Kaya Tuzu - Himalaya Tuzu
Gönderim Zamanı: 01 Nisan 2014 10:47
[IMG]http://foto.akvaryum.com/fotolar/72854/Fotograf0786.jpg[/IMG]
[url=http://foto.akvaryum.com/fotolar/72854/250gr_sofralik_kaya_tuzu.png][img]http://foto.akvaryum.com/fotolar/72854/250gr_sofralik_kaya_tuzu.png[/img][/url] [url=http://foto.akvaryum.com/fotolar/72854/iyotsuz.png][img]http://foto.akvaryum.com/fotolar/72854/iyotsuz.png[/img][/url]
Yeraltında az veya çok derinlerden katı halde elde edilen tuz kaya tuzu olarak tanımlanır. Kaya tuzu yatakları, jeolojik devirlerde buharlaşma sonucu denizlerin ya da kapalı iç havzaların kuruması ile oluşmuştur. Değişik devirlerde Ülkemizin birçok yöresinde bu şekilde oluşan kaya tuzu yatakları mevcuttur. Kaya Tuzları Deniz Tuzlarının aksine bileşimlerine giren yabancı maddelerin oranları bakımından büyük değişiklikler gösterirler. Özellikle saflık oranları her maden için ayrı olabileceği gibi aynı madenden alınan çeşitli numuneler de çok büyük farklılıklar gösterebilir. Kaya tuzlarındaki yabancı maddeler ve kil, tuza değişik renkler verir. Genellikle gri, siyaha yakın kil renginde olan kaya tuzu, nadiren beyaz, şeffaf beyaz olarak bulunur. Radyoaktif ışınlara maruz kalan tuz kristalleri kafes yapısında meydana gelen hatalardan dolayı mavi renk gösterebilirler. Yurdumuzda kaya tuzu madenleri genellikle gri renkte olup, bir kısmı da siyaha yakın renktedir.Kaynak: Marbleport
Tuz türüne,kalitesine ve miktarına dikkat edilmek şartı ile düşmanımız değil tam tersine kadim dostumuzdur. Evet,fazla tuz tüketmekbazı insanlarda yüksek tansiyona neden olan böbrek ve kalp hastalıklarına yol açabiliyor. Ancak bu tuz kısıtlaması resmi ve sivil sağlık kurumlarınca fazla abartılıyor ve neredeyse açık bir tuz düşmanlığıo yapılıyor.Bu önerilere körü körüne uymak da faydadan çok zarar getirebiliyor.
Tuz hayatın vazgeçilmez unsuru,çünkü onsuz hayat mümkün değil. Dünyamızın dörtte üçü tuzlu sularla kaplı, insan vücudunun da üçte ikisi su ve tuz. Suyun damarlarımızda ve hücrelerimizde durabilmesituz olmadan olmuyor. Tuz ayrıca sinirlerimizin iletisini sağlıyor, kaslarımızı kasıyor, çeşitli besin maddelerinin hücre içine girmesini sağlıyor. Tuz olmadan hiç bir şey düşünemiyor ve hareket edemiyorsunuz.
Vücudumuzda su ve elektrolit dengesini ayarlayan hassas bir hormonal sistem var. Renin-Anjiyotensin-Aldesteron (RAA) sistemi.Vücudumuz susuz ve tuzsuz kaldığında beyin hücrelerini susuz bırakmamak için her türlü tedbire başvuruyor. Amaç beyine yeterli kanı göndermek. Bu durumda yeterli tuz ve sıvı almazsanız RAA sistemi etkinleşiyor kas ,deri ve eklem gibi önceliği olmayan dokuların damarlarını büzüştürüyor ve bu dokular susuz kalıyor ve büzüşüyor yani buruşuyor.Böylece hayati organ beyne daha fazla kan gitmiş oluyor.Su ve tuzu aldığımız zaman ise RAA sistemi faaliyetini durduruyor. [img]http://www.baristuz.com/images/fbkzje6c2pilxhq3.jpg[/img]
Dünyadaki insanların %70' i tuza duyarlı değilve renin seviyeleri yüksek. Yaklaşık %30' u tuza duyarlı (Afrika'nın orta ve güney kısmı bu oran ağırlığını oluşturuyor).Ve bu insanlarda böbrekten salgılanan renin adlı hormon düşük, bu hastalarda tuz kısıtlaması hastaların hipertansiyonunun düzelmesine yardımcı olurken, renin seviyesi yüksek ve tuza duyarlı olmayan insanlara tuz kısıtlaması yapmak zaten yüksek olan renini artırarak kan basıncını da artırarak tansiyon hastası yapmaktadır.(1)
Bir araştırmada tuz kısıtlaması yapılan hipertansiyonlu hastaların yapılmayanlara oranla daha fazla enfarktüs geçirdikleri gösterilmiş(2). Başka bir araştırmada da az tuz tüketenlerde ölüm oranları daha yüksek bulunmuş(3).
Az tuz almak kemik kırıklarını ve kemik erimesini de artırıyor.Mesela bir araştırmada kırıklı yaşlı hastaların ve aynı yaşta kırıksız hastaların serum sodyun seviyelerine bakılmış. Kırıksızların % 4'ünde, kırıklılarda ise bu oran iki kattan daha fazla imiş % 9 .(4)
Araştırıcılar tuz tadının motivasyon ve duygulanım ile ilgili süreçlerin limbik önbeyinde iç içe girdiğini göstermişler.(5). Bu nedenle tuz dengesindeki değişiklikler mizaç ve davranış bozukluklarına yol açabiliyor.Yani tuzun antidepresan bir özelliği var. Biliyorsunuz hayattan zevk almamak depresyonun en büyük özelliği. Belki de bu yüzden bazı insanlar tuza çok düşkünler.
Tuz eksikliği iştahsızlık, konsantrasyon azlığı, dikkat eksikliği, yorgunluk, baş ağrısı, uyku bozuklukları, tükenmişlik hissi, ağız tadının bozulması ve susuzluk hissi gibi belirtilere yol açıyor. Bir çok insanda bu belirtiler olabiliyor, ama bunlar nadiren tuz eksikliğine bağlanıyor. Azıda, çoğuda zarar olan tuzun, insan sağlığı açısından günlük olarak kararınca alınması bu kadar önemliyken bir problem daha ortaya çıkıyor. İnsan sağlığı ile ilgili bir çok uzman " [b]Tuzun kalitesi , yani doğal olup olmaması"[/b] ile ilgilenmiyor.[b][/b]
[b][img]http://www.baristuz.com/images/1.jpg[/img]
Peki Hangi Tuz daha kalitelidir ?[/b]
Dünyamızda tuz grupları ;Deniz tuzu, göl tuzu ve kaya tuzu olarak üç ayrı kaynaktan elde edilir. Örneğin Türkiye'nin büyük oranda tuzunu karşılayan Tuz Gölü maalesef şehir kanalizasyonları ve sanayi atığı sularla kirlenmiş, denizlerimizde her türlü kirliliğe maruz kalmışlardır. Sadece yeraltı kayatuzu yatakları milyonlarca yıldır hiçbir kirlenmeye maruz kalmadan korunmuş doğal tuzu sunuyor bizlere. Doğal kaya tuzu tuz grupları içerisinde en doğalı ve sağlıklısıdır.
Doğal kaya tuzunun % 84'ünü Sodyum Klorür; geri kalan % 16 lık bölümünü lityum, fosfor, selenyum, magnesyum, kalsiyum, vanadyum gibi doğal mineraller oluşturur. Doğada bulunan 94 elementten soy gazlar hariç tüm elementler (84 Element) doğal tuz kristalinde mevcut.İnsan bedeni de tuz gibi 84 elementten oluşmakta.[b]Yani doğal tuz mineral ihtiyaçlarımızın tamamını sağlıyor.! [/b]İşin diğer yanı bu doğal tuz dışında bazı doğal mineralleri alacağımız doğru dürüst başka bir kaynak yok.
Dünyada ki tuz üretiminin % 94'ü direkt olarak endüstride kullanılıyor.İnsan yaşamında 14 Bin farklı kullanım alanı olan tuzsuz ne plastik, soda, yumuşatıcılar, deterjanlar, cilalar ne de yağlar üretilebiliyor.(6) Kimyasal ayrıştırma işlemleri için sadece NaCl gerekli. Çünkü doğal tuz kristalinin içerdiği elementlerin tümü üretimde sıkıntılara sebep oluyor.Bu elementler rafinasyon sırasında ayıklanıyor.Bu işlemler için ayrıştırılan tuzdan %6 lık kısım da gıda sektörüne aktarılıyor.Bu işlemler sırasında bir çok toksik madde tükettiğimiz tuza karışıyor.Bu sebeple rafine tuzlar ile doğal işlenmemiş kaya tuzu arasında çok büyük farklar var.Rafine tuzun %97.5'i sodyum klorür;geri kalan %2.5'inde İyot ve nem soğurucu kimyasallar var.Başlıca nem soğurucular:Kalsiyum karbonat,mağnezyum karbonat ve Alzheimer hastalığına yol açtığı söylenen Alüminyum hidroksit.Bu kimyasallar tuzun akıcılığını artırıyorlar.Bu tuz rafinasyon işlemi sırasında da 650 C sıcaklığa maruz kalıyorve bu sıcaklık tuzun kimyasal yapısını da bozuyor. Rafine tuz bir birinden ayrılmış kristallerden oluşuyor.Bu nedenle metabolize olması için vücudumuzun çok çalışması gerekiyor.Aşırı rafine tuz aldığınızda su molekülleri sodyum klorür molekülünün etrafını sarıyor ve vücudunuz bunu nötralize etmeden hemen sodyum ve klorüre ayrıştırıyor.Bu işin oluşması için hücre içinden su çekilir ve hücrelerimiz buruşur.Bu arada tansiyonumuz da yükselir.Her 1 Gram fazla sodyum için hücrelerden 23 Gram su çekiliyor.Bu durum tansiyonumuzu yükseltirken hücrelerimizi de kurutarak öldürür.Vücut rafine tuzu saldırgan bir zehir olarak algıladığı için tüketilen rafine tuzu kendini korumak amacıyla bir an önce atmak istiyor ve bu nedenle de tüketilen aşırı miktarda tuzun süzülmesi ve atılması başta böbreklerimiz olmak üzere tüm boşaltım sistemi üzerinde önemli bir yük ve baskı oluşturuyor.Bu durumda rafine tuz vücudumuzda aşırı su birikimlerine (ödem) sebep oluyor ki kalp yetersizliğine yol açabiliyor.Kadınların en önemli şikayetlerinden biri olan selülitin temel sebeplerinden biri de yine budur.Vücuttan atılamayan tuz ise tekrar kristalleşerek direkt olarak eklem ve kemiklerde depolanıyor ki bu artrit, gut gibi değişik türdeki romatizmal hastalıklar ile safra kesesi ve böbrek taşı oluşumlarının önemli sebeplerinden. Tekrar kristalleştirerek saklama çözümü orta ve uzun vadede hastalıklara sebep oluyor ama atılmasını gerçekleştiremediği aşırı miktarda rafine tuzun kendisine vereceği akut zararı engellemek için vücudun bulabildiği tek çözüm bu.Yani zararı zamana yayıyor.[b]İşte bu yüzden " Doğal kaya tuzu minerali "(işlenmemiş kayatuzu) ile rafine tuz birbirine hiç benzemiyor.[/b]
[b] [/b]Bilimsel açıdan doğal tuz kristalinin kendine has bir yapısı var.Diğer tüm kristal yapıların tersine,tuzun atomik yapısı moleküler değil,elektriksel ve tuzu değişken yapan faktörde bu.(7)
ABD'de FDA'nın tuz önerisi günde 2.4 gram (2.5 silme çay kaşığı) aşılmaması Amerikan Kalp Topluluğunun sınırı ise 1.5 gram maalesef iki kuruluş da tuzun rafine edilmiş olup olmamasından bahsetmiyor. Eğer rafine tuz tüketiyorsanız günlük 1.5 grama kadar kısıtlamanız uygun olur.sağlığınız iyi ise doğal kaya tuzundan rafine edilmemiş tuz tüketiminizi 3 gram' a kadar artırabilirsiniz. Bu arada günlük su tüketiminin 2 litreden az olmaması gerekiyor.Eğer fazla tuz almışsanız,tükettiğiniz su miktarını da artırınız.
Ayrıca,[b] kaya tuzu doğal iyonlaştırıcıdır.[/b]Artık bu gün sadece tuz kristali yapısından dolayı radyasyonu nötralize etmenin mümkün olduğunu biliyoruz.Örneğin atom çöpü nükleer radyasyon atıkları tuz depolarında saklanıyor.Bu da tuzun sırrı, bu sır da onun geometrik elektriksel yapısında saklı.Günümüz teknolojik ürün ve cihazlarının elektrik yüklü sisinden oluşan artı iyonların ve radyasyonun zararlı etkilerini de ufak tuz kayaçları azaltır. Tuz kristalleri yorgunluğu,stresi,astım nöbetlerini,alerjileri,baş ağrılarını,cilt rahatsızlıklarını,havadaki nemi ve kokuyu hafifletmekle bilinirler ve rahat uyku ortamı yaratırlar.Eksi iyonlar havayı şu unsurlardan temizler:Toz, polen, toz zerrecikleri, hayvan tüyleri, küflü sporlar.
[b]Kaynaklar:[/b]
1)-Wilson TW, Grim CE.Unnatural selection NC:Duke Üniversity Pres,1992:339-359
2)-Alderman MH.,Sealey JE.,Madhavan S., Cohen H[b].,[/b]Laragh JH. Hypertension. 1995;25(6):1144-52
3)-Alderman MH.,Cohen H.,Madhavan S. Dietary sodium intake and mortality:Lancet 1998;351:781-785
4)-Sandhu HS.,Gilles E.,DeVita MV.,Panapoulos G.,Michelis MF. Int Ural Nephrol.2009;41(3):733-7
5)-Morris MJ.Na ES, Johnson AK. Salt Craving Physiol Behav 2008:94(5):709-21
6)-İnsanlığın Tuzlu Tarihi /Mark Kurlansky Aykırı Yayıncılık İstanbul 2003
7)-http:/www.iyibilgi.com/haber.php?haber-id.=160003
8)- Barış tuz.[b]Akvaryum hobisi ile ilgili.[/b]Ulaştığım kaynaklarda kaya tuzu, milyon yıl öncesinden oluşumdan bahsedilen bir tuz. Kaya tuzu, Deniz tuzu, göl tuzları, yaptığım araştırmalara göre en sağlıklısı olarak ülkemizde bulunanlardan kaya tuzu tercih ediliyor. Denizlere karışan artıklar, ve göllere karışan artıklar değerlendirildiğinde uzmanlar en doğal sağlıklı tuzu kaya tuzu olarak kabul ediyor araştırmalarımda. Kaya tuzunda rafine edilmemişinde doğalında 84 element ve mineral bulunuyor bir insan bünyesinde barınan bütün mineralleri canlılığın oluşumundaki mineralleri içeriyor, birkaç tanesi hariç, birçok minerali içinde barındırıyor. Buda değerini önemi belli ediyor.
[K][B]Gelelim akvaryumculuğa[/B][/K]. İyotsuz olanı bulup kullanacağız çünkü bize aktarılan bilgilerden iyotlu tuz balıklara zararlı, faydalarına gelince, balık nakillerinde stresi azaltmak için kullanılabiliyor uygun dozda. Akvaryum içindeki balıkların mineral çeşitli element ihtiyaçlarını karşılamak, sudaki beyaz benek parazitlerini, çeşitli solungaç parazitleri önlenmesindede tercih ediliyor. Balıkların stresini önlemek içinde kullanılmakta tavsiye edilmektedir. Hobicilerin birçoğu ise rafine edilen salamura tuzunu kullanıyor, kaya tuzu zannederek, buda deniz tuzunun rafine edilmesinden elde ediliyor yaptığım araştırmalara göre iyot eklenmediği ifade ediliyor ama üzerinde iyot içermez diye pek bu ibareye rastlamadım kullandığım turşu salamura tuzlarında. Rafine edilmiş salamura tuzunda ise en fazla 6 yada tam hatırlamıyorum 8 element içeriyor sadece, bizim için en önemli faktörlerden biri öncelikle iyot içermemesi, bunun için rafine edilmemiş iyot katılmamış doğal kaya tuzu kulanmamız gerekiyor. Üstteki resimide piyasada satılan herhangi bir markadan biri olarak ekliyorum, reklam amaçlı değil amacımız hobici arkadaşlarımızın işini kolaylaştırmak, hedefe çabuk ulaştırmak, başka markalarda tercih edilebilir. Çünkü şu yukarıdaki markanın iyot katılmış poşetleride bulunuyor, iyotlu yazıyor üzerinde. Bizim almamız gereken rafine edilmemiş, iyotsuz yazması poşette.Tuzun doğal oldğunu anlamanın bir yöntemi olarakta; bir çay bardağının içindeki bir miktar sirkenin içine bir miktar tuz atılıyor 10 dakika bekleniyor, izleniyor bu sürede tuzdan yukarı doğru kabarcıklar çıkmaya başlarsa doğal olmadığını gösteriyormuş. Ne kadar sağlam bir yöntem, doğrumu, asılsızmı bunu pek bilemiyorum denemek lazım kaya tuzu ile ve normal tuzlarla üşenmiyosanız bu denemeyi yapın.
Ben akvaryumumda bir kaç ayda bir stres önleyici ilgili elementleri balıklara kazandırma açsınıdan her 25 litre akvaryum suyu için 3 çay kaşığı kaya tuzunu, bir bardak suda karıştırıp eritip, sıvılaştırıp, akıntılı yerden akvaryuma döküyorum yavaş yavaş. Vatoz, omurgasız canlılar midye, salyangoz gibi, ve bitkili akvaryumlarda çok dikkat edilmeli orana. cüce vatozlu akvaryumda senelerce her 25 litre akvaryum suyuna 3 çay kaşığı eritip kullandım bazen haftada, bazen 2 haftada bir bazen 3 haftada bir, su değişimlerinden sonra kullanımda bir zararını görmedim elma salyangozuda vardı bu tankta cüce vatoz 8 sene yaşadı elma salyangozu 2 yılık ömürleri var en fazla buna yakın yaşamıştır. Bitki beslemediğim için uzun zaman bunda bir analiz yapamadım. Ama bitki beslediğim 1 senelik bir vakitte hatırladığım kadar pek bir zararını görmedim bu oranın.
Sizde bilgilerinizi tecrübelerinizi eklerseniz eksiklerim varsa eklersiniz, akıl edemediklerim, faydalı bir konu olur, çünkü kaya tuzu hobimizde çok önemli bir yer arz ediyor. Başka alternatiflerde konuya eklenebilir. Çünkü bu tuz konusu çok dağınık bir halde ve çokta bilinçli olmadan kullanılıyor. Örneğin hangi türü besleyen arkadaş akvaryumunda hangi oranda yahut nasıl kulandığını neyde faydasını gördüğü gibi. Tecrübeleri paylaşmak çok önemli hobide.
[K][B]Himalaya Tuzu[/B][/K]
[img]http://foto.akvaryum.com/fotolar/72854/Fotograf0316.jpg[/img]
Himalaya tuzlarının oluşumu yaklaşık 250 milyon yıl önceye denk gelir. Milyonlarca yıl öncesi kuruyan bu denizlerinden arta kalan tuz yataklarından bazıları uzun yıllar yüksek basınç altında kalarak kristalleşirler. Dünyada kristal tuz yataklarından en önemlisi Himalaya kristal tuzu olarak adlandırılan tuzdur. Molekülleri hücre zarından geçebilecek tek tuz olan A kristal tuz, yüksek tansiyon, depresyon, stres, böbrek taşlarının ve kumlarının erimesi, kalp ritmini düzenleme ve kalp damar hastalıkları, migren, kemik erimesi, gut hastalığı, kireçlenme ve romatizma, diş beyazlatıcı, astım ve bronşit, kulak akıntısı ve iltihapları ile ayak mantarı, sivilcelere doğal çözüm tedavisi, sedef hastalığı ve sedef tedavisi, vücudun PH dengesine, kronik yorgunluğa, baş ve boğaz ağrısına, kanserli hücrelerin oluşumunu önleme ve tedavisi, şeker hastalığı, alzheimer, astım, alerji ve yaşlanmayı geciktirme gibi pek çok rahatsızlığa iyi gelir. Himalaya tuzu doğadaki en saf tuz olarak bilinir. 250 milyon yıl önceki denizlerin kurumasıyla oluşmuş tuz havzalarından alınan bu tuz bedenimizde bulunan tüm elementleri içermesinin yanı sıra yeryüzünde bulunan elementlerden 84 ayrı minerali de bünyesinde barındırır. Vücut hücrelerinim iç sıvı dengesinin ve sinir sisteminin elektriksel faaliyetini destekler. Suyun aksine, tuz kubik bir yapıya sahiptir. Bununla birlikte Himalaya Kristal tuzunu özel kılan, değişkenliği, dönüşüm becerisidir. Tuz suda çözülebilen tek kristaldir.Suya bir kaya kristali koyarsak, yapısını koruyacaktır; suya titreşimlerini aktarabilmesine rağmen, aynı kaya kristali olarak kalacaktır. Bir bardak suya Himalaya Kristal tuzu koyarsak , çözünür. Tuz moleküler yapısının aksine her zaman iyonikleşmiş halde bulunur.
[b]Faydaları[/b]* Himalaya tuzu 250 milyon yılda oluşmuştur.* İçerisinde 84 tane mineral olduğu kanıtlanmıştır.* Damarlarda sertleşme yapmaz.* Kalp, damar, tansiyon ve böbrek hastaları rahatlıkla kullanabilirler* Sağlıklı bir yaşam için ,doğru su (ph dengesi olan), doğru tuz, temiz hava ve doğru beslenmek şarttır.* Sağlıklı ya da hasta olan herkes bu tuzu kullanmalı,diğer tuzu hayatından çıkarmalıdır.* Vücudun asit ve baz dengesini olumlu etkiler. * Vücudun elektrik yükünü olumlu etkiler. * Dolaşım sistemini ve organlarını olumlu etkiler. * Kan basıncının düşmesine sebep olur. * Vücutta biriken toksinlerin ve ağır metallerin dışarı atılması sağlar.* Tadı normal tuz tadındandaha keskindir.
* Yumruk büyüklüğündeki bir himalaya tuzunu yarım bardak suyun içinde erimeye bırkatığınızda, yaklaşık bir haftada eriyor.
* Bu tuzlu su karışımını içtikten sonra,ilk etapta tansiyon yükselmesi olabilir vücut buna alışıtıktan sonra tansiyon ve şekeriniz normale dönecektir.
[b]Kullanımı[/b]Tuz kullanırken önce , bir miktar suyun içinde ıslatın ve erisin normal tuz gibi bir kaç dakikada değil, bir parçası bir hafta gibi bir zamanda erir ona göre hazırlık yapınardından istediğiniz yerde bu tuzlu suyu kullanabilirsiniz.Dikkat: Bu tuz kaynatıldığında mineralleri kaybolur Bu nedenle yemeğe kullanmak istediğinizde, yemeği ocaktan indirdikten sonra bu tuzlu suyu ilave edinBöylece içindeki mineraller kaybolmaz.Himalaya Tuzu Kürü
Bir parça tuzu yarım bardak suyun içinde erimeye bırakın (4-5 gün içinde ancak erir) bu sudan 1 tatlı kaşığı 1 çay bardağı suya katıp için sabah akşam içildiğinde * Cildi güzelleştirir ve pürüzsüz hale getirir.* Dolaşımı hızlandırır ayakları üşüyen kişilerde de olumlu etkiler yapar.* Gözlerde oluşan kanlanmaya faydalı olur.* Hazımsızlığı giderir.* Sahtelerinden ayırt etmenin en kolay yolu tadının çok keskin oluşudur.* Himalaya tuzu bulamıyorsanız kaya tuzu da kullanabilirsiniz.
Gerçek Himalaya Tuzunun Özellikleri * Hakiki himalaya tuzuna diliniz değdirdiğinizde çok yoğun,çok keskin bir tuz tadı alırsınız.
* Eğer dilinizi değdirdiğinizde ekşimsi bir tad geliyorsa dilinize ,bu gerçek himalaya tuz değildir.
* Kaya tuzuda ekşimsi bir tada sahiptir kaya tuzuda çok faydalıdır ,ama himalaya tuzzunun yerini tutumaz.
* Hakiki himalaya tuzunun içinde sanki kristal parçacıkları varmış gibi parlak olur.
* Himalaya tuzu eritilmeden yemeklere kullanılmaz eritilmiş himaya tuzzlu sudan 1 bardak sade suyun içine 1 kaşık ialve ettiğinizde,çok çabuk olarak,dibe çöker diğer tuzla hazırlanan tuzlu su ,dibe çökmez ve yüzeyde kalır.
örnek bir link reklam amaçlı değlidir:
[URL]http://www.cankirituzu.com/[/URL]
[URL]http://www.sanalpazar.com/Rafine-Edilmemis-Cankiri-Kaya-Tuzu-3-Kg-Iri__isp45889693[/URL]
mesutok2015-03-02 17:23:55[EDIT]mesutok,2016-02-12 16:14:33[/EDIT]
[url=http://foto.akvaryum.com/fotolar/72854/250gr_sofralik_kaya_tuzu.png][img]http://foto.akvaryum.com/fotolar/72854/250gr_sofralik_kaya_tuzu.png[/img][/url] [url=http://foto.akvaryum.com/fotolar/72854/iyotsuz.png][img]http://foto.akvaryum.com/fotolar/72854/iyotsuz.png[/img][/url]
Yeraltında az veya çok derinlerden katı halde elde edilen tuz kaya tuzu olarak tanımlanır. Kaya tuzu yatakları, jeolojik devirlerde buharlaşma sonucu denizlerin ya da kapalı iç havzaların kuruması ile oluşmuştur. Değişik devirlerde Ülkemizin birçok yöresinde bu şekilde oluşan kaya tuzu yatakları mevcuttur. Kaya Tuzları Deniz Tuzlarının aksine bileşimlerine giren yabancı maddelerin oranları bakımından büyük değişiklikler gösterirler. Özellikle saflık oranları her maden için ayrı olabileceği gibi aynı madenden alınan çeşitli numuneler de çok büyük farklılıklar gösterebilir. Kaya tuzlarındaki yabancı maddeler ve kil, tuza değişik renkler verir. Genellikle gri, siyaha yakın kil renginde olan kaya tuzu, nadiren beyaz, şeffaf beyaz olarak bulunur. Radyoaktif ışınlara maruz kalan tuz kristalleri kafes yapısında meydana gelen hatalardan dolayı mavi renk gösterebilirler. Yurdumuzda kaya tuzu madenleri genellikle gri renkte olup, bir kısmı da siyaha yakın renktedir.Kaynak: Marbleport
Tuz türüne,kalitesine ve miktarına dikkat edilmek şartı ile düşmanımız değil tam tersine kadim dostumuzdur. Evet,fazla tuz tüketmekbazı insanlarda yüksek tansiyona neden olan böbrek ve kalp hastalıklarına yol açabiliyor. Ancak bu tuz kısıtlaması resmi ve sivil sağlık kurumlarınca fazla abartılıyor ve neredeyse açık bir tuz düşmanlığıo yapılıyor.Bu önerilere körü körüne uymak da faydadan çok zarar getirebiliyor.
Tuz hayatın vazgeçilmez unsuru,çünkü onsuz hayat mümkün değil. Dünyamızın dörtte üçü tuzlu sularla kaplı, insan vücudunun da üçte ikisi su ve tuz. Suyun damarlarımızda ve hücrelerimizde durabilmesituz olmadan olmuyor. Tuz ayrıca sinirlerimizin iletisini sağlıyor, kaslarımızı kasıyor, çeşitli besin maddelerinin hücre içine girmesini sağlıyor. Tuz olmadan hiç bir şey düşünemiyor ve hareket edemiyorsunuz.
Vücudumuzda su ve elektrolit dengesini ayarlayan hassas bir hormonal sistem var. Renin-Anjiyotensin-Aldesteron (RAA) sistemi.Vücudumuz susuz ve tuzsuz kaldığında beyin hücrelerini susuz bırakmamak için her türlü tedbire başvuruyor. Amaç beyine yeterli kanı göndermek. Bu durumda yeterli tuz ve sıvı almazsanız RAA sistemi etkinleşiyor kas ,deri ve eklem gibi önceliği olmayan dokuların damarlarını büzüştürüyor ve bu dokular susuz kalıyor ve büzüşüyor yani buruşuyor.Böylece hayati organ beyne daha fazla kan gitmiş oluyor.Su ve tuzu aldığımız zaman ise RAA sistemi faaliyetini durduruyor. [img]http://www.baristuz.com/images/fbkzje6c2pilxhq3.jpg[/img]
Dünyadaki insanların %70' i tuza duyarlı değilve renin seviyeleri yüksek. Yaklaşık %30' u tuza duyarlı (Afrika'nın orta ve güney kısmı bu oran ağırlığını oluşturuyor).Ve bu insanlarda böbrekten salgılanan renin adlı hormon düşük, bu hastalarda tuz kısıtlaması hastaların hipertansiyonunun düzelmesine yardımcı olurken, renin seviyesi yüksek ve tuza duyarlı olmayan insanlara tuz kısıtlaması yapmak zaten yüksek olan renini artırarak kan basıncını da artırarak tansiyon hastası yapmaktadır.(1)
Bir araştırmada tuz kısıtlaması yapılan hipertansiyonlu hastaların yapılmayanlara oranla daha fazla enfarktüs geçirdikleri gösterilmiş(2). Başka bir araştırmada da az tuz tüketenlerde ölüm oranları daha yüksek bulunmuş(3).
Az tuz almak kemik kırıklarını ve kemik erimesini de artırıyor.Mesela bir araştırmada kırıklı yaşlı hastaların ve aynı yaşta kırıksız hastaların serum sodyun seviyelerine bakılmış. Kırıksızların % 4'ünde, kırıklılarda ise bu oran iki kattan daha fazla imiş % 9 .(4)
Araştırıcılar tuz tadının motivasyon ve duygulanım ile ilgili süreçlerin limbik önbeyinde iç içe girdiğini göstermişler.(5). Bu nedenle tuz dengesindeki değişiklikler mizaç ve davranış bozukluklarına yol açabiliyor.Yani tuzun antidepresan bir özelliği var. Biliyorsunuz hayattan zevk almamak depresyonun en büyük özelliği. Belki de bu yüzden bazı insanlar tuza çok düşkünler.
Tuz eksikliği iştahsızlık, konsantrasyon azlığı, dikkat eksikliği, yorgunluk, baş ağrısı, uyku bozuklukları, tükenmişlik hissi, ağız tadının bozulması ve susuzluk hissi gibi belirtilere yol açıyor. Bir çok insanda bu belirtiler olabiliyor, ama bunlar nadiren tuz eksikliğine bağlanıyor. Azıda, çoğuda zarar olan tuzun, insan sağlığı açısından günlük olarak kararınca alınması bu kadar önemliyken bir problem daha ortaya çıkıyor. İnsan sağlığı ile ilgili bir çok uzman " [b]Tuzun kalitesi , yani doğal olup olmaması"[/b] ile ilgilenmiyor.[b][/b]
[b][img]http://www.baristuz.com/images/1.jpg[/img]
Peki Hangi Tuz daha kalitelidir ?[/b]
Dünyamızda tuz grupları ;Deniz tuzu, göl tuzu ve kaya tuzu olarak üç ayrı kaynaktan elde edilir. Örneğin Türkiye'nin büyük oranda tuzunu karşılayan Tuz Gölü maalesef şehir kanalizasyonları ve sanayi atığı sularla kirlenmiş, denizlerimizde her türlü kirliliğe maruz kalmışlardır. Sadece yeraltı kayatuzu yatakları milyonlarca yıldır hiçbir kirlenmeye maruz kalmadan korunmuş doğal tuzu sunuyor bizlere. Doğal kaya tuzu tuz grupları içerisinde en doğalı ve sağlıklısıdır.
Doğal kaya tuzunun % 84'ünü Sodyum Klorür; geri kalan % 16 lık bölümünü lityum, fosfor, selenyum, magnesyum, kalsiyum, vanadyum gibi doğal mineraller oluşturur. Doğada bulunan 94 elementten soy gazlar hariç tüm elementler (84 Element) doğal tuz kristalinde mevcut.İnsan bedeni de tuz gibi 84 elementten oluşmakta.[b]Yani doğal tuz mineral ihtiyaçlarımızın tamamını sağlıyor.! [/b]İşin diğer yanı bu doğal tuz dışında bazı doğal mineralleri alacağımız doğru dürüst başka bir kaynak yok.
Dünyada ki tuz üretiminin % 94'ü direkt olarak endüstride kullanılıyor.İnsan yaşamında 14 Bin farklı kullanım alanı olan tuzsuz ne plastik, soda, yumuşatıcılar, deterjanlar, cilalar ne de yağlar üretilebiliyor.(6) Kimyasal ayrıştırma işlemleri için sadece NaCl gerekli. Çünkü doğal tuz kristalinin içerdiği elementlerin tümü üretimde sıkıntılara sebep oluyor.Bu elementler rafinasyon sırasında ayıklanıyor.Bu işlemler için ayrıştırılan tuzdan %6 lık kısım da gıda sektörüne aktarılıyor.Bu işlemler sırasında bir çok toksik madde tükettiğimiz tuza karışıyor.Bu sebeple rafine tuzlar ile doğal işlenmemiş kaya tuzu arasında çok büyük farklar var.Rafine tuzun %97.5'i sodyum klorür;geri kalan %2.5'inde İyot ve nem soğurucu kimyasallar var.Başlıca nem soğurucular:Kalsiyum karbonat,mağnezyum karbonat ve Alzheimer hastalığına yol açtığı söylenen Alüminyum hidroksit.Bu kimyasallar tuzun akıcılığını artırıyorlar.Bu tuz rafinasyon işlemi sırasında da 650 C sıcaklığa maruz kalıyorve bu sıcaklık tuzun kimyasal yapısını da bozuyor. Rafine tuz bir birinden ayrılmış kristallerden oluşuyor.Bu nedenle metabolize olması için vücudumuzun çok çalışması gerekiyor.Aşırı rafine tuz aldığınızda su molekülleri sodyum klorür molekülünün etrafını sarıyor ve vücudunuz bunu nötralize etmeden hemen sodyum ve klorüre ayrıştırıyor.Bu işin oluşması için hücre içinden su çekilir ve hücrelerimiz buruşur.Bu arada tansiyonumuz da yükselir.Her 1 Gram fazla sodyum için hücrelerden 23 Gram su çekiliyor.Bu durum tansiyonumuzu yükseltirken hücrelerimizi de kurutarak öldürür.Vücut rafine tuzu saldırgan bir zehir olarak algıladığı için tüketilen rafine tuzu kendini korumak amacıyla bir an önce atmak istiyor ve bu nedenle de tüketilen aşırı miktarda tuzun süzülmesi ve atılması başta böbreklerimiz olmak üzere tüm boşaltım sistemi üzerinde önemli bir yük ve baskı oluşturuyor.Bu durumda rafine tuz vücudumuzda aşırı su birikimlerine (ödem) sebep oluyor ki kalp yetersizliğine yol açabiliyor.Kadınların en önemli şikayetlerinden biri olan selülitin temel sebeplerinden biri de yine budur.Vücuttan atılamayan tuz ise tekrar kristalleşerek direkt olarak eklem ve kemiklerde depolanıyor ki bu artrit, gut gibi değişik türdeki romatizmal hastalıklar ile safra kesesi ve böbrek taşı oluşumlarının önemli sebeplerinden. Tekrar kristalleştirerek saklama çözümü orta ve uzun vadede hastalıklara sebep oluyor ama atılmasını gerçekleştiremediği aşırı miktarda rafine tuzun kendisine vereceği akut zararı engellemek için vücudun bulabildiği tek çözüm bu.Yani zararı zamana yayıyor.[b]İşte bu yüzden " Doğal kaya tuzu minerali "(işlenmemiş kayatuzu) ile rafine tuz birbirine hiç benzemiyor.[/b]
[b] [/b]Bilimsel açıdan doğal tuz kristalinin kendine has bir yapısı var.Diğer tüm kristal yapıların tersine,tuzun atomik yapısı moleküler değil,elektriksel ve tuzu değişken yapan faktörde bu.(7)
ABD'de FDA'nın tuz önerisi günde 2.4 gram (2.5 silme çay kaşığı) aşılmaması Amerikan Kalp Topluluğunun sınırı ise 1.5 gram maalesef iki kuruluş da tuzun rafine edilmiş olup olmamasından bahsetmiyor. Eğer rafine tuz tüketiyorsanız günlük 1.5 grama kadar kısıtlamanız uygun olur.sağlığınız iyi ise doğal kaya tuzundan rafine edilmemiş tuz tüketiminizi 3 gram' a kadar artırabilirsiniz. Bu arada günlük su tüketiminin 2 litreden az olmaması gerekiyor.Eğer fazla tuz almışsanız,tükettiğiniz su miktarını da artırınız.
Ayrıca,[b] kaya tuzu doğal iyonlaştırıcıdır.[/b]Artık bu gün sadece tuz kristali yapısından dolayı radyasyonu nötralize etmenin mümkün olduğunu biliyoruz.Örneğin atom çöpü nükleer radyasyon atıkları tuz depolarında saklanıyor.Bu da tuzun sırrı, bu sır da onun geometrik elektriksel yapısında saklı.Günümüz teknolojik ürün ve cihazlarının elektrik yüklü sisinden oluşan artı iyonların ve radyasyonun zararlı etkilerini de ufak tuz kayaçları azaltır. Tuz kristalleri yorgunluğu,stresi,astım nöbetlerini,alerjileri,baş ağrılarını,cilt rahatsızlıklarını,havadaki nemi ve kokuyu hafifletmekle bilinirler ve rahat uyku ortamı yaratırlar.Eksi iyonlar havayı şu unsurlardan temizler:Toz, polen, toz zerrecikleri, hayvan tüyleri, küflü sporlar.
[b]Kaynaklar:[/b]
1)-Wilson TW, Grim CE.Unnatural selection NC:Duke Üniversity Pres,1992:339-359
2)-Alderman MH.,Sealey JE.,Madhavan S., Cohen H[b].,[/b]Laragh JH. Hypertension. 1995;25(6):1144-52
3)-Alderman MH.,Cohen H.,Madhavan S. Dietary sodium intake and mortality:Lancet 1998;351:781-785
4)-Sandhu HS.,Gilles E.,DeVita MV.,Panapoulos G.,Michelis MF. Int Ural Nephrol.2009;41(3):733-7
5)-Morris MJ.Na ES, Johnson AK. Salt Craving Physiol Behav 2008:94(5):709-21
6)-İnsanlığın Tuzlu Tarihi /Mark Kurlansky Aykırı Yayıncılık İstanbul 2003
7)-http:/www.iyibilgi.com/haber.php?haber-id.=160003
8)- Barış tuz.[b]Akvaryum hobisi ile ilgili.[/b]Ulaştığım kaynaklarda kaya tuzu, milyon yıl öncesinden oluşumdan bahsedilen bir tuz. Kaya tuzu, Deniz tuzu, göl tuzları, yaptığım araştırmalara göre en sağlıklısı olarak ülkemizde bulunanlardan kaya tuzu tercih ediliyor. Denizlere karışan artıklar, ve göllere karışan artıklar değerlendirildiğinde uzmanlar en doğal sağlıklı tuzu kaya tuzu olarak kabul ediyor araştırmalarımda. Kaya tuzunda rafine edilmemişinde doğalında 84 element ve mineral bulunuyor bir insan bünyesinde barınan bütün mineralleri canlılığın oluşumundaki mineralleri içeriyor, birkaç tanesi hariç, birçok minerali içinde barındırıyor. Buda değerini önemi belli ediyor.
[K][B]Gelelim akvaryumculuğa[/B][/K]. İyotsuz olanı bulup kullanacağız çünkü bize aktarılan bilgilerden iyotlu tuz balıklara zararlı, faydalarına gelince, balık nakillerinde stresi azaltmak için kullanılabiliyor uygun dozda. Akvaryum içindeki balıkların mineral çeşitli element ihtiyaçlarını karşılamak, sudaki beyaz benek parazitlerini, çeşitli solungaç parazitleri önlenmesindede tercih ediliyor. Balıkların stresini önlemek içinde kullanılmakta tavsiye edilmektedir. Hobicilerin birçoğu ise rafine edilen salamura tuzunu kullanıyor, kaya tuzu zannederek, buda deniz tuzunun rafine edilmesinden elde ediliyor yaptığım araştırmalara göre iyot eklenmediği ifade ediliyor ama üzerinde iyot içermez diye pek bu ibareye rastlamadım kullandığım turşu salamura tuzlarında. Rafine edilmiş salamura tuzunda ise en fazla 6 yada tam hatırlamıyorum 8 element içeriyor sadece, bizim için en önemli faktörlerden biri öncelikle iyot içermemesi, bunun için rafine edilmemiş iyot katılmamış doğal kaya tuzu kulanmamız gerekiyor. Üstteki resimide piyasada satılan herhangi bir markadan biri olarak ekliyorum, reklam amaçlı değil amacımız hobici arkadaşlarımızın işini kolaylaştırmak, hedefe çabuk ulaştırmak, başka markalarda tercih edilebilir. Çünkü şu yukarıdaki markanın iyot katılmış poşetleride bulunuyor, iyotlu yazıyor üzerinde. Bizim almamız gereken rafine edilmemiş, iyotsuz yazması poşette.Tuzun doğal oldğunu anlamanın bir yöntemi olarakta; bir çay bardağının içindeki bir miktar sirkenin içine bir miktar tuz atılıyor 10 dakika bekleniyor, izleniyor bu sürede tuzdan yukarı doğru kabarcıklar çıkmaya başlarsa doğal olmadığını gösteriyormuş. Ne kadar sağlam bir yöntem, doğrumu, asılsızmı bunu pek bilemiyorum denemek lazım kaya tuzu ile ve normal tuzlarla üşenmiyosanız bu denemeyi yapın.
Ben akvaryumumda bir kaç ayda bir stres önleyici ilgili elementleri balıklara kazandırma açsınıdan her 25 litre akvaryum suyu için 3 çay kaşığı kaya tuzunu, bir bardak suda karıştırıp eritip, sıvılaştırıp, akıntılı yerden akvaryuma döküyorum yavaş yavaş. Vatoz, omurgasız canlılar midye, salyangoz gibi, ve bitkili akvaryumlarda çok dikkat edilmeli orana. cüce vatozlu akvaryumda senelerce her 25 litre akvaryum suyuna 3 çay kaşığı eritip kullandım bazen haftada, bazen 2 haftada bir bazen 3 haftada bir, su değişimlerinden sonra kullanımda bir zararını görmedim elma salyangozuda vardı bu tankta cüce vatoz 8 sene yaşadı elma salyangozu 2 yılık ömürleri var en fazla buna yakın yaşamıştır. Bitki beslemediğim için uzun zaman bunda bir analiz yapamadım. Ama bitki beslediğim 1 senelik bir vakitte hatırladığım kadar pek bir zararını görmedim bu oranın.
Sizde bilgilerinizi tecrübelerinizi eklerseniz eksiklerim varsa eklersiniz, akıl edemediklerim, faydalı bir konu olur, çünkü kaya tuzu hobimizde çok önemli bir yer arz ediyor. Başka alternatiflerde konuya eklenebilir. Çünkü bu tuz konusu çok dağınık bir halde ve çokta bilinçli olmadan kullanılıyor. Örneğin hangi türü besleyen arkadaş akvaryumunda hangi oranda yahut nasıl kulandığını neyde faydasını gördüğü gibi. Tecrübeleri paylaşmak çok önemli hobide.
[K][B]Himalaya Tuzu[/B][/K]
[img]http://foto.akvaryum.com/fotolar/72854/Fotograf0316.jpg[/img]
Himalaya tuzlarının oluşumu yaklaşık 250 milyon yıl önceye denk gelir. Milyonlarca yıl öncesi kuruyan bu denizlerinden arta kalan tuz yataklarından bazıları uzun yıllar yüksek basınç altında kalarak kristalleşirler. Dünyada kristal tuz yataklarından en önemlisi Himalaya kristal tuzu olarak adlandırılan tuzdur. Molekülleri hücre zarından geçebilecek tek tuz olan A kristal tuz, yüksek tansiyon, depresyon, stres, böbrek taşlarının ve kumlarının erimesi, kalp ritmini düzenleme ve kalp damar hastalıkları, migren, kemik erimesi, gut hastalığı, kireçlenme ve romatizma, diş beyazlatıcı, astım ve bronşit, kulak akıntısı ve iltihapları ile ayak mantarı, sivilcelere doğal çözüm tedavisi, sedef hastalığı ve sedef tedavisi, vücudun PH dengesine, kronik yorgunluğa, baş ve boğaz ağrısına, kanserli hücrelerin oluşumunu önleme ve tedavisi, şeker hastalığı, alzheimer, astım, alerji ve yaşlanmayı geciktirme gibi pek çok rahatsızlığa iyi gelir. Himalaya tuzu doğadaki en saf tuz olarak bilinir. 250 milyon yıl önceki denizlerin kurumasıyla oluşmuş tuz havzalarından alınan bu tuz bedenimizde bulunan tüm elementleri içermesinin yanı sıra yeryüzünde bulunan elementlerden 84 ayrı minerali de bünyesinde barındırır. Vücut hücrelerinim iç sıvı dengesinin ve sinir sisteminin elektriksel faaliyetini destekler. Suyun aksine, tuz kubik bir yapıya sahiptir. Bununla birlikte Himalaya Kristal tuzunu özel kılan, değişkenliği, dönüşüm becerisidir. Tuz suda çözülebilen tek kristaldir.Suya bir kaya kristali koyarsak, yapısını koruyacaktır; suya titreşimlerini aktarabilmesine rağmen, aynı kaya kristali olarak kalacaktır. Bir bardak suya Himalaya Kristal tuzu koyarsak , çözünür. Tuz moleküler yapısının aksine her zaman iyonikleşmiş halde bulunur.
[b]Faydaları[/b]* Himalaya tuzu 250 milyon yılda oluşmuştur.* İçerisinde 84 tane mineral olduğu kanıtlanmıştır.* Damarlarda sertleşme yapmaz.* Kalp, damar, tansiyon ve böbrek hastaları rahatlıkla kullanabilirler* Sağlıklı bir yaşam için ,doğru su (ph dengesi olan), doğru tuz, temiz hava ve doğru beslenmek şarttır.* Sağlıklı ya da hasta olan herkes bu tuzu kullanmalı,diğer tuzu hayatından çıkarmalıdır.* Vücudun asit ve baz dengesini olumlu etkiler. * Vücudun elektrik yükünü olumlu etkiler. * Dolaşım sistemini ve organlarını olumlu etkiler. * Kan basıncının düşmesine sebep olur. * Vücutta biriken toksinlerin ve ağır metallerin dışarı atılması sağlar.* Tadı normal tuz tadındandaha keskindir.
* Yumruk büyüklüğündeki bir himalaya tuzunu yarım bardak suyun içinde erimeye bırkatığınızda, yaklaşık bir haftada eriyor.
* Bu tuzlu su karışımını içtikten sonra,ilk etapta tansiyon yükselmesi olabilir vücut buna alışıtıktan sonra tansiyon ve şekeriniz normale dönecektir.
[b]Kullanımı[/b]Tuz kullanırken önce , bir miktar suyun içinde ıslatın ve erisin normal tuz gibi bir kaç dakikada değil, bir parçası bir hafta gibi bir zamanda erir ona göre hazırlık yapınardından istediğiniz yerde bu tuzlu suyu kullanabilirsiniz.Dikkat: Bu tuz kaynatıldığında mineralleri kaybolur Bu nedenle yemeğe kullanmak istediğinizde, yemeği ocaktan indirdikten sonra bu tuzlu suyu ilave edinBöylece içindeki mineraller kaybolmaz.Himalaya Tuzu Kürü
Bir parça tuzu yarım bardak suyun içinde erimeye bırakın (4-5 gün içinde ancak erir) bu sudan 1 tatlı kaşığı 1 çay bardağı suya katıp için sabah akşam içildiğinde * Cildi güzelleştirir ve pürüzsüz hale getirir.* Dolaşımı hızlandırır ayakları üşüyen kişilerde de olumlu etkiler yapar.* Gözlerde oluşan kanlanmaya faydalı olur.* Hazımsızlığı giderir.* Sahtelerinden ayırt etmenin en kolay yolu tadının çok keskin oluşudur.* Himalaya tuzu bulamıyorsanız kaya tuzu da kullanabilirsiniz.
Gerçek Himalaya Tuzunun Özellikleri * Hakiki himalaya tuzuna diliniz değdirdiğinizde çok yoğun,çok keskin bir tuz tadı alırsınız.
* Eğer dilinizi değdirdiğinizde ekşimsi bir tad geliyorsa dilinize ,bu gerçek himalaya tuz değildir.
* Kaya tuzuda ekşimsi bir tada sahiptir kaya tuzuda çok faydalıdır ,ama himalaya tuzzunun yerini tutumaz.
* Hakiki himalaya tuzunun içinde sanki kristal parçacıkları varmış gibi parlak olur.
* Himalaya tuzu eritilmeden yemeklere kullanılmaz eritilmiş himaya tuzzlu sudan 1 bardak sade suyun içine 1 kaşık ialve ettiğinizde,çok çabuk olarak,dibe çöker diğer tuzla hazırlanan tuzlu su ,dibe çökmez ve yüzeyde kalır.
örnek bir link reklam amaçlı değlidir:
[URL]http://www.cankirituzu.com/[/URL]
[URL]http://www.sanalpazar.com/Rafine-Edilmemis-Cankiri-Kaya-Tuzu-3-Kg-Iri__isp45889693[/URL]
mesutok2015-03-02 17:23:55[EDIT]mesutok,2016-02-12 16:14:33[/EDIT]
Beğenenler: [T]177509,safiyesultan[/T][T]175508,xEmrex[/T][T]176226,Selanikli[/T][T]174941,Yavuzy[/T][T]173672,puye[/T][T]155545,Mehmet0011[/T][T]107995,SuperSport[/T]
Teşekkür Edenler: [T]174941,Yavuzy[/T][T]173672,puye[/T][T]155545,Mehmet0011[/T][T]107995,SuperSport[/T]
+1: [T]173672,puye[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 01 Nisan 2014 11:11
Mesut Bey
Bilgilendirme için teşekkür ederim. Bundan sora kaya tuzu alırken test ederiz.Gerçi ben çekilmiş değil nohut gibi tanelerden oluşan kırılmış kaya tuzu alıyorum.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 01 Nisan 2014 11:26
Bende öyle alıyorum açık çuvalda satıyorlar kaya tuzu diyor ama pek güvenemiyorum. Bundan sonra bu tür satılan markaları tercih edeceğim özellikle bu resimdekine yeni ulaştım onu bir bulmaya çalışacağım rammar gibi marketlerde satılıyormuş. Kaya tuzu olduktan sonra saf kaya tuzuysa bence iri taneli daha cezbedici geliyor, siz eminmisiniz kullandığınız kaya tuzu olduğundan Yalçın bey. Eniseniz bence isterse ceviz kadar olsun sorun yoktur. mesutok 2014-04-01 11:34:49
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 01 Nisan 2014 11:36
Ben eminim çünkü bizim burada çuvalda değil, açık olarak satılıyor.Tuz gölü yakınımızda olduğundan direk nakliyat ile getiriyorlar.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 01 Nisan 2014 11:45
Bu tuzları incelerden Üç kategoriye ayırmışlar ülkemizleki tuzları, Kaya tuzu, göl tuzu, Deniz tuzu, acaba şimdi sizinki göl tuzumu oluyor. Yahut aynımı bunlar hepsi aynı elementleri içeriyorlarmı bunu tam araştırmadım. Kaya tuzunu araştırdım içinde işte 84 ement içeren ülkemizdeki en temiz kabul edilen tuz olarak kabul ediliyor çünkü yer altından çıkarılıyormuş pek bunları çevre kirliliği etkilemiyomuş. Umarım sizinkide kaya tuzudur. Geniş bir araştırma yapmak lazım aslında, ben biraz araştırdım internetten ulaştığım kaynaklardan, daha çok kaya tuzu üzerine yoğunlaştım, diğer göl ve deniz tuzlarına pek yoğunlaşmadım.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 01 Nisan 2014 16:53
Evet tuz gölünden geliyor.Kaya tuzları maden grubuna giriyor.Tüneller kazılıp yerin altından çıkarılıyor.Tuz alırken tuzcuya bir sorum kaya mı yoksa göl tuzu mu diye?
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 02 Nisan 2014 14:23
Emeğinize sağlık çok faydalı bir paylaşım olmuş .
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 03 Nisan 2014 10:36
Mesut abi. Defalarca hayatımı kurtardın ve bilgilerine yakışır bir makale olmuş. Vatozlarla tuz kullanımı hakkında ise şunu söyleyebilirim. Eğer vatoz büyükse ve tuz kullanılmamış tankta büyütülmüşse tuz kullanılan akvaryumlarda değişik hareketler sergiliyor sanki bir şeylerden rahatsız olmuş gibi. Ben yavruluktan alıp tuzu normalde 100 litreye 1 yemek kaşığı kullanmama rağmen vatoz alışsın diye daha azdan alıp yavaş yavaş arttırıyorum ki tolere edebilsin. Bitkili low tec lepistes akvaryumumda ise 1 çay kaşığı kullanıyorum. Bunların yanı sıra birde ana tankımda her 2 haftada bir gazı alınmış maden suyu kullanıyorum ( gaz ani ph düşüşlerine sebep olabilir ). Aklıma ek olarak gelenler şimdilik bu kadar abi. Ellerine emeğine sağlık.Mete Duru 2014-04-03 10:36:42
Saygılar.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 13 Nisan 2014 00:09
Bugün üstteki marka Begzo kaya tuzunu buldum rammar diye bir markette buralara gönderiyorlarmış üretici firma orijinal sitesinden ulaştım zaten bu marketlere rammarın büyük marketlerinde oluyor, diğer migros gibi büyük marketlerede bakmakta fayda var bulabilirsiniz belki.
mesutok 2014-04-13 00:30:11
Begzo rafine edilmemiş, iyotsuz saf kaya tuzu 250 gram fiyatı 4 Tl aldım.
Birde baktım sağında Himalaya kaya tuzu gördüm, resmini de çektim ekledim resmi sayfa başına , kahverengi taneler ağırlıktaydı, fiyatı ise Himalaya Tuzu 500 gr (17 TL) oldukça pahalı bir tuz olduğunu öğrendik.
Ayrıca deniz tuzuda vardı doğal şekilde paketlenmişti oda mevcut onun fiyatını hatırlamıyorum.
Kaya tuzunu akvaryumda kullandım çabucak eriyor suda karıştırınca, salamura tuzu ise karıştır karıştır erimezdi. fiyat farkıda bariz ortaya çıktı, salamura turşu tuzunun 1 kilosu 1 lira, diğerlerini karşılaştırın işte.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 30 Nisan 2014 14:02
Kaya tuzunun faydasından daha çok Mesut abinin faydası var bize. Hiç sıkılmadan keyifle tüm sorularımızı yanıtlayan tüm sorunlarımıza çare olan Mesut abimize çok teşekkürler. Çare Mesut abi
Beğenenler: [T]175508,xEmrex[/T][T]177509,safiyesultan[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 09 Mayıs 2014 14:30
Begzo yada Himalaya tuzu yine kendi içerisinde çeşitleri var biz tam olarak hangi markanın ne türünü kulanmalıyız
birde izmirde nerede satılır bilen varmı
teşekür ederim.
birde izmirde nerede satılır bilen varmı
teşekür ederim.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 09 Mayıs 2014 14:40
Yani markanın önemi yok üzerinde yazıyor zaten kaya tuzu diye ben o markayı sadece örnek olsun diye koydum. Hiç ummadığınız markette çıkabilir bence büyük marketlerde oluyor Migrosun büyük marketleri, Rammar'ın büyük marketleri ben Rammar Marketlerin büyük bir marketinden buldum. Çankırı daki kaya tuzu ocaklarından elde ediliyor Begzo markası. Himayala tuzunun resminide o marketten çektim siteye ekledim.mesutok 2014-05-09 14:41:16
Himalaya tuzunun yarım kiloluk o peşeti 17 Tl. idi bana çok pahalı geldi kaya tuzunda bence hem fikir olmak yeterli. :) Kaya tuzunun 250 gramlık poşeti 4.5 TL falandı.
Himalaya tuzunun yarım kiloluk o peşeti 17 Tl. idi bana çok pahalı geldi kaya tuzunda bence hem fikir olmak yeterli. :) Kaya tuzunun 250 gramlık poşeti 4.5 TL falandı.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 09 Mayıs 2014 17:20
Aktar (baharatçı,şifalı ot satanlar) gibi yerlerden alınırsa kaya tuz kiloluk daha ucuza gelecektir. Mesut abi sana gösterdiğim işlenmemiş kaya halindeki tuzu 1 tl ye aldım :) İşlenmiş olanın kilosu 10TL aktar hep ucuz en ucuz :)
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir