Sakin Nehir ( Son Fotolar Syf.:22 )


reverseÇevrim Dışı

Özel Üye
[B]6467,3[/B]
Kayıt: 29/08/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 2725
reverseÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 24 Kasım 2013 12:29
Fotoğraf:



Boyut (cm): 110-50-60
Kapasite (litre): 95LT (paludaryum olduğu için su seviyesi düşük)
Canlılar: Henüz balık yok. Bitki olarak: japon şemsiyesi, hydrocotyl verticillata ve subulata, karasal alanda ise hedera helix sarmaşık ve süs yoncası.

Malzemeler: Eheim 2228 dış filtre, 2x100W ısıtıcı, 2xSylvania Grolux T5 39W ve 2xSylvania Aquastar T5 39W lamba (şu anda 1xgrolux ve 1xaquastar yanıyor), 20Watt LED projektör, 35kg siyah (hagen) kum, mangrow ve redmoor kökleri, doğadan alınmış kuru dallar, hindistan cevizi torfu (karasal alan için), poliüretan köpükten arka fon.

Akvaryum Bakımı: Rutin su değişimleri.

Kullanılan Yemler: Henüz yok.

Kullanılan İlaçlar ve/veya Katkılar: Su hazırlamak için hydro safe, ayrıca gübre olarak misket gübre ve tavsiye üzerine potasyum gübresi ve excelpro karbon (tamamı Tunç bey üretimi) temin edip kullanmayı düşünüyorum.

Herkese merhaba, bu siteye üye olduğumdan bu yana şimdiye kadar 2 adet akvaryum tanıtımı yaptım.
O konularda olduğu gibi tanıtım işini detaylı, kapsamlı ve sürekli tutmaya çalışacağım. Böyle olunca benim de geçmişe dönük olarak yaptıklarımı görebilmem ve katettiğim gelişmeleri görmek kolay oluyor.

Kurulum aşamasında özet olarak; duboisiler gitti, akvaryum boşaltıldı, daha sonra arka fon, DIY armatür vs. gibi uğraşlardan sonra kurulumu tamamladık.
Daha detaylı bilgiler için: Paludaryum Kuralım mı?

Bitkili akvryumlar konusunda tecrübem yok. Buradan birlikte hareket ederek, tavsiyelerle birlikte güzel gelişmeler elde edeceğimize inanıyorum.
Mesela ilk soru işaretleri gübreler konusunda. Böyle bir akvaryuma gübre vermeli miyim? Yukarıda yazdığım gübre çeşitleri uygun mu?

Canlılar konusunda ise düşündüğüm türler, tek tür tetra grubu (kardinal olabilir), tek tür corydoras grubu (panda vs. olabilir) ve bir tür de vatoz olacak. Vatoz olarak otocinclus düşündüm ancak bulamıyorum. Bildiğiniz yer varsa tavsiye ediniz lütfen. Eğer bulamazsam albino cüce vatoz düşünebilirim (akvaryum dekoruyla kontrast olması açısından albino). Şimdilik popülasyonun böyle olmasını düşünüyorum.

Bu arada fotoğraflama ile ilgili sıkııntı yaşıyorum. Su altı kısım biraz koyu renk dekorlu olduğu için ve armatür yukarıda konumlanmış ve ışığı fazlaca odaya yaydığı için akvaryumun içinden çok, camlarda oluşan yansımalar gözüküyor fotoğraflarda.

Her türlü görüş, öneri, tavsiye ve eleştirilerinizi bekliyorum.
Şimdiden teşekkürler.









reverse2014-06-05 10:05:44

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

evdemÇevrim Dışı

Kayıt: 10/04/2011
İl: Izmir
Mesaj: 212
evdemÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 24 Kasım 2013 12:49
Tebrikler. Paludaryum ile bir bilgim yok ama gördükçe benimde kurasım geldi
 

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

green888Çevrim Dışı

Kayıt: 15/04/2008
İl: Eskisehir
Mesaj: 16
green888Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 24 Kasım 2013 14:00
Gerçekten çok güzel bir olaya başlamışsın eline sağlık.Canlı olarak ne düşünüyorsun?

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

BlueFallÇevrim Dışı

[B]10683,3[/B]
Kayıt: 14/05/2012
İl: Gaziantep
Mesaj: 722
BlueFallÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 24 Kasım 2013 14:12
Arman bey dekorun altına dogru giden subulataları ön tarafa ışık alacak şekilde yerleştirirseniz çok daha iyi olur. 

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

izzettanjuÇevrim Dışı

Kıdemli Akvarist
Kayıt: 04/01/2009
İl: Mugla
Mesaj: 1488
izzettanjuÇevrim Dışı
Kıdemli Akvarist
Gönderim Zamanı: 24 Kasım 2013 19:51
  Arman bugün Baumax'tan "solanum capsicastrum" aldım(8TL). Bir bak tam mevsimi, nemli ortamda zehirli meyveleri daha uzun süre canlı kalır. Benim için Peru ve Ekvator orjinli olması sebebiyle daha da kıymetli bir keşif. 

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

reverseÇevrim Dışı

Özel Üye
[B]6467,3[/B]
Kayıt: 29/08/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 2725
reverseÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 24 Kasım 2013 23:28
Herkese teşekkürler.

green888; canlı olarak neler düşündüğümü yukarıdaki açıklamalarda yazmıştım esasında.
Bu uzuuun uzun yazılarımın okunmadığının farkındaydım bir süredir. Çünkü arada sorular soruyor ancak cevap alamıyordum. Önce kafamdaki tasarıyı iyice açıklayıp, sorumu ona göre sormaya çalışıyorum hep. Böyle olunca da laf uzayıp gidiyor. Ama okuyan kişinin ''hah, bu adam bunu demek istemiş'' deiyebileceği şekilde yazmaya gayret ediyorum. Sanırım nafile. Belki de sormak istediğimi tek cümlede sorup, işi bitirmeliyim.

Cüce vatoz mu, otocinclus mu? Gibi bir soru iyi olur mesela.


Bilal bey; bitkiler arkafonun karanlık alt kısımlarına denk geliyormuş gibi görünüyor ama öyle değil. Armatürün öndeki çift lambalarını kullanıyorum şu anda. Kafamı armatürün altına uzatıp, tam lambaların olduğu hizadan tepeden bitkilere bakınca tamamını görebiliyorum. Demek ki ışık da ulaşabiliyor hepsine.

İzzet abi tam avcı bir adamsın. Zehirli meyveler filan abi yapma yasak meyveyi yedirteceksin bize. Şaka bir yana, karasal alan için gönderdiğin süs yoncası tohumları acayip bir süratle çimlendi ve hatta bugün küçücük yeşil otlar belirmeye başladı.



Bu arada ne kadar doğal bir ortam olduğuna şahit olabilirsiniz.




Su yüzeyindeki oluşan tabaka da can sıkıcı. Oluşacağını biliyordum ama içeri giren ışığı ve oksijeni kesmesi düşündürücü. Bir hava hortumu sallandırdım, akşam saatlerinde bir yarım saat çalıştırıp tabakayı dağıtsam mı acaba?

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

BlueFallÇevrim Dışı

[B]10683,3[/B]
Kayıt: 14/05/2012
İl: Gaziantep
Mesaj: 722
BlueFallÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 24 Kasım 2013 23:45
[QUOTE=reverse]
Bilal bey; bitkiler arkafonun karanlık alt kısımlarına denk geliyormuş gibi görünüyor ama öyle değil. Armatürün öndeki çift lambalarını kullanıyorum şu anda. Kafamı armatürün altına uzatıp, tam lambaların olduğu hizadan tepeden bitkilere bakınca tamamını görebiliyorum. Demek ki ışık da ulaşabiliyor hepsine.[/QUOTE]
Arman bey bu hareketleri yaparken videoya çekip paylaşır mısınız lütfen 

[QUOTE=reverse]
Su yüzeyindeki oluşan tabaka da can sıkıcı. Oluşacağını biliyordum ama içeri giren ışığı ve oksijeni kesmesi düşündürücü. Bir hava hortumu sallandırdım, akşam saatlerinde bir yarım saat çalıştırıp tabakayı dağıtsam mı acaba?
[/QUOTE]

Bu sorun bende de var uzun süredir, Hava motoru çok kısa süreli çözüm oluyor, ben şöyle yapıyorum. 1.5 litrelik boş su şişesini su yüzeyine paralel olarak suya yatırıyorum, Şişenin ağzını su yüzeyindeki tabakayı içeri akıtacak kadar su içerisine daldırıyorum, Tabakalı su yavaş yavaş şişe içerisine akıyor, Ama yaklaşık 24 saat sonra tekrar oluşuyor, hava motoruna göre azıcık daha fazla dayanıyor.  

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

reverseÇevrim Dışı

Özel Üye
[B]6467,3[/B]
Kayıt: 29/08/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 2725
reverseÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 25 Kasım 2013 00:01
Bilal bey çocukların ve gençlerin ruhsal gelişimlerini etkilemek istemem. O yüzden bu görüntüler gizli.

Bakteri tabakası için ise dediğinizi deneyeceğim.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Acil StopÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 23/12/2011
İl: Aydin
Mesaj: 1182
Acil StopÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 25 Kasım 2013 10:59
Arman bey kurulum için tebrik ederim. Paludaryumları oldum olası sevmişimdir. Bitki seçimi konusunda biraz çeşitliliğe gidebilirsiniz. 10-15 adet kardinal neon bu tank için oldukça güzel bir görünüm sağlayacaktır. Tabanda 10-15 kadar çöpçü ve 3-5 tane de otocinclus bulabilirseniz oldukça güzel bir tasarım ve canlı seçimi sağlamış olacaksınız.

Paludaryumun suyun altında kalan kısmın hacmini hesaplayarak kurulumdan yaklaşık 3 hafta kadar sonra düzenli olarak gübrelemeniz gerekiyor. Bu gübreleme de CO2 sağlayıp sağlamadığınıza, akvaryumunuzdaki bitki yoğunluğuna göre değişecektir. Siz ayrıntılı bilgileri verirseniz gübreleme konusunda yardımcı olmaya çalışırım.

Yalnız kullanmayı plandığınız dış filtre bu su hacmi için aşırı derecede yüksek debi sağlıyor. Bu su debisi ile hem balıklarınız aşırı derecede yorulur hem de biyolojik filtrasyon çok zayıf olur. Mümkün olan en düşük debili dış filtre ya da en güzeli pipo filtre ile biyolojik filtrasyonu sağlamanızı tavsiye ediyorum.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

reverseÇevrim Dışı

Özel Üye
[B]6467,3[/B]
Kayıt: 29/08/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 2725
reverseÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 25 Kasım 2013 11:29
Ergün bey teşekkür ederim.

Canlı popülasyonunu tam da o şekilde istiyorum. Belki sayılar değişiklik gösterir. 10-15'li gruplar yerine 6-8 arası gruplar olabilir. Yalnız otocinclus bulabileceğimden şüpheliyim. İlk seçeneğim o ancak cüce vatoz da düşündüm. Onların da erkeklerinin bölge edinmesi, aralarındaki itiş-kakış vs. beni düşündürüyor. Bir de yavrulamaları işin içine girecek. Pek fazla yavru vs. ile uğraşmak istemiyorum.

Dış filtre meselesine gelelim. Bunu daha arka fonu tasarlarken düşündüm ve önlemini aldım.
Filtrenin çıkış ucu için bir yuva yaptım. Su oraya geliyor ve tüm tazyiği sönümleniyor. Yani musluktan uzattığınız hortumu bir bardağın içine koyduğunuzu ve suyu açtığınızı düşünün. Su buradan akvaryuma nasıl karışıyorsa, bendeki sistemde de o şekilde karışıyor. Balıkları yorması söz konusu olmaz. Ancak biyolojik filtrasyon için dedikleriniz kafamı karıştırdı. Böyle olacağını sanmıyordum. Debisini kısabilirim ancak buna gerçekten gerek var mı?
Pipo filtre uyuduğum odada beni sinir krizine sokabilir diye düşünüyorum.

Gübreleme konusunda beni anlayan birisi nihayet çıktı.
Yukarıda da yazdığım gibi paludaryumun net su hacmi 95lt. 
CO2 sağlamayı pek düşünmüyorum. Çünkü gazın çözünmesini sağlamaya uğraşmak ve sonrasında da bunun miktarını ayarlamak zahmetli işler. Yoksa daha önceden mayalı sistem kurup denemişliğim var. Zorunlu kalırsam yine bir mayalı sistem düşünebilirim.

Bitki yoğunluğu şu anda görüldüğü gibi. Açıkçası daha fazla çeşitliliğe gitmeyi düşünmüyorum.
İstediğim şey, mevcut bitkilerde gelişim sağlayıp, yayılmalarını-büyümeleri sağlamak. Duruma göre gübre miktarını da bu gelişime göre ayarlayabiliriz.

Su miktarı, ışık miktarı ve bitki popülasyonu belirttiğim gibi.
Tunç beyle mailleşme yolu ile bilgi edindim. Kendisi bana misket gübre, potasyum gübresi, mikropro gübre ve excellpro ürünlerini önerdi.

Sizlerin tavsiyesi neler olur acaba? Bu konu benim için büyük önem arz ediyor.



_____________________________________________________________

Bu arada bitkilerdeki göze batan gelişmeler şöyle:

Karasal alanda süs yoncaları büyük bir hızla geliyorlar:



Sucul kısımda ise, taban seviyesine ektiğim 1-2 kök hydrocotyllerden birisi tek bir yaprak çıkarttı.
Ortadan fırlayıp giden taze yaprağı görebilirsiniz:



Kurulumun ilk günleri olduğundan tek bir yaprak bile mutlu ediyor.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Acil StopÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 23/12/2011
İl: Aydin
Mesaj: 1182
Acil StopÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 26 Kasım 2013 12:15
Cüce vatoz diye satılan boynuzlu vatozu değil de boyu 5-6 cm'yi geçmeyen cüce vatozları bulabilirseniz onları da ekleyebilirsiniz. Belki vatozdan vazgeçip balta balığı veya ramirezi gibi balıklarda tercih edilebilir ama onlar için hacim biraz ufak gelebilir.

Gözlemlerime ve forumda daha önce açılan konularda yapılan araştırmalara göre en iyi filtrasyonu düşük debili filtreler sağlıyor. Hatta filtrelerden fazla taban kumu üzerinde filtrasyon gerçekleştiği bile söylenebilir. Sizin çöpçü besleyeceğinizi de düşünürsek taban üzerinde azot döngüsü çok az gerçekleşecek demektir. Çünkü çöpçüler sürekli tarama halinde olduğundan dipte balık pisliği ve tortu birikimini engelleyecektir.

Benim de kullanmakta olduğum (tetra ex 1200) filtrenin biyolojik olarak çok verimli filtrasyon yaptığını söyleyemem. Bozulan bakteri döngüsü neredeyse 2 ayı bulmasına rağmen tam olarak oturmadı. Tavsiyem o hacim için oldukça yavaş su çeviren filtrelerdir. Bu şekilde olmaz mı? tabi ki bir şekilde azot döngüsü oturur ama çok verimli bir filtrasyon sağlamaz.

Gübreleme konusu biraz muallakta kalan bir konu. Çünkü herkesin su hacmi ve bitki yoğunlu farklı oluyor. Bu nedenle şöyle şöyle yapın denebilecek kesin doğrular bulunmuyor. Tankı düşük destekli idame ettirmeyi düşündüğünüz için az gübreleme yapmanız gerekiyor ancak japon şemsiyesi gibi ciddi oranda besin tüketebilen bir bitki eklemişsiniz. Ya hiç riske atmamak için test kitlerine para harcayıp kesin sonuçları ve eksiklikleri bilerek gübreleme yapacaksınız ya da bitkilerin ve oluşursa yosunların durumuna bakarak bir gübreleme metodu belirleyeceksiniz.

Eğer para sıkıntısı yoksa test kitleri ile başlamak her zaman en doğru yöntemdir. Test kitleriniz yok ise ilk 2-3 hafta hiç gübreleme yapmanıza gerek yok. Besinler tamamen tükenince mecburen gübrelemeye başlamanız gerekiyor. Sadece şu gübreyi kullansam gibi bir kısıtlama maalesef mümkün değil. Bitkilerde minimum kuralı bulunuyor. Akvaryumda tüm besinlerden yeteri kadar olsa bile tek bir besinin sıfırlanması diğer besinlerin de alınmasını engeller. Bu nedenle Potasyum, Nitrat, Fosfat, Demir ve Mikroelement gübrelerini kullanmanız gerekiyor.

Bazı şebeke sularında yeterli miktarda demir bulunabilse bile demir ve potasyum akvaryuma yemleme yoluyla girmiyor. Tek yol harici olarak gübre ile eklemek oluyor. Şimdilik gübre ekleyerek sistemi zorlamayın kurulumun üçüncü haftasından sonra az az gübreleme yapmaya başlarsınız. Şimdilik bitkiler adaptasyon sürecinde olacağı için haftalık bir defada %50 su değişimi yaparak bitkilere gerekli eser elementleri sağlarsınız. 

Excell çok gerekli olmayan durumlarda bana göre gereksiz bir kimyasal. Eğer doğru gübreleme yapıyorsanız zaten yosun sorunu yaşamazsınız. Yanlış gübreleme yapıyor ve excell kullanarak yosunları öldürüyorsanız su şartları düzgün olmadığı için tekrar aynı yosunlar oluşacaktır. Bu nedenle excell'e para vermek yerine nitrat, fosfat ve demir testi almak çok daha etkili bir yöntem olacaktır.

Kurulum başladığına göre ilk 2 hafta tanka balık eklemeyin sonra sadece tek bir türü ekleyin ve 2 günde bir çok az oranda yemleme yapın. Aradan 2-3 hafta geçince diğer türü de ekleyin. Aradan 2 hafta geçince 3. türü de eklersiniz. Böylece amonyak patlamasına bağlı olarak hem balık kaybı yaşamazsınız hem de amonyak kaynaklı yosun sorunları ile uğraşmak zorunda kalmazsınız.

Gübreleri temin ettikten ve kurulumun üzerinden 2-3 hafta geçtikten sonra bitkilerin durumunu fotolarsanız bu gün çekilen fotolar ile karşılaştırarak güncel bitki durumuna göre bir gübreleme oranı belirlemeye çalışalım.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

reverseÇevrim Dışı

Özel Üye
[B]6467,3[/B]
Kayıt: 29/08/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 2725
reverseÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 27 Kasım 2013 00:24
Ergün bey detaylı yazınız için teşekkür ederim.

Vatoz konusunda ilk tercihim dediğim gibi otocinclus denen türden yana. Ama temin edememem durumunda cüce vatoz olarak adlandırılan o boynuzlu türden de beslemeyi düşünebilirim.
Balta balıkları bakımı zor bir tür denildiği için pek düşünmüyorum. Ramirezi vs. herhangi bir cichlid türü de beslemeyeceğim.

Gübreleme konusunda dediklerinizi dikkate alacağım. Test kitlerine para harcamak istemiyorum. Ben işi biraz göz kararı yapmayı severim. Bu durumda da sizin de dediğiniz gibi bitkilerdeki gelişime veya yosunlanmaya göre gübreleme miktarı ayarlamak zor da olsa uygulayacağım yöntem olacak.

Bir yandan bakınca hem bitki yoğunluğum çok fazla değil ve elimdeki bitkiler de fazla gereksinimi olan bitkiler değil (bildiğim kadarıyla), diğer yandan da yosun problemi yaşamak istemiyorum.

Gübreleri alıp kullanmak sorun değil ama gerçekten 3-5 çeşit gübreye gerek var mı bu şekilde bir bitki popülasyonunda?
Mikropro element gübresi, nitrat-potasyum-fosfat gübreleri, misket gübre, demir gübresi.. Tam 6 çeşit gübre?!...


Bu arada paludaryumun ilk canlılarını ekledim.
Ataları taaa zamanında Erdal hocamın gönderdiği, tanganyika akvaryumunda besleyip bir sürü ürettiğim nerite türü küçük salyangozlar. Birkaç kişiye ben de dağıtabilmiştim ancak daha sonra sıcak yaz aylarında tamamı ölmüştü. Bunlar, annemin işyerindeki japon balığı akvaryumunda az sayıda üreyebilmişlerden bazıları. Toplamda 8 adet gözüküyor ama birkaç tanesi misafir, başka akvaryuma gidecekler.

Ne tuhaf,  bunların bilmemkaç nesil önceki ataları da bu akvaryumda yaşamıştı. Tekrar geri döndüler.



Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Acil StopÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 23/12/2011
İl: Aydin
Mesaj: 1182
Acil StopÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 27 Kasım 2013 21:45
Arman bey maalesef bitkiler tüm besinler olmadan sağlıklı ve sürdürülebilir bir gelişim sağlayamazlar. Bitki miktarınız az da olsa ilk önce sudaki sonra bitkinin depoladığı besinler tükenecek ve bitkiler gelişim bozukluğu yaşamaya başlayacaktır.

Fazla gübre kullanmamanın tek yolu sağlam bir taban kurmaktır. Eğer akvaryumu bozup yeniden kurabilirim derseniz 1-1.5 cm yüksekliğinde bitki torfu ve kömür tozu karışımı ile tabanı güçlendirmeniz gerekiyor.

Aksi halde besin içeriği olmayan bir kum ve eser miktarda element içeren su ile bu bitkileri geliştirmeniz pek mümkün olmayabilir. Önünüzde iki seçenek var ya tüm gübrelerden temin edip tek tek hepsinden düzenli olarak kullanacaksınız. Ya da sağlam bir taban ile yola başlayıp sadece potasyum ve gerekirse diğer gübrelerden kullanarak devam edersiniz.

Japan şemsiyesi ve subulata hızlı büyür dolayısı ile yüksek miktarda besine ihtiyaç duyar. Hydrocotyle verticillata ise besin eksikliğine en dayanıklı bitkiler arasında yer alıyor. Besin eksikliği nedeniyle bir çok kolay denen bitki ölüp giderken hydrocotyle verticillata'nın yana dallar attığını gözlemledim.

Hızlı büyüyen bitkilere kolay bitkiler deniyor ancak en fazla besini de hızlı büyüyen bitkiler tüketiyor. En ufak bir besin eksikliğinde de ilk tepkiyi hızlı büyüyen bitkiler veriyor.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

reverseÇevrim Dışı

Özel Üye
[B]6467,3[/B]
Kayıt: 29/08/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 2725
reverseÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 27 Kasım 2013 23:46
Ergün bey yardımlarınız için çok teşekkür ederim.
Şu saatten sonra yeniden bir kurulum yapmaktansa, ne kadar gübre varsa alıp kullanmayı tercih ederim.

O halde yakın zamanda bir gübre siparişi geçmem gerekecek.

Özetlersek;
1- Misket
2- Demir
3- Nitrat
4- Fosfat
5- Potasyum
6- Mikroelement
olarak temin edeceğim gübreleri.

Test yapmayacağım için öncelikle tavsiye edilen miktarların yarısı kadar bir ölçü ile başlamayı düşünüyorum gübrelemeye. Sizce uygun mu?
Bir diğer soru da mayalı bir CO2 gerekir mi, yoksa co2'siz de idame ettirilebilir mi bu sistem?
Eğer mayalı sistem kurarsam difüzör olarak ne önerirsiniz. Seramik vs. olanları tüplü sistemler için olduğunu duymuştum.

__________________________________________

Bu arada japon şemsiyesinin su içerisinde kalan filizlerinin uzamaya başladığını gözlemledim.



Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir