Mutlu Balık Nasıl Anlaşılır?

Merhaba,

Hobinin genel sorularından biri "bu akvaryumda olur mu".
Canlıları zevkimiz için kısıtlı yerlerde tutarken onların da mutluluklarını sağlamaya çalışıyoruz. Bu minimum mutluluk yanında düzenli bakım, avlanılmama, aç kalmama gibi rüşvetler veriyoruz.

Peki o akvaryumda o[K] balığın mutlu olduğunu nasıl anlarız?[/K] Hobicilerden cevap rica ediyorum :D

Soruyu sormamın sebebi :
Nano akvaryumlar/ su bahçeleri üzerine deneyim kazanmaya çalışıyorum. Buna uygun bir cins edindim. 6 litre altında farklı kurulumlarda bakıyorum. Hastalık, ölüm yok, yem alıyorlar, 2 ay ve üzeri süredir aynı ortamda aynı balıklarla yaşıyorlar. Birbirinden farklı balık yoğunluğuna sahipler. Hatta ısıtıcısız olmasına rağmen oda sıcak olduğu için sanırım bir tanesi üremeye başladı, yumurtasını topluyorum. Birbirlerini kovalıyorlar, bitkileri taşları didikliyorlar, mama kabıyla yaklaşınca geri geri yüzerek elimin hizasına geliyorlar. Evet, bu alanda rahatlar demek için neler olması lazım, emin olmak istiyorum.

Türden türe bu bahsi geçen sorunun cevabı değişebilir, çünkü her türün huyları farklı olacaktır..
Kendi baktığım türlerden yola çıkarsam;
Bettalarımın mutlu ve sağlıklı olduğunu söyleyebilmem için hareketli olmalarını beklerim. Zeki canlılar olarak onların çevreleri ile devamlı bir iletişimde olmalarını, ilgilerini çeken bir şeyi incelemek adına gelmelerini, beni gördüklerinde "wigle wigle" dediğim usülde s şeklinde hareketler ile beni karşılamalarını beklerim. Yeme karşı iligili olmalarının yanı sıra iştahlı olmalarını isterim.
Normalin üzerinde hareketsiz kaldıklarında bir sorun olduğunu hemen anlarım. Yüzgeçlerinin her daim kendilerine güven duyduklarını gösterircesine açık ama rahat olmasını isterim.

Japonlarımın mutlu olduğunu söylemek için, onların hareketli bir tavır ile tüm tankta turlamalarını, kumu karıştırmalarını ve yüzgeçlerini tamamen açık tutmalarını görmek isterim. Sahibi ile iletişimi yüksek türler olarak acıktıklarını banar söylemeleri için ağızlarını su dışına çıkararak ağızlarını şapırdatmalarını, yüksek iştahlarını sergilemelerini beklerim. Canlı renkler, hareketler ve canlı bakışlar görmeyi umarım. Eğer bir japon su içinde belli bir sürenin üzerinde sabit kalıyorsa, yüzgeçleri tam açık değilse ve tavırları ruhsuz ise mutsuz olduğunu söyleyebilirim, çünkü şahsen benimkiler asla yerlerinde durmaz, uyurken dahi azar azar gezinirler.

Barb sürümün mutlu olduğunu söylemek benim için daha kolay, çünkü huzursuz olduklarında normalde daha dağınık olan sürülerini topladıklarını, daha panikli bir ruh hali içinde olduklarını, bitki yada kütüklerin arasında yada altındaki gölgelik alanlarda kalmayı tercih ettiklerini gözlemleyebiliyorum. mutlu olduklarında elimin etrafında minik bir pirana sürüsü gibi toplaşıp elimi kemirirler ve huzurlu olduklarında baş aşağı durarak uyurlar (neden bilmiyorum, ancak stresliyken normal uyuyorlarken, daha derin ve huzurlu uyuduklarında tepetaklak durmayı seviyorlar). Ve sağlıksız ya da mutsuz olduklarını karınlarının yere temaslarından söylemek mümkün olabiliyor. Tankın her yerini kullansalar dahi mutlu oldukları sürece karınları yere temas edecek kadar kuma yaklaşmıyorlar.

Balıklarda türe göre değişse de bu tarz belirtileri gözlemlemek gerekiyor. Sizi gördükleri için heyecanlı oluyorlar. Yemi sadece hayatta kalmak için değil, gerçekten sevdikleri ve istedikleri için iştahla yiyorlar. Hareketli oluyorlar, beden dilleri rahat ancak dinç oluyor, bitkin veya çökmüş görünmemeleri gerekiyor. En güzel renklerini görebiliyor olmanız gerekiyor. Eğer grup ya da eş olarak tutuluyorlarsa yavru almasanız da aktif kurlaşmalar ve eş için ufak çaplı atışmalar görebiliyor olmanız gerekir. Ufak sürü balıklarında erkeklerin baskınlık için gövde gösterisi yapışını, yüzgeçlerini açıp dişilere hava atışlarını görebilmek gerekiyor.

[QUOTE=BadWolf]Türden türe bu bahsi geçen sorunun cevabı değişebilir, çünkü her türün huyları farklı olacaktır..
Kendi baktığım türlerden yola çıkarsam;
...ya da eş olarak tutuluyorlarsa yavru almasanız da aktif kurlaşmalar ve eş için ufak çaplı atışmalar görebiliyor olmanız gerekir. Ufak sürü balıklarında erkeklerin baskınlık için gövde gösterisi yapışını, yüzgeçlerini açıp dişilere hava atışlarını görebilmek gerekiyor. [/QUOTE]

Ayrıntılı ve özenli cevabınız için teşekkürler.
Mesela köpeklerimde sorun olmuyor. Zaten hayvan anlatıyor derdini :) ama Soğuk kanlılarda bu daha zor tamamı gözleme dayanıyor.

Bu sorum aslında bir “kaç litrede beslenir” sorusu ama klasik cevapları biliyorum ve hakkında soru sorduğum canlı diğer tropik türlerden farklı olduğu için cevabı karşılamayacak.
Zira belli bir litrenin önerilme sebepleri bu canlı için geçerli değil.

Bendekiler küçük sürü balığı, lepistesin koi karakterlisi diyebiliriz. Japonya da geleneksel olarak “kase” tipinde kaplarda ve su sümbülü saksılarında bakılıyorlar.
Ben ilk edindiğimde 75 litreden kademeli olarak gözlemleyerek inmeye başladım. Bir kısmını 5 litre ve altında çeşitli alanlarda barındırıyorum farklı nüfuslarda. Muhtemel ve müstakbel sorunları gözlemlemek için bilinçli olarak çok da ideal olmaya su şartlarındalar. Mutluluk indeksini çıkarmak istiyorum.
Gerçekten dayanıklılar ve sırf bu böyle diye [K]bardakta betta[/K] muhabbetine çevirmek istemiyorum. Evet, nano, minyatür alanları, masaüstü bahçeleri seviyorum. Ama sınırlardı da belirlemek lazım. Bardaktaki bettanın mutsuz olduğunu görüp en azından 10 litrede kımıl kımıl olmasını istiyoruz, balıklarım için de isteğim bunu belirlemek

Elimdeki makalelerde Medaka ‘nın yumurta için üretiminde ( kış uykusu ölü sezon değil yani) filtresiz ortamda 1 litrede 1-2 adet, filtreli ortamda 5 adete kadar bakılabileceği yazıyor. Ben tamamen sirkülesiz, filtresiz çalışıyorum ve verilen rakamlara göre deneysel olarak gözlemliyorum. Elimdeki makaleler cidden bu işle ilgilenen, Medaka camiasında (bize uzak ama Japonyada koi ve japon balığından sonraki ilgilenilen balık kendisi) ismi olan insanlar, çiftlik balığı gibi ticari üretirken maximum stok baskı sınırından değil, ideal şartlardan bahsediyorlar. Bu bilgiler ışığında ve sizinle benzer kriterler yaratırsam :
-Suyun tamamında yüzüyorlar.
-Yaprakları, yosunları, sakyangozları tırtıklayıp çevreye ilgileniyorlar.
-Arada teker teker dinleniyorlar sonra tekrar yüzmeye devam.
-Dişileri kovalıyorlar oda ısısına göre :)
-Arada darlanan dişi erkeği bir korlutuyor üzerine gidip, erkekler de bazen birbirlerin ısırıl atıyorlar.
-Hatta ısıtıcı olmamasına rağmen oda ısısında yumurtlamaya başladılar.
-Beni ya da yem kabını görünce cama saldırıyorlar, geri geri yüzüp elimin hizasına gelmeye çalışıyorlar.
-Nano kaplarımın hiç birinde hiç ölüm gerçekleşmedi (nazarlı gözlere mil)

Başka hangi kriterlere bakmalı sizce?

Canlının direkt türünü belirtmediğiniz için kesin yorum yapamam. Bu litreler canlının günlük hareket ihtiyacı, ne kadar büyük bir alanı sahiplendiği, sürü, harem ,çift yada eş olarak yaşayışı, ne kadar büyüdüğü, suyu ne kadar kirlettiği ve ne kadar hızlı yüzdüğü gibi konulara göre belirlenir. Ancak en önemlisi etiktir. Bu canlının 10 lt de yaşayabiliyor oluşu, 10 lt de bakılması gerektiği anlamına gelmez. Tankın tamamını kullanan türler için tank,ne kadar büyük olursa o kadar iyi olur.

Canlıların kavga gürültü ya da belirgin bir stres ve mutsuzluk belirtileri olmadan doğal davranışlarını gözlemleyebilmeniz gerekir.

Fakat şunu farkettim, sığ kapta baktığım blıklar, derin kaba alınca diğerlerinden farklı yüzüyorlar. Dengelerini sığ kap için ayarladıklarından kuyrukları aşağıda yüzüyorlar ve yüzüşleri daha kısa. Kalıcı bir durumsa o zaman Demek ki belli bir derinlik şartı olması lazım. Sonuçta balığın fiziki gelişimini etkilememesi lazım. Kek kalıbını sadece bitki için kullanacağım demek. Her durduğunda yerden destek alıyor olması kaslarını zayıf tutmuş olabilir.