Etçil Bitki Paludaryumu - Yine Yeniden
Gönderim Zamanı: 11 Ocak 2011 00:28
Kedi muhteşem:)Oscarlık valla:)
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 11 Ocak 2011 01:40
Selam,akvaryumu bende çok beğendim!beslediğimiz balık tarzlarıda nerdeyse aynı gibi,ben albino bişiri nereden ve kaç liraya aldığınızı merak ediyorum!aldığınız yerde daha albino bişir varmı acaba?.ve yılan balıklarının fotoğrafını çakmediniz sanırım,göremedim...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 11 Ocak 2011 02:53
Ömer Bey, daha ek dekor zaten gelecek, kök oranını arttırırsam yüzme alanı iyice kısıtlanmış olur. Belki yine de yapılabilir, sadece yılan balıkları kaldığı zaman. Recep Bey, albino bişiri 12.5 tl'ye aldım, Maltepe'de bir dükkandan, 4-5 cm boyundaydı. Ben bıraktığımda iki tane daha vardı ancak yüzgeçleri yenmişti. Yılan balığından kastettiğim M. favus, aldığım yeni tarak balığı.
Bahri Bey, midyelerle ilgili söylediğiniz sanırım doğru. Sanılanın aksine spesifik ilgi ve dikkat isteyen canlılar aslında, yani akvaryuma bırakınca kendiliğinden yaşayan canlılar değil. Maalesef midyeleri araştırma yapmadan almıştım. Akvaryumumdaki suyun içinde çok miktarda partikül yüzüyor aslında, kendim pul yem ezerek beslemeye başlamıştım ama geç kaldım herhalde? Şu anda sadece bir tanesi kaldı, yenisini almayacağım. Kelebek vatozlarla ilgili yazdıklarınız da doğru, ancak şiddetli bir akıntının zorunlu olduğuna inanmıyorum, akıntıdan çok akıntının yarattığı yüksek oksijenli suyu sağlamak önemli bence. Sürekli hava motoru çalıştırıyorum ve filtrenin şelale çıkışı var, ama tabii ki sistemi kelebek vatozları düşünerek kurmamıştım. Bu balıklar için yapılmış özel sistemler var:
http://www.loaches.com/articles/river-tank-manifold-design
Bahri Bey, midyelerle ilgili söylediğiniz sanırım doğru. Sanılanın aksine spesifik ilgi ve dikkat isteyen canlılar aslında, yani akvaryuma bırakınca kendiliğinden yaşayan canlılar değil. Maalesef midyeleri araştırma yapmadan almıştım. Akvaryumumdaki suyun içinde çok miktarda partikül yüzüyor aslında, kendim pul yem ezerek beslemeye başlamıştım ama geç kaldım herhalde? Şu anda sadece bir tanesi kaldı, yenisini almayacağım. Kelebek vatozlarla ilgili yazdıklarınız da doğru, ancak şiddetli bir akıntının zorunlu olduğuna inanmıyorum, akıntıdan çok akıntının yarattığı yüksek oksijenli suyu sağlamak önemli bence. Sürekli hava motoru çalıştırıyorum ve filtrenin şelale çıkışı var, ama tabii ki sistemi kelebek vatozları düşünerek kurmamıştım. Bu balıklar için yapılmış özel sistemler var:
http://www.loaches.com/articles/river-tank-manifold-design
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 11 Ocak 2011 11:37
[QUOTE=Whirlflux]Ömer Bey, daha ek dekor zaten gelecek, kök oranını arttırırsam yüzme alanı iyice kısıtlanmış olur. Belki yine de yapılabilir, sadece yılan balıkları kaldığı zaman. Recep Bey, albino bişiri 12.5 tl'ye aldım, Maltepe'de bir dükkandan, 4-5 cm boyundaydı. Ben bıraktığımda iki tane daha vardı ancak yüzgeçleri yenmişti. Yılan balığından kastettiğim M. favus, aldığım yeni tarak balığı.
Bahri Bey, midyelerle ilgili söylediğiniz sanırım doğru. Sanılanın aksine spesifik ilgi ve dikkat isteyen canlılar aslında, yani akvaryuma bırakınca kendiliğinden yaşayan canlılar değil. Maalesef midyeleri araştırma yapmadan almıştım. Akvaryumumdaki suyun içinde çok miktarda partikül yüzüyor aslında, kendim pul yem ezerek beslemeye başlamıştım ama geç kaldım herhalde? Şu anda sadece bir tanesi kaldı, yenisini almayacağım. Kelebek vatozlarla ilgili yazdıklarınız da doğru, ancak şiddetli bir akıntının zorunlu olduğuna inanmıyorum, akıntıdan çok akıntının yarattığı yüksek oksijenli suyu sağlamak önemli bence. Sürekli hava motoru çalıştırıyorum ve filtrenin şelale çıkışı var, ama tabii ki sistemi kelebek vatozları düşünerek kurmamıştım. Bu balıklar için yapılmış özel sistemler var:
http://www.loaches.com/articles/river-tank-manifold-design
[/QUOTE]
Ömer Bey bir balıkla alakalı forum veya makale bazlı bir araştırma yapmadan önce bence öncelikle doğal yaşam videolarını gözlemliyorum. Bunun için youtube harika bir kaynak. Kelebeklerin bolca naturel habitat videoları mevcut adreste. Minik tamburlu kayalık bir zeminde arasıra hareket edip günün büyük bir çoğunluğunu hareketsiz geçiriyorlar, yaşadıkları bölgenin su yüksekliği 5-10 cm arasında değişiyor ve mevcut renkleriyle bölgeye kusursuz bir uyum sağlamışlar. Birlikte yaşadıkları hemen hiçbir canlı yok zaten 5-10 cm su yüksekliğinde o akıntıyla yaşayabilecek heralde pek bir balıkta yoktur :)
Midyeleride zamanında bolca arştırmıştım. Onlarda akıntıyı seviyorlar ve sanırım suyun ciddi anlamda pis olması gerekiyor onlar için. En sevdikleri yerler şehir kanallarının denize hızla döküldüğü su renginin yeşilimsi olduğu, pis kokulu yerler :) Akvaryumda bakıp satışını yapan bir online site sahibiyle bu konuda uzunca muhabbet etmiştik geçtiğimiz yıllarda, bana onları yaş mayayla beslediğini, suyunu değiştirmediğini ve sadece küçük bir mini pipo filitreyle baktığını anlatmıştı, kısacası suya bolca yaş maya çalıp iyice bulandırmadığınız sürece midyeleri ömürlük yaşatmak pek mümkün değil sanırım er geç besinsizlikten yada bizlerin öngöremediği başka bir konudan ötürü ölüyorlar :(
Bahri Bey, midyelerle ilgili söylediğiniz sanırım doğru. Sanılanın aksine spesifik ilgi ve dikkat isteyen canlılar aslında, yani akvaryuma bırakınca kendiliğinden yaşayan canlılar değil. Maalesef midyeleri araştırma yapmadan almıştım. Akvaryumumdaki suyun içinde çok miktarda partikül yüzüyor aslında, kendim pul yem ezerek beslemeye başlamıştım ama geç kaldım herhalde? Şu anda sadece bir tanesi kaldı, yenisini almayacağım. Kelebek vatozlarla ilgili yazdıklarınız da doğru, ancak şiddetli bir akıntının zorunlu olduğuna inanmıyorum, akıntıdan çok akıntının yarattığı yüksek oksijenli suyu sağlamak önemli bence. Sürekli hava motoru çalıştırıyorum ve filtrenin şelale çıkışı var, ama tabii ki sistemi kelebek vatozları düşünerek kurmamıştım. Bu balıklar için yapılmış özel sistemler var:
http://www.loaches.com/articles/river-tank-manifold-design
[/QUOTE]
Ömer Bey bir balıkla alakalı forum veya makale bazlı bir araştırma yapmadan önce bence öncelikle doğal yaşam videolarını gözlemliyorum. Bunun için youtube harika bir kaynak. Kelebeklerin bolca naturel habitat videoları mevcut adreste. Minik tamburlu kayalık bir zeminde arasıra hareket edip günün büyük bir çoğunluğunu hareketsiz geçiriyorlar, yaşadıkları bölgenin su yüksekliği 5-10 cm arasında değişiyor ve mevcut renkleriyle bölgeye kusursuz bir uyum sağlamışlar. Birlikte yaşadıkları hemen hiçbir canlı yok zaten 5-10 cm su yüksekliğinde o akıntıyla yaşayabilecek heralde pek bir balıkta yoktur :)
Midyeleride zamanında bolca arştırmıştım. Onlarda akıntıyı seviyorlar ve sanırım suyun ciddi anlamda pis olması gerekiyor onlar için. En sevdikleri yerler şehir kanallarının denize hızla döküldüğü su renginin yeşilimsi olduğu, pis kokulu yerler :) Akvaryumda bakıp satışını yapan bir online site sahibiyle bu konuda uzunca muhabbet etmiştik geçtiğimiz yıllarda, bana onları yaş mayayla beslediğini, suyunu değiştirmediğini ve sadece küçük bir mini pipo filitreyle baktığını anlatmıştı, kısacası suya bolca yaş maya çalıp iyice bulandırmadığınız sürece midyeleri ömürlük yaşatmak pek mümkün değil sanırım er geç besinsizlikten yada bizlerin öngöremediği başka bir konudan ötürü ölüyorlar :(
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 11 Ocak 2011 11:59
[QUOTE=Whirlflux]
akiF 2011-01-11 11:59:44
- Ayrıca bugün etçil bitkilerin arasında yürüyen koca bir karıncayla karşılaştım! Yakalayamadan kaçtı. Nasıl oraya girdiğine dair en ufak bir fikrim yok. Henüz sinekler gelmeden önce karınca vermiştim bazı bitkilere, acaba o karıncalardan biri kaçıp bunca zamandır yaşamayı başardı mı? Üstelik verdiğim karıncalar küçücüktü ama bu karınca bayağı büyüktü. Gününü gün etti galiba adada tek başına.
Karınca muhtemelen adaya pistia veya su mercimekleri vasıtası ile geçmiştir. Benim paludaryum benzeri yapımda bu olaya bire bir şahit oldum. Su mercimeklerinin üzerine çıkarak karıncalar akvaryumun diğer ucuna gidiyordu.
Bu arada tebrik ederim. Gerçekten çok güzel bir çalışma olmuş ve her geçen gün güzelleşmeye de devam ediyor.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 14 Ocak 2011 23:40
Bahri Bey, elbette her balık için en ideali doğadaki yaşam koşullarını mümkün olduğunda taklit etmektir. Ancak bir karma akvaryumda bunu yakalamak mümkün olmuyor her zaman. Kelebek vatoz eklemekten vazgeçtim, fazla büyümeyen bir cüce vatoz almayı düşünüyorum. Akif Bey, dediğiniz şekilde gelmiş olabilir gerçekten de, işin garip kısmı o büyük karıncalardan evde hiç görmemiştim. Ayrıca sizin paludaryumunuz vardı, dağıttığınız mı onu yoksa duruyor mu?
Semerli Bişir:
Bugün aldığım bir bişiri sisteme ekledim. Saddled Bichir die geçiyor, çevirirsek semerli bişir gibi bir anlamı var. Ön yüzgeçlerin arkasındaki uzantılara dikkat ederseniz bunlar dış solungaçlar, bişirler büyüdükçe kayboluyor. Desenleriyle çok albenili bir canlı.
Salyangozlar:
Hızla büyümelerine rağmen akvaryumdaki yosunlaşmayı engellemekte çok başarılı değiller. Tanii bunun sebebi sistemdeki yüksek ışık ve azot olabilir. Soldaki resimde bir elma salyangozu frogbit köküne asılarak suda dengede durmuş. Sağdakinde ise ölü bir elma salyangozunun kabuğu içinde bir başka salyangoz dinleniyor.
Fotoğrafların tamamı için:
http://s1082.photobucket.com/albums/j368/Whirlflux/
Whirlflux 2011-01-18 04:30:57
Semerli Bişir:
Bugün aldığım bir bişiri sisteme ekledim. Saddled Bichir die geçiyor, çevirirsek semerli bişir gibi bir anlamı var. Ön yüzgeçlerin arkasındaki uzantılara dikkat ederseniz bunlar dış solungaçlar, bişirler büyüdükçe kayboluyor. Desenleriyle çok albenili bir canlı.
Salyangozlar:
Hızla büyümelerine rağmen akvaryumdaki yosunlaşmayı engellemekte çok başarılı değiller. Tanii bunun sebebi sistemdeki yüksek ışık ve azot olabilir. Soldaki resimde bir elma salyangozu frogbit köküne asılarak suda dengede durmuş. Sağdakinde ise ölü bir elma salyangozunun kabuğu içinde bir başka salyangoz dinleniyor.
Fotoğrafların tamamı için:
http://s1082.photobucket.com/albums/j368/Whirlflux/
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 16 Ocak 2011 00:38
[QUOTE=Whirlflux]Bahri Bey, elbette her balık için en ideali doğadaki yaşam koşullarını mümkün olduğunda taklit etmektir. Ancak bir karma akvaryumda bunu yakalamak mümkün olmuyor her zaman. Kelebek vatoz eklemekten vazgeçtim, fazla büyümeyen bir cüce vatoz almayı düşünüyorum. Akif Bey, dediğiniz şekilde gelmiş olabilir gerçekten de, işin garip kısmı o büyük karıncalardan evde hiç görmemiştim. Ayrıca sizin paludaryumunuz vardı, dağıttığınız mı onu yoksa duruyor mu?
Semerli Bişir:
Bugün aldığım bir bişiri sisteme ekledim. Saddled Bichir die geçiyor, çevirirsek semerli bişir gibi bir anlamı var. Ön yüzgeçlerin arkasındaki uzantılara dikkat ederseniz bunlar dış solungaçlar, bişirler büyüdükçe kayboluyor. Desenleriyle çok albenili bir canlı.
Salyangozlar:
Hızla büyümelerine rağmen akvaryumdaki yosunlaşmayı engellemekte çok başarılı değiller. Tanii bunun sebebi sistemdeki yüksek ışık ve azot olabilir. Soldaki resimde bir elma salyangozu frogbit köküne asılarak suda dengede durmuş. Sağdakinde ise ölü bir elma salyangozunun kabuğu içinde bir başka salyangoz dinleniyor.
[/QUOTE]
Semerli Bişir:
Bugün aldığım bir bişiri sisteme ekledim. Saddled Bichir die geçiyor, çevirirsek semerli bişir gibi bir anlamı var. Ön yüzgeçlerin arkasındaki uzantılara dikkat ederseniz bunlar dış solungaçlar, bişirler büyüdükçe kayboluyor. Desenleriyle çok albenili bir canlı.
Salyangozlar:
Hızla büyümelerine rağmen akvaryumdaki yosunlaşmayı engellemekte çok başarılı değiller. Tanii bunun sebebi sistemdeki yüksek ışık ve azot olabilir. Soldaki resimde bir elma salyangozu frogbit köküne asılarak suda dengede durmuş. Sağdakinde ise ölü bir elma salyangozunun kabuğu içinde bir başka salyangoz dinleniyor.
[/QUOTE]
Yok yok dağıtmadım. Uzun bir süre de dağıtmayı düşünmüyorum. Fakat daha eklemeyi düşündüğüm şeyler var. Yavaş yavaş yerine oturuyo her şey. Yanlız sizin paludaryumunuzun yanında benim ki çok acemi işi kalıyor..:)
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 16 Ocak 2011 20:34
Aronowa ya bayıldım.Tankın görüntüsüde çok hoş , düşüncede çok güzel umarım bir aksilik yaşamazsınız.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 17 Ocak 2011 13:18
Emre Bey bir kurbağa birde yengeç... Bildiğimiz canlılar içerisinde eksik olan bi bunlar kalmış Onlarıda ekleyinki forumun en ilginç akvaryumu olsun bence.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 17 Ocak 2011 18:48
Yorumlar için teşekkür ederim.
Akif Bey, ben sizin paludaryumunuzu beğenmiştim şahsen, devamını da görmek isterim. Su üstü bitkisi isterseniz gelip alabilirsiniz. Bahri Bey, yengeç istiyorum aslında, uygun bir cins denk gelirse alacağım. Semender veya kurbağa ilk başlarda düşünmekteydim ancak adaya tırmanıp bitkilerin dibine atıklarını bırakarak etçil bitkileri öldürebilecekleri için vazgeçtim. (Arowana zıpladığında adaya bir miktar su sıçratabiliyor, o su bile beni tedirgin ediyor.) Çok istediğim bir amfibi canlı var aslında, albino axolotl. Sudan çıkmıyor. Ancak bu semender düşük sıcaklıkları tercih ediyor, ayrıca tabii ki albino cinsi Türkiye'de yok. Ayrı bir akvaryum alırsam ne yapıp edip ithal etmeyi hedefliyorum.
Whirlflux 2011-01-17 18:51:13
Akif Bey, ben sizin paludaryumunuzu beğenmiştim şahsen, devamını da görmek isterim. Su üstü bitkisi isterseniz gelip alabilirsiniz. Bahri Bey, yengeç istiyorum aslında, uygun bir cins denk gelirse alacağım. Semender veya kurbağa ilk başlarda düşünmekteydim ancak adaya tırmanıp bitkilerin dibine atıklarını bırakarak etçil bitkileri öldürebilecekleri için vazgeçtim. (Arowana zıpladığında adaya bir miktar su sıçratabiliyor, o su bile beni tedirgin ediyor.) Çok istediğim bir amfibi canlı var aslında, albino axolotl. Sudan çıkmıyor. Ancak bu semender düşük sıcaklıkları tercih ediyor, ayrıca tabii ki albino cinsi Türkiye'de yok. Ayrı bir akvaryum alırsam ne yapıp edip ithal etmeyi hedefliyorum.
Yaptıklarım/Yapacaklarım:
- Yeni bişirim dün birkaç parça dip yemini ağzında geveledi ancak iştahı öteki bişirlere göre çok az gibi. Ayrıca süs karidesleri hariç yem yediğini göremediğim tarak balıklarından biri (küçük boydakiler) birinin kan kurdu yemeye başlamasını büyük bir zevkle izledim.
- Kırmızı salyangozlarımın kabuklarında küçük çatlaklar gördüğüm için yarım kalsiyum sandoz tabletini çözerek akvaryum suyuna ekledim. Sayıca çok çoğaldılar ancak çoğu ufak boyda, katil salyangoz alma zamanı yaklaşıyor.
- Dün tüm su bitkilerini sistemden çıkardım. Küçük su mercimeklerini büyük bir özenle ayıklayıp attım, çünkü her yere yapışıyorlar. Çok sinir bozucu bir işlemdi, tekrar çoğalmamalarını umut ediyorum. Büyük mercimekleri de belirli bir sayıda tutmaya çalışacağım. Şimdi dikkatli bir biçimde köklerine ve yapraklarına yapışan mercimekleri ayıkladıktan sonra büyük bitkileri tanka geri koyacağım.
- Arowanayı satmayı düşünmeye başladım ancak yerine ne alacağıma henüz karar vermedim. Yılan balıkları güzel ancak çok hareketsiz, insan akvaryumda hareket görmek istiyor. Albino challenger bu boşluğu doldurur düşüncesindeyim.
- İstettiğim deniz kabukları gümrüğe takılmış, yarın eve getirip en kısa zamanda fotoğrafları yükleyeceğim. Sonra da yosun sardırmaya başlarım.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 17 Ocak 2011 20:26
Hafta sonu maltepede yengeçler gördüm. Hareket için 10-12 adet neon, rasbora, hasemania nana gibi tetra türlerinden veya tetrazon koyabilirsin. Tetrazon çok daha hareketli ve uygun olabilir. Bir kaç kılıçkuyruk ekleyerek hareket oluşturmak ve yavrularının doğal bir yem olması da mümkündür. Doğal seleksiyonla saklanıp büyüyebilen az sayıda yavru da dengeyi bozmaz.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir