F0-F1 Tartışmalarına farklı bir yorum:
F0 - F1 konusunda yorum yapmak istemiyorum yazacaklarım uzun tutar. Ancak gölden balık yakalama konusunda benim kafamın almadığı tek nokta bir ithalatta binlerce yunus isteniyor örnek bu kadar yunusu bir araya nasıl topluyorlar hepsi aynı boy. Bu kafa karıştırıyor. Belki gölden toplanıyordur. Ama her ay ithalat yapan yüzlerce ithalatçı vardır Afrikadan.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
F0 kıyı balıkları tutulup gölden doldurulmuş akvaryumlara alınır arkadaşlar . F0 diğer derinlerde yaşayan balıklar bunlar nelerdir derseniz frontoza iyi bir örnektir . Yakalanır yakalandıkda sonra bi kafese konulur burda yeme alıştırılır . Ve her gün kıyıya yakaştırılır belli bir sürede basıncdan basıncsız ortama alıştırılarak akvaryum ortamına geçişleri sağlanır.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
F0 göl şartlarına alışkın vahşi balıktır...Ve doğada yediği besinler bizim sağlıyacağımız yemleme metodunda %100 bunu sağllayacağımızı düşünmüyorum...En basit bir örnek yem olarak verilen besinlerin içindeki son kullanım için uzatılan bozulmamasını sağlıyan kimyasalların yanı sıra içeriklerindeki vitaminlerin,minarellerin doğal şartlar da oluşturulup tek bir yem haline getirmenin saflığını sanmıyorumki göldeki besin değeri seviyesinde olsun mutlaka ufak da olsa fark vardır diye düşünüyorum...Doğal ortamdan koparıldıkları doğrudur bu balıkların fakat en nihayetinde onların fizyolojik yapılarında değişimi minimize etmek adına bir çok su katkısı ve akvaryum şartları oluşturulabilmekte..Nasıl mı ??
Ben eskiden imparator cinsi balık beslerdim sanırım bir biri dişileri eşleşen ve çapramazlamanın kolay olduğu ve türkiyede neredeyse en kırık cinslerin bulunduğu malawi gölü imparator ailesidir sanırım... ve 3-4 değişik türü dişileri ile birlikte orjinal ırkları mevcuttu...1 metrelik std bir akvaryuma bunları bıratığımda hep gördüm ki bir diğer erkek diğerini bastırmış ve onun dişileriylede çiftleşiyor...Daha sonra 500-600 litrelik tank yaptığımda ve yıllar sonra onları bunun içinde beslediğimde aynı durumla karşılaşmadım... Her tür kendi dişisi ile çiftleşmekte hatta bir birleriyle kavga bile etmiyen aynı türün 3-4 farklı varyasyonlarının mutlu düzenli halde ürediklerini ve yaşadıklarını gözlemledim...Yani balıklar gölde de kendine bir bölge belirler ve o alanı genelde sahiplenirler...Eğer akvaryumunuzda üreme zamanında yada normal zamanda kavgadan doğan yaralama ve ölümler olmuyorsa o hacim seviyesi ve balık sayısı kombinasyonunda optimaliteyi yakalmış olduğunuzun görsel kanıtıdır...F1 balık buradan akvaryuma getirilmiş ve akvaryum şartlarında f0 dan doğan yavruların neslini belirtir...Tabikide akvaryum şartlarında kendi kardeş türlerinden ne kadar az üreme alınabilirse gelicek nesillerdeki güzellikte bir okadar saf ırkına yakın çıkıcaktır kanısındayım ama bunu akvaryum hobisi içerisinde yapmak oldukça zordur bu yönlü bir kaygı söz konusu olabilir elbette uzun zaman içinde... İzlediğim belgesellerde bulduğum kaynaklarda da milyonlarca yıldır yaşamkta olan bu tür tanganyika gölü incelenmesinde tek bir ırktan bu noktalara gelmiştir... Aynı dünyanın milyonlarca yıldır kendini aldığı bu günki hali gibi.
Aynı türün bile farklı kayalık bölge kıyılarda değişik varyasyonlarına bazı türlerde rastlanabilmektedir... Hepsi o bölgenin bulunduğa bölge şartlarına besin seviyesine oranla değişim ve alışma göstermiştir...Yani gölde bu balıklar kendi bölgeleri hariç oralara müdahale etmediği gibi akvaryum şartlarında bilinçsizce yapılan durumlarda bu mağlesef yapılabilmektedir...
Bu hayvanları doğal yaşamından uzaklaştırmak konusuna gelince şunu belirtmek istiyorum...Biz insanlarda doğanın bir parçasıyız bugün dünyanın hemen hemen her yerindeki deniz ve göllerde balıkçılık yapılıp insanlara sunulup bir nefis yenilmektedir...Ayrıca doğada bir çok işimize yarıyacak canlıyıda biz kendi gıdamızı karşılamak amaçlı besleniyoruz yada rehin tutup gündelik işlerimizi yapıyoruz,yani bu konuda duyarlıysak bunu genel ölçüde üstüne düşüp her canlı için uyglamalıyız diye düşünüyorum... Biz sadece şunu yapmalıyız ki bunları yaparken doğal alana zarar vermeden deforme etmeden sağlıklarını bozucak ve onları o yönlü bir ölüme sebebiyet vericek şekilde davranışlarda bulunmamalıyız...
Son olarak f0 ve f1 kavramları bence daha çok çaprazlanan türlerde önem arz eder...Haa balıklardan anlıyorsanız zaten kimsenin f0 yada f1 demesine bakmanıza gerek yoktur iyi balığı zaten sizde anlarsınız...
Ben kendim tanıdığım bir abimin kendi elde ettiği göl balıklarının yavrularından bizzat aldım ve besliyorum.. Herkezinde yapıcağı yada yapmak istediği konular üzerine yeterli araştırma bilgilenme ve bu sonuçta doğru kişilerile tanışıp iş yaptığında ben yanılıcaklarını pek sanmıyorum...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Balığın F1 F0 olmasından ziyade türünün sahip olduğu özellikleri taşımasıdır. En basit örnekle LD den almış olduğum almanya ithalati olan red rainbowların rengi afrika ithalatından gelen balıklardan daha iyidir. Ama herkezce beklenen afrika ithalatının daha iyi olmasını bekledikleri. Anne ve babasını görerek aldığınız F1 balık bence hepsinden iyidir. Akvaryumda doğup büyümüş bu şartlara alışmış yem yeme problemi olmayan balıktır. (Halen afrika grubunu yeme alıştıramadım ıspanak yemeye devam ediyorlar yakında temel reisle safinazlar gezecek akvaryumda.)
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir