Bakın Akvaryum Nelere Kadir..
Gönderim Zamanı: 15 Ağustos 2010 01:06
Akvaryumlarımız sadece göze hitap eden bir nesne değil,aynı zamanda bir terapi ve bakın nelere iyi geliyor,ben kendi adıma konuşacak olursam akvaryumu'mun karşısına geçip bir bardak çay eşliğinde izlediğim zaman yorgunluk ve stresimin azaldığının farkına varıyorum aileye karşı tavırlardada değişiklik olduğunu düşünüyorum,birde tabi tefekkür( Derin Düşünce )
Bi düşünün ağzına o yumurtaları alıp kuluçka yapan anne balıkları sabırla onları saklıyor ve sonucunda mükemmel bir döngü tabi sadece balıklar için diil tüm canlılar için geçerli ancak Yaratıcı öyle bir donanım ve bilgi yüklemişki o varlıklara emrolduğu şekilde hayatlarını devam ettiriyorlar,
Okumanızı tavsiye ederim.
Saygıyla..
Demans ve Alzheimer hastalığı
Laun, hayvan destekli tedavinin demansı olan bireylerin tedavisi planlanırken düşünülmesi gerektiğini bildirmiştir . Bir başka çalışmada, demansın negatif semptomlarından biri olan anhedonide de HDT’nin anlamlı iyileşme sağladığı saptanmıştır .
Filan ve Llewellyn, 1960 ila 2005 yılları arasında yapılan kontrollü çalışmaları inceleyerek bazı sonuçlara ulaşmıştır . Bu sistematik metaanaliz sonuçları, HDT’nin, yaşlı bireylerin ikamet ettiği bakım merkezlerindeki tedavi programlarının bir parçası olarak giderek tercih edildiğini göstermektedir. İnsanlar ve köpeklerin oldukça yakın etkileşimleri, kan basıncında düşüşü ve gevşemeyi sağlayan nörokimyasallarda bir artış ile sonuçlanır. Bu etkiler, demansın davranışsal ve psikolojik semptomlarının iyileşmesinde faydalı olabilmektedir. Filan ve Llewellyn, inceledikleri çalışmalarda köpeğin varlığında demanslı bireylerde agresyonun ve ajitasyonun azaldığını, sosyal davranışların arttığını gözlemlemişlerdir. Bu konuda yapılan bir diğer çalışmada, demans hastalarının bulunduğu bakım merkezinde yemekhane ünitesine yerleştirilen akvaryumun, bireylerin yemek yeme isteklerini artırdığı ve kilo almalarını sağladığı tespit edilmiştir 40. Libin ve Cohen, oyuncak-robot hayvanların demanslı bireyleri mutlu ettiğini ve ilgilerini çektiğini göstermişlerdir 41. Günümüzde yapılan çalışmalarda ise, HDT’nin demansın davranışsal ve psikolojik belirtilerini iyileştirdiği gösterilmiş, ancak bu faydalı etkilerin ne kadar sürdüğü açıklanmamıştır.
Richeson, çalışmasında HDT’nin demansı olan yaşlı hastaların ajite davranışları ve sosyal etkileşimleri üzerine olan etkilerini incelemiştir 21. Bakım evinde kalan 50 demans hastası 3 hafta boyunca günde bir defa hayvan destekli tedaviye alınmıştır. Çalışma bulguları, hastaların ajite davranışlarının anlamlı düzeyde azaldığını ve test öncesi ölçülen sosyal etkileşimlerinin test sonuna doğru arttığını göstermiştir.
Edwards ve Beck’in, Alzheimer hastaları ile yaptıkları bir çalışmada yaşam ortamlarında bulunan akvaryum balıklarının hastaların iştah problemini nasıl etkilediği değerlendirilmiştir 40. Evlerinde yaşayan 62 Alzheimer hastası çalışmaya dahil edilmiştir. Yemek yeme durumlarına ilişkin bilgiler, akvaryum balıklarının da bulunduğu bir ortamda 2 haftalık tedavi süresince ve 6 hafta boyunca haftada bir yapılan izlem sonucu elde edilmiştir. Bulgular, Alzheimer’li hastaların gıda alımlarının akvaryumun varlığında anlamlı düzeyde arttığını ve 6 haftalık izlem boyunca da artarak devam ettiğini göstermiştir. Çalışma boyunca kilo alımı da anlamlı olarak artmıştır. Araştırmacılar, akvaryum balıklarının mevcudiyetinin çevresel koşulları iyileştirdiği ve böylece hastaların duygudurumlarını iyileştirdiği, yemek yeme isteğini artırdığı sonucuna ulaşmışlardır 40. Aynı zamanda, akvaryum balıkları ile birlikte yaşayan hastaların daha az oranda gıdasal bakıma ihtiyaç duyduğunu ve azalan bu ihtiyacın da sağlık hizmetlerindeki maliyeti azalttığını bildirmişlerdir.
SONUÇ
Hayvan ve insan etkileşiminin çağlar boyu süregelen birlikteliğinin sağlığın iyileştirilmesine ve korunmasına olan katkısı göz ardı edilemez. Bu gözden geçirmede, birçok psikolojik rahatsızlıkta hayvan destekli tedavinin uygulanmasını anlatan çalışmalardan bazıları incelenmiştir. Bu yeni tedavi alanının halk sağlığı açısından her zaman vurgulanan “bireylerin fiziksel, sosyal ve ruhsal tam iyilik halleri ve bu iyilik hallerinin giderek geliştirilmesi” hedefine yönelik olduğu gözlenmiştir.
Dünya literatüründe HDT’nin sağladığı yararlar pek çok boyutuyla ele alınmasına rağmen ülkemizde bu çalışmalara paralel araştırmalara rastlanılmamaktadır. HDT, bilimsel temelli bir uzmanlık alanı olarak uygulanmamakta, yalnızca insan ve hayvan etkileşiminin meydana getirdiği olumlu sonuçlara göre çeşitli hizmetler sunulmaktadır. At binme, sosyal ve fiziksel işlev bozukluğu olan bireylerin iyileştirilmesinde, yunus terapisi ise otistik çocukların tedavisinde az da olsa kullanılmaktadır. Bu derlemede ele alındığı gibi ülkemizde de birçok sağlık hizmetinde, hayvan destekli tedavinin sağlayacağı yararlar konusunda yapılacak akademik çalışmalara ihtiyaç bulunduğu kanısındayız.
Laun, hayvan destekli tedavinin demansı olan bireylerin tedavisi planlanırken düşünülmesi gerektiğini bildirmiştir . Bir başka çalışmada, demansın negatif semptomlarından biri olan anhedonide de HDT’nin anlamlı iyileşme sağladığı saptanmıştır .
Filan ve Llewellyn, 1960 ila 2005 yılları arasında yapılan kontrollü çalışmaları inceleyerek bazı sonuçlara ulaşmıştır . Bu sistematik metaanaliz sonuçları, HDT’nin, yaşlı bireylerin ikamet ettiği bakım merkezlerindeki tedavi programlarının bir parçası olarak giderek tercih edildiğini göstermektedir. İnsanlar ve köpeklerin oldukça yakın etkileşimleri, kan basıncında düşüşü ve gevşemeyi sağlayan nörokimyasallarda bir artış ile sonuçlanır. Bu etkiler, demansın davranışsal ve psikolojik semptomlarının iyileşmesinde faydalı olabilmektedir. Filan ve Llewellyn, inceledikleri çalışmalarda köpeğin varlığında demanslı bireylerde agresyonun ve ajitasyonun azaldığını, sosyal davranışların arttığını gözlemlemişlerdir. Bu konuda yapılan bir diğer çalışmada, demans hastalarının bulunduğu bakım merkezinde yemekhane ünitesine yerleştirilen akvaryumun, bireylerin yemek yeme isteklerini artırdığı ve kilo almalarını sağladığı tespit edilmiştir 40. Libin ve Cohen, oyuncak-robot hayvanların demanslı bireyleri mutlu ettiğini ve ilgilerini çektiğini göstermişlerdir 41. Günümüzde yapılan çalışmalarda ise, HDT’nin demansın davranışsal ve psikolojik belirtilerini iyileştirdiği gösterilmiş, ancak bu faydalı etkilerin ne kadar sürdüğü açıklanmamıştır.
Richeson, çalışmasında HDT’nin demansı olan yaşlı hastaların ajite davranışları ve sosyal etkileşimleri üzerine olan etkilerini incelemiştir 21. Bakım evinde kalan 50 demans hastası 3 hafta boyunca günde bir defa hayvan destekli tedaviye alınmıştır. Çalışma bulguları, hastaların ajite davranışlarının anlamlı düzeyde azaldığını ve test öncesi ölçülen sosyal etkileşimlerinin test sonuna doğru arttığını göstermiştir.
Edwards ve Beck’in, Alzheimer hastaları ile yaptıkları bir çalışmada yaşam ortamlarında bulunan akvaryum balıklarının hastaların iştah problemini nasıl etkilediği değerlendirilmiştir 40. Evlerinde yaşayan 62 Alzheimer hastası çalışmaya dahil edilmiştir. Yemek yeme durumlarına ilişkin bilgiler, akvaryum balıklarının da bulunduğu bir ortamda 2 haftalık tedavi süresince ve 6 hafta boyunca haftada bir yapılan izlem sonucu elde edilmiştir. Bulgular, Alzheimer’li hastaların gıda alımlarının akvaryumun varlığında anlamlı düzeyde arttığını ve 6 haftalık izlem boyunca da artarak devam ettiğini göstermiştir. Çalışma boyunca kilo alımı da anlamlı olarak artmıştır. Araştırmacılar, akvaryum balıklarının mevcudiyetinin çevresel koşulları iyileştirdiği ve böylece hastaların duygudurumlarını iyileştirdiği, yemek yeme isteğini artırdığı sonucuna ulaşmışlardır 40. Aynı zamanda, akvaryum balıkları ile birlikte yaşayan hastaların daha az oranda gıdasal bakıma ihtiyaç duyduğunu ve azalan bu ihtiyacın da sağlık hizmetlerindeki maliyeti azalttığını bildirmişlerdir.
SONUÇ
Hayvan ve insan etkileşiminin çağlar boyu süregelen birlikteliğinin sağlığın iyileştirilmesine ve korunmasına olan katkısı göz ardı edilemez. Bu gözden geçirmede, birçok psikolojik rahatsızlıkta hayvan destekli tedavinin uygulanmasını anlatan çalışmalardan bazıları incelenmiştir. Bu yeni tedavi alanının halk sağlığı açısından her zaman vurgulanan “bireylerin fiziksel, sosyal ve ruhsal tam iyilik halleri ve bu iyilik hallerinin giderek geliştirilmesi” hedefine yönelik olduğu gözlenmiştir.
Dünya literatüründe HDT’nin sağladığı yararlar pek çok boyutuyla ele alınmasına rağmen ülkemizde bu çalışmalara paralel araştırmalara rastlanılmamaktadır. HDT, bilimsel temelli bir uzmanlık alanı olarak uygulanmamakta, yalnızca insan ve hayvan etkileşiminin meydana getirdiği olumlu sonuçlara göre çeşitli hizmetler sunulmaktadır. At binme, sosyal ve fiziksel işlev bozukluğu olan bireylerin iyileştirilmesinde, yunus terapisi ise otistik çocukların tedavisinde az da olsa kullanılmaktadır. Bu derlemede ele alındığı gibi ülkemizde de birçok sağlık hizmetinde, hayvan destekli tedavinin sağlayacağı yararlar konusunda yapılacak akademik çalışmalara ihtiyaç bulunduğu kanısındayız.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir