çektik ama telefon hangi dosyaya attı malesef bulamadım
Bloverımızın bastığı havayı hotumlarla dağıtmak yerine platstik su borularıyla üsten çevreletip ele ayağa dolaşan hava hortumlarındanda kurtulmuş olduk.
Elektrik tehsisatınıda hava borularının üzrinden geçirerek çoğaltıcı prizlerle setlerin geleceği alan göre ayarladık bu sayede tehsisat kanalı açmamızada gerek kalamdı.
Artık ön hazırlığımız bitmiş durumdaydı,setleri biran önce getirip kurmak için sabırsızanıyordum.
Birand'ın hobihanesini almış olsamda akvaryumlarda halen daha balık oldugundan kalan 5setlik balıkları 3 sete koymak zorunda kaldık ve yılbaşı günü başladık hobihaneyi taşımaya.
Birand şakasına yılbaşı günü buişmi yapılır millet Bodrum'da Çeşme'de eğleniyor demesinin ardından babamdan hepimizi dumur edecek cevap anında geldi;burasıda bodrum işteya gider odasındada çeşmede var bizim Çeşmemizde Bodrumumuzda burası demesi üzerine hepimiz kahkahalara boğulduk
Artık o bodrum katı bize disco gibi gelmeye başladı
Setleri dağtıp proflleri biyere akvaryumları biyere ayırdık,profiller epey bir bakım istiyordu,onun için öncelikle profilleri götürüp bakım yapmaya karar verdik.
İlerleyen günderde akvaryumları getirdik profilleri babam ve her işimizde bıkmadan usanmadan koşturan bana çok emeği gecen eniştem Mehmet KURTER ile zımparalayıp paslarından ayırdılar ve güzelçe boyadılar.
3 kat antipas ve 2kat siyah mat boya yaparak profllerin hem görünümünü güzelleştirdik hem ömrünü uzatmış olduk.
Bende buarada anneminde yardımıyla akvaryumları yıkamaya başaldım.
Akvaryumlar yeni yapılmış oldugundan çizik yoktu fakat kireç birkimi çok kotü görüntü veriyordu.Tek tek yıka yıka bitecek gibi değildi,her biri 45 dakka sürdü 70 akvaryumu siz hesabedin tabiki hepsini yıkayamadık.Boyaları kuruyan profllerimizi salonumuza koyup yıkanmış olan akvaryumlarımızı yerleştirdik 3 setimiz hazırdı artık.
Hemen 9 akvaryuma dinlenmesi için suları doldurduk ve tatlı bir yorgunlukla artık istirahata çekildik....
Yarım kalan işimize yeniden başlayıp kalan akvaryumlarımızı yıkamaya devam ederken İsmail arkadaşımda antipası atılmış setlerimizi boyamaya başladı.
Ressamlıktan para kazanamayacağını anlayan bizim İsmail boya
sektörüne atıldı şimdi hedefinde boya fabrikası açmak varmış....
İş yoğunluğundan dolayı birkaç gün ara verdiğimiz hobihanemizin
kapısını açtık setlerimiz kapıdan girmediği için pencereden sokmuştuk.Açık olan
pencere tarafınında izolasyonunu yaptıktan sonra elektrikli radyatörümüzün
fişini taktık ortamın ve suların ısınmasını bekledik fakat 2gün geçmesine
rağmen ortamın ve suların ısınması gecikince 2.radyatörü devreye soktuk,ertesi
gün sularmız 24 dereceye ulaşmış oldu.Filtrelerimizin bir kısmını yıkayıp
biyolojik ortamın oluşabilmesi için Birand'ın kurulu akvaryumundan aldıgım
biyobalları filtrelerimize yerleştirip faal duruma geçirdik.
Artık diğer filtre ekipmanlarınıda temizleme zamanı gelmişti yaklaşık
50 tane kadar üretim filtresi,elyafalar,biyolojik
süngerler,biobollar,seramikler,iç-dış motorlar ve şelale filtreler hepsi birden
banyoya girince adım atacak alan kalmadı.Sabah yıkamaya başladığım filtre
ekipmanları canımdan bezdirince gözüm çamaşır makinasına takıldı ve hemen
makinanın deterjan haznesini söküp birgüzel yıkadım ve hazneyi yerine takıp
makinayı 90 derecede en uzun programda boşta çalıştırdım.
İşlemin ardından yaklaşık 10kg kadar elyafın yarısını
filelere doldurup makinada 40 derecede yıkadım.Sonuç mükemmeldi,bembeyaz olan
elyafalın tamamını yıkadım,süngerleri bu şekilde yıkadıktan sonra toplamda
7kez makina çalışmış oldu ve sıfır gibi olan filtrelerimizi toparlayıp hazır
hale getirdik.
Sularımızın oturmuş oldugu 9 akvaryuma ikişer üçer adet sarı-mavi
prenses atıp mukozalarını salgılarını ve genel durumlarını 1hafta gözlemledik.
Hiç bir sağlık probleminin yaşanmadığını gözlemleyince birand'tan aldığım 5 tür mbuna kolonilerini ve alt kattaki hobihanesini tamamen boşalltıgından dolayı setlerindeki balık yoğunluğunu engellemek için damızlık altı ve yavrularıda benim hobihaneye ekledik artık hobihanemiz renklenmeye başladı...
Setlerimizi boyama ve akvaryumların yıkmama işlermini tamamen bitirmemizin ardından düzen için yardıma gelen eniştemle setlerimizi yerleştirdik.
Setlerimizde yerleştikten sonra sularımızın doldurup filtrelerimizi yerleştirdik ve çalışır
duruma getirip dinlenmesini bekledik.
15 gün süredir çalışır durumda olan ısıtıcı radyötör ve motorlarımızın elektrik sarfiyatını hergün sayaçtan takip ederek hesapladım ve günlük ev ile birlikte 14-15 tl olardak değerlendirdim.
Aylığa vurduğumuzda bu rakamlar 450-500tl'yi bulunca hemen klima arayışına giriştim ve bütün gece internetten en iyi klimayı araştırdım ve diğer klimalara göre %70 daha az enerji tüketen Mitsubishi Hyper Süper İnverter serisini almaya karar verdim.Busefer bayi araştırmasına girdik,en iyi fiyatı 3600 tl /12 taksite böldürdüğümüz Mitsubishi bayisiyle anlaşıp klimamızı zaman kabetmeden taktırdık.
Klimayı bağlarken sayaç değerini almaıştım,montajın ardından 24saat sonra tekrar sayaca baktım ,kullanılan elektiğin 5.5-6tl olarak hesapladığımda acayip decede sevindim.İlerleyen günlerde ortamın tamamen ısınmasının ardından klimanın neredeyse çalışmadığını görünce dahada sevindim ve gelen ilk faturamız 397 tl oldu.Radyötörlu ısıtmaya devam etseydik büyük ihtimal 600tlden aşşağı fatura gelmiyecekti bu sorunuda biraz pahalıya halletsekte ilerleyen zamanlarda bize tasarruf ettireceginden dolyı dert etmedik.
2. aykı gelen faturamız 260 tl oldu ve dahada sevindik evin ortalama 60-80tl'lik genen faturasının üstüne klimanın,15w'lık 36 filtrenin,100w'lık hava motorunun ve aydınlatmanın bize elektrik olarak maliyetini ortalam 200tl civarında oldu ve şimdi elektrik faturasına boşyere ödediğim rakama klimanın taksitini öduyorum,artık seneye amorti eder kendini.
Boş tanklarımızdaki sularımızın oturmasının ardından bütün kaba işleri bitirdik ve sıkışık durumdaki balıklarımızı türlerini ayırıp ve cinsiyetleri belli olanlarla genç koloniler oluşduk.Bu süre zarfında ağzı dolu olan dişilerimizi kusturduğumuzda aylardır içinde olduğumuz yoğun temponun yorğunluğunu gözlerimizden adeta fışkıran sevinçele kusturma işlemlerini tamamladık...
Sıra geldi ince ayrıntılara ama önce resimlerimizle sizlerleyiz...
Son haliyle Hobihanemizin genel görüntüleri...
EN KISA ZAMANDA YENİ RESİMLERİMİZDE GELİYOR...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Ama salonu kullanmayan bir kiracı ilk defa duydum :)
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Bu yola baş koyduk durmak yok artık hakkımızda hayırlısı neyse o olsun.
[QUOTE=eraslan1910]Hayırlı uğurlu olsun. Bol yavrular.
[QUOTE=zımzımeddin]Hayırlısı olsun.. Kolay gelsin...
Ama salonu kullanmayan bir kiracı ilk defa duydum :)
[/QUOTE]
Kiracımız memleketinden yeni geldiği için açıkcası pek fazla eşyaları yoktu kullanılan bir yer olsa zaten teklif bile etmezdim.
Bu saatten sonra kiracımız cıkarsa zaten birdaha tutulması cok zor olurdu,salonu üretimhane olan biryeri sizce başaka kim kiralar
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir