hava motoru şart mı
Gönderim Zamanı: 11 Şubat 2009 22:53
[QUOTE=özkoçak]Eğer filtreniz yüzeyde akıntı / su hareketi oluşturuyorsa, hava motoru kullanmanıza gerek yoktur.
[/QUOTE]
Üzgünüm ama bu durum her şart altında aynı sonucu vermez. Daha öncede bunun gibi bir konu altında bilgilerimizi paylaşmıştık.....
Üzgünüm ama bu durum her şart altında aynı sonucu vermez. Daha öncede bunun gibi bir konu altında bilgilerimizi paylaşmıştık.....
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 11 Şubat 2009 22:55
[QUOTE=camphor]Arkadaşlar 130*50*50 ölçülerinde tankta atman 3338 dış fıltre var buna birde hava motoru şart mı ? [/QUOTE]
Bende de aynı hava motorundan var su yüzeyin de çok fazla akıntı oluşturmuyor hava motoru kullanmanızı öneririm size.
Bende de aynı hava motorundan var su yüzeyin de çok fazla akıntı oluşturmuyor hava motoru kullanmanızı öneririm size.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 11 Şubat 2009 22:56
Hava taşının yararı olur mu ?
özkoçak 2009-02-11 23:01:54
Mesajlarınızda imla ve dilbilgisi kurallarına dikkat ediniz. Bu bir forum kuralıdır.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 11 Şubat 2009 22:57
Erkan Bey, daha önceki konuyu şu anda hatırlayamıyorum. Hava motorunun yaptığı da çıkardığı kabarcıkların yüzeyde patlaması sonucu yüzeyde hareket oluşturması ve bu yolla suyu oksijenlendirmesidir. Su içindeki kabarcıkların suda kalma süreleri ve katettikleri mesafe oksijen sağlamak için yetersizdir. Dış filtre yüzeyde hareket sağladığı sürece fark eden nedir?
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 11 Şubat 2009 23:03
[QUOTE=özkoçak]Erkan Bey, daha önceki konuyu şu anda hatırlayamıyorum. Hava motorunun yaptığı da çıkardığı kabarcıkların yüzeyde patlaması sonucu yüzeyde hareket oluşturması ve bu yolla suyu oksijenlendirmesidir. Su içindeki kabarcıkların suda kalma süreleri ve katettikleri mesafe oksijen sağlamak için yetersizdir. Dış filtre yüzeyde hareket sağladığı sürece fark eden nedir?
[/QUOTE]
Ekrem bey, suyun ısısı bu konuda en büyük etkendir. İlgili konunun linki aşağıda veriyorum bu konu hakkında baya bir bilgiler sunulmuştu...
http://www.akvaryum.com/forum/hava_motorunun_yararlari_nelerdir_k230278.asp?PN=1
Ekrem bey, suyun ısısı bu konuda en büyük etkendir. İlgili konunun linki aşağıda veriyorum bu konu hakkında baya bir bilgiler sunulmuştu...
http://www.akvaryum.com/forum/hava_motorunun_yararlari_nelerdir_k230278.asp?PN=1
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 11 Şubat 2009 23:17
Erkan Bey, konuyu okudum ve özünde yukarıda yazdıklarıma ters düşen bir yere rastlamadım. Eğer hava motorunun çıkarttığı kabarcıklar suyun içinde birkaç metre yol alabilseler çok faydalı olurlar, ama evlerimizde bulunan tankların 50-60 cm. yükseklikte olduğu düşünülünce ne yazık ki bu yönden kabarcıklardan sağlanan fayda önemsiz düzeyde kalmakta. "Eğer yüzeyde yeterli akıntı varsa hava motoruna gerek yoktur" cümlemin sonuna kadar arkasındayım. İmzamda bulunan tüm balıklara sahibim ve discus tankım da dahil hiçbir tankımda hava motoru kullanmamaktan kaynaklanan bir sorun yaşamadım.
Hava motoru kullanılmasında herhangi bir sakınca yok. Eğer kişinin şüpheleri varsa kullanarak kendini daha güvende hissedebilir.
Saygılar,
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 11 Şubat 2009 23:25
[QUOTE=özkoçak]Erkan Bey, konuyu okudum ve özünde yukarıda yazdıklarıma ters düşen bir yere rastlamadım. Eğer hava motorunun çıkarttığı kabarcıklar suyun içinde birkaç metre yol alabilseler çok faydalı olurlar, ama evlerimizde bulunan tankların 50-60 cm. yükseklikte olduğu düşünülünce ne yazık ki bu yönden kabarcıklardan sağlanan fayda önemsiz düzeyde kalmakta. "Eğer yüzeyde yeterli akıntı varsa hava motoruna gerek yoktur" cümlemin sonuna kadar arkasındayım. İmzamda bulunan tüm balıklara sahibim ve discus tankım da dahil hiçbir tankımda hava motoru kullanmamaktan kaynaklanan bir sorun yaşamadım.
[/QUOTE]
Ekrem bey, kimi hava motoru kullanır kimi kullanmaz. Bu konuda sadece öneride bulunabilirim, kiminin balığı oksijen yetersizliğinden ölür üzülür kimi ömrü dolmuş diyip geçer.
160 lt 6 discusumu ben kaybediyordum, bu durumu tekrar göze alıp hata yapamam ve böyle bir hata yapsaydım hobiyi bırakırdım.
Bahsettiğim durum.
Hemen foto çektim bu şekilde 2-3 günde balıklar hava almak için suyun üst seviyesine çıkmışlardı. Merak edenler için tekrar söylüyorum 160 lt 6 adet 4 aylık discus var....
[QUOTE=Torik]Suyun ısısı ile suda çözünen gaz miktarı ters orantılıdır. Yani suyun ısısı yükseldikçe içinde çözünen gaz azalır. Hatırlayınız gazlı içeceklerin üzerinde SOĞUK İÇİNİZ yazar nedeni de budur.
ii Sally Morgan, Pauline Lalor, Ocean Life, PRC Publishing, 2001, London, s. 9.
iii http://en.wikipedia.org/wiki/Seawater
[QUOTE=ancestral] Oksijen suya difüzyon yoluyla karışır. Ne kadar fazla su hava ile temas ederse suya o kadar fazla oksijen almış oluruz. Doğadaki suyun yani balıkların doğal yaşam alanları olan göllerin oksijene doygunluk oranı %90 ile %110 arasındadır. Suyun havaya doyması için içerdiği hidrojenin oksijen atomuyla temas etmesi yeterlidir, gerisini doğa kendisi halleder.
Litrede 4 miligram oksijenin altındaki değerlerde balıklar hareket edemezler, bu oran 2mg/litre'nin altında düşerse solungaç yoluyla solunum durur ve balık ölür.
Hava motorunun amacı görsellik değil, suyun çok noktadan daha fazla oksijenle temas etmesini sağlamaktır. Sizin yukarı çıkıyor ne güzel diye baktığınız kabarcıklar yukarı çıkış esnasında karşılaştıkları tüm hidrojen moleküllerine oksijen yüklerler. Su yüzeyinde akıntı olmasa bile çok noktadan saat başına yüksek debiyle yeterli hava verilen herhangi bir tankta oksijen seviyesi yüksek tutulabilir.
Dikkat edilmesi gereken nokta, akvaryumun kalabalıklığı ve suyun sıcaklığıdır. Balıkların belirli derecelerde rahat yaşaması sadece sıcağı veya soğuğu sevdikleri için değil, aynı zamanda farklı sıcaklıklarda suyun tuttuğu oksijen seviyesinin farklılık göstermesidir. Kalabalıklığa gelince, ortalama 7-8 santim her balık başına 14-15 litre su kuralının dayandığı esas 14-15 litre suyun tutabileceği oksijen miktarından gelir. 20-30 derece arası suyun tutabildiği oksijen miktarını hesaplarsak bunun ortalaması bize zaten balığın ihtiyacı olan oksijen rakamının güvenlik payıyla birlikte çok daha fazlasını verir.
Tam tersi, hava motoru bulunmayan bir akvaryumda ise, suyu çok iyi çevirmek, tüm suyun yüzeyle temas ederekk oksijen yüklenmesini sağlamak gerekir, eğer filtrasyonunuza ve pompalarınızın debisine güveniyorsanız, akvaryumunuzda gözle görülür bir akıntı varsa hava motoru sadece göze hitap için gereklidir.
Aranıza yeni katılmış, hobide eski, yeniden tank kurmuş bir akvarist olarak hepinize saygılarımı sunuyorum. Tamamen kendi bilgimdir, faydam dokunduysa ne mutlu bana.
Düzenleme: Difüzyon dedik, bari tanımınıda verelim, bilmeyen kalmasın;
Maddelerin çok yoğun ortamdan az yoğun ortama geçişidir. Bizim konumuzda çok yoğun ortam atmosfer, az yoğun ortam tankımız oluyor. Difüze olan maddede oksijenin ta kendisi, atmosferde yoğun miktarda bulunan oksijen daha az yoğunlukta bulunduğu suda çözünüyor.
Akvarist diğer arkadaşlarında tanıdığı "osmoz" terimi de buradan gelir, eğer difüzyon sıvı maddeler arasında oluyorsa ve/veya arada yarıgeçirgenler varsa bunun adı orjinal haliyle osmosis dir.
İkinci düzenleme: Hava motoru kullanmıyorsanız, ve harici filtre kullanıyor, yani suya direk olarak oksijen basmıyorsanız yüzeydeki atıkları sık sık temizlenmeniz gereklidir, su yüzeyinde biriken yağ ve atık tabakası suyun difüze olmasını engeller, bu gibi bir durumda balıklarınızı kaybetmeniz işten bile değil.
[/QUOTE]
GRAFTT 2009-02-11 23:31:30
Hava motoru kullanılmasında herhangi bir sakınca yok. Eğer kişinin şüpheleri varsa kullanarak kendini daha güvende hissedebilir.
Saygılar,
Ekrem bey, kimi hava motoru kullanır kimi kullanmaz. Bu konuda sadece öneride bulunabilirim, kiminin balığı oksijen yetersizliğinden ölür üzülür kimi ömrü dolmuş diyip geçer.
160 lt 6 discusumu ben kaybediyordum, bu durumu tekrar göze alıp hata yapamam ve böyle bir hata yapsaydım hobiyi bırakırdım.
Bahsettiğim durum.
Hemen foto çektim bu şekilde 2-3 günde balıklar hava almak için suyun üst seviyesine çıkmışlardı. Merak edenler için tekrar söylüyorum 160 lt 6 adet 4 aylık discus var....
[QUOTE=Torik]Suyun ısısı ile suda çözünen gaz miktarı ters orantılıdır. Yani suyun ısısı yükseldikçe içinde çözünen gaz azalır. Hatırlayınız gazlı içeceklerin üzerinde SOĞUK İÇİNİZ yazar nedeni de budur.
Örneğin deniz kenarında normal bir havada, 1 L suda
0°C ‘ta 21.5 mL çözünebilen H2 gazı,
20°C’de 18.2 mL;
100°C ‘ta 16 mL çözünebilir.
Yine 1 atm basınç altında 20C’de
100 ml suda 0.17 g karbon dioksit çözünürken sıcaklık 50°C’ye
çıkarıldığında suda çözünebilen karbon dioksit miktarı 0.076 g olur.
N2
30 litrelik bir akvaryumun yüzey alanı yaklaşık 0,12m2'lik bir alanır. 150 litrelik akvaryumdaki yüzey alanı ise yaklaşık 0,4 m2' dir ve ikisi arasında 3 kattan fazla fark vardır.
Bir diğer husus balıkların kütlesi ile akvaryum boyutu arasındaki orandır.
Balık kütle/litre oranı ne kadar düşükse o kadar iyidir. Zira atmosferdeki %21'lik O2 oranına
karşılık suda eriyik halde bulunan oksijen miktarı %2-3 civarındadır.
Balıklar solungaçlarındaki kılcal damarların akış yönü suyun yönüne zıt
bir şekilde gerçekleşir. Ters akım prensibi denilen bu yöntem ile suda
bulunan oksijenden %80 oranında faydalanabilirler. Akvarumunuzda içeri
baloncuklu hava verin ya da vermeyin su içi sirkulasyonu bu nedenle
sağlamanız balıklarınızın O2 daha iyi kullanmasını sağlayacaktır.
Normal akvaryumlarda balık birim kütlesi/litre yani her bir 1 cm balık için 1 litre (1 cm / 1 litre) su, deniz canlıları için balık adeti için 10 litre sınırı korunmalıdır.
Ne kadar test edebilirsiniz bilmiyorum ama balıkların oksijen ihtiyaçları aşağıdaki gibidir:
Sıcak Su Balıkları : 5.0 mg / Litre (5 ppm)
Soğuk Su Balıkları : 6.0 mg / Litre (6 ppm)
Koi : 8.0 mg / Litre (8 ppm)
Deniz Balıkları : 5.0 mg / Litre (5 ppm)
Soğuk Su Balıkları : 6.0 mg / Litre (6 ppm)
Koi : 8.0 mg / Litre (8 ppm)
Deniz Balıkları : 5.0 mg / Litre (5 ppm)
Akvaryum hacmi, Balık kütlesi /
Litre, Su sıcaklığı ve hatta akvaryumun bulunduğu ortam (ortamın
oksijen miktarı) göz önünde bulundurularak hava verilip verilmeyeceği
değerlendirilmelidir. 1cm başına 1 litre sınırını koruyorsanız ektra
hava vermek görüntü olur yalnızca. Balıklar strese girmiyorsa gerek
duymayabilirsiniz. cm/litre oranını geçiyorsanız ekstra hava hatta
ticari amaçla satılan eriyik oksijen tabletlerinden de
kullanabilirsiniz.
_______
Dayanaklar:
i http://www.palomar.edu
ii Sally Morgan, Pauline Lalor, Ocean Life, PRC Publishing, 2001, London, s. 9.
iii http://en.wikipedia.org/wiki/Seawater
iv. Tubitak
v. Su Kimyası; 2000
[/QUOTE][QUOTE=ancestral] Oksijen suya difüzyon yoluyla karışır. Ne kadar fazla su hava ile temas ederse suya o kadar fazla oksijen almış oluruz. Doğadaki suyun yani balıkların doğal yaşam alanları olan göllerin oksijene doygunluk oranı %90 ile %110 arasındadır. Suyun havaya doyması için içerdiği hidrojenin oksijen atomuyla temas etmesi yeterlidir, gerisini doğa kendisi halleder.
Litrede 4 miligram oksijenin altındaki değerlerde balıklar hareket edemezler, bu oran 2mg/litre'nin altında düşerse solungaç yoluyla solunum durur ve balık ölür.
Hava motorunun amacı görsellik değil, suyun çok noktadan daha fazla oksijenle temas etmesini sağlamaktır. Sizin yukarı çıkıyor ne güzel diye baktığınız kabarcıklar yukarı çıkış esnasında karşılaştıkları tüm hidrojen moleküllerine oksijen yüklerler. Su yüzeyinde akıntı olmasa bile çok noktadan saat başına yüksek debiyle yeterli hava verilen herhangi bir tankta oksijen seviyesi yüksek tutulabilir.
Dikkat edilmesi gereken nokta, akvaryumun kalabalıklığı ve suyun sıcaklığıdır. Balıkların belirli derecelerde rahat yaşaması sadece sıcağı veya soğuğu sevdikleri için değil, aynı zamanda farklı sıcaklıklarda suyun tuttuğu oksijen seviyesinin farklılık göstermesidir. Kalabalıklığa gelince, ortalama 7-8 santim her balık başına 14-15 litre su kuralının dayandığı esas 14-15 litre suyun tutabileceği oksijen miktarından gelir. 20-30 derece arası suyun tutabildiği oksijen miktarını hesaplarsak bunun ortalaması bize zaten balığın ihtiyacı olan oksijen rakamının güvenlik payıyla birlikte çok daha fazlasını verir.
Tam tersi, hava motoru bulunmayan bir akvaryumda ise, suyu çok iyi çevirmek, tüm suyun yüzeyle temas ederekk oksijen yüklenmesini sağlamak gerekir, eğer filtrasyonunuza ve pompalarınızın debisine güveniyorsanız, akvaryumunuzda gözle görülür bir akıntı varsa hava motoru sadece göze hitap için gereklidir.
Aranıza yeni katılmış, hobide eski, yeniden tank kurmuş bir akvarist olarak hepinize saygılarımı sunuyorum. Tamamen kendi bilgimdir, faydam dokunduysa ne mutlu bana.
Düzenleme: Difüzyon dedik, bari tanımınıda verelim, bilmeyen kalmasın;
Maddelerin çok yoğun ortamdan az yoğun ortama geçişidir. Bizim konumuzda çok yoğun ortam atmosfer, az yoğun ortam tankımız oluyor. Difüze olan maddede oksijenin ta kendisi, atmosferde yoğun miktarda bulunan oksijen daha az yoğunlukta bulunduğu suda çözünüyor.
Akvarist diğer arkadaşlarında tanıdığı "osmoz" terimi de buradan gelir, eğer difüzyon sıvı maddeler arasında oluyorsa ve/veya arada yarıgeçirgenler varsa bunun adı orjinal haliyle osmosis dir.
İkinci düzenleme: Hava motoru kullanmıyorsanız, ve harici filtre kullanıyor, yani suya direk olarak oksijen basmıyorsanız yüzeydeki atıkları sık sık temizlenmeniz gereklidir, su yüzeyinde biriken yağ ve atık tabakası suyun difüze olmasını engeller, bu gibi bir durumda balıklarınızı kaybetmeniz işten bile değil.
[/QUOTE]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 11 Şubat 2009 23:33
Linkini verdiğiniz konuyu okurken fotoğrafa dikkatli bakmamışım. Yüzeyde yeterli düzeyde hareket olduğu görünüyor. Ezberi bozan bir durum. Sanırım bu konuyu biraz daha araştırmakta fayda var.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 11 Şubat 2009 23:36
[QUOTE=özkoçak]Linkini verdiğiniz konuyu okurken fotoğrafa dikkatli bakmamışım. Yüzeyde yeterli düzeyde hareket olduğu görünüyor. Ezberi bozan bir durum. Sanırım bu konuyu biraz daha araştırmakta fayda var.
[/QUOTE]
İşte Ekrem bey benimde değinmek istediğim konu bu. Suyun sıcaklığı bu konuda çok önemli. Balıklarımı suyun yüzeyinde nefes almaya çalışırken gördümde beynimden kaynar sular dökülmüştü sanki. Dile kolay 3 ay hergün su değişimi yaparak nice zahmetlerle baktığım balıkları neredeyse kaybedecektim. Uzun zaman öncede böyle bir konunun etkisinde kalıp hava motoru bağlamadım ve bunu çok ağır ödeyecektim...
İşte Ekrem bey benimde değinmek istediğim konu bu. Suyun sıcaklığı bu konuda çok önemli. Balıklarımı suyun yüzeyinde nefes almaya çalışırken gördümde beynimden kaynar sular dökülmüştü sanki. Dile kolay 3 ay hergün su değişimi yaparak nice zahmetlerle baktığım balıkları neredeyse kaybedecektim. Uzun zaman öncede böyle bir konunun etkisinde kalıp hava motoru bağlamadım ve bunu çok ağır ödeyecektim...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 11 Şubat 2009 23:44
[QUOTE=GRAFTT] [QUOTE=özkoçak]Linkini verdiğiniz konuyu okurken fotoğrafa dikkatli bakmamışım. Yüzeyde yeterli düzeyde hareket olduğu görünüyor. Ezberi bozan bir durum. Sanırım bu konuyu biraz daha araştırmakta fayda var.
[/QUOTE]
İşte Ekrem bey benimde değinmek istediğim konu bu. Suyun sıcaklığı bu konuda çok önemli. Balıklarımı suyun yüzeyinde nefes almaya çalışırken gördümde beynimden kaynar sular dökülmüştü sanki. Dile kolay 3 ay hergün su değişimi yaparak nice zahmetlerle baktığım balıkları neredeyse kaybedecektim. Uzun zaman öncede böyle bir konunun etkisinde kalıp hava motoru bağlamadım ve bunu çok ağır ödeyecektim...
[/QUOTE]
İşte Ekrem bey benimde değinmek istediğim konu bu. Suyun sıcaklığı bu konuda çok önemli. Balıklarımı suyun yüzeyinde nefes almaya çalışırken gördümde beynimden kaynar sular dökülmüştü sanki. Dile kolay 3 ay hergün su değişimi yaparak nice zahmetlerle baktığım balıkları neredeyse kaybedecektim. Uzun zaman öncede böyle bir konunun etkisinde kalıp hava motoru bağlamadım ve bunu çok ağır ödeyecektim...
[/QUOTE]
Anlamadığım nokta şu Erkan abi.Burda hava motoru eklemen veya eklememen,hava motorunun gerekliliğni ortaya koymuyor.Sonuç itibariyle yüzey yeteri kadar dalgalanmamış demektir.Sıcaklığın çok olması sebebiyle yüzeye daha yüksek bir akıntı koyman gerekirdi.Bu demek değildir ki ;hava motoru olunca yaşadı o olmasaydı yerinde akıntı yapan bir motor daha olsaydı balıklar yaşamazdı.Burda hava motoru sadece yardımcı olmuş,o andaki duruma.Sonuçta burası metrelerce yüskeklikte bir göl değil.Su basıncı oldukça az ve kabarcıklara yapılan basınç çok az.Bu nedenle difüze olan gaz miktarı az.Kaldı ki kabarcık saf oksijen değil.%20 oranında oksijen içeriyor.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir