Cüce Amerikan Dünyası


fahrisinanÇevrim Dışı

Özel Üye
[B]12342,1[/B]
Kayıt: 24/09/2013
İl: Istanbul
Mesaj: 1348
fahrisinanÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 25 Kasım 2014 16:01
Killfish çok sevimli ve güzel bir balık ancak amerikan değil, cüce amerikan hiç değil, avustralya kökenlidir.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

bilentungulÇevrim Dışı

Yönetici
[B]11883,3[/B]
Kayıt: 04/06/2012
İl: Yurtdisi
Mesaj: 1409
bilentungulÇevrim Dışı
Yönetici
Gönderim Zamanı: 25 Kasım 2014 16:05
Furkan sende kumu inceleyip yakından tank içinde resimlerini paylaşırsan sevinirim. Silis kum insanı sıkıyor illa ki bir noktadan sonra.
 
Fikret bey bilmemek hiç sorun değil ama bu balığın lafını açmanız çok güzel, teşekkürler. Killifish'lerin en bende sevdiğim özelliği yumurta değiş-tokuşu dünya genelinde yapılıyor olması. Keşke apistoda da böyle bir imkan olsaydı


[QUOTE=fahrisinan]Killfish çok sevimli ve güzel bir balık ancak amerikan değil, cüce amerikan hiç değil, avustralya kökenlidir.[/QUOTE]
Türkiyede de bir türü var abi, dünyanın neredeyse bir çok yerinde var sadece Avusturalya değil.(Türkiyede yer alan aklımda değil ismi )
 
Güncelleme: Türkiyede olan tür
 
bilentungul2014-11-25 16:11:21

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

EldurmazÇevrim Dışı

Yönetici
[B]10260,1[/B] [C]2,2,119483[/C] [B]10743,3[/B]
Kayıt: 29/11/2011
İl: Istanbul
Mesaj: 2188
EldurmazÇevrim Dışı
Yönetici
Gönderim Zamanı: 25 Kasım 2014 16:42
[QUOTE=fahrisinan]Killfish çok sevimli ve güzel bir balık ancak amerikan değil, cüce amerikan hiç değil, avustralya kökenlidir.[/QUOTE]

Killifishler sazansılarla birlikte dünyada en geniş yayılıma sahip  balık ailesidir.Eskişehir'den Kongo'ya,Arjantin'den Yeni Zelanda'ya kadar... Amerikan değil demek ya da başka bir coğrafyaya sıkıştırmak yanlış olur.En geniş yayılım alanı doğu Afrika (nothobranchiuslar) ile Batı Afrika'dır (aphyosemionlar).İnanılmaz geniş ön adlı alt sınıflar var killifishlerde apistogramma gibi yüzlerce farklı cüce cichlid ailesi gibi düşünebilirsiniz.İnanılmaz meraklı,atik,avcı,saldırgan balıklardır.İlgilenenleri http://www.akvaryum.com/Forum/turkiyede_killifish_besleyenler_k776040.asp başlığına bekleriz.Konuyu Cüce Amerikanlara bağlayacak olursak bence bir Güney Amerikan Killifishi türü olan rivulus xiphidius on numara be yıldız bir apisto tank arkadaşı olur.


Eldurmaz2014-11-25 16:42:56

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

GurcanBeyÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 18/01/2013
İl: Istanbul
Mesaj: 229
GurcanBeyÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 25 Kasım 2014 16:46
Evet;Peru Amazon,Orinoco,Guyana çok çeşit Güney Amerikan Killifish'i var.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

bilentungulÇevrim Dışı

Yönetici
[B]11883,3[/B]
Kayıt: 04/06/2012
İl: Yurtdisi
Mesaj: 1409
bilentungulÇevrim Dışı
Yönetici
Gönderim Zamanı: 25 Kasım 2014 16:55
Apistoları terk edip killifish'e geçenler yavaş yavaş renklerini belli ediyor 
 
Neyse bu kadar killifish muhabbetinden sonra; bende ki filamentosuslarda çok fazla gelişme göremiyorum, hatta bu yetmezmiş gibi sanki sayısı azaldı gibi gelmeye başladı  İnşallah aranızda daha başarılılar çıkar.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

bulemrebulÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 15/01/2011
İl: Ankara
Mesaj: 922
bulemrebulÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 25 Kasım 2014 17:09
[QUOTE=bilentungul] Apistoları terk edip killifish'e geçenler yavaş yavaş renklerini belli ediyor 
 
Neyse bu kadar killifish muhabbetinden sonra; bende ki filamentosuslarda çok fazla gelişme göremiyorum, hatta bu yetmezmiş gibi sanki sayısı azaldı gibi gelmeye başladı  İnşallah aranızda daha başarılılar çıkar.
[/QUOTE]

Akşam gidip balıkları akvayumda arayacağım :) bulabilirsem son durum hakkında bilgi veririm :)

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

ELPRESACANARİOÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 14/12/2008
İl: Ankara
Mesaj: 3290
ELPRESACANARİOÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 25 Kasım 2014 19:00
Kumun akvaryumdaki görüntüsü bu şekilde. Akvaryum 10 litre. Daha büyük akvaryumlarda, farklı ışıklarda daha farklı görülebilir. Arkadaki akvaryumda, sağdaki kum birikintisi benim eskiden aldığım kum. O 1mm civarında. Görüntü olarak benziyorlar. 


Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

fahrisinanÇevrim Dışı

Özel Üye
[B]12342,1[/B]
Kayıt: 24/09/2013
İl: Istanbul
Mesaj: 1348
fahrisinanÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 25 Kasım 2014 22:23
Killfish kıtasal olarak heryere yayılmıştır doğru ancak köken olarak Avustralya kıtası kökenli olduğu araştırmalarda geçiyor.Tüm dünyaya yayılmıştır.

Kum kalın taneli almışsın, apisto için bence büyük. Ayrıca enteresan o kadar kum çıkması bir kere yıkadım ben kurdum akvaryumu birkaç saate pırıl oldu filtreyle, en az toz çıkan kum.

Silis kum artık asla almam.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

bilentungulÇevrim Dışı

Yönetici
[B]11883,3[/B]
Kayıt: 04/06/2012
İl: Yurtdisi
Mesaj: 1409
bilentungulÇevrim Dışı
Yönetici
Gönderim Zamanı: 25 Kasım 2014 22:24
Görüntü kalitesi zaten düşük ancak 720p yapabilirsiniz.

[VID]https://www.youtube.com/watch?v=XPt44kAEzqg[/VID]

Beğenenler: [T]186525,mirat[/T]

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Koksal GurkanÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 19/10/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 6973
Koksal GurkanÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 25 Kasım 2014 23:21
Bu ara bir kaç sıkıntıdan dolayı mesajları sonradan görüp okuyabiliyorum. Dolayısıyla da geç yazıyorum.
Isıtıcı kullanma konusundan, Bilen'in de dediği gibi, uzun zamandır vazgeçtim. Şu an evde hiçbir akvaryumumda ısıtıcı yok. Hatta düne kadar evde ısıtma bile aktif değildi. Dün aşırı soğuk olmasından dolayı bu sene ilk defa açtık.
Isıtıcı kullanımı her ne kadar ısıyı sabit tutuyor olsa da balıkları fazla hassaslaştırıyor. Elektrik gittiği durumlarda ısı düşünce bir anda hastalık veya kayıp olabiliyor. Ayrıca benim gibi çok sayıda akvaryumu olan kişiler için inanılmaz bir elektrik faturası olarak yansıması var. Ortam ısısı sayesinde genellikle gece-gündüz 22-3 derecede sabit kaldığını söyleyebilirim. Elbette yazın epeyce yükseliyor. Isıtıcıyı sadece yumurta, yeni çıkmış yavru veya hastalıkların bazılarında kullanırım. Onun dışında gerek görmüyorum.
Isıtıcısız kullanımda balık metabolizması yavaşlayabilir, üreme periyotları uzayabillir, gelişmeleri biraz daha yavaş olabilir.  Benim gözlemim bu yöntemde balıkların ciddi anlamda daha sağlıklı olduğudur. Isı değişimine de daha iyi adapte oluyorlar.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

ELPRESACANARİOÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 14/12/2008
İl: Ankara
Mesaj: 3290
ELPRESACANARİOÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 26 Kasım 2014 00:01
[QUOTE=fahrisinan]Killfish kıtasal olarak heryere yayılmıştır doğru ancak köken olarak Avustralya kıtası kökenli olduğu araştırmalarda geçiyor.Tüm dünyaya yayılmıştır.

Kum kalın taneli almışsın, apisto için bence büyük. Ayrıca enteresan o kadar kum çıkması bir kere yıkadım ben kurdum akvaryumu birkaç saate pırıl oldu filtreyle, en az toz çıkan kum.

Silis kum artık asla almam.
[/QUOTE]

Kumu bitkiye daha uygun olsun diye iri taneli seçtim. Cücelerde kullanmayacağım. Cücelerde kullanacak olursam da silis ile karışık olur. Daha doğrusu bölgesel olarak kum değişken olur. Bitkilerin olacağı bölümde bu dere kumunu, boş alanda ise silisi kullanırım diye düşündüm. İri taneli olması sebebi ile ayırmam gerektiğinde de kolayca eleyebilirim diye düşündüm.  Öğrenci olunca en ufak detayına kadar hesaplıyoruz bazı şeyleri .

Muhtemelen bana kovanın sonları kaldı. Ya da çuvalla bir anda döktüler ve tozla beraber geldi. Ona rağmen 5-6 yıkamada istediğim temizliğe geldi. 

[QUOTE=Köksal Gürkan]Bu ara bir kaç sıkıntıdan dolayı mesajları sonradan görüp okuyabiliyorum. Dolayısıyla da geç yazıyorum.
Isıtıcı kullanma konusundan, Bilen'in de dediği gibi, uzun zamandır vazgeçtim. Şu an evde hiçbir akvaryumumda ısıtıcı yok. Hatta düne kadar evde ısıtma bile aktif değildi. Dün aşırı soğuk olmasından dolayı bu sene ilk defa açtık.
Isıtıcı kullanımı her ne kadar ısıyı sabit tutuyor olsa da balıkları fazla hassaslaştırıyor. Elektrik gittiği durumlarda ısı düşünce bir anda hastalık veya kayıp olabiliyor. Ayrıca benim gibi çok sayıda akvaryumu olan kişiler için inanılmaz bir elektrik faturası olarak yansıması var. Ortam ısısı sayesinde genellikle gece-gündüz 22-3 derecede sabit kaldığını söyleyebilirim. Elbette yazın epeyce yükseliyor. Isıtıcıyı sadece yumurta, yeni çıkmış yavru veya hastalıkların bazılarında kullanırım. Onun dışında gerek görmüyorum.
Isıtıcısız kullanımda balık metabolizması yavaşlayabilir, üreme periyotları uzayabillir, gelişmeleri biraz daha yavaş olabilir.  Benim gözlemim bu yöntemde balıkların ciddi anlamda daha sağlıklı olduğudur. Isı değişimine de daha iyi adapte oluyorlar.
[/QUOTE]

Benim gözlemlerim de aynı şekilde. Daha dayanıklı olduklarını düşünüyorum. Aslında doğalarında da ani su değişimleri oluyor. Yağmur, sel, kuraklık vs... 

Ben yine de uyarıları dikkate alıp 20-22 civarına dereceye sabitlemeyi düşünüyorum. 

Bu arada bunlar da benim Sajica yavrularım. Güneyli değil ama paylaşmak istedim .

[VID]http://www.youtube.com/watch?v=YdydrYJ_Q2w[/VID]

Beğenenler: [T]186525,mirat[/T]

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

fahrisinanÇevrim Dışı

Özel Üye
[B]12342,1[/B]
Kayıt: 24/09/2013
İl: Istanbul
Mesaj: 1348
fahrisinanÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 26 Kasım 2014 09:30
Doğa koşulları ile akvaryumlarımızın durumu malesef çok farklı bence.

Tolore edebileceğini düşündüğünüz balıklar için ısıtıcı kullanılmayabilir, mesela japon balığı, betta gibi. Ben Betta akvaryumumda kullanmadım hiçbir zaman.

20-30-100 yahut 300lt olsun, akvaryum her tarafından ısı kaybı yaşayan çok küçük bir su parçası. Doğada toprağın ısısı suya göre yavaş değişir, devasa bir ırmak kolundaki balığın yaşadığı ekosistemde su sıcaklığı değişimi tropikal bölgelerde maksimum gündüz gece 1-2 derece civarında oluyor. Bunu birçok kaynaktan okudum. Mevsimsel yağmur mevsiminde vs genelde ısının değişimi ise, uzun süreli bir etkidir, bizimki gibi geceden gündüze değişmez. Balıklar buna uyum sağlamıştır, tabii doğada yaşayanlar. Aldığımız F0 denilen balıkların bile birçoğu balık çiftliklerinden geliyor, söylenen her F0 lafına inanmayın. F0 diyor adam, sanki balıklar cetvelle ölçülmüş gibi aynı boyda hepsi aynı formda, bilader kimse o kadar balığı ayırıcam diye uğraşamayacağına göre bunlar belli ki çiftlikte özenle yetiştirilmiş. Bu balığı alıp da ben ısıtıcı kullanmıycam diye gündüz 22-23 derece, gece de 19-20 derece ortama koyarsan hayvanın şaftı kayar. Kaloriferli evlerde bu sıcaklık farkı daha küçüktür, ancak, şunu da belirteyim, doktorlar bile serinde uyuyun, yorgana sarılın diyor. Balıklar etkilenmesin diye geceleri de kaloriferleri full çalıştırmaya niyetim yok doğrusu ;) Takarım ısıtıcıyı olur biter. Tüm akvaryumlarımda 24-25 derece civarını ayarlıyorum, eskiden 26-27 görünce içim rahat ederdi ancak, o da bence yüksek.

Özellikle apisto türlerini konuşuyorsak, ki başlık bu, akvaryumda ısıtıcı şarttır bana göre yukarıda yazdığım gibi.


Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

darkauraÇevrim Dışı

Kıdemli Akvarist
Kayıt: 02/11/2010
İl: Istanbul
Mesaj: 4331
darkauraÇevrim Dışı
Kıdemli Akvarist
Gönderim Zamanı: 26 Kasım 2014 09:52
Balıkların nasıl şartlarda optimal yaşadıklarını, ne istediklerini anlamak için doğal ortamlarına, doğal yaşantılarına bakıyoruz. Bence doğru bir yaklaşım ama bunu yaparken balıkları doğal bir ortamda bakmadığımızı asla unutmamak gerek. Doğada balık başına tonlarca su düşüyor, (bu söylemim bazılarına abartı geliyor ama bir kaç yoğun toplanma alanı dışında doğada suya baktığınızda her noktasında balık göremezsiniz. Ama görüş alanında her zaman onlarca ton su olur) bizse balık başına 10-20litre su düşse şartları olumlu kabul ediyoruz. Tonlarca suyun sıcaklığı kolay kolay değişmez, paremetleri çok az oynar. Fahri'nin söylediği gibi bir de toprakla temas kısmı var. Toprağın bir kaç santimetre altında bile sıcaklık çok az oynar. Bu şartları bizim her tarafı açık bir kaç yüz litre tanklarla karşılaştıramayız. Hiç tekneden buz gibi denize atladınız mı? O şoku yaşadıysanız empati kurması daha kolay olur. Muhtemelen ani ısı değişiminin balıkda yaşattığı şok bundan çok daha ağırdır. Neticede bizden çok daha ufak ve soğuk kanlı canlılar. Vucud sıcaklıkları birebir çevrelerindeki suyun sıcaklığına bağlı.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

fahrisinanÇevrim Dışı

Özel Üye
[B]12342,1[/B]
Kayıt: 24/09/2013
İl: Istanbul
Mesaj: 1348
fahrisinanÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 26 Kasım 2014 15:11
Aynı şey ben filtreleme yaptırmayacağım, ya da 100lt'lik akvaryumun içine 50 tane yaprak atıcam o belgesellerde izlediğim torflu, katmanlı dip yapısını taklit edeceğim diyenler için de geçerli.

Çürüme, tanenlerin yoğunluğu, kimyasalların birikimi konusunu bir ırmakla, yahut ırmak olmasa da küçük bir gölet de olsa, toprak üstü suyun sürekli yenilendiği bir ortamla karşılaştıramazsınız. Hiçbir apisto yetiştiricisi bu koşulları görsel olarak taklit etme peşinde değil. Yapılamaz çünkü. 10larca litre su düşüyor balık başına, belki yüzlerce. Sen suyun üzerini 2 gün dalgalandırma bak oksijen seviyesi nasıl düşecek akvaryumunda. 

Ölçeklendirme işini ciddi düşünmek lazım, ciddiye almak lazım, koca ırmaklarla aşık atılmaz ;)

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir