Nehirlerimiz ve göllerimiz.
Merhabalar herkeze. Bir çoğumuz gibi kısa şortlarla gezindiğimiz zamanlarımızda yerleşti bu tutku , bu sevda benimde içime.İlkokul zamanlarında matara taşınırken annelermiz harçlığımızı balığa verdiğimizi öğrenmesin de aman kızmasın diye o mataralara saklayıp eve soktuğumuz balıklarımız zamanıydı.Bundan 20 yıl önce akvaryum dış filtresi demek bu hobinin ferrarisi , porche'si demekti ki kaldı ki akvaryumcular bile sump sistemi ne demek bir dış filtre ile tüm akvaryumalrını temizlemek derdindeydi :)İşte o zamandan bu zamana değişen teknoloji , internet , malzeme çeşitliliği ve bunlara ulaşım kolaylığı gibi etkenlerinde oluşmasıyla çok şükür artık türkiye de yavaş yavaş HOBİCİLER tarafından bu hobi bir yere geliyor.
Üniversitelerimize bağlı fakulteler ve ilgili bölümleri gerek ülkemizde yaşayan tüketim amaçlı su canlılarını gerekse çok ufak miktarlar da dahi olsa akvaryum için üretimler yapabiliyor.Ama insan sormuyorda değil kendine.Amazon balıkları , afrika balıkları , amerikan balıkları , asya balıkları ve diğer türler.Tamam nehirleri habitatları milyonlarca yıl önce oturmuş kara parçaları ve doğal alanlar buralar.Acaba bizimde yüz ölçümümüz bu kıta veya deltaların yanında çokçok ufak kalsada bizimde fırat , dicle , kızılırmak , yeşilırmak , sakarya , menderes , seyhan , ceyhan , meriç vb. gibi akarsular vs nehirlerimiz ve beysehir , iznik , eğridir , çıldır .küçük ve büyükçekmece vb.gibi yüzlerce irili ufaklı göle ve göletlerimiz var iken bizim tatlı sularmızda sadece alabalık ve sazan mı yetişir.:)Kaynaklar hep sınırlı , yapılan araştırmaların çoğu birbirnin devamı niteliğinde üzerine ekleme yapılmış.Bizim ülkemizde akvaryum ortamına adapte edilebilecek bir balığımız yok mu? Bilseydim çocukken küçükçekmece gölünde gümüş balığı tutacağız diye beyaz poşetleri yosunlu kayaların üserine örtüp yakaladığımız karidesleri kullanmazdım vallahi :)Şimdi yetiştirmeye çalışırdım.
Üniversitelerimizde , fakultelerde umuyorum bunlarla alakalı çalışmalar yapılıyordur.En azından birşeyler deneniyordur diyebilmelerini istemekteyim. Artık Afrika'dan f0'lar , Amazon'dan f0 ve daha nice çeşitli canlıları ülkemize getirebilen ve bakımını üstlenebilen hobicilerle oluşumuna devam eden bir topluluğuz.Her ay farklı bir türü edinen ve ülkemize getiren akvarist arkadaşlarımızın deneyimlerini okuyoruz.İnşaAllah yakın bir gelecekte bizlerde en azından karideslere , salyongozlara , tropheuslara , amazonlara ayırdığımız özel tanklar gibi kendi ülkemizde yetişen canlılarımızıda tanklarımızda misafir edebilir birçok varyetesini üretebiliriz.
Saygılarımla.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gambusya ve diğer vahşi lepistesler zamanında sinek larvalarını yemeleri için ithal edilip sularımıza salınmış yabancı balıklardır. Japon balıkları çok sağlam olduklarından bir çok belediye ve vatandaş özellikle göletlere bu balıklardan bırakıyorlar, örnek Pamukkale. Nemruttaki balık yerel olabilir. Asıl en önemli balığımız, Kangal balığı Garra Rufa ,fakat ona da sahip çıkamamışız. Şu anda dünyanın her yerinde üretiliyor. Türkiye'de de insanlar ithal edip üretmeye çalışıyor. Tabii ithal olanlar bizdeki orjinaller değil asyalı adi ve tedavi özelliği daha düşük olan akrabaları. Bu balık dünyada sadece Türkiye, İran ve Irak'da bulunuyordu hatırladığım kadarıyla. En değerli olanı da Türkiye menşeili olanlar. Zamanında bu balığı kaçıranlar üretip yüksek fiyata satıyor şu anda.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir