Beyaz Benek Hastalığını Anlamak ve Tedavi Etmek


bogutucuÇevrim Dışı

Kayıt: 10/02/2015
İl: Istanbul
Mesaj: 69
bogutucuÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 19 Şubat 2015 19:06

Beyaz Benek Hastalığını Anlamak ve Tedavi Etmek

by Shelli Wittig (aka Fishgal)

Bu birçok akvaristin  karşılaştığı bir parazittir. Her ne kadar karantina kurallarını uygulasanız da gün gelir, ana tanka konmadan önce tedavi edilmesi gereken bu hastalığa yakalanmış bir balık ile karşılaşabilirisiniz. İyi haber ise, doğru şekilde ele alındığında bu hastalığı kolayca ve kalıcı olarak tedavi edebileceğinizdir.

Nedir ?

Bu rahatsızlık bilimsel olarak Ichthyophthirius multifiliis, ya da kısaca “ich/ick” olarak adlandırılır. Bilinen en genel kirpikli protozoandır. Balıkların beden ve yüzgeçlerinde tuz tanelerine benzeyen küçük beyaz noktalar olarak ortaya çıkarlar. Bu noktalar beyaz lekeler oluşturacak şekilde birleşebilirler. Hastalığın diğer belirtileri, kum ve dekorlara sürtünme, zorlukla soluma, filtre temiz su çıkışı yakınlarında dolaşma gibi hareketleri içerebilir. Ancak unutulmamalıdırki bu belirtiler doğrudan ve sadece beyaz benek hastalığının değil aynı zamanda stres altındaki bir balığın da davranış biçimidir. Esasında sürütünmeler su değişimleri sonrası genel sertlikteki değişimler sonucu da sıkça görülen bir durumdur.

Bu parazitin, hastalığın doğru teşhis ve tedavisi için anlaşılması gereken 3 yaşam aşaması vardır.

1)      Parazit çplak gözle görülebildiğinde, ilaçlardan etkilenmesini engelleyecek şekilde balığın mukoza tabakasının altına saklanmış ve neredeyse tamamen gelişimini tamamlamış bir trophont halindedir. Muhtemelen günlerdir balığın vücut sıvısı ile beslenmekte olup orjinal büyüklüğünün katbekat üstüne çıkmıştır. Ortalama akvaryum sıcaklıklarında (24-26 derece) bu beslenme aşaması birkaç günde sonlanır ve gelişimini tamamlamış bir tomont olarak balığın vücudundan ayrılır.

2)      Tomont zemine, bir bitki veya bir başka yüzeye tutunmadan önce saatlerce yüzebilir. Bu süre içerisinde kimyasallara karşı duyarlıdır ve ilaçlar etki edebilir. Bir yere tutunduğunda ise tekrar üreme aşamasına geçer. Kendini kese içine alır ve hızlıca bölünmeye başlar. Bu aşamada yine kimyasallara karşı bağışıktır. Birkaç gün içerisinde yeni yüzlerce organizma etrafa yayılır, kirpikleri filizlenir ve yerleşip beslenebileceği yeni bir ev sahibi bulmak için yüzmeye başlar.

3)      Bunlar thermont olarak adlandırılır ve birkaç gün içerisinde yeni bir ev sahibi bulamaz ise ölür (Bu nedenle salgına uğramış bir tankın bir veya iki hafta balıksız bırakılması sonrasında yeni balıklar için temiz ve güvenli olduğunu biliyoruz). Bu aşamada ilaç ile tedavi etkilidir. Thermont bir kere yeni bir ev sahibi buldumu trophpnt olarak adlandırılır ve döngü yeniden başlar. Maalesef her döngüde tanktaki parazit sayısı dramatik bir şekilde artar.

Nasıl Korunulabilir ?

Bu makalenin araştırma aşamasına geldiğimde bazı yanlış inanışlara sahiptim. Beyaz benek parazitinin tankınızda her zaman mevcut olduğu ve balığınıza saldırmak için stres kaynaklı zayıflamış bir bağışılık sistemi gibi bir fırsatı kolladığı genel bir kanıdır. Şaşırtıcı şekilde bu kanıyı destekleyen hiçbir bilimsel  veri bulamadım. Güvenilir kaynaklar bu parazitin uzun süreli bir uyku dönemi içerisinde  yer almadığını belitiryordu. Daha soğuk iklimli bölgelerdeki açık havuzlar gibi düşük ısılı ortamlarda yaşam döngüsü daha uzun iken, ev akvaryumu ortalama sıcaklıklarında muhtemelen döngü bir haftadan kısa bir sürede tamamlanmakta. Tek bir organizmanın yüzlerce yavru ürettiği varsayılır ise sorulması gereken soru şu: “Bu parazitlerin hepsi nereye gidiyor ?”. Pratik Balık Bakımı dergisi yazarı Dr. Peter Burgess uyku hali fikrini “çöp” olarak nitelendiriyor.

Bu efsanenin yayılışının sebebi muhtemelen, sağlıklı ve güçlü bir balığın önceden hastalığıa yakalanmış ve buna karşı bağışıklık kazanmış olması gerçeğinden kaynaklanıyor. Organizmalar görünmeyecek boyutta kolayca balığa yapışırken vücut sağlam bir mukozayla korunuyor olabilir. Böyle bir balık asemptomatik bir taşıyıcı görevi görebilir ve hastalığın hiçbir belirtisini göstermeden parazitin yaşam döngüsüne defalarca  ev sahipliği yapabilir. Yeni bir tanka girdiğinde ise paraziti kendisi ile birlikte taşır. İlk önce makrakanta ve kedibalığı gibi pulsuz balıklar belirtileri göstermeye başlar ancak büyük olasılıkla tanktaki bütün balıklar vücutta görünmese bile solungaçlarında paraziti taşıyacaklardır.

Eğer parazit tankta mevcut ise stresli ve bağışıklık sistemi zayıflamış bir balığın kolay bir ev sahibi olacağı sonucuna varıyoruz. Bu da bizi tekrar bu hastalıktan nasıl korunabiliriz sorusuna getiriyor. Artık parazitin saldırmak için  her akvaryumda olmadığını biliyoruz.

İşte bazı önlemler:

1)      Hastalığın belirtilerini gösteren bir balıkla aynı tanktan asla balık almayın.

2)      Yeni alınan balığı 14-21 gün karantinaya alarak hastalığın beliritilerini gözlemleyin. Karantinadaki balığa önleyici uygulamaları düşük dozda (örneğin tavsiye edilen ilacı yarı doz kullanmak) uygulamayın. Bu, organizmaların ilaca karşı daha dirençli hale gelmelerine neden olacaktır. Eğer tedavi uygulayacaksanız, hasta olduğundan emin olduğunuzda ve eksiksiz bir tedavi uygulayın.

3)      Eğer karantinaya almayacaksanız (herkes kurulu ikinci bir tanka sahip olamayabilir)  balık poşetini tankta biraz yüzdürüp içine akvaryumunuzdaki sudan ekleyerek alışmasını sağladıktan sonra poşetteki suyu bir kovaya dikkatlice boşaltarak balığı bir kepçeye alıp ondan sonra akvaryuma ekleyiniz. Parazit taşıma riskinden dolayı asla poşetteki suyu akvaryumunza koymayınız. Ancak yine de balık gözle görünmeyen parazitler taşıyor olabilir ve diğer balıklarınızı riske ediyor olacaksınız.

4)      Eğer birden fazla tankınız var ise her birine ayrı kepçe kullanınız ve/veya her kullanım sonrası iyice kurutunuz. Beyaz benek paraziti kuru ortamda yaşayamaz.

5)      Sadece, balıkların olmadığı tanklardan bitki alınız veya bitkilerinizi balıksız bir ortamda 5-7 gün karantinaya alınız veya bitkileriniz ana tankınıza koymadan önce potasyum permenganat ile yıkayınız. Ancak bu, bitkilere zarar verebilir.

6)      Eğer tankınıza hastalık bulaştı ise parazitin tamamen yok edilmesi için eksiksiz ve tam bir tedavi uygulayınız. Sağ kalacak tek bir parazit bile bu can sıkıcı döngüyü yeniden başlatabilir.

Nasıl Tedavi Edebilirim ?

Sayılamayacak kadar çok beyaz benek ilacı mevcut. Hepsi benzer içeriklere sahip ve her birinin kendince olumsuz yanları bulunmakta. Ayrıca ilaç kullanımında su değişimi tavsiye edilmemekte ve bu da amonyak ve nitrit seviyelerni düşürmek için gerekli olan su değişimlerini sekteye uğratıp başka sorunlara neden olabilir. Ben balığınız, biyolojik döngün ve cebiniz için daha uygun ve daha doğal (en azından daha az kimyasal) olan ilk iki tedavi tercihimi tavsiye ederek başlayacağım.

Yüksek Sıcaklık:

Sıcaklığı yükselterek beyaz beneği tedavi etmede iki farklı yaklaşım bulunmakta

1)      Birinci yaklaşım, hangi ilacı kullanacak olursanız olun, sadece serbest yüzme aşamasındaki tomont ve thermontlara etki edeceğinden dolayı parazitin yaşam döngüsünü hızlandırmak amacıyla sıcaklığı artırmak. Anlaşılmıştırki 24 derece üzerindeki sıcaklıklarda parazitin yaşam döngüsü 4 günden kısa sürede tamamlanmaktadır. Tersine açık havuzlarda olabildiği üzere 7 derece altında bu döngünün tamamlanması 5 hafta sürebilmektedir. Sıcaklığı yavaşça birkaç derece artırarak 27-28 derecelere çıkarmak ilaç veya tuz tedavisi için yeterli olacaktır. Özellikle yüksek sıcaklıklarda iyi yüzey dalgalanması sağlanmalıdır.

2)      İkinci yaklaşım ise esasında, ısı ile organizmanın yok edilmesidir ve ilaç tedavisi ile değil ama alttaki tuz tedavisi ile birlikte uygulanabilir. Kullandığım veriler, (ABD Güney Bölge Su Ürünleri Merkezi’nin bir raporu da dahil) beyaz benek parazitinin bir çok türünün 29,5 derece üzerinde üreyemediğini belirtmektedir. Bu tedavi yaklaşımını kullanmak için sıcaklık yavaşça (saatte 1-2 dereceden fazla değil) oksijen ihtiyacının karşılanmasını da sağlamak için güçlü yüzey dalgalanması sağlayarak 30 dereceye çıkarlır. Yüksek sıcaklıklarda su daha az oksijen bıraktığı için dalgalanma hayati derecede önemlidir. Bu nedenledir ki ısı tedavisi sırasında ilaç kullanılmaz çünkü birçok beyaz benek ilacı da sudaki oksijen seviyesini düşürmektedir. Zaten solunum zorluğu yaşayan hasta balığı düşük seviyeli oksijene maruz bırakmak ölümcül olabilir. Filtrenin temiz su veren kafalarını su yüzeyine doğru çevirebilir veya su seviyesini dalga yapacak kadar düşürebilirsiniz. Her türlü tedavi de olduğu gibi balığınızın stres belirtisi davranışlarını gözlemleyip gerekiyorsa sıcaklığı biraz düşürebilirsiniz. (Not olarak; Malawi’ler ve makrakantalarım 10 gün boyunca 31 dereceye rahatlıkla dayandılar. Herhangi bir sıkıntı belirtisi gözlemlemedim. Okuduğum bir makale sıcaklığın 32 dereceye kadar çıkarılmasını öneriyordu.)

Sabitlenen sıcaklık en az 10 gün boyunca veya bütün parazit belirtileri tamamen yok olduktan 3 gün sonrasına kadar korunmalıdır. Beneklerin yok olmasıyla tedavi yarıda kesilmemelidir. Trophontun sadece vücut üzerinde iken görülebildiğinden, yeniden üreme  ve serbest yüzme aşamasında gözle görülemediklerinden tedavinin yarıda kesilmemesi oldukça kritiktir. Ayrıca solungaçlardaki trophontların da görülemediğini biliyoruz.

Yüksek sıcaklık tedavisi ile ilgili son bir not. Yeni bir bitki veya balık eklenmemesine rağmen takip eden salgınlar yaşıyorsanız farklı bir yaklaşım uygulamanız gerekebilir. 33 derece üzerinde yaşayabilen nadir beyaz benek parazit türlerinden biri ile karşı karşıya olmanız olasıdır.

Tuz:

Tuz, başta tek hücreliler ve mantar olmak üzere bir çok balık hastalığının tedavisinde tavsiye edilmektedir.

Hangi tuz ?

Deniz tuzu veya cichlid tuzundan bahsetmiyoruz (Her ikisi de akvaryumlarda kullanılmak üzere okyanus ve göl kimyasını taklit eden ve benzer mineral ve elementler içeren tuzlar). Sodyum klorid (NaCl) istemelisiniz. En yaygın kullanılanı, sofra tuzunda bulunan iyot ve topaklaşmayı önleyici madde içermeyen akvaryum tuzudur. Bununla birlikte birçok güvenilir kaynağın sofra tuzundaki katkı maddelerinin zararsız olduğunu savunduğunu da söylemeliyim.

 

Balığım tuzu kaldırabilir mi ?

Bu makaleyi yazarken Afrika göl cikletlerini dikkate alarak yazdım ve tuz tedavisini kendi cikletlerimde ve makrakantalarımda sorunsuz bir şekilde uyguladım. Fakat bu balıklar oldukça sert sulara ve yüksek pH değerlerine alışık balıklar. Anladığım kadarıyla yumuşak su seven balıklar bu tedaviyi kaldıramayabilirler. Eğer yumuşak su balıkları besliyorsanız bu tedaviyi uygulamadan önce kendi araştırmanızı yapınız.

Ne Kadar ?

Genel tatlı su balıkları, makrakantalar, Afrika cikletlerinin tuz ile tedavisi hakkında makaleler ve web sitelerini araştırdım. 20 litre su için 1.75 yemek kaşığından 6 yemek kaşığına kadar tavsiyeler ile karşılaştım. Bir ciklet ithalatçısı/üreticisi 20 litre su için bir avuç dolusu tuz kullanıyordu. En azından kısa süre için de  olsa balığımın düşündüğümden daha fazla tuzu kaldırabileceği sonucuna vardım. Bütün okuduklarıma dayanarak eğer yukarıda anlatılan ısı tedavisini de uygulayacak olursam 2-3 yemek kaşığı tuz kullanma konusunda tereddüt etmeyeceğim. Sadece tuz tedavisini uyguluyor olursam da  o zaman 20 litreye 4-5 yemek kaşığı tuz kullanacağım. Eğer bu beladan kalıcı olarak kurtulmak istiyorsak tedavide kısıtlamaya gitmemeliyiz. Tuz 24-48 saatlik bir zaman dilimine yayarak yavaşça eklenmelidir (akvaryumdan alınacak bir kap su içerisinde eritilerek eklenmeli). Beyaz beneğin sebep olduğunun da ötesinde stres belirtileri için bir gözümüz balıkların üzerinde olmalı ve böyle bir durumda hemen su değişimine gitmeliyiz.

Ne Kadar Süreyle ?

Tuz banyosu yaklaşık olarak 10 gün veya beyaz beneğin kaybolmasından sonra en az 3 daha devam ettirilmelidir. Beneklerin kaybolmasıyla sakın tedaviyi sonlandırmayın. Eğer daha yüksek dozda tuz kullanıyorsanız süreci daha dikkatlice takip edin. Lepistesler ile ilgili bir makalede doz olarak 20 litreye 5 yemek kaşığı tüz öneriliyordu ancak kesinlikle 10 günden fazla sürdürülmemesi belirtiliyordu.

Başka Ne Yapmalıyım ?

Tuz tedavisi tek başına veya üstte anlatıldığı gibi ısı tedavisi ile birlikte uygulanabilir. Tedavi süresince bir su değişimi uygulanabilir (fakat nitrat seviyesi istenen değerlerin üzerine çıkmadığı sürece gerekli değildir). Su değişimi sırasında tuz yoğunluğunun korunduğundan emin olunmalıdır. Tuz, serbest yüzme aşamasındaki thermontları zaten yok edeceğinden çok gerekli olmamakla birlikte üremeden önce, tomontların da bir an önce uzaklaştırılması için dip çekimi yapılabilir. Tedavinin sonunda tuzuluk oranını düşürmek için büyük ölçekli %40-%50 oranında su değişimi yapılır.

Tuz Tedavisi ile İlgili Son Bir Not.

Yeni bir balık veya bitki eklenmemesine rağmen ve anlatıldığı şekliyle tedaviyi uyguladığınız halde yeni bir salgınla karşı karşıya kalmanız durumunda farklı bir yöntem uygulamanız gerekebilir. 5 litreye 5 çorba kaşığı tuz kullanımında dahi yaşayabilen nadir bir parazit türüyle karşılaşmış olabilirsiniz.



Beğenenler: [T]181452,mesutik[/T]

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

volkanserezliÇevrim Dışı

Kayıt: 08/10/2010
İl: Izmir
Mesaj: 523
volkanserezliÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 19 Şubat 2015 23:30
Faydalı olmuş. Yeni başlayanların korkulu rüyasıdır beyaz benek.
Akvaryumu çok kurcalayınca çıkar genelde en etkili çözüm kesinlikle ısı :)

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

bogutucuÇevrim Dışı

Kayıt: 10/02/2015
İl: Istanbul
Mesaj: 69
bogutucuÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 20 Şubat 2015 00:47
Umarım faydalı olur. Bu hobiye yeni başlamış biri olarak dakika 1 gol 1 şeklinde bu hastalık ile karşılaşınca hoş olmadı açıkçası :) Forumlarda oldukça araştırdım ancak bu makaledeki gibi derli toplu ve net bilgiler edinemedim. Daha önceden hastalığı ve tedaviyi tecrübe etmemiş birine "biraz tuz ekleyin", "birkaç gün devam edin" şeklindeki tavsiyeler maalesef yeterli olmuyor. "Biraz tuz" oldukça muallak. Bu nedenle ister istemez yabancı forumlara yönelmek zorunda kalabiliyor insan. Araştırırken hem yeni başlamış bir hobicinin anlayabileceği kadar sade, hem de oldukça net rakamlarla anlatımı olan bu makaleyi okuyunca paylaşmak istedim. Arada bozuk ifadeler var ise affola.
Bu arada bu forumda da yıllardır bu hobiyi yapan ve çok tecrübeli arkadaşlardan bilgi ve tecrübelerini benzer makaleler ile paylaşmalarını rica ediyorum.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

gezerfenÇevrim Dışı

Kayıt: 16/02/2013
İl: Istanbul
Mesaj: 42
gezerfenÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 22 Şubat 2015 21:16
Emeğinize saglik. Arastirma ile cok düzgün bilgilere ulasildigini gosterdiniz.

Tesekkurler. Konu uzun zamandır gundemimde idi. Makaleye gore tedaviye basliyorum.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

CszmÇevrim Dışı

Kayıt: 01/01/2015
İl: Istanbul
Mesaj: 61
CszmÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 26 Şubat 2015 22:40
Son zamanlarda okudugum en derli toplu, aydinlatici beyaz benekle ilgili makale. Insallah karsilasmam ama karsilasirsam da ne yapacagimi biliyorum artik.Teşekkürler

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

bogutucuÇevrim Dışı

Kayıt: 10/02/2015
İl: Istanbul
Mesaj: 69
bogutucuÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 27 Şubat 2015 20:23
Gazanfer Bey,

Benim uyguladığım halini ve sonuçlarını da buradan görebilirsiniz isterseniz. Geçmiş olsun.
http://www.akvaryum.com/Forum/forum_posts.asp?TID=824767&PN=1

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

gezerfenÇevrim Dışı

Kayıt: 16/02/2013
İl: Istanbul
Mesaj: 42
gezerfenÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 04 Nisan 2015 15:53
Barış Bey Merhaba

Daha once soyledigim gibi basarili bir makale. Paylasiminiz balik hastaliklarina dogru yaklaşım bilinci uyandirdi bende. Ve ne yazikki uzun zamandir beyaz benek oldugunu düşündüğüm hastalığın columnaris oldugu farkettim. Yine doğru teshisle bu hastaligin da cok kisa bir surede tedavi edilebilecegini gordum. Herseyden once dogru teshis en onemlisiymis.

Tekrar tesekkurler saglikli baliklar.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

ityo39Çevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 06/04/2015
İl: Istanbul
Mesaj: 2203
ityo39Çevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 20 Ocak 2016 14:22
Öncelikle teşekkür ederim şahsım adına, derleme kişisel araştırma ve sorumluluk bilinciyle paylaştığınız için.

Özellikle tuzsuz (bitkili akvaryumları düşünerek) ve sıcaklığı 28-29 C ile sınırlı tutarak, "ilaçlı" tedavi ile ilgili de bir derleme gerekli gibi geliyor bana. Piyasada yaygın olarak kullanılan metilen mavisi esaslı "deep fix" veya "contra ichthyo" veya "biyo ichthyo" gibi formulasyonu aynı olmayan ama çok yakın olan ilaçlar mevcut. Bunlar arasında sonuç odaklı bakıldığında fark var mıdır? Sadece metilen mavisi eczaneden alıp kullanıldığında (hangi derişimde olmalı) sonuç alınabiliyor mu? gibi sorular benim zihnimi kurcalıyor. Veya malachite yeşili ile bakır içerikli ilaçlar düşünüldüğünde balıklar ve bitkilerdeki etkisi de hesaba katılarak beyaz benek üzerinde ki etkinliği nedir ne değildir...

Forumun belki de bir yerinde bu bahsettiğim soruların yanıtı olabilir, gerçekten çok fazla okudum bu forumu, ve herhangi bir konuyu başından sonuna okumadan yorum yapıp bilgi kirliliği yapanlar maalesef çok fazla. Sizinkii gibi derleme toparlamalar o nedenle bence çok değerli. Şahsi ricam yukarda bahsettiğim sorulara da yanıt veren bir ilaçlı tedavi alt başlığını da bu makaleye eklerseniz posterlik bir çalışma olur. Zamanınız vardır yoktur, iş güç okul hayat vs bilemiyorum ama isteyenin bir yüzü kara demişler:)

Selamlar,

Cem Kızılçeç

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir