Tarçının Afrodizyak Etkisi


gülhanÇevrim Dışı

Kayıt: 11/02/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 30
gülhanÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 04 Ocak 2012 22:08

Okuduğum gönden beri ihmal ettiğim ama hep denemek istediğim bir işlemdi tarçın olayı, bu akşam denedim bir su bardağı sıcak suya 4 çay kaşığı tarçın koydum iyice karıştırdım, tülbent ile süzdüm sümükümsü bir şey çıktı 400 litrelik akvaryumumun heryerine eşit şekilde döktüm ilk dakikalarda akvaryumumun içi hayalet şehir gibi oldu vveeeeeee 20 dakika sonra inanılır gibi değil demasoniler kurlaşıyor biri yumurta aldı

şansa ya tam zamanında döktüm yada bu tarçın fenaaaa
 
teşekkürler dr.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

ibrahimuysalÇevrim Dışı

Kayıt: 28/11/2010
İl: Izmir
Mesaj: 448
ibrahimuysalÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 05 Ocak 2012 05:01
Çok üzgünüm ama benim akvaryumumda bir değişiklik olmadı, ama kötü bir yan etkisini de görmedim.  Henüz gerekli şartlar tam oluşmamış olabilir. Ama bir ay sonra tekrar deneyeceğim.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

scream67Çevrim Dışı

Kayıt: 01/04/2009
İl: Zonguldak
Mesaj: 70
scream67Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 11 Ocak 2012 18:09
Uygulayan arkadaşlar keşke farkı videolara çekip foruma ekleseler.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

turqerÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 09/11/2008
İl: Istanbul
Mesaj: 60
turqerÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 11 Ocak 2012 18:19
Yumurtlamaya hazır olmayan bir balıkta nasıl bir etkisini olmasını bekliyorsunuz... Balıklarınızı neden kobay olarak kullanıyorsunuz... Kaç kamyon ise hakkı dökelim göllere balıkların soyu tükenecek mi tükenmeyecek mi diye de düşünmeyelim. Ama ortamdaki dengeyi ne şekilde etkileyecek..

Hobinin bize öğrettiği; uygun hacim, uygun su şartları ile balıklarımıza doğal ortamlarına en yakın  su koşullarını sağlamak olduğunu neden unutuyoruz... Neden üretmek derdindeyiz... Üremiyorlarsa bir yerlerde sorun var demektir, o sorunu halledip balıklarımızın bizleri ödüllendirmesini beklemek yerine neden bu çılgınca arayışlar.

Bunu bir iç dökme olarak algılayın, hiç bir cümlemin sonunda soru işareti yoktur.

Saygılar.


Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

tamercoskunÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 24/04/2010
İl: Sakarya
Mesaj: 516
tamercoskunÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 11 Ocak 2012 18:22
Şimdi konuyu tekrar gördüm hazır boşken bu tarçın hakkında kendi deneyimlerimi yazmak isterim. :)
Şimdiye kadar 3-4 kez denedim bu olayı; 3 olumlu, 1 olumsuz sonuç aldım.
Kısaca hassas noktalar;
**Ölçüler başta doktor tarafından verilmiş, ilk denemenizde ne olursa olsun verilen ölçüden biraz  daha az kullanın tarçını yani fazla risk almayın...
**Su kaliteniz iyi olmalı, gerçekten temiz nitratı az su olmalı...
**Havalandırma max derecede olmalı...
Bu üç durum oluştuğunda büyük ihtimal pozitif karşılıklar alırsınız bu tarçın şaka felan değil gerçekten işe yarıyor. ;)
Ama kardeşimin son sefer yaptığı gibi kafaya göre dozaj, 25-30 gündür dip çekimi yapılmamış iç motorla idare eden balık yükü fazla nitrat yüklü suda kullanım ve solüsyonu akvaryuma döktükten sonra hava motorunu kapatırsanız; Yaklaşık 1 saat sonra balıklarınız sanki suda değilde balçıkta yüzüyor gibi olur, aşırı nefes alırlar.Tarçın nitrat karışımından zehirlenir, yanarlar...
Sonuç:Yerli balıklarım havayı açıp anında %30-40 su değişimi yaptığımda kurtuldu.Fakat 4 adet F0 Msobo Magunga'mdan 2 tanesini kaybettim, birini de saatlerce uğraşıp ancak düzelttim, diğeri etkilenmedi pek.Yerliler sağlam çıktı ama ithal hayvanı daha çok etkiledi. :)

Kısacası ilk seferde biraz daha temkinli olun;Sonrakilerde ise ben usta oldum deyip baştan savma yapmayın ölçü ve kurallara dikkat edin, çok atayım tüm dişiler dolsun v.s. derken balıkları gömersiniz. :)
Kurallı yapıldığında zararı yok, eğer bir sıkıntı olmazsa büyük oranda faydası var.Tabi bu ne kadar etik, doğal orası tartışılır. ;)

kerimcoskun2012-01-11 18:23:34

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

dr.aquaÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 19/06/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 901
dr.aquaÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 12 Ocak 2012 16:10
[QUOTE=turqer]Yumurtlamaya hazır olmayan bir balıkta nasıl bir etkisini olmasını bekliyorsunuz... Balıklarınızı neden kobay olarak kullanıyorsunuz... Kaç kamyon ise hakkı dökelim göllere balıkların soyu tükenecek mi tükenmeyecek mi diye de düşünmeyelim. Ama ortamdaki dengeyi ne şekilde etkileyecek..

Hobinin bize öğrettiği; uygun hacim, uygun su şartları ile balıklarımıza doğal ortamlarına en yakın  su koşullarını sağlamak olduğunu neden unutuyoruz... Neden üretmek derdindeyiz... Üremiyorlarsa bir yerlerde sorun var demektir, o sorunu halledip balıklarımızın bizleri ödüllendirmesini beklemek yerine neden bu çılgınca arayışlar.

Bunu bir iç dökme olarak algılayın, hiç bir cümlemin sonunda soru işareti yoktur.

Saygılar.

[/QUOTE]

Bunu, hiç düşünmeden yapılmış bir yorum olarak algılıyorum. Doğadaki balıkların herşeyi zaten olması gerektiği gibidir. Kamyon kamyon tarçın dökmeye gerek yok, tarçın tamamiyle doğal maddedir. (ağaç kabuğundan yapılır) Senin çılgınca arayış olarak nitelendirdiğin bu gibi şeylerin çok daha fazlası doğada zaten gerçekleşiyor. Balığa verdiğin yem ne ise, ısıtmak için kullandığın ısıtıcı ne ise, aydınlatmak için kullandığın ışık ne ise, tarçın da böyle doğayı taklit etmek için kullanılan bir yardımcıdır. Konunun başlarında sıkça tekrarlanan bir söz vardı ''çalışıyorsa tamir etme''. Bu uygulama üremesinde problem olan ve üretilmesi zor olan türler için yaptığım bir çalışmadır. 

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

soltiÇevrim Dışı

Kayıt: 28/04/2010
İl: Izmir
Mesaj: 48
soltiÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 12 Ocak 2012 16:42
Merhaba Ümit Bey.Bende 200lt. de iceman ngara ve ahli besliyorum.Konunuzla ilgilendim ve tarçını önerilen miktar ve şekilde kullandım.Ayrıca haftada 1 de canlı yem verdim balıklarıma normal yemlemenin haricinde.Ahlilerimden biri bana geldiğinde zaten ağzı doluydu.19. günde yavru tankıma kusturdum onu.Daha sonra ahlilerimden biri daha ağzını doldurdu,o akşam icemanlerimden biride gözümün önünde erkekle çiftleşti.Canlı yeminde etkisinin olduğunu düşünüyorum ama tarçının etkisi inkar edilemez bence.Birde termometremin iceman yavrularını kusturduktan sonra bozuk olduğunu anladım.Gördüğüm değer 28C.derece idi ama esas değer bunun 4C.derece altı çıktı.Böyle bir deneyim yaşadım,paylaşmak istedim.Teşekkürler.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

turqerÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 09/11/2008
İl: Istanbul
Mesaj: 60
turqerÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 12 Ocak 2012 17:43
[QUOTE=dr.aqua] [QUOTE=turqer]Yumurtlamaya hazır olmayan bir balıkta nasıl bir etkisini olmasını bekliyorsunuz... Balıklarınızı neden kobay olarak kullanıyorsunuz... Kaç kamyon ise hakkı dökelim göllere balıkların soyu tükenecek mi tükenmeyecek mi diye de düşünmeyelim. Ama ortamdaki dengeyi ne şekilde etkileyecek..

Hobinin bize öğrettiği; uygun hacim, uygun su şartları ile balıklarımıza doğal ortamlarına en yakın  su koşullarını sağlamak olduğunu neden unutuyoruz... Neden üretmek derdindeyiz... Üremiyorlarsa bir yerlerde sorun var demektir, o sorunu halledip balıklarımızın bizleri ödüllendirmesini beklemek yerine neden bu çılgınca arayışlar.

Bunu bir iç dökme olarak algılayın, hiç bir cümlemin sonunda soru işareti yoktur.

Saygılar.

[/QUOTE]

Bunu, hiç düşünmeden yapılmış bir yorum olarak algılıyorum. Doğadaki balıkların herşeyi zaten olması gerektiği gibidir. Kamyon kamyon tarçın dökmeye gerek yok, tarçın tamamiyle doğal maddedir. (ağaç kabuğundan yapılır) Senin çılgınca arayış olarak nitelendirdiğin bu gibi şeylerin çok daha fazlası doğada zaten gerçekleşiyor. Balığa verdiğin yem ne ise, ısıtmak için kullandığın ısıtıcı ne ise, aydınlatmak için kullandığın ışık ne ise, tarçın da böyle doğayı taklit etmek için kullanılan bir yardımcıdır. Konunun başlarında sıkça tekrarlanan bir söz vardı ''çalışıyorsa tamir etme''. Bu uygulama üremesinde problem olan ve üretilmesi zor olan türler için yaptığım bir çalışmadır. 
[/QUOTE]

Bu yorum ise maalesef okumadan yapılmış bir yorumdur...Benim kimseye taş atmadığımı kendi içimdekini yazmak istediğimi ve cümlelerimin soru cümlesi olmadığını açıklamıştım...

Ama...

Sizin koyu renk ile üzerinde durduğunuz olayın 44 sayfada ne kadar saptığının farkında mısınız? Bunu şahsınız için söylemiyorum, bir kaç sayfaya bakmak yeterli zaten. 

Elbette siz daha iyi bilirsiniz ben sadece yorum yapıyorum, doğal ya da doğal olmayan maddelerin kısa vadede ki faydaları gözümüze uzun vadede olabilecek olumsuzlukları göstermezse ne olacak?

Doğada bu varmış diyerek yapmak, iyi hoş oldu diyerek devam etmek midir doğru olan? Doğada olan her şey doğru mudur? O çok değerli göllerdeki bazı canlılar insanoğlu yüzünden risktedir bazıları ise doğanın kanunları gereği risktedir hatta nesli tükenmiştir. Doğa bu canlının soyunun tükenmesini istiyorsa biz neden üretmek istiyoruz?

Ayrıca bilmiyordum bu tarçın ağacının balık popülasyonu olan her gölde derede kırda bayırda olduğunu...Tarçın, ağaç kabuğundan yapılmaz; tarçın ağacının kabuğundan yapılır. Her ağaç işe yaramaz yani. Dolayısıyla her gölde tarçın yoktur.

Mevsimine göre, daha doğrusu balığın biyolojik zamanına göre yeri geliyor ayda bir yumurta alıyoruz yeri geliyor 2-2,5 ayda bir ( kendi tecrübemdir)...Tarçının afrodizyak etkisi bu süreleri kısaltamaz. Sadece çiftleşme isteğini arttırabilir.

Diyelim ki doğal olarak çiftleşme sürecine yakın bir çift balığımız var. Tarçının afrodizyak etkisi ile yumurtalar döllendi ve kuluçka sürecindeyiz. ( Ki burada afrodizyak etkisi dememek lazım o zaman, afrodizyak çiftleşme isteğinin artmasıdır. Yumurtlama ise tamamen başka bir hormonal olay takdir edersiniz ki ) Olması gerektiğinden daha erken bir çiftleşme oldu..Bu yumurtalarda veya ilerleyen süreçte yavrularda her hangi bir soruna neden olur mu olmaz mı? 

Tekrar söylüyorum karşı olduğum şey balıklarımızın kobay olarak kullanılması. Emin olun hiç bir göldeki ''''tarçın'''' derişimi akvaryuma bir anda boca edilen kadar olamaz...

Verdiğim rahatsızlıktan ötürü afedersiniz...

Saygılar.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

scream67Çevrim Dışı

Kayıt: 01/04/2009
İl: Zonguldak
Mesaj: 70
scream67Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 13 Ocak 2012 09:45
Ben iki gün önce 320 litre akvaryuma bir silme bir çay kaşığı denedim bugun bir ikolamda birde sarıprensesde tüpçük var yunuslarımda ve red chimbalarımda bir hareket yok. Red chimbalarım ikololarımla aynı ortalama 8 aylıklar kur bile yapmıyorlar. sırf onlar için denedim ama diğerleri yunuslar hariç çoştu. Red chimbaların hareketlerını cok merak edıyordum onlarda yine tabiri caizse tık yok :(

Bugün öğlen saatleri itibariyle bir sarı prenses bir ikola yavru aldı. ikola inşallah atmaz ilk veya ikinci yumurta alışı. Akvaryumu kuralı 5 gün oldu yunusları alalıda 5 gün oldu onlardan birşey beklemiyorum henüzde red chimbalarımın hiç kur bile yapmamalarını anlamıyorum.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

onuruygunÇevrim Dışı

Kıdemli Akvarist
Kayıt: 30/07/2006
İl: Kocaeli
Mesaj: 7768
onuruygunÇevrim Dışı
Kıdemli Akvarist
Gönderim Zamanı: 13 Ocak 2012 21:48
Konu gayet güzel ve faydalı bir konu. İçerisindeki mesajlar da öyle... Bu şekilde kalması da sanırım hepimizin ortak arzusudur.

Taraf belirtmeden söylemek istiyorum, tartışma gitmemesi gereken bir noktaya doğru gidiyor. Lütfen tartışmayı kişiselleştirmeden sadece ve sadece konu başlığında belirtilmiş olan konuyu tartışalım. Birbirimizi kırıcı, kışkırtıcı mesajlar yaşı ve bilgi seviyesi belirli noktayı geçmiş yetişkin kişilerde hoş durmuyor.

İlgili mesajlar tarafımdan silinmiştir.




[QUOTE=kerimcoskun] Şimdi konuyu tekrar gördüm hazır boşken bu tarçın hakkında kendi deneyimlerimi yazmak isterim. :)
Şimdiye kadar 3-4 kez denedim bu olayı; 3 olumlu, 1 olumsuz sonuç aldım.
Kısaca hassas noktalar;
**Ölçüler başta doktor tarafından verilmiş, ilk denemenizde ne olursa olsun verilen ölçüden biraz  daha az kullanın tarçını yani fazla risk almayın...
**Su kaliteniz iyi olmalı, gerçekten temiz nitratı az su olmalı...
**Havalandırma max derecede olmalı...
Bu üç durum oluştuğunda büyük ihtimal pozitif karşılıklar alırsınız bu tarçın şaka felan değil gerçekten işe yarıyor. ;)
Ama kardeşimin son sefer yaptığı gibi kafaya göre dozaj, 25-30 gündür dip çekimi yapılmamış iç motorla idare eden balık yükü fazla nitrat yüklü suda kullanım ve solüsyonu akvaryuma döktükten sonra hava motorunu kapatırsanız; Yaklaşık 1 saat sonra balıklarınız sanki suda değilde balçıkta yüzüyor gibi olur, aşırı nefes alırlar.Tarçın nitrat karışımından zehirlenir, yanarlar...
Sonuç:Yerli balıklarım havayı açıp anında %30-40 su değişimi yaptığımda kurtuldu.Fakat 4 adet F0 Msobo Magunga'mdan 2 tanesini kaybettim, birini de saatlerce uğraşıp ancak düzelttim, diğeri etkilenmedi pek.Yerliler sağlam çıktı ama ithal hayvanı daha çok etkiledi. :)

Kısacası ilk seferde biraz daha temkinli olun;Sonrakilerde ise ben usta oldum deyip baştan savma yapmayın ölçü ve kurallara dikkat edin, çok atayım tüm dişiler dolsun v.s. derken balıkları gömersiniz. :)
Kurallı yapıldığında zararı yok, eğer bir sıkıntı olmazsa büyük oranda faydası var.Tabi bu ne kadar etik, doğal orası tartışılır. ;)

[/QUOTE]

Kerim Bey; yaşadığınız durumun tarçından ziyade başka bir sebepten oluştuğunu düşünüyorum.

Yüksek miktarda nitrat içeren suda yaşayan balıkların çok ciddi bir sıkıntısı olur. Fazla nitrat kanın oksijen taşıma kapasitesini azaltır. Methaemoglobinemia diye bilinen bir durumdur, bolca nitrat içeren su içilirse insanda da aynı sonucu verir.

Şimdi yüksek nitrat içeren suda yaşayan balıklarınızın zaten kanında normalin epey altında oksijen olur. Su oksijene doymuş olsa bile balıkların kanı oksijeni verimli bir şekilde taşıyamaz. Bu durum şofben veya soba zehirlenmesi olarak da bilinen karbonmonoksit zehirlenmesine etki olarak çok benzer bir durumdur.

Siz bir de hava motorunu kapatıp sudaki oksijeni düşürünce balıklar buna dayanamamış olabilir. Anlattıklarınızdan bana en olası sebep buymuş gibi geldi.    (Bu durum şofbenden zehirlenen bir insanı 20 kişinin içinde bulunduğu camları kapalı küçük bir odaya koyup saatlerce orada bekletmeye benzer.)
onuruygun2012-01-13 22:05:44

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

dr.aquaÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 19/06/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 901
dr.aquaÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 14 Ocak 2012 17:51
[QUOTE=turqer] [QUOTE=dr.aqua] [QUOTE=turqer]Yumurtlamaya hazır olmayan bir balıkta nasıl bir etkisini olmasını bekliyorsunuz... Balıklarınızı neden kobay olarak kullanıyorsunuz... Kaç kamyon ise hakkı dökelim göllere balıkların soyu tükenecek mi tükenmeyecek mi diye de düşünmeyelim. Ama ortamdaki dengeyi ne şekilde etkileyecek..

Hobinin bize öğrettiği; uygun hacim, uygun su şartları ile balıklarımıza doğal ortamlarına en yakın  su koşullarını sağlamak olduğunu neden unutuyoruz... Neden üretmek derdindeyiz... Üremiyorlarsa bir yerlerde sorun var demektir, o sorunu halledip balıklarımızın bizleri ödüllendirmesini beklemek yerine neden bu çılgınca arayışlar.

Bunu bir iç dökme olarak algılayın, hiç bir cümlemin sonunda soru işareti yoktur.

Saygılar.

[/QUOTE]

Bunu, hiç düşünmeden yapılmış bir yorum olarak algılıyorum. Doğadaki balıkların herşeyi zaten olması gerektiği gibidir. Kamyon kamyon tarçın dökmeye gerek yok, tarçın tamamiyle doğal maddedir. (ağaç kabuğundan yapılır) Senin çılgınca arayış olarak nitelendirdiğin bu gibi şeylerin çok daha fazlası doğada zaten gerçekleşiyor. Balığa verdiğin yem ne ise, ısıtmak için kullandığın ısıtıcı ne ise, aydınlatmak için kullandığın ışık ne ise, tarçın da böyle doğayı taklit etmek için kullanılan bir yardımcıdır. Konunun başlarında sıkça tekrarlanan bir söz vardı ''çalışıyorsa tamir etme''. Bu uygulama üremesinde problem olan ve üretilmesi zor olan türler için yaptığım bir çalışmadır. 
[/QUOTE]

Bu yorum ise maalesef okumadan yapılmış bir yorumdur...Benim kimseye taş atmadığımı kendi içimdekini yazmak istediğimi ve cümlelerimin soru cümlesi olmadığını açıklamıştım...

Ama...

Sizin koyu renk ile üzerinde durduğunuz olayın 44 sayfada ne kadar saptığının farkında mısınız? Bunu şahsınız için söylemiyorum, bir kaç sayfaya bakmak yeterli zaten. 

Elbette siz daha iyi bilirsiniz ben sadece yorum yapıyorum, doğal ya da doğal olmayan maddelerin kısa vadede ki faydaları gözümüze uzun vadede olabilecek olumsuzlukları göstermezse ne olacak?

Doğada bu varmış diyerek yapmak, iyi hoş oldu diyerek devam etmek midir doğru olan? Doğada olan her şey doğru mudur? O çok değerli göllerdeki bazı canlılar insanoğlu yüzünden risktedir bazıları ise doğanın kanunları gereği risktedir hatta nesli tükenmiştir. Doğa bu canlının soyunun tükenmesini istiyorsa biz neden üretmek istiyoruz?

Ayrıca bilmiyordum bu tarçın ağacının balık popülasyonu olan her gölde derede kırda bayırda olduğunu...Tarçın, ağaç kabuğundan yapılmaz; tarçın ağacının kabuğundan yapılır. Her ağaç işe yaramaz yani. Dolayısıyla her gölde tarçın yoktur.

Mevsimine göre, daha doğrusu balığın biyolojik zamanına göre yeri geliyor ayda bir yumurta alıyoruz yeri geliyor 2-2,5 ayda bir ( kendi tecrübemdir)...Tarçının afrodizyak etkisi bu süreleri kısaltamaz. Sadece çiftleşme isteğini arttırabilir.

Diyelim ki doğal olarak çiftleşme sürecine yakın bir çift balığımız var. Tarçının afrodizyak etkisi ile yumurtalar döllendi ve kuluçka sürecindeyiz. ( Ki burada afrodizyak etkisi dememek lazım o zaman, afrodizyak çiftleşme isteğinin artmasıdır. Yumurtlama ise tamamen başka bir hormonal olay takdir edersiniz ki ) Olması gerektiğinden daha erken bir çiftleşme oldu..Bu yumurtalarda veya ilerleyen süreçte yavrularda her hangi bir soruna neden olur mu olmaz mı? 

Tekrar söylüyorum karşı olduğum şey balıklarımızın kobay olarak kullanılması. Emin olun hiç bir göldeki ''''tarçın'''' derişimi akvaryuma bir anda boca edilen kadar olamaz...

Verdiğim rahatsızlıktan ötürü afedersiniz...

Saygılar.
[/QUOTE]

Her bir buluş kişinin kullanımına göre işlev gösterir sorumluluk kişiye aittir. Örneğin bir aspirin ağrı kesici olarak da kullanılabilir, intihar etmek için de kullanılabilir. Veya internet, dolandırıcılık yapmak için de kullanılabilir, belgesel izlemek için de.. Özünde faydalı bir buluş için yaptığın eleştiri hiç isabetli olmamış. Ve deneme yapılmadan hiçbir şeyin sonucu bilinemez. Bugün hastahanelerde hayatı kurtulan herkes hayatını, daha önce bir kobay üzerinde ugulanmış deneyimlere borçludur. Acaba hastahaneye gittiğinde hiç bu konuyu tartışıyor musun? Haksız olduğunu anlaman gerek. Artık daha fazla uzamasın çünkü gereksiz ve boş bir tartışma oluyor.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

turqerÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 09/11/2008
İl: Istanbul
Mesaj: 60
turqerÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 14 Ocak 2012 20:19
Mesaj yazmayacağımı söylemiştim ama özür dileyerek 2 satır yazıp bir daha bu başlığa yorum yazmayacağım.

Amacım gereksiz bir tartışma ortamı yaratmak değil.

Afrodizyak tanımı ile yumurtlamanın farkını göstermeyi istedim. Siz bazı şeyleri biliyor olabilirsiniz herkes bilsin istedim. Burası bir forum olduğuna göre, mesajlarınıza seviyeli olmaya özen göstererek eleştri getirdim. Hiç bir soruma cevap vermeyerek sürekli konuyu saptırdınız, son mesajınızda olduğu gibi.

Unutmayın lütfen, akvaryumlarımız ne birer hastahane ne de birer labaratuvar. Balıklarmız ise asla kobay değil!

Bol tarçınlı günler...

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Koksal GurkanÇevrimiçi

Özel Üye
Kayıt: 19/10/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 6980
Koksal GurkanÇevrimiçi
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 14 Ocak 2012 21:21
Tarçın kullanımı tamamen özel durumlarda destek olarak görülmelidir.
İnsanlarda da çocuğu olanlar gidip tüp bebek yaptırmakla uğraşmaz. Ancak çocuğu olamayanlar gider.
Balıklarda da, üstelik sadece belirli türlerde, bir şekilde eşleşme, yumurtlama gibi faaliyetleri olamayanlar için bir çeşit teşvik niteliğinde olmalıdır.
Her ihtimalde şartlar suyun değerlerinin uygun, akvaryumun bakımlı, balıkların erişkin olmasını gerektirir. Su değerleri uygun değilse, bakım yapılmıyorsa, balıklar zaten yumurtlama çağına gelmemişse yapılacak çok da bir şey yoktur.
Tüp bebek de doğada yok ama uygulamada var. Uygulamayı deney-kobay gibi görmemek gerekir. Tarçını kullanıp kullanmamak kişilere kalmıştır. Kullanan tüm sorumluluğunu alır. Bilinçsiz kullanacaklar zaten hiç bulaşmamalıdır.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

ılgazlıyasinÇevrim Dışı

Kayıt: 14/06/2011
İl: Ankara
Mesaj: 227
ılgazlıyasinÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 17 Ocak 2012 17:14
Ben bugün yaptım hiçbir faydası olmadı.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir