Filtre Malzemelerini Ucuza Temin Etmek
Gönderim Zamanı: 10 Temmuz 2017 20:40
Öncelikler tekrardan merhaba arkadaşlar....Sorum filtre ile alakalı olduğu için buraya yazmanın doğru olacağını düşündüm.Eğer hata ise kusura bakmayın,acemiliğime verin...RS-380-a markalı akvaryum aldım yaklaşık 35 litre,birlikte gelen tepe filtresi ile.8 adet Lepistes 2 adet de Neon var....Ayrıca 4 dal da büyük yapraklı bir bitki(ismini bilmiyorum ama görselleri yeşil amazon ''Echinodorus muricatus''a benziyor)Akvaryumu 2 gün boş çalıştırdım içine herhangi bir ilaç ya da yem vb... madde atmadım,sonrasında balıklarımı ve bitkilerimi koydum(sanırım burada hata ettim azar azar ilave etmem gerekti)2 gün de hazneye sadece elyaf koyarak canlılarla birlikte çalıştırmaya devam ettim...çok yoğun olmamakla birlikte sis perdesi oluştu(panik yapmadım azot döngüsünden dolayı doğal bir şey olduğunun farkındayım.)Hem akvaryum daha net olsun hemde canlıların yaşam kalitesinin artması için buradan edindiğim bilgilerle hazneye şöyle ilaveler yaptım;alttan üste doğru;1-elyaf 2-sera sporax 3-elyaf 4-seramik halka 5-elyaf...hazne küçük olduğu için zeloit taş ve karbon tutucu filtre koymadım...Bu sıra ile akvaryumda ki canlıların yaşam kalitesi artar mı,berrak bir görüntü elde edebilir miyim,şimdiden teşekkür ederim...(dalgıç pompası özellikleri 7W 450L/H) [EDIT]ecoli,2017-07-10 20:42:22[/EDIT]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 28 Eylül 2017 15:53
İyi niyetle uzun uzun yazılmış bir yazı ile başlıyor konu...Hepsini okudum bir noktada düzeltme olmuş mu diye ancak yanlış bilgiler ve kabuller var.
Sadece düzeltme şeklinde yazacağım:
1- İçi boş silindirik seramikler: Bunların asli amacı suyun akışını yavaşlatmak veya mekanik temizlik vs değil, aksine filtrenin asli görevi olan bakteri yatağını teşkil etmektir. Filtrenin emdiği suyu bir ön fltrasyondan geçirdikten sonra seramiklerle buluşturmak en doğrusudur. Tercih meselesi ama görsellik bozulmasın diye uğraşıp sonra dış filtre emiş ucuna koca bir gri veya siyah sünger takmayı saçma buluyorum. İşlev değil tamamen estetik açıdan.
2- Tüm bu süngerler, süngerleri üçgen beşgen küp konik kesme muhabbeti son derece gereksizdir. Asıl bakteri zaten seramiklerde yerleşik olduğundan süngerin asli amacı mekanik filtrasyondur.
İstisna 1: Seramik olmayan filtreler için evet gözenekli yapısıyla bakteri yatağı olarak kullanılabilir, ama kesip biçmeyle uğraşmaya gerek yok, yekpare kullanın aradaki fark ihmal edilebilir seviyededir.
İstisna 2: Seramik olan filrelerde dahi ikincil bir bakteri yaşam alanı oluştururlar doğrudur ancak olmazsa olmaz değildirler bakteriler açısından. Olur da seramikleri temizlerken yanlışlıkla dezenfekte ederseniz vs bir B planı olarak bu süngerleri bakteri kolonisini yeniden oluşturmak için kullanabilirsiniz.
3- Süngerleri kesip biçmek evet yüzey alanını artırır ama son derece marjinal yani az miktarda bir artıştır bu. Süngerin asıl içindek gözenekli yapıdır bakterilerin yerleştiği yer. Temizliği, kullanımı düşünüldüğünde yekpare kullanmak çok daha kullanışlı, kolay ve işlev olarak da farksızdır dediğim gibi. Kaldı ki mekanik filtrasyon yaptığı için yekpare olması tercih edilmelidir kanımca.
4- Filtre malzemesi konusu biraz fazla kafa yorulan bir konu bence, ve elyafın da son derece yeterli bir bakteri yatağı olduğunu söyleyebilirim. Filtrede sadece elyaf doldursanız nitrat miktarında azalma bile gözlemleyebilirsiniz ama kolay tıkanacağı için böyle birşey önermiyorum. Şelale tipi filtrelerde özellikle eklenmelidir. Tüm bu seramikler, bioball lar vs bence fazla tantana yapılıyor. İthal markalı seramiğin işlevini pekala lav taşı kırığı yapabilir, ama ufalanacağı için kesinlikle tavsiye etmem, genel olarak gözenekli ve ufalanmayacak birşey işi görür. Ben filtreyle birlikte paketten çıkan seramikleri kullanıyorum3 yılı geçti, yenileme ihtiyacı da duymadım.
Saygılar. [EDIT]ityo39,2017-09-28 15:55:45[/EDIT]
Sadece düzeltme şeklinde yazacağım:
1- İçi boş silindirik seramikler: Bunların asli amacı suyun akışını yavaşlatmak veya mekanik temizlik vs değil, aksine filtrenin asli görevi olan bakteri yatağını teşkil etmektir. Filtrenin emdiği suyu bir ön fltrasyondan geçirdikten sonra seramiklerle buluşturmak en doğrusudur. Tercih meselesi ama görsellik bozulmasın diye uğraşıp sonra dış filtre emiş ucuna koca bir gri veya siyah sünger takmayı saçma buluyorum. İşlev değil tamamen estetik açıdan.
2- Tüm bu süngerler, süngerleri üçgen beşgen küp konik kesme muhabbeti son derece gereksizdir. Asıl bakteri zaten seramiklerde yerleşik olduğundan süngerin asli amacı mekanik filtrasyondur.
İstisna 1: Seramik olmayan filtreler için evet gözenekli yapısıyla bakteri yatağı olarak kullanılabilir, ama kesip biçmeyle uğraşmaya gerek yok, yekpare kullanın aradaki fark ihmal edilebilir seviyededir.
İstisna 2: Seramik olan filrelerde dahi ikincil bir bakteri yaşam alanı oluştururlar doğrudur ancak olmazsa olmaz değildirler bakteriler açısından. Olur da seramikleri temizlerken yanlışlıkla dezenfekte ederseniz vs bir B planı olarak bu süngerleri bakteri kolonisini yeniden oluşturmak için kullanabilirsiniz.
3- Süngerleri kesip biçmek evet yüzey alanını artırır ama son derece marjinal yani az miktarda bir artıştır bu. Süngerin asıl içindek gözenekli yapıdır bakterilerin yerleştiği yer. Temizliği, kullanımı düşünüldüğünde yekpare kullanmak çok daha kullanışlı, kolay ve işlev olarak da farksızdır dediğim gibi. Kaldı ki mekanik filtrasyon yaptığı için yekpare olması tercih edilmelidir kanımca.
4- Filtre malzemesi konusu biraz fazla kafa yorulan bir konu bence, ve elyafın da son derece yeterli bir bakteri yatağı olduğunu söyleyebilirim. Filtrede sadece elyaf doldursanız nitrat miktarında azalma bile gözlemleyebilirsiniz ama kolay tıkanacağı için böyle birşey önermiyorum. Şelale tipi filtrelerde özellikle eklenmelidir. Tüm bu seramikler, bioball lar vs bence fazla tantana yapılıyor. İthal markalı seramiğin işlevini pekala lav taşı kırığı yapabilir, ama ufalanacağı için kesinlikle tavsiye etmem, genel olarak gözenekli ve ufalanmayacak birşey işi görür. Ben filtreyle birlikte paketten çıkan seramikleri kullanıyorum3 yılı geçti, yenileme ihtiyacı da duymadım.
Saygılar. [EDIT]ityo39,2017-09-28 15:55:45[/EDIT]
Beğenenler: [T]192768,sangarios[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 02 Ağustos 2018 10:34
Emeğinize sağlık.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 03 Ocak 2019 21:01
Filtre konusunda bir çok tavsiyelerde bulunulmuş. Tecrübeli arkadaşlara sorum olacak ; 200 litrelik tetrar akvaryumu kuracağım,
1 ) Elimde Eheim 2226 bir dış motor mevcut, bu 200 litre akvaryum için yeterli midir ?
2 ) Akvaryumcularda satılan üst kalite filtre malzemeleri ile kendin yap olarak kullanacağımız malzemeler arasında yüzdeye vurursanız ne kadar kalite farkı oluşur ?
3 ) Kendin yap malzemeleri olumsuzluklarına rağmen akvaryum habitatı için tavsiye eder misiniz ? Uzun vadede iş yaparlar mı ?
4 ) ilk mesajda yer alan biyolojik filtre ( kum ile yapılan video ) iç motor ile yapılmalı mıdır ? Şiddetle tavsiye eder misiniz ?
Not : Koltukçulardan sünger alacak arkadaşlar gri sert süngeri 32 denye ( ingilizce density, Türkçesi yoğunluk ) olarak alırlarsa bakteri oluşumu için daha elverişli sonuç alabilirler okuduklarım kadarıyla. 32 denye gri sert sünger SAFAŞ sitesinden veya Unkapanı İMÇ çarşısından temin edebilirler. Genelde o bölgede fazlalıklar çok oluyor.
Sorularıma cevap vereceklere teşekkür ederim.
1 ) Elimde Eheim 2226 bir dış motor mevcut, bu 200 litre akvaryum için yeterli midir ?
2 ) Akvaryumcularda satılan üst kalite filtre malzemeleri ile kendin yap olarak kullanacağımız malzemeler arasında yüzdeye vurursanız ne kadar kalite farkı oluşur ?
3 ) Kendin yap malzemeleri olumsuzluklarına rağmen akvaryum habitatı için tavsiye eder misiniz ? Uzun vadede iş yaparlar mı ?
4 ) ilk mesajda yer alan biyolojik filtre ( kum ile yapılan video ) iç motor ile yapılmalı mıdır ? Şiddetle tavsiye eder misiniz ?
Not : Koltukçulardan sünger alacak arkadaşlar gri sert süngeri 32 denye ( ingilizce density, Türkçesi yoğunluk ) olarak alırlarsa bakteri oluşumu için daha elverişli sonuç alabilirler okuduklarım kadarıyla. 32 denye gri sert sünger SAFAŞ sitesinden veya Unkapanı İMÇ çarşısından temin edebilirler. Genelde o bölgede fazlalıklar çok oluyor.
Sorularıma cevap vereceklere teşekkür ederim.
Teşekkür Edenler: [T]208684,Mtndgn[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 13 Aralık 2021 21:18
Arkadaşlar
https://aquariumscience.org/index.php/7-filter-media/ burayı okumanızı tavsiye ederim. Burda hem mekanik hem biyolojik filtrasyon için en iyi malzemenin sünger olduğunu söylüyor. Pahalı siporax,substrate pro, matrix gibi ürünlerin yüzey alanlarının fazla ama kullanılamaz olduklarından biyolojik filtrasyon kapasitelerinin 30ppi süngerden daha kötü olduğunu söylüyor. Ama burdaki sünger açık hücreli ürethan köpük sünger.
https://aquariumscience.org/index.php/7-filter-media/ burayı okumanızı tavsiye ederim. Burda hem mekanik hem biyolojik filtrasyon için en iyi malzemenin sünger olduğunu söylüyor. Pahalı siporax,substrate pro, matrix gibi ürünlerin yüzey alanlarının fazla ama kullanılamaz olduklarından biyolojik filtrasyon kapasitelerinin 30ppi süngerden daha kötü olduğunu söylüyor. Ama burdaki sünger açık hücreli ürethan köpük sünger.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 24 Ocak 2022 19:20
[QUOTE=rouvax]Arkadaşlar
https://aquariumscience.org/index.php/7-filter-media/ burayı okumanızı tavsiye ederim. Burda hem mekanik hem biyolojik filtrasyon için en iyi malzemenin sünger olduğunu söylüyor. Pahalı siporax,substrate pro, matrix gibi ürünlerin yüzey alanlarının fazla ama kullanılamaz olduklarından biyolojik filtrasyon kapasitelerinin 30ppi süngerden daha kötü olduğunu söylüyor. Ama burdaki sünger açık hücreli ürethan köpük sünger. [/QUOTE]
Elinize sağlık, Çok güzel bir bilimsel bir makale yakalamışsınız.
Yıllardır, bilhassa denitrifikasyon işleminin çok ama çok zor bir süreç olduğunu bunun için en uygun tek yerin yeterli kalınlıkta (en az 8 cm deniliyor) akvaryum tabanı olabileceğini, bunun da en aşağı bir sene sonra başlayacağını anlatmaya çalışsam da insanlar inatla tuhaf markalı ve oldukça pahalı bi takım materyallerin ciddi ciddi denitrifikasyon bakterilerine ev sahibi yapabileceğine inanması oldu. bu süreçte sözcüğün tam manasıyla "sıfır" oksijen olmalı. Bunun içinde kalın akvaryum tabanının derinlikllerinin üst katmanları tıka basa çürükcül bakterilerle dolu olması gerekir ki aşağı katmanlara oksijen kaçmasını önleyen oksijen geçirmez biobariyer oluşsun. Böyle bir biobariyerin o iddiası edilen materyallerle sağlanması imkansız. Neyse en azından insanlar gerçeği görmüş olur. Ve abartılı olmayacak pazarlama yöntemlerine aldanmazlar.
https://aquariumscience.org/index.php/7-filter-media/ burayı okumanızı tavsiye ederim. Burda hem mekanik hem biyolojik filtrasyon için en iyi malzemenin sünger olduğunu söylüyor. Pahalı siporax,substrate pro, matrix gibi ürünlerin yüzey alanlarının fazla ama kullanılamaz olduklarından biyolojik filtrasyon kapasitelerinin 30ppi süngerden daha kötü olduğunu söylüyor. Ama burdaki sünger açık hücreli ürethan köpük sünger. [/QUOTE]
Elinize sağlık, Çok güzel bir bilimsel bir makale yakalamışsınız.
Yıllardır, bilhassa denitrifikasyon işleminin çok ama çok zor bir süreç olduğunu bunun için en uygun tek yerin yeterli kalınlıkta (en az 8 cm deniliyor) akvaryum tabanı olabileceğini, bunun da en aşağı bir sene sonra başlayacağını anlatmaya çalışsam da insanlar inatla tuhaf markalı ve oldukça pahalı bi takım materyallerin ciddi ciddi denitrifikasyon bakterilerine ev sahibi yapabileceğine inanması oldu. bu süreçte sözcüğün tam manasıyla "sıfır" oksijen olmalı. Bunun içinde kalın akvaryum tabanının derinlikllerinin üst katmanları tıka basa çürükcül bakterilerle dolu olması gerekir ki aşağı katmanlara oksijen kaçmasını önleyen oksijen geçirmez biobariyer oluşsun. Böyle bir biobariyerin o iddiası edilen materyallerle sağlanması imkansız. Neyse en azından insanlar gerçeği görmüş olur. Ve abartılı olmayacak pazarlama yöntemlerine aldanmazlar.
Beğenenler: [T]159719,rouvax[/T]
Teşekkür Edenler: [T]159719,rouvax[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 25 Ocak 2022 23:13
[QUOTE=rouvax]Anoxic filtration diye youtube da ararsanız ilginç videolar var. [/QUOTE]
Bu tip sistemler bana çok çok fazla. Aslına bakarsanız harcanan maliyete karşılık sunduğu pek bir şey yok. Üstelik stabiliteyi sağlamak o kadar zor ki? hiç akıl işi değil. Bu kadar uğraşmak yerine bitkili sistem en basit en kolay en ucuz yolu. Birde akvaryum tabanlarını alkol beslemesi yaparak sonuç almaya çalışanlar vardı. Bende denemiştim, bir şırınga vasıtasıya akvaryum tabanına saf alkol enjekte ediyordum. Çok az miktarlarda. Daha sonra tabandan yukarı doğru yer yer kabarcıklanmaların olduğunu ve ne olduğunu çözemediğim siyah is gibi renklenmeler olduğunu fark ettim. Büyük ihtimal kabarcıklanmalar nitrojen gazı olabilir. Ama başka bilmediğim bir şey de olabilir. Bilhassa şu kilden yapılan akvaryum içi süs malzemelerinin taban kısımları simsiyah oluyordu. Sanırım bir çeşit asit çıkışı oluyordu ama anlamadım? bir de yer yer yosunların bembeyaz öldüğü çemberler oluşuyordu. Yosunlar ölüyor ama bitkiler sapasağlam kalıyordu. Buna neden olan şeyin de akvaryum tabanından yukarı doğru olan bir çeşit sızıntının neden olduğunu keşfettim. Bu durum balıklara da sirayet edebileceğinden tabanı alkolle beslemeyi kestim. Sonuçta nitrojen gazına dönüşüm olayında da bence çok fazla toxik madde çıkışı oluyor. Bunlarda ayrıca sıkıntı olur.
Bu tip sistemler bana çok çok fazla. Aslına bakarsanız harcanan maliyete karşılık sunduğu pek bir şey yok. Üstelik stabiliteyi sağlamak o kadar zor ki? hiç akıl işi değil. Bu kadar uğraşmak yerine bitkili sistem en basit en kolay en ucuz yolu. Birde akvaryum tabanlarını alkol beslemesi yaparak sonuç almaya çalışanlar vardı. Bende denemiştim, bir şırınga vasıtasıya akvaryum tabanına saf alkol enjekte ediyordum. Çok az miktarlarda. Daha sonra tabandan yukarı doğru yer yer kabarcıklanmaların olduğunu ve ne olduğunu çözemediğim siyah is gibi renklenmeler olduğunu fark ettim. Büyük ihtimal kabarcıklanmalar nitrojen gazı olabilir. Ama başka bilmediğim bir şey de olabilir. Bilhassa şu kilden yapılan akvaryum içi süs malzemelerinin taban kısımları simsiyah oluyordu. Sanırım bir çeşit asit çıkışı oluyordu ama anlamadım? bir de yer yer yosunların bembeyaz öldüğü çemberler oluşuyordu. Yosunlar ölüyor ama bitkiler sapasağlam kalıyordu. Buna neden olan şeyin de akvaryum tabanından yukarı doğru olan bir çeşit sızıntının neden olduğunu keşfettim. Bu durum balıklara da sirayet edebileceğinden tabanı alkolle beslemeyi kestim. Sonuçta nitrojen gazına dönüşüm olayında da bence çok fazla toxik madde çıkışı oluyor. Bunlarda ayrıca sıkıntı olur.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir