Yeni Başlayanlara Temel Akvaryum Bilgileri
Bu yazı akvaryuma yeni başlayanlar için hazırlanmıştır.
Plastik veya cam vs. maddelerden yapılmış genellikle diktörtgen prizma veya kare prizma şekline olan kutuya ‘tank’ denir. Tankın içi gerekli şekilde dekore edilerek akvaryum, vivaryum, teraryum gibi canlı bakımı yapılabilecek ortamlar oluşturulabilir. Bizim ilgileneceğimiz konu akvaryumdur. Akvaryum Latince aqua sözcüğünden türemiştir. İçinde tatlı ve tuzlu su canlıları yaşayabilir.
Akvaryum ortamında canlı yaşatabilmek için tankın suyla dolu olması yeterlidir. Ancak balığın sağlıklı gelişimi için dekor malzemeleri tankta kullanılabilir. Akvaryuma uygun zemin malzemesi seçerken öncelikli olarak canlının yaşadığı ortamdaki doğal zemin maddesi dikkate alınmalıdır. Örneğin; bazı canlılar bazik ortamı sever ve asidik ortamda sağlıklı yaşayamaz. Midye kırığı suya asidik özellik kazandırır. Böyle canlılar için bu malzeme uygun değildir. Aynı zamanda kum, akvaryumda yaşayan canlının rengine ne kadar zıt bir renkte olursa akvaryuma o kadar güzel bir görünüm kazandırır. Ancak bazı canlılar için bu derece zıtlık canlıda strese yol açar. Filtre seçimi yine canlının cinsine ve akvaryumun büyüklüğüne bağlıdır. Bazı canlılar akıntılı suyu severken bazıları durgun sudan hoşlanır. Akıntılı suyu seven canlılar için debisi yüksek, durgun suyu seven canlılar için debisi düşük filtreler tercih edilmelidir. Filtreler iç filtre, dış filtre, askı (şelale) filtre ve üretim filtre olarak dörde ayrılır.* İç filtre günlük hayatta sık karşılaştığımız akvaryumun içinde duran bir motor ve başka bir haznede bulunan süngerden oluşur. (Gerek olduğunda filtrede farklı malzemeler de kullanılabilir. Örneğin suyu berraklaştırmak için aktif karbon.) İç filtreler suyu temizlerken aynı zamanda suya oksijen pompalar. Askı filtreler suyu sadece temizler ve akvaryum camına asılı şekilde dururlar. Suyu bir boru sayesinde akvaryumdan alıp daha sonra temizleyip bir şelale görüntüsü kazandırarak akvaryumun üstünden suyu tekrar akvaryuma bırakır. Üretim filtre akıntı oluşturmaması nedeniyle üretim yapılan ya da çok küçük yapılı canlıların yaşadığı akvaryumlarda tercih edilir. Dış filtre en kapsamlı ve sağlıklı filtredir. Suyu akvaryumun içinden ince bir hortum sayesinde alır, dışarıdaki motoru ve çeşitli malzemeler yardımıyla suyu temizler ve başka bir hortumla akvaryuma geri verir. Bir de hava motorları vardır ki görevleri suyu temizlemek değil sadece suya oksijen pompalamaktır. Kafa motoru dediğimiz mekanizma ise kesinlikle bir filtre değildir ve görevi sadece suda akıntı oluşturmaktır.
Bazı canlılar bitkiyi severken bazıları ise hiç sevmezler. Örneğin cichlid (siklit diye okunur kesinlikle çiklet değil! ) türü balıklar bitkiden kesinlikle hoşlanmazlar ve akvaryum bitkilendirilse bile balık bitkiyi söküp atacaktır. Ama betta (Beta. Doğal ortamı pirinç tarlalarıdır. Beta denilince akla halk arasında ‘’betta splendens’’ adı verilen balık cinsi gelmektedir.) türü balıklar bitkiyi çok severler ve bitki, bu balıkların sağlıklı yaşaması için vazgeçilmezdir. Yapay bitkili veya bitkisiz akvaryumlarda ışıklandırma dekoratif amaçla kullanılabilir. Ancak canlı bitki yetiştirilen bir akvaryumda ışıklandırma bir zorunluluktur. Bazı tropikal balıklar üremek için ışık düzeyine göre kendilerini ayarlarlar. Bu tür canlılarda da üretim yapılmak isteniyorsa ışıklandırma gereklidir. Akvaryumda kullanılacak olan bir arka plan kağıdı da akvaryuma güzel bir görünüm kazandıracaktır.
Akvaryum canlıları etçil (karnivor), otçul (herbivor) veya hepçil (omnivor) olabilirler. Canlının cinsine uygun bir beslenme programı hazırlanmalıdır. Sürekli aynı besinle beslenen canlılarda – kabızlık başta olmak üzere - çeşitli hastalıklar görülebilir. Yemler; etçil canlılara veya otçul canlılara uygun olmanın yanı sıra şekline ve sudaki özelliğine bağlı olarak pul yem, granül yem ve dip yem olarak üçe ayrılır. Pul yemin şeklini kabaca küçük parçalara ayrılmış kağıt parçaları olarak ifade edebiliriz. Suyun üstünde uzun süre kalır ve suya batması zordur. Yemi yüzeyden yiyen canlılara uygundur. Granül yem toz veya daha büyük parçalar halindeki yemlerdir. Suda çok yavaş bir şekilde dibe batar. Suyun orta seviyesinde beslenen canlılar için uygundur . Dip yem sıkıştırılmış yemdir. Çok hızlı bir şekilde akvaryumun dibine çöker ve akvaryumun dibinde beslenen canlılara uygundur.
Akvaryum suyu temizlenirken kesinlikle suyun tamamı değiştirilmemelidir. Zaten oturmuş durumdaki su değerlerini bir anda altüst edersek canlı yeni ortama alışmakta güçlük çeker ve canlıda çeşitli rahatsızlıklar ortaya çıkabilir. Periyodik olarak (tavsiye haftada bir keredir) suyun kirliliğine ve boyutuna bağlı olarak %15 - %30 su değişimi akvaryum suyunun temizliğini korumak için yeterlidir. Akvaryumdan su alınırken veya yeni su akvaryuma boşaltılırken işlem yavaş bir şekilde canlıları korkutmadan gerçekleştirilmelidir.
Akvaryum suyunu dezenfekte etmek için gereksiz yere ilaç kullanmak canlının bağışıklık sistemini zayıflatacak ve güçsüz kılacaktır. Bu durumda en küçük su kirliliklerinde bile ölümler görülebilir. Ancak su hazırlayıcılar kesinlikle ilaç değildir. Bu tür malzemeler genellikle suyun değerlerini düzenler, ağır metalleri bağlar ve suyu canlının yaşaması için uygun bir ortam haline getirir.
Gelelim anlaşılması en zor ve akvaristler tarafından en çok yanlışın yapıldığı önemli bir konuya. Biyolojik filtrasyon. Biyolojik filtrasyon kabaca ortamdaki organik maddelerin mikroskobik canlılar tarafından temizlenmesi veya daha zararsız maddeler haline getirilmesi olayıdır. Bizim özellikle ilgileneceğimiz konu ise canlı tarafından ortama atılan amonyağın akvaryum suyundan temizlenmesidir. Canlı vücudundan boşaltım yoluyla akvaryum suyuna karışan amonyak bazı bakterilerce nitrite, nitrit ise nitrata dönüştürülmektedir. Zaten göl, deniz gibi doğal su birikintilerinde oluşmuş olan bu ortamı akvaryum ortamında oluşturmanın bazı yolları vardır. Bu ortamı akvaryumumuzda oluşturamazsak biriken amonyak ve nitrit vs. akvaryumda büyük sorunlara yol açacaktır. Bu ortamı oluşturmanın yollarından birisi halihazırda suyu oturmuş bir akvaryumdan bir miktar su alarak kendi akvaryumumuzun suyuna eklememizdir. Bu işlemi gerçekleştirdikten sonra akvaryumumuza halk arasında ‘’çöpçü ’’ (kendim kullanmıştım gerçekten çok dayanıklı balıklar) olarak bilinen veya daha farklı cinslerde dayanıklı canlılar salınmalıdır. Yaklaşık bir iki hafta içerisinde bakteriler akvaryumumuzda çoğalacak ve suyumuz başka canlıların da akvaryum da sağlıklı bir şekilde yaşabilmesi için uygun hale gelmiş olacaktır. Dikkat edilmesi gereken husus ise kendi akvaryumumuza koyacağımız suyun kesinlikle musluk suyu olmamasıdır. Musluk suyunun içindeki klor bakterileri öldürecek ve üremeline izin vermeyecektir. Musluk suyu kullanılacaksa ağzı açık bir kapta 1-2 gün bekletilip klordan arındırılması gerekmektedir. Kloru sudan hızlıca uzaklaştırmak için de bazı su hazırlayıcılar kullanılabilir. Bu maddeler kloru sudan 1-2 saat içinde arındıracaklardır. Başka bir yol ise akvaryum ortamını kurup içine dayanıklı canlılar salıp yalnızca uzunca bir süre ortamın oturmasını beklemektir. En kolay ve kısa yol ise hazır bir şekilde akvaryumcularda bulunan bakteri kültürleridir. Ürünler kullanım kılavuzunda belirtildiği gibi kullanılmalıdır. Bu ortam oluşturduktan sonra yapılan düzenli su değişimleriyle suda kalan nitrat da temizlenir ve bu döngü tamamlanmış olur. Suyu dezenfekte amaçlı akvaryuma kesinlikle tuz atılmamalıdır. Gereksiz yere ilaçlar kullanılmamalıdır. Bu durumlarda akvaryumdaki yararlı bakteriler de ölecektir. Son olarak akvaryumcular size kar amaçlı yanlış bilgiler verebilir. Kendiniz de araştırma yapmadan akvaryumculara güvenmeyin. Benim verdiğim bilgiler kendi tecrübelerim doğrultusunda elde ettiğim bilgilerdir ve bu bilgilere güvenebilirsiniz. Alıntı yapılmamıştır lütfen kaynak göstermeden alıntı yapmayınız. Sürçü lisan ettiysek affola sözelci değiliz sonuçta
Yanlışlarım varsa lütfen düzeltin.
Nevzat Doğukan ERBEK – Mayıs 2011
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Aslında tam tersi, suya bazik özellik kazandırır. (KH'ı yükseltmek yoluyla pH'ın yükselmesini sağlar.)
[quote]İç filtreler suyu temizlerken aynı zamanda suya oksijen pompalar. Askı filtreler suyu sadece temizler ve akvaryum camına asılı şekilde dururlar. Suyu bir boru sayesinde akvaryumdan alıp daha sonra temizleyip bir şelale görüntüsü kazandırarak akvaryumun üstünden suyu tekrar akvaryuma bırakır. [/quote]
Aslında yüzeydeki akıntı su-hava arasındaki gaz alışverişini arttırarak eksilen oksijenin tamamlanmasını sağlar. Mesela iç filtreyi derin bir akvaryumda dibe koysanız oksijen miktarına çok etkisi olmaz. Ventüri ile hava kabarcıkları vermesi ise az çok etkili olabiliyor. Yine de temel görevleri arasında oksijen takviyesi yapmak yoktur. Buna bel bağlamak iyi sonuç vermeyebilir. Şelale filtre ise yapısı gereği oksijen takviyesinde çok daha iyi iş görür. Hatta hava motorundan daha iyi iş göreceğini söylemek de mümkündür.
[quote]Bazı canlılar bitkiyi severken bazıları ise hiç sevmezler. Örneğin cichlid (siklit diye okunur kesinlikle çiklet değil! ) türü balıklar bitkiden kesinlikle hoşlanmazlar ve akvaryum bitkilendirilse bile balık bitkiyi söküp atacaktır. [/quote]
Açıkçası çiklitlerin çoğunun bitki ile bir alıp veremediği yoktur. Mesela melek, discus, ramirezi ve apistograma gibi diğer cüce amerikanlar, kakadu vb... Boyutlarından dolayı ufak akvaryumları dağıtsalar da astronot hatta çok daha büyük boyutlu amerikanlar da bulunduğu yere sağlam tutunan bitkilerin kullanıldığı "bitki akvaryumlarında" bakılabilmektedir. Pek çok tanganyika ve malavi çiklitlerinin yanına rahatlıkla anubias, cryptocoryne, vallisneria, crinum türleri sorun yaşanmadan konulabilmektedir. Bu ortamı akvaryumumuzda oluşturamazsak biriken amonyak ve nitrit vs. akvaryumda büyük sorunlara yol açacaktır.
[quote] Bu ortamı oluşturmanın yollarından birisi halihazırda suyu oturmuş bir akvaryumdan bir miktar su alarak kendi akvaryumumuzun suyuna eklememizdir. [/quote]
Akvaryum suyunda serbest haldeki nitrifikasyon bakterileri az sayıdadır ve oturmuş akvaryumdan su eklemek ile çeşme suyu eklemek arasına büyük bir fark yoktur. Yeni akvaryumun daha kolay oturmasını sağlamak için bakteri nüfusunun yüksek olduğu filtre süngeri alıp akvaryuma sıkmak, hatta akvaryum suyunda ovalayarak yıkamak iyi sonuç verir. Su ile aşılama yapmak kayda değer bir etki yapmaz.
[quote]Yanlışlarım varsa lütfen düzeltin.[/quote]
Cümlenizin rahatlığı ile yazdım. (Gerçi biraz zaman geçmiş, konu güncellenince dikkatimi çekti.)
Nevzat Bey; gözüme çarpan hususlar bunlar. Bunların dışında diğer bilgiler hoş, başka bir şey gözüme çarpmadı. Elinize sağlık, hoş bir yazı olmuş.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Ben akvaryumuma denizden topladığım deniz kabukları vb. Şeyler var ciklet besilicem ama sorun olur diye korkuyorum acaba yardımcı olurmusunuz??
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir