Akvaryum.Com
  • Hava Taşı Mı Pipo Filtre Mi?


    Profil resmi
    Azer63

    Merhaba arkadaşlar elimde böyle bir filtre ve 8w çift çıkışlı hava motoru var. Bir çıkışa bu filtreyi bağlayacam. Boş kalan çıkışa da hava taşı veya pipo filtre arasında kaldım. Estetik açısından hava taşı, sağlık açısından pipo filte diye arada kaldım sizce hangisini bağlayayım?
    Akvaryum ölçüsü 80x35x43
    Fikirlerinizi alabilir miyim

    [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/257086/260420251733461.jpg[/IMG]

    Profil resmi
    Taha_0671

    Gördüğüm kadarıyla akvaryumun büyük ve iç filtre var. Şuan elinde bulunan 2 filtreyide kullanırsan 3 adet filtren olacak ve bence gerek yok çünkü bir akvaryuma 3 filtre gereksiz olur bana göre. Onun yerine hava motorunun bir çıkışına filtreyi(çok şart değil) diğer çıkışına da hava taşını bağlayabilirsin daha estetik olur

    (2) (31)

    Metilen Mavisi


    Profil resmi
    Taha_0671

    2 tane hasta Lepistesim var, ve karantina tankına alıp metilen mavisi damlattım. Balıklarım suda ne kadar durmalı? Banyolama yönteminden ziyade iyileşene kadar dursa ölme ihtimali var mı? Şimdiden teşekkürler

    (0) (13)

    Hagen Kumda Başarı


    Profil resmi
    beyazesekliprens

    Değerli akvarist arkadaşlar.
    60 40 tankımda hagen kum diye adlandırdıkları siyah kum var. Çeşme suyuyla Monte Carlo taban bitkisinde başarılı olan varmı. Ozmos su parası artık cebimi deldi. Lütfen yardımcı olun. Bitkili için tankımda CO2 var. Yapan nasıl başarıyor Çeşme suyuyla anlamıyorum. Nasıl bir yol izleyeceğim yardım lütfen?

    Profil resmi
    Hüdai

    1 beğeni
    Mevlüt Bey, aslında Hagen markasının artık kumu yok. Çok eskiden vardı belki ama artık yok. En azından ben yok biliyorum.

    Ben 120 60 50h akvaryumumda 3 lü kartuş filtreden geçen çeşme suyu kullanıyorum. İletkenlik çok artmışsa düşürmek için RO suyunu kullanıyorum. Monte Carlo bitkisini ise zemin yerine ADA Unzane Stone kayasında yetiştirdim. Bu hale gelmesi yaklaşık 8 ayımı aldı.

    Eheim Ph kontrol cihazı ile ph 6.6, aydınlatma 150w 8 saat (şu anda 4,5 saat), iletkenlik 250ppm civarında idi. Şimdi iletkenliği 120ppm düzeylerinde tutmaya çalıştığım için (discus çiftimi bu akvaryuma koydum ve olurda yumurtlarsalar yumurtaların mantarlaşmasını azaltmak için 100-1200ppm civarında tutmaya çalışıyorum ve hatta daha da düşürmem gerekecek) takviye olarak RO suyu da ilave ediyorum.

    [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/66766/260420251758101.jpg[/IMG]

    (1) (49)

    Probiyotik Ve Mineral Vitamin


    Profil resmi
    Eyyubican

    Selamlar. Flowerhorn sahiplendim yakın zamanda gelecek. Başlıkta belirttiğim üzere tatlı su probiyotiği ve mineral vitamin tozu markası önerebilecek kimse var mı? Kendim yem hazırlayacağım içine katmak için soruyorum.

    (0) (45)

    Salyangozlar Kargoda Ölürmü


    Profil resmi
    Karidesbey

    Merhaba. Atakan petshop dan dün 5 adet king koopa salyangoz aldım. Ama teslimat tarihi haftaya salı gözüküyor. 3 4 günlük bekleme sürecinde salyangozlara birşey olurmu.

    Profil resmi
    mutlubaba

    Canlı alış verişi hiç yapmadım malzeme alış verişimde ise asla bir sorunla karşılaşmadım

    (3) (78)

    Sessiz Hava Motor Önerisi


    Profil resmi
    wuutax

    Merhaba sumplu 80x40x40 akvaryumum var bunun için hava motoru arıyorum fakat salonda baktığım için sesi minimuma indirmem gerekiyor önerisi olan var mı?

    Profil resmi
    AtlasPoyraz

    Tetra ürünlerine bakabilirsiniz.

    (1) (64)

    Yeni Akvaryum Kurulumu Balık Kaybı


    Profil resmi
    OnderSavasci
    18:03
    Merhaba, yeni bir akvaryum aldım ve balıklarımı ayrı bir kaba alıp kumu ve bitkilerimi yeni akvaryuma koydum. Bulunduğum yerde sular çok kireçli olduğu için tatlı suyla akvaryumu doldurdum. Bir gün sonra yaklaşık 30 tane lepistes ve yeni aldığım 3 moliyi yeni akvaryuma geçirdim. Yaklaşık 1 hafta sonra lepistesler tüm vücutlarını sallayarak yüzmeye başladı ve ani ölümler gerçekleşti. Bu arada tüm balıklar yem yemeye devam etti. Bir günlük bir süreçte tüm lepistesleri kaybettim ve molileri akvaryumdan ayırdım. Aynı yüzme şekli molilerde de oluştu ve bir gün sonra onları da kaybettim. Bu arada molileri aldığım petshop ile görüştüm çünkü molilerle aynı anda 3 midye aldım ve biri hiç hareket etmedi ve ağzını açmadı. Mantar olacağını nitrozone kullanmamı söyledi. Bulunduğum yer nedeniyle internet siparişini verdim ancak gelene kadar olan oldu balığım kalmadı. Yeniden balık almadan hastalık olmadığına ve amonyak zehirlenmesi olmadığına emin olmak istiyorum. Nasıl ilerlemem gerektiği konusunda yardımcı olur musunuz? [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/258534/230420251803031.jpg[/IMG]

    Profil resmi
    OnderSavasci

    [QUOTE=NightWist]Denge kurulmamış bir akvaryuma aniden balık eklemişsiniz. Olması gereken olmuş.[/QUOTE]

    Daha önce sorun olmamıştı, hatta bıraktığım akvaryum su kaçırdı. Kovaya aldım balıkları, akvaryumu silikonlayıp eski suyu almadan tamamen yeniden kurdum akvaryumu bir gün sonra balıkları akvaryuma aldım. Yaklaşık 1 sene olmuştur. Kaybettiğim balıklar bunlardı. Bunu tecrübe etmemiş olsam tekrarlamazdım. Ama doğru tabi söylediğiniz. Peki bu durumda akvaryuma az adetli balık alarak (arkadaşımdan lepistes alıcam) deneme yapayım mı? Petshopun söylediği mantar anlamlı gelmedi. Akvaryumun dengesinin oluşması için balıkta olmalı diye düşünüyorum. Akvaryumda özel bakım gerektirmeden kendi kendine çoğalan balıkları tercih ediyorum. Beyaz - turuncu moliler hoşuma gitti, farklı öneriniz var mı?

    (6) (162)

    Çatlak Akvaryum


    Profil resmi
    mehmetbt

    Elime böyle bir akvaryum geçti fotoğraflardaki gibi çatlakları var ama su kaçmıyor denedim.Ve akvaryumun tabanındaki camda yamukluk var dokununca sallanıyor bir köşesi biraz yukardan silikonlanmış bu akvaryumu kullansam ilerde problem olur mu?


    [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/253482/260420251525161.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/253482/260420251525211.jpg[/IMG]

    (0) (44)

    Akvaryum Hobisi Sohbetleri


    Profil resmi
    MasterChief
    15:24
    16 beğeni
    Akvaristliğin üzerimizdeki etkisi hayatımızın farklı alanlarında kendini gösteriyor. Yolda bir akvaryumcunun önünden geçsek, içeride hangi türlerin olduğunu merak ediyoruz. Bir hobidaşla karşılaşsak, ayaküstü de olsa akvaryum dünyası ile ilgili sohbet keyif veriyor. İş yerinde akvaryum bilirkişisi edasıyla insanlara doğruları anlatma gayretindeyiz. Doğada gezinirken, gözlerimiz akvaryumumuza doğal bir dekor arama peşinde.
    Son olarak kendimden örnek vereyim, yeni araba aldım, rengi mangrov yeşili. [:)]
    Akvaryumla ilgili en iyi forum olan akvaryum.com üyelerini bu başlık altında sohbete davet ediyorum. Hobinin üzerinizdeki etkileri neler?

    "Hobici kültürü"ne olumlu katkıda bulunması dileğiyle...
    [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/231847/121020241510441.jpg[/IMG]

    Profil resmi
    ArifhbsAquatics

    1 beğeni
    Geçmiş olsun depremi hisseden herkese. Tankları full doldurmayın; 8-10 cm boşluk kalsın. Ben Maraş depremlerini Sivasta yoğun yaşadım. Tanklarımın hepsinde su eksildi, 10 cm boşluk bıraktığımda neredeyse su eksilmesi yaşamadım. Tüm tanklarım en full üstten 10 cm boşluk bırakılarak dolduruluyor o günden sonra.

    (240) (12643)

    Filtre Önerisi


    Profil resmi
    Berkayv
    18:49
    80.40.50 akvaryumum var sunsun hw 302 dış filtre almayı düşünüyorum uygunmudur ve iyi bir filtremidir?

    Profil resmi
    neomeo

    [QUOTE=Berkayv]80.40.50 akvaryumum var sunsun hw 302 dış filtre almayı düşünüyorum uygunmudur ve iyi bir filtremidir?[/QUOTE]
    Fazlasıyla karşılar. İyiliği konusunda ben kullanmadım ama çok şikayet de duymadım. Kullanan rkadaşlar varsa iyiliği konusunda yardımcı olurlar.

    (1) (77)
  • SON MESAJLAR

    GÜNCEL 100 TANITIM

    SON İLANLAR

    FORUM İSTATİSTİKLERİ

    • 3,797,668 Mesaj
    • 408,613 Konu
    • 91 Forum
    • 145,128 Forum Üyesi
    • 1,466 Özel Forum Üyesi
    • 29 Kıdemli Akvarist
    • 1,941 Dün Giriş Yapan Üye

    Şu ana kadar en fazla 1365 kişi 27.03.2012 23:21 tarih ve saatinde çevrim içi oldu.

    Akvaryum Tanıtımı

    Küp Nano Bitkili Akvaryum


    Profil resmi
    DemAktas - 23:19

    Ölçüler: 30 x 30 x 30
    Canlı Türleri: Lepistes ve Karides
    Bitki Türleri: Monte Carlo, Lotus Zenkeri, Juncus Repens, Fissidens Sp. Fox
    Tankın Yaşı: 2 ay
    Filtrasyon ve Işıklandırma: Haqos Askı Dış filtre, Armatürk 30 cm aydınlatma, limon tuzu ve karbonatlı co2 karışım.
    Tasarım ve Dekorasyon: Tabanda Aquamins California Black Sand, Creaqua Twigy dal parçaları ile kendimce yapmış olduğum bir dal parçası.

    Merhaba arkadaşlar. Yaklaşık 10 yıldır akvaryumum olmasa da iyi kötü buraları takip etmeyi bırakamadım ve sonunda karşıma çıkan ufak fırsatlarla malzemeleri toparlayıp böyle küçük ve amatörce bir bitkili akvaryuma giriş yaptım. Tabi bu işin sonu yok. İnsan istedikçe daha da istiyor ve bitmiyor [:D]
    Neyse arkadaşlar çok basitçe anlatmak gerekirse küçük dallarla yapmış olduğum ağaca Moss sardım. Akvaryum küçük olunca juncus repenslerin arkada çok kaybolmayacağını düşünerek arka planda onları kullandım. Tabi ki her zaman hayalimde bir zemin bitkisi vardı bu sebeple bu işe basit olarak monte carlo ile giriş yaparak yola devam ettim. İlerleyen süreçte lotus soğanı elime geçti ve akvaryumun boş bir köşesine bıraktım. Hızlı geliştiğini biliyordum ama bu kadar kök canavarı olduğunu bilmiyordum gerçektende. Şimdilik böyle. Monte carlolar biraz daha kaplama işini bitirince büyük ihtimal daha farklı tasarımlara girişeceğim. Şimdiden teşekkür ederim. Olumlu olumsuz tüm yorumlarınıza da açığım.
    [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/158958/110320252318341.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/158958/110320252318391.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/158958/110320252318421.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/158958/110320252318441.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/158958/110320252318481.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/158958/110320252318531.jpg[/IMG]

    (12) (15) (6)
    Canlı Tanıtımı

    Ultra Amatör Fotoğraf Çekimleri


    Profil resmi
    oguzozt - 01:00

    Ramazanın olmazsa olmazı güllaç ise akvaryumda olmazsa olmazı şekerim [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/206358/210320250058241.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/206358/210320250058251.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/206358/210320250058271.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/206358/210320250058281.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/206358/210320250058291.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/206358/210320250058301.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/206358/210320250058321.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/206358/210320250058341.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/206358/210320250058351.jpg[/IMG]

    (6) (17) (18)

    En Güncel 50 İlan


    Forumda Son Konular


    SON MESAJLAR

    Balıklarda ve Yumurtalardaki Mantar Hastalığı


    Profil resmi
    unotim123 - 08:10

    AKVARYUMDAKİ PAMUK TARLASI
    Bilindiği üzere sucul yaşamda en sık rastlanılan hastalıklardan biri de mantardır. Balıklar üzerinde mantarlı bölgeler olabildiği gibi, anaçlardan elde ettiğimiz yumurtalar da aynı unsur tarafından sürekli bir tehdit altındadır. Tedaviler için çeşitli ürünler mevcut ancak biz, bu ürünleri anlatmaktan çok öte, savunan ve saldıranı tanıyacağız.

    Sucul yaşamda 2 tür mantar bizim karşımıza tehdit olarak çıkmaktadır. Bunlar Achyla sp. ve Saprolegnia sp.dir. Bunlardan ise en sık karşılaştığımız 2.tür, yani Saprolegnia sp.dir. Dolayısıyla bu tür bizi diğerinden daha çok ilgilendiriyor.

    Saprolegnia sp. daha önceleri klasik bir küf mantarı sanılsa da son yıllarda, hücre duvarında kitinle beraber selüloz da bulundurduğu saptanmıştır. Bu durum onu alışılagelmiş küf mantarlarından farklı kılar.

    Ortam koşullarına dayanımı çok yüksektir. Bu nedenle korunmak ve hastalık geldikten sonra da bertaraf etmek zordur. 3 – 33 santigrat derece arasında yaşayabilir. Bu kadar geniş bir aralık tüm sucul canlıları kapsamaktadır. Çünkü hemen hemen tüm sucul yaşamların alt ya da üst sınırları bu aralık içindedir. Bununla birlikte yine çok geniş pH aralığına ve tuzluluk aralığına da dayanıklıdır. Bu gibi sebepler bu türe karşı açılan savaşların zorluk derecesini yükseltmektedir.

    Balıklar için hastalık genellikle dudak ve kafa civarında başlar. Oradan tüm vücuda bölgeler halinde yayılım gösterir. Diğer tüm hastalıklarda olduğu gibi su şartlarının kötüleşmesi ve canlının buna paralel olarak bağışıklığındaki düşüş hastalığa yakalanma riskini artırır. Herhangi bir mantar hastalığı sonrasında tüm tank dezenfekte edilip, sonrasında balıklar eklense de bu tanktaki balıkların mantar hastalığına yine yakalanmayacağı anlamına gelmez. Hastalık etkeni her zaman suda vardır ya da havadan suya her an karışma potansiyelindedir. Mantar sporları uzun yıllarca canlılıklarını koruyabilirler ve çok sayıda dağılım gösterirler. Onlardan kurtulmak mümkün olmadığına göre düşmanı tanıyıp ona göre gardımızı almak yapılacak en doğru harekettir.

    Daha önce de söylediğimiz gibi su kalitesinin düşmesi ve balığın bağışıklığının zayıflaması mantarlar için bir fırsattır. Saprolegnialar fırsatçı patojen(hastalık yapıcı mikroorganizma) olduğu kadar aynı zamanda iç parazitler gibi, yaşamak için konak canlıya ihtiyacı yoktur ve dadandığı canlıyı öldürmek ona hiçbir dezavantaj getirmez. Canlıyı öldürdükten sonra da ondan beslenebilir ve çoğalabilir. Zaten bu yüzdendir ki, hangi koşulda ölmüş olursa olsun ölü canlıyı bir an önce akvaryumdan çıkarmak en akıllıcasıdır.

    Saprolegnia enfeksiyonlarına doğada en çok suyun ani olarak soğuduğu zamanlarda rastlanır. Bazı bölgelerde “Kış hastalığı” olarak da anılmaktadır. Bu mantar türünün yaşam aralığı her ne kadar 3 – 33 santigrat derece olsa da 15 santigrat derecenin altında daha çok spor üretmekte ve daha aktif bir yaşama sahip olmaktadır. Bu da daha yüksek hastalık potansiyeli anlamına gelir. Su değişimlerinde o türün kaldırabileceğinden fazla soğuk suyla değişim yapmak, canlıyı bu hastalığa açık hedef haline getirir. Balıklar soğukkanlı canlılar olduğundan değişen koşullara uyum sağlamak zorundadır. Su soğuduğunda suyun iletkenliği düşer. Bu durumda balığın vücuduna özellikle derisinden daha fazla su girer. Bu fiziksel stresle başa çıkamayan canlının zaten karşılaştığı şokla mukozası zarar görmüştür ve mantar sporlarına açık hedef haline gelir. Tabii ki bu türlere göre değişik oranlarda etki eder ancak unutulmamalıdır ki burada değişen sıcaklık miktarı değil, sıcaklığın hangi değere düştüğü önem taşır.

    Balıklarda Saprolegnia sp.ye karşı 3 tip savunma sistemi vardır.

    Birincisi, mukoza yenilenmesi sayesinde mantar sporlarının eski mukozayla birlikte balığın üstünden atılmasıdır ki bu yüzden sıcaklığın artırılması bu gibi hastalıklarda olumlu sonuç verir. Mukozanın yenilenme hızı artacağından ve mantarın veya beyaz benek gibi hastalıkların dayanımı sıcaklık arttıkça düşeceğinden uzaklaştırılması kolay olacaktır.

     İkincisi, mukozadaki morpogen adlı hücrelerin mantar üremesini durdurmasıdır ama bu mantarı yok etmeye yeterli değildir. Şüphesiz ki, lezyonların tüm vücuda yayılmasını önler ama tedavi edici tarafı yoktur.

    Üçüncüsü, gelişmekte olan mantar hücrelerine karşı verilen hücresel cevaptır. Ancak zaten balığın bağışıklığı düşükse bu basamak hiç etkili olmayacaktır.

    Görüldüğü gibi mukoza balığın korunması için çok önemli bir bariyerdir. Bu yapıyı korumak balığı korumayla eşdeğerdir.

    Saprolegnia ilk başlarda sadece doku kaybına neden oluyor gibi görünse de zamanla kanda sulanmaya neden olarak balığın ölümüne sebep olur. Bu durumu nispeten geciktirmek için tam mineral katkılarıyla suyu dengelemek gerekir. Bu durumda tam mineral katkılarını hastalığın seyri sırasında ve sonlandıktan sonra da suya eklemek en doğru olanıdır.

    Tedavi
    Tedavi için yıllardır akvaryumculukta kullanılan çeşitli solüsyonlar mevcuttur.

    Malahit yeşili
    Malahit yeşili bu konuda en etkili kimyasal ajandır. Malahit maddesiyle alakası olmamasına rağmen renginden dolayı bu isim verilmiştir. Etkili olmasına etkilidir ama kanserojen olması nedeniyle birçok ülkede ya külliyen kullanımı yasaktır ya da kısıtlı miktarda izin verilmiştir. Alabalık gibi yenilen balıkların kültürlerinde bu tip bir uygulama o canlıyı en az 110 gün yenilemez kılar. Yani içerdiği tehdit bu kadar büyüktür. Hobideki balıklarda kullanımı ise sonraki nesil yavruların genetik yapısının bozulmasına neden olur. Bu da dolaylı yoldan, uzun vadede verimi düşürür ve yeni nesillerin sağlıklı sürdürülebilirliğini engeller.

    Formalin
    Formalin %37 lik formaldehit solüsyonudur. Malahit yeşili kadar etkili olmasa da Saprolegnia için etkili bir tedavi aracıdır. Ancak kullanımının canlılar için ne kadar sağlıklı olduğu ve kullanan insana etkisi hala tartışılmaktadır.

    Hidrojen Peroksit (Oksijenli su)
    Hidrojen peroksit diğer ürünlere kıyaslandığında çevresini çok az etkileyen bir bileşiktir. Aynı zamanda Saprolegnia enfeksiyonlarını önlemek için etkili bir kimyasal ajandır. Ancak farklı balıkların verdiği farklı tepkiler, standart oran yakalamakta kararsızlık yaratmış ve kullanımı yaygınlık kazanamamıştır.

    Sodyum Klorür (Sofra tuzu)
    Sodyum klorür yani sofra tuzu, forumlarda alenen önerilse de yüksek dozlara çıkılmadıkça etkisi olmayan bir bileşiktir. Deniz sistemlerinde etkisini görebilmek için 30 gm/lt eklemeniz gerekirken, tatlı suda 15 gm/lt eklemeniz gerekir. Birçok tatlı su balığı ise bu oranlara dayanamamaktadır. Hal böyle olunca da uygulama sahası daralmaktadır.

    Metilen mavisi
    Hobide birçok marka altında satılmaktadır. Saprolegnia için çok kuvvetli bir önleme ajanı olmasa da hatırı sayılır düzeyde engelleme kapasitesine sahiptir. Ucuz ve kullanımının basit olması bu bileşiği hobide yaygınlaştırmıştır.

    Bunların yanında yapılabilecek en güzel tedavi desteği akvaryumu karartmak (ışıkları söndürüp mümkünse etrafını gazeteyle sarmak) ve sıcaklığı türün de dayanabildiği sınırlar eşliğinde yükseltmektir. Karanlık olması hem balıktaki stresin azalmasını sağlayacak hem de ışığa bağlı olan bazı hormonların (Örnek: Melatonin) seviyesinin yükselmesiyle beraber bağışıklığı artıracaktır.
     
    Yumurtalarda mantarlaşmanın ele alınması
    Bir şekilde balıkları yumurtlama aşamasına getirir ve onlardan yumurta alırız ama serüven burada sona ermez. Tam aksine tam da burada başlar. Bu safhadan sonra yumurtaların mantarlaşmaya karşı korunması lazımdır. O halde gelin videoyu biraz geriye sarıp macerayı baştan seyredelim.

    Kimi türlerin farklı teknikleri olsa da çoğu balığın ortak bir üreme şekli vardır. Önce dişi yumurtaları saçar ya da yapıştırır, ardından erkek döller. İlk bırakıldığında yumurta ve sperm zıt yüklüdür ve birbirlerini çekerler. Aynı zamanda yumurtalar türe özgü fertilizin enzimi salgılayarak da spermleri kendisine çeker. Fertilizin maddesinin türe özgü olması doğada ve bazen de akvaryumlarda meydana gelebilecek yanlış döllenmeleri önler. Yumurtanın en başta tek zarı vardır ve bir sperm tarafından delindiğinde hem yükü spermle aynı olur hem de 2.bir zar inşa edilir. Böylece başka spermlerin girmesini önlemiş olur. Mantarlara karşı yumurtanın asıl koruması 2.zardır. Bu zar ne kadar sağlam olursa mantar sporlarından etkilenmesi o kadar zorlaşır.

    Yumurta döllenirken şartların o tür için optimum olması sağlıklı bir 2.zar oluşması ve yumurtanın döllenebilmesi açısından önemlidir. Nispeten alkali sularda yaşayan türlerin yumurtaları, 2.zarda çok kalsiyum içerdiklerinden dolayı daha dayanıklı ve kalındır. Ancak döllenmeyen yumurtaların her iki durumda da savunmaları kalmamıştır ve böyle yapıların mantarlara karşı direnmesi beklenemez.
    Yumurtaları sert su ve yumuşak su balıklarının yumurtaları olarak 2 gruba ayırırsak şunları görürüz.
    Yumuşak su balıklarının yumurtaları daha ince zarlı, kalsiyumdan fakirdir. Karşıt gruba göre 1-4 gün gibi daha kısa sürelerde yumurtadan çıkış gösterirler ve yumurtadan çıktıklarında genel olarak vücut yapıları daha zayıftır.

    Sert su balıklarının yumurtaları ise daha kalın zarlı, kalsiyumdan zengindir. Karşıt gruba göre yumurtanın çatlama süreleri genel olarak bir iki hafta kadar sürebilir ve yumurtadan çıktıklarında daha sert vücut yapıları vardır.

    Bu bağlamda görüyoruz ki, yumuşak su balıklarının yumurta zarları daha ince olduğu için dış ortam koşullarına daha dayanıksızdır ve mantarlaşmaya daha meyillidir. Bu açıdan negatif bir etki var gibi görünse de diğer tip yumurtalara göre daha erken sürede açılarak başka bir yönden avantaj kazanmaktadır. Ancak sert sularda ve görece soğuk sularda döllenen yumurtalarda 2.zar daha sert ve kalın oluşur. Bu da zamanı geldiğinde yavruların yumurta zarlarını yırtıp çıkamamalarına neden olur.

    Yine sıcak suda 2.zar daha ince oluşurken, daha soğuk sularda daha kalın olmaktadır.

    Mantarların yumurtalara saldırma öyküsü
    Sevgili mantarcığımıza tekrar dönelim. Olgun mantar hücrelerinden önce kapsülsüz sporlar salınır. Bu kapsülsüz sporların ömrü birkaç dakikadır. Hemen kapsüllü hale gelmezlerse ölürler. Kapsüllü hale gelen sporlar, ikincil spor olarak adlandırılır. Bu ikincil sporlar saç diye tabir edilen bir uzantı çıkarırlar ve bir yere yapışma potansiyeline sahip sporlardır. Bu saç uzantısı aynı zamanda suda batmazlık sağlar ve rahatlıkla suda asılı durabilirler. Zaten enfeksiyon yapan mikrocanlıların da buna ihtiyacı vardır. Eğer hareket kabiliyetleri kısıtlı olsaydı daha az canlı dokuya ulaşabilirlerdi.

    Kapsüllü sporlar suda salınırken tabiri caizse kanca şeklindeki saç çıkıntısıyla yumurtaya tutunur. Bunu başardıktan sonra geriye yumurtanın içine girmek kalmıştır. Yumurtayı besin kaynağı olarak kullanabilmesi içinse öncelikle 2.zarı geçmesi gereklidir. Mantıken 2.zar ne kadar kalın ve sert olursa geçişi de o denli zor ve uzun olur. Şöyle yorumlayabiliriz. Yumuşak su balıklarının yumurtaları daha kolay ve çabuk mantar olabilirken, daha erken yumurtadan çıkarlar; sert su balıklarının yumurtaları ise daha zor ve uzun sürede mantar olabilirken, daha uzun sürede yumurtada çıkarlar.

    Mantarlar enfekte ettikleri yumurtaların içindeki besini kullandıktan sonra olgun birer mantar halinde dışarıya açılırlar ve sporları su ortamına salarlar bu da başta bahsettiğimiz döngüyü başlatır. Mantarlar da bakteriler gibi organik bileşiklerden beslenirler ve enerji alırlar. Suyun kalitesi ne kadar yükselirse sayıları ve enfeksiyon yapma kapasiteleri o kadar azalır.

    Yumurtalarda mantarlaşmayı önlemek
    Temel olarak 3 tip etki vardır.
    1-) Mekanik etki
    Kapsüllü sporların tutunup enfeksiyon yaptığını söylemiştik. Yumurtaların bulunduğu alandaki akıntı hızı sporların yumurtalara tutunabilme oranlarını belirler. Yani, bir diğer deyişle; akıntı ne kadar çoksa sporların yumurtalara tutunması o kadar zorlaşır. Aynı zamanda akıntı vererek ve suyun üst seviyesinde dalgalanmasını sağlayarak veya hava taşı kullanarak sudaki oksijen kapasitesi artırılabilir. Bu da yumurtanın sağlıklı gelişip kendini koruyabilmesi açısından önemlidir. Yetersiz oksijen seviyesi ve yüksek organik bileşik değerleri yavrunun gelişimini oldukça kısıtlamakta ve mantar enfeksiyonuna yakalanmasını kolaylaştırmaktadır.

    2-)Kimyasal etki 
    Makalenin başında ifade ettiğimiz bileşikler aynı zamanda yumurtalar için de kullanılabilirdir. Ancak yapacağımız kimyasal katkının zamanı da çok önemlidir. Yumurtaların çıkışı gün-derece cinsinden ifade edilir. Şöyle ki 25 derecede 4 günde çıkan bir yumurtamız olsun. Bunun çıkış süresi 100 gün-sıcaklık’ tır. Genellikle yumurtanın toplam yaşam diliminin %0.5 lik zaman diliminde yumurta aktif olarak gelişmeye ve yavru hızla büyümeye başlar ve yumurtanın hassaslığı bu dönem itibariyle başlamış olur. Bu yüzden böyle bir tür için ideal kimyasal ekleme zamanı bu sınır zamana ulaşmadan önce yapılandır. Yani yarım saat içinde eklenilecek kimyasalın bir an önce eklenmesi daha doğru bir adım olur. Daha sonrasında da toplam zaman diliminin %50-70 lik zaman diliminde yumurtada 2 tane gözün belirdiği gözlekeli evre başlar. Bu iki evre arası yumurtanın mekanik olarak en hassas olduğu zaman dilimidir. Gözlekeli evreden sonra ise çevreye direnci daha yüksektir. Bu evreden sonra yumurtalar istenirse taşınabilir, hareket ettirilebilir. Bu duyarlı olduğu başlangıç ve gözlekeli evre arası zaman diliminde yumurtaları dış etkilere karşı korumayı başarabilirsek genelde sonrası için endişelenmeye pek de gerek yoktur. Yumurtanın içindeki yavruyla zar arasındaki bağlantı iyice zayıflamış ve boşluk artmıştır. Bu da mantarların yumurtanın içine hiflerini uzatmasını zorlaştırır. Mantarlaşan yumurtaların ayrılması da önemlidir ancak her ne olursa olsun bu işlem gözlekeli dönemi takiben yapılmalıdır. Aksi takdirde yumurta zarlarına zarar verilebilir. Aynı zamanda plastik ya da tahtadan yapılmış pensler ya da cımbızların kullanımı bu iş için daha uygundur. Verdiğim % lik zaman dilimleri kesin zaman dilimleri olmamakla beraber kabaca ortalama değerlerdir. 

    Işık hem organik maddeleri parçaladığı hem de zar yapılarını bozabildiği için yumurta zamanı yakılmamalıdır. Özellikle beyaz tondaki ışıkların kullanımından kaçınılmalıdır. Yumurtalarına bakan türler için ise mavi ya da soğuk renk tonlarındaki ışıklar tercih edilebilir.

    3-) Biyolojik etki
    Saprolegnia türleri ve bazı bakteriler arasında rekabet vardır. Bu temelde besin rekabetine dayansa da farklı sebepleri olduğu da düşünülmektedir. Genellikle, bakterilerin yoğun olarak bulundukları noktalara yakın olan yumurtalar biyolojik etki sayesinde mantar enfeksiyonlarına karşı ekstra bir korunma sağlamaktadır. Bakteri kolonileri ne kadar büyükse korudukları bölge ve koruma etkileri de o kadar büyük olur. Birçok yumurta dizen balığın yaprakları daha çok tercih ettiğini, hatta daha çok eski yaprakları tercih ettiğini görürsünüz. Özellikle Echinodorus sp. türü bitkilerde eski yapraklar bakterilere geniş yerleşim alanları sunduğu için yumurtalara destek olmaktadır.

    Bu 3 yöntemden ilk başta sağlanması gerekilen mekanik etkidir. Her ne olursa olsun mutlaka suya ekstra oksijen kazandırmanın yolları aranmalı, su mümkün olduğunca yapılan su değişimleriyle veya karbon kullanımıyla organik yükten arındırılmalıdır. Oksijen seviyesinin yeterli düzeyde olması yumurtanın gelişimini de yakından etkilediği için birincil derecede önem taşır. Bu unsur sağlandıktan sonra diğer  iki etki düşünülmeli ve arzu ediliyorsa uygulanmalıdır. Balıkları etkilediği gibi suyu soğutma suretiyle yapılan su değişimleri mantar enfeksiyonu bağlamında yumurtayı da etkilemektedir.
     
    Yazan: Onur ŞAHİN
    İznim olmadan herhangi bir yerde yayınlanamaz.
    unotim1232012-07-11 11:31:03

    Cevapsız Konu
    Çatlak Akvaryum

    Profil resmi
    mehmetbt -

    Elime böyle bir akvaryum geçti fotoğraflardaki gibi çatlakları var ama su kaçmıyor denedim.Ve akvaryumun tabanındaki camda yamukluk var dokununca sallanıyor bir köşesi biraz yukardan silikonlanmış bu akvaryumu kullansam ilerde problem olur mu?


    [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/253482/260420251525161.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/253482/260420251525211.jpg[/IMG]

    Red tail big ear ribbon yavrum


    Profil resmi
    ibrahim35 -

    Ölçüler: Canlı Türleri: Bitki Türleri: Tankın Yaşı: Filtrasyon ve Işıklandırma: Tasarım ve Dekorasyon:

    (14) - (736)

    Malawi İzmir Akvaryum


    Malawi ve Tanganyika Cichlidleri'nin çeşidi kadar, Dennerle bayisi olması ile bitkili ve tropikal türlerde de oldukça iddialı bir akvaryumcu. Yüzlerce akvaryumu bulunan, hobicilere hitap eden bir mekan.

    www.malawiizmir.com/

    izmir

    Son 50 Tanıtım


    Profil Yorumları

    Eski Over Halfmoon Bettam


    Profil resmi
    Heinzen - 18:10

    [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/214159/230220221805131.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/214159/230220221810091.jpg[/IMG]

    (13)
    Canlı Tanıtımı

    TREES ON THE HİLL


    Profil resmi
    eroltaşdelen - 17:56

    Canlının Türü: Canlının Boyu: Canlının Diğer Özellikleri:

    (10) (0) (116)
    Red tail big ear ribbon yavrum

    Profil resmi
    -

    http://www.akvaryum.com/Yarisma/resimler/02032019001203840.jpg

    () ()
    Sohbeti tam ekranda aç  

    Ana sayfa gösterim biçimi: Günün ilk açılışında genel bakışı, kalanında akışı göster. (Varsayılan) Her zaman akışı göster. Her zaman genel bakışı göster.

    İstanbul


    Trend Akvaryum

    240 adet akvaryumda satışa sunulan balıklar, bitkiler ve karidesler, geniş malzeme ve yem stoğu ile hem deniz hem tatlı su canlıları satışı yapmakta olan Trend Akvaryum Türkiye'nin en büyük tatlı su akvaryumcusudur. Geniş ürün yelpazeli sanal mağazası da bulunan firma Üsküdar'da bulunmaktadır.

    İzmir


    Malawi İzmir

    Malawi ve Tanganyika Cichlidleri'nin çeşidi kadar, Dennerle bayisi olması ile bitkili ve tropikal türlerde de oldukça iddialı bir akvaryumcu.

    Ankara


    Doğa Akvaryum

    Tetra türleri, canlıdoğuranlar, cüce cichlidler, discus ve pek çok bitki türünü bulabileceğiniz bir akvaryumcu.

    Adana


    Guppy Pet Shop

    Geniş yelpazeli sanal mağazası ve dükkanıyla Anadolu'nun en öne çıkan firmalarından.

    Son 24 Saatte En Çok Mesaj Gelen Konular


    Son 24 Saatte En Çok Beğeni Alan Konular