Eldeki Türlerin Yaygınlaştırılması

Bu işte bir denge noktası var. Balıklar çok bulunur olsa da ölümler de çok olacaktır. Lepistes inanılmaz yaygın bir balık ama bir o kadar da en çok öldürülen türlerin başında yer alıyor.
İlk başta sanki fiyatlar dip yapacak gibi görünse de bir süre sonra tekrar kabolacağından yine tavan yapacaktır. Bir ileri bir geri derken sürekli bulunur olup fiyatı da makul bir yerde dengesini bulacaktır. 50 Kr olmasa bile büyük boyları 5-10 lira, yavruları 1-2 lira gibi olacaktır.
Ben çok üretiyorum ve benim için kolay diye herkes için aynısı geçerli değildir. Benim gözümü kapatıp 1000 tane ürettiğim balığı hala yaşatmayı beceremeyen çok kişi var. Bu benim için de geçerli. Bu kadar balık üretebilirken bazı türleri yaşatamayabilirim.
Bu iş sadece benim işim değil, bir çok kişi aynı anda farklı kanallardan konuyu ele almalı ki çeşitlilik ve yaygınlık sağlanabilsin.
Şu an önümüzde en büyük sorunlardan birisi balıkların farklı illere gönderilmesidir. Üretilse bile hala her yerde kolay bulunamıyor. Ama zamanla bu da aşılacaktır.

Yaygınlaştırma?

Yaygınlaştırma = Arandığında, istendiğinde ulaşılabilir olması
Bu durum bir türün kolaylıkla erişilebilmesi, bulunabilmesi, alınabilir düzeyde makul bir fiyata sahip olması, bir çok yerde ve kişide bulunması anlamındadır.
Her ne kadar amerikan ağırlıklı konuşuyor olsak da sadece bunlarla sınırlı değildir. Son dönem amerikan türleri odaklı bir dönem oldu. Nadir türler hobiye kazandırıldı. Nadir olmadığı düşünülen türlerden az bulunanlar daha fazla bulunur hale geldi. Kimi türlerin fiyatları uçuk seviyelerden daha normal yerlere çekildi.
Bunun nedeni, ithalat arttı, rekabet arttı, üretim yapılmaya başlandı, türler yakından tanınmaya başladı. Dolayısıyla kişiler ne istediğini bilerek, gerçek fiyatlardan haberdar olarak almaya başlayıp, peşinden de öldürmeden bakmayı hatta üretmeyi öğrendi. Üretilenler de devreye girince yaygınlaşma durumu hayata geçti.
Kademeli olarak çok sayıda türe bunu uyguladığımızda çeşitlendirme de yaygınlaştırma i sürecine dahil olmuş olacaktır.

[QUOTE=Köksal Gürkan]Yaygınlaştırma = Arandığında, istendiğinde ulaşılabilir olması
Bu durum bir türün kolaylıkla erişilebilmesi, bulunabilmesi, alınabilir düzeyde makul bir fiyata sahip olması, bir çok yerde ve kişide bulunması anlamındadır.
Her ne kadar amerikan ağırlıklı konuşuyor olsak da sadece bunlarla sınırlı değildir. Son dönem amerikan türleri odaklı bir dönem oldu. Nadir türler hobiye kazandırıldı. Nadir olmadığı düşünülen türlerden az bulunanlar daha fazla bulunur hale geldi. Kimi türlerin fiyatları uçuk seviyelerden daha normal yerlere çekildi.
Bunun nedeni, ithalat arttı, rekabet arttı, üretim yapılmaya başlandı, türler yakından tanınmaya başladı. Dolayısıyla kişiler ne istediğini bilerek, gerçek fiyatlardan haberdar olarak almaya başlayıp, peşinden de öldürmeden bakmayı hatta üretmeyi öğrendi. Üretilenler de devreye girince yaygınlaşma durumu hayata geçti.
Kademeli olarak çok sayıda türe bunu uyguladığımızda çeşitlendirme de yaygınlaştırma i sürecine dahil olmuş olacaktır.
[/QUOTE] Amerikan kadar yaygınlaştırma kolay tür zor bulunur heralde ülkemizdede yüksek bir potansiyel oldugu görüşündeyim bunu satılan astronot ve zebralardan anlıyabiliyoruz.Senin rainbow sattıgın fiyata şu anda çok üredigi için mındar olmuş zebra yavrusu satabilen akvaryumcular var.

[QUOTE=Köksal Gürkan]Bu işte bir denge noktası var. Balıklar çok bulunur olsa da ölümler de çok olacaktır. Lepistes inanılmaz yaygın bir balık ama bir o kadar da en çok öldürülen türlerin başında yer alıyor.
İlk başta sanki fiyatlar dip yapacak gibi görünse de bir süre sonra tekrar kabolacağından yine tavan yapacaktır. Bir ileri bir geri derken sürekli bulunur olup fiyatı da makul bir yerde dengesini bulacaktır. 50 Kr olmasa bile büyük boyları 5-10 lira, yavruları 1-2 lira gibi olacaktır.
Ben çok üretiyorum ve benim için kolay diye herkes için aynısı geçerli değildir. Benim gözümü kapatıp 1000 tane ürettiğim balığı hala yaşatmayı beceremeyen çok kişi var. Bu benim için de geçerli. Bu kadar balık üretebilirken bazı türleri yaşatamayabilirim.
Bu iş sadece benim işim değil, bir çok kişi aynı anda farklı kanallardan konuyu ele almalı ki çeşitlilik ve yaygınlık sağlanabilsin.
Şu an önümüzde en büyük sorunlardan birisi balıkların farklı illere gönderilmesidir. Üretilse bile hala her yerde kolay bulunamıyor. Ama zamanla bu da aşılacaktır.
[/QUOTE]  Söylediklerinize katılmamak pek mümkün değil. Fakat bildiğimiz amerikan zebranın piyasa fiyatı die bişey varmı günümüzde? yada yerli lepistesin? . Yani tek katılmadığım nokta bu işin bir dengesi olduğu. Bu işin bence tek dengesi ithal gelen balık fiyatının birkaç tl altı yada türkiyedeki üretim miktarı ve bulunabilirliğine göre daha aşağısı. Bir balık tr sularına adapte olduğunda ve ilk ithal edilen balıklar meyvelerini verip neslini arttırdıktan sonra fiyatı siz belirliyorsunuz. Hassas türlerde (discus gibi) yerli üretimler (adapte oluşmuş) neredeyse diğer bütün renkli türlerde rengi daha canlı olduğu için ithal türler seçilmekte. Utku Dalkılıç'ın yaşadığı geophagus altifrons örneğindeki gibi. En az sizin kadar , daha kolay bulunan türler istiyorum , sakın yanlış anlamayın fakat bu işin bir dengesi yok:)  

Piyasa şu an en dengesiz zamanlarını yaşıyor. Oturması için balıkların çok bulunması, sonra kaybolması, sonra tekrar bulunmas gibi süreçlere ihtiyaç var. Bu da en az 2 yıl demektir. 2 yıl sonra bir çok şey yerli yerine oturacaktır. Ama bir şartla: Bu tempoda yakın takip eden birileri hep olacak. Satılsın satılmasın süreçlerle, üretmekle ilgilenecek.

Köksal bey sürpriz  çifti merk ettim.Sakın benden önce pacu ve stingray vatoz üretmeyin

Hobicilerin bu yönde verdikleri çabayı takdire değer buluyorum.  Fisherking2011-08-19 00:27:11

[QUOTE=perucicek]Arkadaşım çok haklısın yerli üretimde sermaye sadece su zanlediliyor ...Bu arada Eser iyi bir arkadaşımızdır fakat mangrowe fidanlarından bahsetmemesi beni üzdü umarım duyar:)[/QUOTE]
Eser uzun zaman önce o kökleri getirtti. Zaman zaman ilan çıkıyor. Ama sanırım iş ve çocukla ilgilenmekten pek fırsat bulamamıştır. Ben de uzun zamandır görüşemedim.


[QUOTE=perucicek]Köksal bey sürpriz  çifti merk ettim.Sakın benden önce pacu ve stingray vatoz üretmeyin[/QUOTE]
Aslında adı çok geçen ama beslemek için bile bulunamayan bir tür... Şans eseri birisinde var. Kendisi üretim deneyimine sahip değil. Hevesle yumurta ve yavru almak için deniyor. Ancak başarabilecek gibi durmuyor. Tahminimce bir kaç haftaya kadar bana gelir. O arada ben de yer açıp hazırlık yaparım. Elimdeki yavruları elden çıkarır, akvaryumları düzenlerim.
Pacu üretmek için cidden çok büyük boyda balıklar ve bir o kadar da büyük havuz gerekir diye düşünüyorum. Pacu üreten olduğunu da biliyorum ama kaynakları araştırmam lazım. Yanlış hatırlamıyorsam bu sene başlarında birisinde kendi üretimi yavrular olduğuna denk gelmiştim. Nat diye düşünerek konuşmuştum. 2-3 liraya 5 cm yavru satıyordu. Konuşunca kendi üretimi pacular olduğunu öğrenip şaşırmıştım. Yine de bunun çok bilinçli bir üretim olduğunu düşünmüyorum. Şans eseri gelen bir yavru grubu olması çok daha muhtemeldir. Bir başka alternatif ise ithal balıkları kendi yavrularım diye satıyor olmasıdır. Olur da duruyorsa ve detayları bulursam paylaşırım.

Pacu üretimi ile ilgili yerli yada hiçbir belgeye ulaşamadım ben .Sadece genel bilgiler ve birkaç başarısız uğraş dışında.Geçen sene pacu fiyatına natt lar vardı piyasada belkide onlardır yada yerli diye satmaya çalışıyodur. .Havuz olsa herşey kolay ben tonluk yada birkaç tonluk su tanklarında üretmeyi deneyeceğim.Turkuazoo ve Florya ile cantact halindeyim maximum boyda pacuları var ama ben 30 cm balığında üreyeceğine inanıyorum ve o şekilde deneyeceğim.15 cm dişi 13 cm erkek nattererinin ürediğini gördüğüm için.yada üretmeyi başarmak diyelim:)

Kim üretmiş ?? Ne üretmiş ?? İlk stingrayi ben üreticem  Hemide leopoldi ile motoroyu melezlicem.koray772011-08-22 00:39:05

Koray benden önce üretirsen senden çok sevinirim emin ol...Melezleme falan yapma hibrit çıkarsa yavrular hoş olmazTürü yaygınlaştıralım derken kısır döngüye sokma Bu gazla 3 5 vatoz alırsın artık:))