Karides üretimi ve bakımı
Gönderim Zamanı: 27 Şubat 2014 15:58
Karides türlerini sizin kadar geniş kapsamda ve uzun süreli üreten ülkemizde tek siz varsınız Timur Bey. Winterpause konusunda herkesin azçok fikri vardır, ancak + yada - leri öyle 8-10 akvaryumla, 1-2 yılda anlaşılacak bir olgu değil bence.
Benim de, kendime göre naçizane düşüncem ve denemelerim var, şu an için başarılı gidiyor gibi görünse de, bunun sebebi winterpause mıdır, başka uygulamalarım mıdır açıkçası bilmiyorum.
Alpay
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 27 Şubat 2014 21:40
[QUOTE=timur eker]Evet, Hakan bey yüksek işletimden bahsettiğine göre sanırım 25-30 ppm civarı bir CO2 miktarı hedeflemiş ve ph kontrol cihazını ona göre ayarlamış. Bu da 0.5 watt/litre ve üstü bir aydınlatma gücünde genel olarak tercih edilen bir CO2 yoğunluğudur.
http://www.akvaryum.com/co2__khph_tablosu_makaler_37_3607.asp
GH ölçmek veya iletkenlik ölçmek konusunda ise tavsiyem çok ayrıntıya takılmayın. Hangi ölçümleme size daha kolay geliyorsa o yoldan gidin. Ben iletken ölçer tercih ediyorum, hem kullanımı daha pratik, hem de suyun kirliliği konusunda daha iyi fikir veriyor bence.
Kefir evet, tavsiye ederim. Kesinlikle ev yapımı olmalı, markette satılan hiçbir işe yaramadığı gibi sakıncalı sonuçlar doğurabilir. Probiyotikleri sadece karidesler için değil, kendiniz için de düşünün derim.
[/QUOTE]Nasıl yapılır sormak yerine bir video ekleyeyim ama karides tankında nasıl kullanacağımızı sorayım tabi :)
Ulvi Özuğur 2014-02-27 21:44:22
http://www.akvaryum.com/co2__khph_tablosu_makaler_37_3607.asp
GH ölçmek veya iletkenlik ölçmek konusunda ise tavsiyem çok ayrıntıya takılmayın. Hangi ölçümleme size daha kolay geliyorsa o yoldan gidin. Ben iletken ölçer tercih ediyorum, hem kullanımı daha pratik, hem de suyun kirliliği konusunda daha iyi fikir veriyor bence.
Kefir evet, tavsiye ederim. Kesinlikle ev yapımı olmalı, markette satılan hiçbir işe yaramadığı gibi sakıncalı sonuçlar doğurabilir. Probiyotikleri sadece karidesler için değil, kendiniz için de düşünün derim.
[/QUOTE]Nasıl yapılır sormak yerine bir video ekleyeyim ama karides tankında nasıl kullanacağımızı sorayım tabi :)
Sanırım nispeten katı halde topaklanan kültürü kullanıyorsunuz, kurutsak acaba nasıl olur, olur mu? Bir de akvaryumlar için uygulamasını anlatırsanız çok makbule geçer Timur Bey...
Kefir nasıl yapılır? Video
[VID]http://www.youtube.com/watch?v=ppmhx0G-NfY[/VID]
Kefirin faydaları => http://saglik.bugun.com.tr/kefirin-9-faydasi-haberi/200686
Bir soru daha :)
Snow white, golden bee gibi türler mosura hinomaru gibi türlerle çaprazlanarak beyazlıkları arttırılabilir mi? Bu türleri birlikte beslemenin bir sakıncası var mı? Daha genel kapsamda arı türlerinin birbirleri ile bakılmayacak, bakıldığında sorun çıkartabilecek varyeteleri var mı? Varsa nelerdir?
Türlere değinmişken kafam bayağı bir karışmıştı, bana faydalı olan bir kaç fotoğrafı buraya da ekleyeyim... Belki faydalı olabilir...
Fatih Bey'den 10 adet daha snow white aldım, amacım sorudaki değil ama olursa da hayır demem, daha çok saflık ve sadeliklerini seviyorum, mosuralardan başım döndü, yok crown yok no entry :))
Bu golden bee'de taiwanlarda görülen "nokta nokta" durumu belirgin, taiwan bee'ye bir gidiş mi bu yoksa alakası yok mu? Bu bağlamda acaba cbs türleri eşleşmesinden doğabilecek muhtemel taiwan bee karideslerin tw olup olmadığını nasıl anlıyoruz? Bir soru dedim ama iki oldu, kusuruma bakmayın :)
Teşekkür Edenler: [T]185150,wiantona[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 28 Şubat 2014 12:07
[QUOTE=apisto]
[/QUOTE]
Alpay Bey,
Gerd hocanın 2006-2007 yıllarında kaleme aldığı bir deneyimi vardı, bahçesindeki süs havuzunda beslediği kirazlarla ilgili. Suyun sadece buz tutmaması için 50 wattlık bir ısıtıcı kullanmış kış aylarında ve 5 derecede dahi sorunsuz yaşadıklarından bahsetmiş. Karidesevi' ni kurma fikri bizim için bu yazıyı okuduktan sonra doğdu.
Ulvi Bey,
aktardan kefir mayası ve taze sağılmış veya günlük süt temin etmelisiniz. Mayayı süte katıp oda sıcaklığında karanlık bir yerde bekletiyorsunuz. Süresi size kalmış, 1-2 günde hazır oluyor. Biz 3 gün bekletiyoruz, o zaman daha koyu bir kıvama geliyor ve damak tadımıza daha uygun bir lezzette oluyor.
Hazır olunca kefiri süzüyorsunuz, mayayı suyla yıkıyorsunuz ve bir dahaki kullanım için buzdolabında saklıyorsunuz. Maya ASLA METAL ile temas etmemeli, o yüzden plastik süzgeç ve plastik veya tahta kaşık kullanmalısınız! Mayanız zaman içinde çoğalacaktır, beyaz kısımlarını ayırıp sarı olanlarını çöpe, fazlasını da komşulara.
Süzmüş olduğunuz kefir kullanıma hazırdır. Aslan payı siz ve ailenize gidiyor Karideslere bir damla veriyorsunuz, özgül ağırlığı sudan ağır olduğu için dibe çökecektir. İlk 1-2 uygulamada, alışık olmadıkları için çok iştah göstermeyebilirler, normaldir. Alıştıkları zaman severek yediklerini gözlemleyeceksiniz. Ayda 1-2-3 uygulama gayet yeterlidir. Amaç karınlarını doyurmak değil, bakterilerin bağırsak sistemlerine geçmesidir. Görüldüğü gibi mayayı değil, kefiri veriyoruz. Mayanın kendisi insan için de, karides için de sakıncalı olabilir. Aynı uygulamayı ev yapımı yoğurt için de tavsiye ederim.
Varjeteleri birlikte besleyebilirsiniz, sorun olmaz. Zaten yavrulardan herhalde her varjete çıkacaktır. Sadece kırmızı ve siyahların birlikte beslenmesi pek önerilmiyor. Beyazlık konusunda daha çok renk yoğunluğuna odaklanmalısınız. Her zaman renk pigmentleri daha yoğun olanları yeni üretim için tercih edin bence. Fotoğraflardaki pigsel hikayesi misali, çözünürlüğü daha yüksek karidesleri seçin
Bir CRS nin Taiwan melezi olup olmadığını görünüşünden anlayamazsınız, bu tamamen üreten ile aranızdaki güven meselesidir.
Karidesleriniz çok sağlıklı ve kaliteli görünüyor, Fatih kardeşimi kutluyorum. Bol bol üretmenizi dilerim.
Selamlar
timur eker 2014-02-28 13:31:02
Karides türlerini sizin kadar geniş kapsamda ve uzun süreli üreten ülkemizde tek siz varsınız Timur Bey. Winterpause konusunda herkesin azçok fikri vardır, ancak + yada - leri öyle 8-10 akvaryumla, 1-2 yılda anlaşılacak bir olgu değil bence.
Benim de, kendime göre naçizane düşüncem ve denemelerim var, şu an için başarılı gidiyor gibi görünse de, bunun sebebi winterpause mıdır, başka uygulamalarım mıdır açıkçası bilmiyorum.
Alpay
Alpay Bey,
Gerd hocanın 2006-2007 yıllarında kaleme aldığı bir deneyimi vardı, bahçesindeki süs havuzunda beslediği kirazlarla ilgili. Suyun sadece buz tutmaması için 50 wattlık bir ısıtıcı kullanmış kış aylarında ve 5 derecede dahi sorunsuz yaşadıklarından bahsetmiş. Karidesevi' ni kurma fikri bizim için bu yazıyı okuduktan sonra doğdu.
Ulvi Bey,
aktardan kefir mayası ve taze sağılmış veya günlük süt temin etmelisiniz. Mayayı süte katıp oda sıcaklığında karanlık bir yerde bekletiyorsunuz. Süresi size kalmış, 1-2 günde hazır oluyor. Biz 3 gün bekletiyoruz, o zaman daha koyu bir kıvama geliyor ve damak tadımıza daha uygun bir lezzette oluyor.
Hazır olunca kefiri süzüyorsunuz, mayayı suyla yıkıyorsunuz ve bir dahaki kullanım için buzdolabında saklıyorsunuz. Maya ASLA METAL ile temas etmemeli, o yüzden plastik süzgeç ve plastik veya tahta kaşık kullanmalısınız! Mayanız zaman içinde çoğalacaktır, beyaz kısımlarını ayırıp sarı olanlarını çöpe, fazlasını da komşulara.
Süzmüş olduğunuz kefir kullanıma hazırdır. Aslan payı siz ve ailenize gidiyor Karideslere bir damla veriyorsunuz, özgül ağırlığı sudan ağır olduğu için dibe çökecektir. İlk 1-2 uygulamada, alışık olmadıkları için çok iştah göstermeyebilirler, normaldir. Alıştıkları zaman severek yediklerini gözlemleyeceksiniz. Ayda 1-2-3 uygulama gayet yeterlidir. Amaç karınlarını doyurmak değil, bakterilerin bağırsak sistemlerine geçmesidir. Görüldüğü gibi mayayı değil, kefiri veriyoruz. Mayanın kendisi insan için de, karides için de sakıncalı olabilir. Aynı uygulamayı ev yapımı yoğurt için de tavsiye ederim.
Varjeteleri birlikte besleyebilirsiniz, sorun olmaz. Zaten yavrulardan herhalde her varjete çıkacaktır. Sadece kırmızı ve siyahların birlikte beslenmesi pek önerilmiyor. Beyazlık konusunda daha çok renk yoğunluğuna odaklanmalısınız. Her zaman renk pigmentleri daha yoğun olanları yeni üretim için tercih edin bence. Fotoğraflardaki pigsel hikayesi misali, çözünürlüğü daha yüksek karidesleri seçin
Bir CRS nin Taiwan melezi olup olmadığını görünüşünden anlayamazsınız, bu tamamen üreten ile aranızdaki güven meselesidir.
Karidesleriniz çok sağlıklı ve kaliteli görünüyor, Fatih kardeşimi kutluyorum. Bol bol üretmenizi dilerim.
Selamlar
Beğenenler: [T]189708,CenkP[/T][T]210712,tkahramaner[/T]
Teşekkür Edenler: [T]210712,tkahramaner[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 28 Şubat 2014 15:32
Timur Bey süpersiniz gayet net ve temiz bir anlatım olmuş, teşekkürler :)
[QUOTE=timur eker]Karidesleriniz çok sağlıklı ve kaliteli görünüyor, Fatih kardeşimi kutluyorum. Bol bol üretmenizi dilerim.
Selamlar [/QUOTE]
Ulvi Özuğur 2014-03-01 03:24:12
[QUOTE=timur eker]Varjeteleri birlikte besleyebilirsiniz, sorun olmaz. Zaten yavrulardan herhalde her varjete çıkacaktır. Sadece kırmızı ve siyahların birlikte beslenmesi pek önerilmiyor.
Beyazlık konusunda daha çok renk yoğunluğuna odaklanmalısınız. Her zaman renk pigmentleri daha yoğun olanları yeni üretim için tercih edin bence. Fotoğraflardaki pigsel hikayesi misali, çözünürlüğü daha yüksek karidesleri seçin [/QUOTE]
Teşekkürler... Setlerden iki akvaryum daha açacağız anlaşılan.
Yoğunluk derken beyaz veya kırmızı/siyah farketmez şeffaf yerleri az olanlar demek istiyorsunuz sanırım değil mi?
[QUOTE=timur eker]Bir CRS nin Taiwan melezi olup olmadığını görünüşünden anlayamazsınız, bu tamamen üreten ile aranızdaki güven meselesidir. [/QUOTE]
Peki nasıl anlayabiliriz? Sonuçta nasip olur üretirsek belki ayırmak isteyeceğiz, taiwan yavrularını nasıl seçebiliriz?
[QUOTE=timur eker]Karidesleriniz çok sağlıklı ve kaliteli görünüyor, Fatih kardeşimi kutluyorum. Bol bol üretmenizi dilerim.
Selamlar [/QUOTE]
Fatih kardeşim aslında "kristal karides" gönderdi :) "hiç anlamam, güveniyorum sen gönder" demiştim. Şimdi yeni yeni öğreniyorum ki hep sss grade göndermiş, gönderdiği "en düşük" diyebileceğim tür ss/s+ mosura/hinomaru :) bunların da kanında taiwan varmış... (Belki o daha iyi açıklar kan olayını)
Çok özel türleri besliyor, ben de hem kutluyor hem de teşekkür ediyorum tekrar...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 06 Mart 2014 03:22
Aslında bir makale yazıyordum ama sanırım burada madde madde yazarakta karides beslemek isteyenlere bilgi vermiş olacağız. Hemde belirli bir diyalog içinde,söyleşi tarzında ve sorulara cevap vererek anlatmak daha akılda kalıcı olacak. Umarım karşılıklı soru cevap şeklinde bildiklerimizi medeni bir şekilde tartışabiliriz.
Konu ben yazana kadar 6. sayfaya kadar gelmiş o yüzden en başından cevap vermek maksadı ile madde madde yazsam daha hızlı bir giriş yapmış olacağım. Umarım bu sayfada kaldığı için verilecek bilgiler kaybolup gitmez.
1-Karides akvaryumlarında kum şartmıdır? Aktif kumlar gerekli ve gerçekten işlevselmidir?Gh+ gibi mineral katkıları gereklimidir?
Evet! Karides akvaryumlarında kum şarttır.Karides akvaryumları için üretilen kumlar gerçekten işlevsel ve uzun vadede çok yardımcıdır.Gh ve diğer mineraller katkılar hobicinin( dikkati çekelim Hobicinin) en büyük yardımcısıdır(Malum kıtayı tekrar keşfetmeye gerek yok). Buraya kadar yazdıklarım karides hobisine yeni başlayan yada balıktan sonra karideside bir deneyelim diyen insanlar için geçerli! Gh,kh,ph,buffer,tds,mikrosiemens, fosforik asit, fosforik asidin buffering özelliği, çeşme suyu ile ozmoz suyu karışımından elde edilecek dğerleri bilen, bunları ölçebilen ve hatta bunları ölçmek için evinde testler barındıran insanlar için şart değildir. Fosforik asidin aslında karbonat döngüsünde yavaşlatıcı ve bu döngüyü devam ettirici özelliğini bilen insanlar için şart değildir. Evine ozmoz cihazı alabilen, yazıldığı gibi kalsiyum klorid,magnezyum sülfat,potasyum,kükürt,sodyum vs gibi mineralleri hassas bir şekilde tartıp dozlayabilecek,karışımların vereceği nihai bileşikleri tahmin edebilmeye yeteri kadar kimya bilgisine sahip insanlar için şart değildir. Bu böyle uzatılabilir.
Benim şahsi düşüncem hobi için hobiciye kesin ve kolay öneriler vermek gerektiğidir. Hobici o hevesi yakalayıp devam etmek istediğinde diğer detaylı yollar öğretilmelidir. Nasılki her yerin çeşme suyu aynı akmıyorsa verilecek şukadar suya şukadar osmoz ekle diye bir reçetede verilemez. Kaldıki ozmoz cihazı alabilen bir hobicininde hazır gh ürünlerini kullanması en akıllıca yöntem olacaktır. Ve hatta en ucuzu. Düşünün tanesi 20 tl den başlayan bir karidesten 20 adet alıp 400 tl para ödeyen bir hobiciye bu iş çeşme suyundada olur diyemezsiniz. Zaten ilk tavsiyemiz ne oluyor? Ucuz karideslerden başla,neocaridinalarda biraz tecrübe edin. Sonra daha narin türlere geçersin!
Diğer türlü maliyet hesabına girersek emin olun aktif kum,gh mineral vb gibi malzemelere verilen para, yaptım oldu maliyetinden çok çok daha ucuza mal olacaktır. Bunun yanındada bir hobici kazanılmış olur.
(Not: Lütfen insanların bilgi alacağını düşündüğünüz yardımcı olabilecek konulara denemediğiniz reçeteleri yazmayın. Kimyada olsa yemde olsa bu işler çok hassastır özelliklede can söz konusu olduğunda)
2-Karideslerin sınıflandırması nasıl yapılır? Hangi karides olduğu nasıl anlaşılır? Renk pigment neyi belli eder neyi anlamamıza yardımcı olur? Karidesim melez mi saf kan mı?
Bu soruda sadece caridina türlerinden crs,cbs,twbee türlerinden bahsettiğimi hemen belirteyim.
Yine şahsi fikir olarak karideste olsun balıkta olsun melez ve melezlemeye karşı olan bir insan olduğumu belirtmek isterim. En azından aldığım canlının yavrularınında annesi babası gibi olmasını beklerim. Bu karideste bazı türlerin iyi ıslah edilmesi ile aşılıyor. Yoksa twbee türündeki karideslerin tamamı melezlemedir. Ve hala netleşmemiş bir bilmecedir. Tayvanlı dostlarımız sağolsun. Her ne kadar tangerine tiger ile melezlendiği söylensede tangerine tiger karideste tupfel den türetilen bir melezdir. Melezleme olayı baya uzun o yüzden konudaki bir soruya hemen cevap verelim uzamasın.
Eğer atası melezlenmiş bir karidesiniz var ise sonraki çıkacak bütün yavrularınızda yine melez demektir. Bu çıkan yavrunun renginden belli olmaz. O yavrunun sonraki yavrusunun kendi gibi olmamasından ortaya çıkar. İşte burada bir piyango söz konusu, melez bir anaç takımı alan hobici hayalini kurduğu bir karidese çok ucuza sahip olabilir :)
Konuda geçen bir soruda twbee mi yoksa normal bir crs emi sahip olduğumu nasıl anlarım? dı.
Yukarıda bahsettiğim üzere zaten melez bir takıma sahipseniz yavrularınızın gnetik olarak normal bir crs vermesi imkansız! Sadece normal crs yada cbs e benzer yavrularınız olabilir. Melez hr yerde melezdir.
Son olarak bu madde için şunu da belirteyim; crs,cbs safkan türlerinin kaba tabirle kafasında iki beyaz nokta olur ve bu iki nokta hiçbir zaman kaybolmaz. Uzayabilir,yana yatabilir,öne kayabilir ama temelde hrzaman vardır.
3- Karideslerimin grade leri nedir? Bu madde konuda soru olarak yok ama sanırım bir eksik bilgi var onu düzltmek için yazıyorum.
S,SS,SSS,A,B,C gibi sınıflamalar ülkeden ülkeye farklılık gösterir ama hepsinde temel özellik türe özgü renk ve yapının kalitesini belirtmek için kullanılır. Mosura,Hinomaru,Crown,Flower,Tigertooth vb gibi ibareler (özllikle konudaki iki tablodakiler) saf kan CRS,CBS türleri için kullanılır ve renk patternlerini belli eder. Taiwan bee karideslerde bu tabirler kullanılmaz. En azından genel kabul edilmiş literatürde,yoksa kullanan yine kullanıyor :)
4-Renkten devam edelim.En kaliteli en güzel karides hangisidir?
Bunun cevabı; kesinlikle "Sizin beğendiğiniz dir" Ama yine bir genel literatür vardır ki oda en az olandır. İşte bu yüzden twbee karideslerin değerleri diğerlerine göre yüksektir tabiki bu durum üretildikçe gerileycektir.Mesela Bkk dediğimiz black king kong ilk duyurulduğunda 800 ila 2 bin dolarda alıcı bulmuştur. Şu an bu karides kalitesine göre 10-20 dolar civarlarındadır. Bunun yanında saf kan dediğimiz kaliteli PRL crs ve cbs ler, yıllardır saflaştırılan bizim "amaan be altı üstü crs cbs değilmi" dediğimiz üretimlerin fiyatları hala 2-5 bin dolar arasındadır. Dedim ya önemli olan sizin zevkiniz, örneğin snowwhite,golden dediğimiz karidesler muhteşem gelin beyazlıkları ile zarif ve çok etkileyicidir ama aslında pigment yoksunu karides demektir. Birde buna şeffaf kısımlar eklendiğinde arıza olarak görülür.
4-Kefir?......Onur (unotim123) ile bu konuyu konuşmuşluğumuz var :) Kendi düşüncelerimi buradanda paylaşmak istiyorum.
Saat epey geç olmuş.Eğer ilginizi çekti ise bundan sonrasını yarın ,yeni başlıklar olursada ekleyerek devam ederiz.
Levent.
Beğenenler: [T]210712,tkahramaner[/T]
Teşekkür Edenler: [T]123689,Özkan YILMAZ[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 06 Mart 2014 09:41
Levent Bey yazınızı okudum güzel bilgiler için teşekkür ederim. Ancak yazınızda bazı hatılı noktalar gördüm yada ben hatalı olabilirim. Melez karideslerle ilgili yaptığınız açıklamada genetik olarak bütün karideslerin melez çıkacağını aksinin imkansız olduğunu söylemişsiniz. Karideslerde baskın ve çekinik gen durumuna göre bu açıklamanız yanlış. Aşağıya açıklamamı desteklemesi için bir çizim atacağım ama öncesinde hangi genin baskın hangisinin çekinik olduğunu belirteyim. Karideslerde tayvan bee geni çekinik normal arı geni baskındır, renk olarak baktığımızda siyah renk baskın kırmızı renk çekiniktir. ben çizimimde baskın genleri büyük harfle çekinik genleri küçük harfle gösterdim.
tb---- çekinik tayvan bee
BE----baskın arı karides
B-----baskın siyah renk
r-----çekinik kırmızı renk
Çizimde de görüldüğü üzere melez iki siyah karidesin çaprazlamasından saf bir kırmızı arı karides çıkmıştır. Bu çaprazlamadan çıkabilecek bir çok kombinasyon vardır üstteki çizim sadece birini gösteriyor.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 06 Mart 2014 13:47
Ben de, Levent Bey'in bilgilerine katılıyorum.
Sadece Mutlu Bey'in dediği gibi 2 adet taiwan' dan dahi saf (saflık derken PRL/PBL leri kastetmiyorum, onların gen yapıları farklıdır, onlar bambaşka hikaye, burada bahsettiğim saflık taiwan geninin bulunmaması) arı çıkma ihtimali vardır. Heleki melez + taiwan birleşiminden (R1 +tw) bu ihtimal daha yüksektir. Melez + Melez (F1+F1) birleşiminden ise saf arı çıkma ihtimali neredeyse kaçınılmaz düzeydedir.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 07 Mart 2014 00:55
Tekrar merhaba, umarım keyifli bir konu olmaya devam ediyordur. Kaldığımız yerden devam edelim ama sanırım bu melez ve safkan olayında kafalar biraz karışmış. Bunu biraz açmamız gerekecek sanırım;
Öncelikle şunu belirteyim ki yanlış anlaşılmalara mahal vermeyelim: melez demek tu kaka demek değildir. Hatta bazı melezler umduğumuzdan da güzel olabiliyor :)) Ama kelimeyi tam manası ile anlamak gerekirse önce bir tanımlama yapalım sonra açalım.
Melez: Kendine has gen havuzuna sahip ve stabil bir canlıya, yine stabil yada daha önce gen havuzu genişletilmiş bir başka canlının genlerini aşılamaktır.
Örnek karides olmasın; mesela siyahi bir insan ile beyaz bir insanın evlenip çocuklarının olması! Bu yeni bir gen havuzuna sahip yani genişletilmiş yada çeşitlendirilmiş yeni bireylere sahip olmak demektir.
Şimdi bu noktada doğan yeni çocuk yada çocukların siyah, beyaz, esmer, mor, lacivert olup olmamaları onları görünür melezler haline getirir.Biz bilirizki tabiki anne ve babayı bildiğimiz için bunlar melezdir. Birde bu çocukların anne babalarını tanımıyoruz ama çocuğu siyah olarak gördük. Ozaman melezlik konusunda yorum yapamayız ve anne babasınında siyahi olduğunu düşünürüz. Uzatmayalım işin bilimsel yanı ile değerlendirirsek bu çocuklar gen havuzları genişlediği yada yeni eklemeler yapıldığı için melezdir. Önceki mesajımı tekrar gözden geçirmekte fayda var yada okumakta. Ne demiştik orijinal renkleri elde edebiliriz (bizim konumuzda safkan olarak geçti) ama sırf renk benziyor diye orijinal safkana döndük diyemeyiz. Melez her zaman melezdir. Bazı resim yada grafiklerde gösterildiği gibi 4 tane bb be r tb yazarak bir karidesin ne renk vereceğini basitçe anlatabiliriz belki ama bu karidesin safkan olduğunu ispat edemeyecek kadar da anlamsız bir bilimsel dökümandır. Görüyorumki biz hobicilerde özellikle karides için sadece renk olgusu gen okumaya yetmiş ve bu sayede safkan yada melez demişiz. Peki ya düşünelim, baş,bacak,anten,rostrum, göz, kuyruk vb gibi kısaca renk haricindeki diğer genler nereye gitti? Bunları göremiyoruz diye safkan türmü elde etmiş olduk? Tabiki olmadık. İşte bu yüzden melez anaçların yavrularıda her zaman melez kalır.
Genetik konusunu daha detaylı anlatabilirdik ama hobicilerin bilgi almasını amaçladığımız bu gibi konularda çokta kafa karıştırmaya gerek yok. Zaten hiçbir hobicininde genetik çalışması yapmayacağını düşünürsek boşu boşuna yazar çizer dururuz. İlgisi bu yönde olan kişilerde ayrı bir konu açabilir,bende bildiğim kadarı ile katılırım.
Kaldığımız yerden devam edelim;
4.Kefir nedir? Ne işe yarar? Faydalımı yoksa zararlımı?
Bu konuya girmeden önce karideslerin beslenme alışkanlıklarına bir göz atmak lazım. Karideslerin birincil besinleri yaşam alanları olan tabanda büyüyen mikro organizmalardır. Mikro organizma dediğimiz şeyler nedir? Bakteriler, algler, mayalar, vb gibi yaşam ortamında büyüyen mikro ölçkli canlılardır. Tabiki bitki artıkları, yaş bitkilerin çürümeye başlayan kısımları karideslerimizin menüsünde yer alır.Ama bu organik atıkların üzerinde yeşermeye başlamış organizmalar ilk besinleridir. İşte bu yüzden bir yaprağın doğal olarak kurumuş halini sularımıza atıp yem yapıyoruz. Unutmayalımki bu kahverengi yaprak oluşumunu yapan da işte bu toprak bakterileridir.
Uzatmadan kefire geçelim; yukarıda anlattığımız beslenme alışkanlıklarından kefirin aslında süper bir besin olması gerekiyor. Ki yüzdesel olarakta faydalı olabilir.Çünkü neticede mikro organizma ihtiva ediyor ve bizim karideslerimizde bunlarla beslniyor. Peki ya gereklimi? Hemen içeriğe bakalım. Kefir mayasında olan başlıca bakteriler lactobacillus acidophilus , bifidobacterium bifidum ve tabi sayısız maya ve diğer bakteriler. Diğer diye tanımladığımız bakterileri burada yazıp çokta kafa karıştırmayalım neticede karidese tatlı geldiği sürece yiyecektir ama kefir mayasının yüzdesel olarak çoğunluğunu oluşturan bu iki organizmayı açmak gerekli. Lactobacilluslar adları üzerinde laktozu laktik aside fermente eden bakterilerdir ve bilindiği üzere sütte laktoz yönünden zengin bir besindir. Bu yüzden bu besinde çoğunluğu oluşturmasıda normal. Bu lactobacilluslar karideslerimizin sindirim sistemindede bulunurlar. Kısaca besinlerdeki şeker bileşiklerini parçalayarak karideslerimize faydalı olmak için çalışırlar. Peki karidesimizin sindirim sisteminde yeteri kadar var olan bir bakteriyi karidese tekrar yedirmekmi daha faydalı olur yoksa bu yerleşik bakterilerin beslenmesi için gereken şeker bileşiklerinimi yedirmek faydalı olur? İşte burada karideslerimizin ihtiyacı söz konusu. İşlevsel bir sisteme yeni çark takıp makineyi bozmak yerine makineyi yağlayıp çalışmasını kolaylaştırmak en akıllıca yol olur. Ama makinede çark eksikse yerine yenisini takmak gerekir. Demekki duruma göre hareket etmek gerekiyor. Bunun yanında lactobacilluslar laktik asidi ortaya çıkartınca kefirdeki diğer organizmamız iş başı yapıyor. Ne yapıyor bu mayalar? Hepimizin bildiği üzere ethanol yani alkol üretmeye başlıyorlar. Ev yapımı kefirler en az %1-2 oranında ethanol ihtiva eder. Peki alkolü biz dezenfekte etmek için kullanıyorduk suya atınca ne olacak? İşte yararın zararı burada ortaya çıkmaya başlıyor. Toparlayalım, kullanım tariflerindede görüldüğü üzere kefir mayasının kendisini değil kefirin kendisini veriyoruz karideslere.Yani ortaya çıkan, fermente olmuş ürünü. Burada organizmanın kendisini kullanmıyorsak ozaman biz olduğunu farz ettiğimiz organizmaların yaşamasını idame ettirmiş oluyoruz.Kefirin özünde (mayasında değil)fermente olmamış laktoz, fermentasyon ürünü laktik asit,bir miktar alkol ve bolca yıkıma uğramış protein yani amino asitler ve prebiyotikler var. İyi bir besin gibi görünüyor. Dozunu abartmadıkça kullanılabilir ama şunuda unutmayalımki bu sentezlenenler karideslerimizin içinde de sentezleniyor. Besin değeri yüksek ölü mikro organizma yemlerini kullanmak, yada suyumuzdaki yaşaması gereken mikro organizmalara yem vermek bence en akıllıca yöntem olur. Tabi bu döngüleri kontrol edebilen profesyonellerin bu ürünleri kullanmasını engelleyecek bir durum yok.
5.Kışlama? Yarın devam edelim!(arkası yarın gibi oluyor ama yaz yaz bitmiyor:)) Yine eklenen konular olursa yada benim unuttuğum şeyler varsa hatırlatın ekleyerek devam ederiz..
nasdaq 2014-03-07 00:57:56
Öncelikle şunu belirteyim ki yanlış anlaşılmalara mahal vermeyelim: melez demek tu kaka demek değildir. Hatta bazı melezler umduğumuzdan da güzel olabiliyor :)) Ama kelimeyi tam manası ile anlamak gerekirse önce bir tanımlama yapalım sonra açalım.
Melez: Kendine has gen havuzuna sahip ve stabil bir canlıya, yine stabil yada daha önce gen havuzu genişletilmiş bir başka canlının genlerini aşılamaktır.
Örnek karides olmasın; mesela siyahi bir insan ile beyaz bir insanın evlenip çocuklarının olması! Bu yeni bir gen havuzuna sahip yani genişletilmiş yada çeşitlendirilmiş yeni bireylere sahip olmak demektir.
Şimdi bu noktada doğan yeni çocuk yada çocukların siyah, beyaz, esmer, mor, lacivert olup olmamaları onları görünür melezler haline getirir.Biz bilirizki tabiki anne ve babayı bildiğimiz için bunlar melezdir. Birde bu çocukların anne babalarını tanımıyoruz ama çocuğu siyah olarak gördük. Ozaman melezlik konusunda yorum yapamayız ve anne babasınında siyahi olduğunu düşünürüz. Uzatmayalım işin bilimsel yanı ile değerlendirirsek bu çocuklar gen havuzları genişlediği yada yeni eklemeler yapıldığı için melezdir. Önceki mesajımı tekrar gözden geçirmekte fayda var yada okumakta. Ne demiştik orijinal renkleri elde edebiliriz (bizim konumuzda safkan olarak geçti) ama sırf renk benziyor diye orijinal safkana döndük diyemeyiz. Melez her zaman melezdir. Bazı resim yada grafiklerde gösterildiği gibi 4 tane bb be r tb yazarak bir karidesin ne renk vereceğini basitçe anlatabiliriz belki ama bu karidesin safkan olduğunu ispat edemeyecek kadar da anlamsız bir bilimsel dökümandır. Görüyorumki biz hobicilerde özellikle karides için sadece renk olgusu gen okumaya yetmiş ve bu sayede safkan yada melez demişiz. Peki ya düşünelim, baş,bacak,anten,rostrum, göz, kuyruk vb gibi kısaca renk haricindeki diğer genler nereye gitti? Bunları göremiyoruz diye safkan türmü elde etmiş olduk? Tabiki olmadık. İşte bu yüzden melez anaçların yavrularıda her zaman melez kalır.
Genetik konusunu daha detaylı anlatabilirdik ama hobicilerin bilgi almasını amaçladığımız bu gibi konularda çokta kafa karıştırmaya gerek yok. Zaten hiçbir hobicininde genetik çalışması yapmayacağını düşünürsek boşu boşuna yazar çizer dururuz. İlgisi bu yönde olan kişilerde ayrı bir konu açabilir,bende bildiğim kadarı ile katılırım.
Kaldığımız yerden devam edelim;
4.Kefir nedir? Ne işe yarar? Faydalımı yoksa zararlımı?
Bu konuya girmeden önce karideslerin beslenme alışkanlıklarına bir göz atmak lazım. Karideslerin birincil besinleri yaşam alanları olan tabanda büyüyen mikro organizmalardır. Mikro organizma dediğimiz şeyler nedir? Bakteriler, algler, mayalar, vb gibi yaşam ortamında büyüyen mikro ölçkli canlılardır. Tabiki bitki artıkları, yaş bitkilerin çürümeye başlayan kısımları karideslerimizin menüsünde yer alır.Ama bu organik atıkların üzerinde yeşermeye başlamış organizmalar ilk besinleridir. İşte bu yüzden bir yaprağın doğal olarak kurumuş halini sularımıza atıp yem yapıyoruz. Unutmayalımki bu kahverengi yaprak oluşumunu yapan da işte bu toprak bakterileridir.
Uzatmadan kefire geçelim; yukarıda anlattığımız beslenme alışkanlıklarından kefirin aslında süper bir besin olması gerekiyor. Ki yüzdesel olarakta faydalı olabilir.Çünkü neticede mikro organizma ihtiva ediyor ve bizim karideslerimizde bunlarla beslniyor. Peki ya gereklimi? Hemen içeriğe bakalım. Kefir mayasında olan başlıca bakteriler lactobacillus acidophilus , bifidobacterium bifidum ve tabi sayısız maya ve diğer bakteriler. Diğer diye tanımladığımız bakterileri burada yazıp çokta kafa karıştırmayalım neticede karidese tatlı geldiği sürece yiyecektir ama kefir mayasının yüzdesel olarak çoğunluğunu oluşturan bu iki organizmayı açmak gerekli. Lactobacilluslar adları üzerinde laktozu laktik aside fermente eden bakterilerdir ve bilindiği üzere sütte laktoz yönünden zengin bir besindir. Bu yüzden bu besinde çoğunluğu oluşturmasıda normal. Bu lactobacilluslar karideslerimizin sindirim sistemindede bulunurlar. Kısaca besinlerdeki şeker bileşiklerini parçalayarak karideslerimize faydalı olmak için çalışırlar. Peki karidesimizin sindirim sisteminde yeteri kadar var olan bir bakteriyi karidese tekrar yedirmekmi daha faydalı olur yoksa bu yerleşik bakterilerin beslenmesi için gereken şeker bileşiklerinimi yedirmek faydalı olur? İşte burada karideslerimizin ihtiyacı söz konusu. İşlevsel bir sisteme yeni çark takıp makineyi bozmak yerine makineyi yağlayıp çalışmasını kolaylaştırmak en akıllıca yol olur. Ama makinede çark eksikse yerine yenisini takmak gerekir. Demekki duruma göre hareket etmek gerekiyor. Bunun yanında lactobacilluslar laktik asidi ortaya çıkartınca kefirdeki diğer organizmamız iş başı yapıyor. Ne yapıyor bu mayalar? Hepimizin bildiği üzere ethanol yani alkol üretmeye başlıyorlar. Ev yapımı kefirler en az %1-2 oranında ethanol ihtiva eder. Peki alkolü biz dezenfekte etmek için kullanıyorduk suya atınca ne olacak? İşte yararın zararı burada ortaya çıkmaya başlıyor. Toparlayalım, kullanım tariflerindede görüldüğü üzere kefir mayasının kendisini değil kefirin kendisini veriyoruz karideslere.Yani ortaya çıkan, fermente olmuş ürünü. Burada organizmanın kendisini kullanmıyorsak ozaman biz olduğunu farz ettiğimiz organizmaların yaşamasını idame ettirmiş oluyoruz.Kefirin özünde (mayasında değil)fermente olmamış laktoz, fermentasyon ürünü laktik asit,bir miktar alkol ve bolca yıkıma uğramış protein yani amino asitler ve prebiyotikler var. İyi bir besin gibi görünüyor. Dozunu abartmadıkça kullanılabilir ama şunuda unutmayalımki bu sentezlenenler karideslerimizin içinde de sentezleniyor. Besin değeri yüksek ölü mikro organizma yemlerini kullanmak, yada suyumuzdaki yaşaması gereken mikro organizmalara yem vermek bence en akıllıca yöntem olur. Tabi bu döngüleri kontrol edebilen profesyonellerin bu ürünleri kullanmasını engelleyecek bir durum yok.
5.Kışlama? Yarın devam edelim!(arkası yarın gibi oluyor ama yaz yaz bitmiyor:)) Yine eklenen konular olursa yada benim unuttuğum şeyler varsa hatırlatın ekleyerek devam ederiz..
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 07 Mart 2014 09:04
Levent Bey,
yanlış anlaşılma anladığım kadarıyla şurdan kaynaklanıyor. Melez derken biz (Mutlu Bey ve ben) taiwanlardan çıkan kingkong, panda, Red ruby, wine red, blue/red bolt harici tüm karidesleri kastediyoruz. Almanca "mischlinge" kelimesinin Türkçesi. Hobiciler ve üreticiler yurtdışında taiwandan doğma ve genelde mosuraya benzeyen bu yavrulara mischling diyor, biz de melez diyoruz.
Sizin dediğiniz tüm taiwanlar hatta arılar melez, aslında doğru ve geçerli olan ifade. Sonuçta tüm bu canlılar melez ve yavruları da melez, hangi renk, tür vs olursa olsun. Ancak, benim ve Mutlu Bey'in burada "melez" kelimesiyle ifade etmek istediği bir bilimsel sınıflandırma yada tanımlama değil, hobide kullanılan bir terim.
Alpay
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 07 Mart 2014 09:49
Alpay Bey açıklamanız için teşekkür ederim. Dediğiniz gibi ben genetik mühendisi olarak değil hobici olarak yazmıştım.Yazılarımdaki dayanağım karideslerin sınıflandırmasında kullanılan renkler ve renkli bölgelerin vücut üzerindeki yerleriydi. Kısaca tüm hobicilerin de yaptığı gibi dış görünüşe göre yapılan sınıflandırmaydı. Yoksa baş,bacak,anten,rostrum, göz gibi diğer özelliklere göre sınıflandırma olsaydı ona göre de bildiğim kadarı ile yazardım.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 07 Mart 2014 14:30
Başlıkta aktif toprağın verimi arttırabileceği ama "şart/gerekli" olmadığı tecrübeler ışığında yazılanlarla yeterince açıklandı, anlamak isteyenler sanırım anlamıştır... Son sayfalarda aktif toprağı/minerali kullanırken bazı özel şartlara dikkat edilmesi gerektiğini de irdeledik.
Olayı "yeni karides besleyenler", "acemiler", "hobiciler" vs olarak ele alıp tekrar irdeleyebiliriz... Bazı noktalar yüzeysel kalmış, anlaşılmamış olabilir... Isınıp ısınıp önümüze geliyor.
Ali karides hobisine yeni başlamış bir hobici olsun.
-Ali zaten gidip 400 tl'lık karides almaz. Almamalı da, ama bunu acemi olduğu için yapmamalı. (Burada Ali'nin acemiliğinden girip aktif topraktan çıkılmasının anlamı yok.)
-Ali gidip 400 liralık karideslerle birlikte a.t/m. (aktif toprak ve gh mineralleri) aldı diyelim. Olayı çözmüş oldu mu? 400 liralık canlılar güvende mi? Hayır.
Hani Ali'nin osmos cihazı? Çeşme suyuna mı koyacak aktif toprağı? (Kh konusunda açmıştık bunu biraz)
Hani Ali'nin ms ölçeri veya gh testi? Nasıl uygulayacak gh minerali ve nasıl izleyecek tankındaki durumu? Nasıl su değiştirecek? Bakalım osmos cihazı ne çıkış veriyor? Ph tankta ne durumda? Ali'nin bilgi birikimi ne düzeyde?
Bu sorular uzar gider...
Demek ki iş aktif toprakla/mineralle bitmiyor. Ali aktif toprakla bu işi yapacaksa kh, gh, ph, ms vb. değerleri de bilmesi/ölçmesi gerekiyor... Hatta Ali'nin daha önemli olan nitrat, nitrit, amonyak döngüsünü de iyi bilmesi gerek. Ali'nin bu kıymetli türleri beslemeden önce bir kaç balık öldürmüşlüğü de, tecrübesi de olsun değil mi?
Yani toprağa gelene kadar öğrenilmesi/bilinmesi gereken bir yığın şey var.
Buradaki temel sorun "acemilik" ise çözümü bilgi/tecrübedir, durumu sadece malzemelerle ilişkilendirip, bunun üzerinden de a.t./m. tavsiye edilmesi anlamsız. Burada Ali'yi a.t./m. değil bilgisi, ucuz türlerle kazandığı veya mevcut tecrübesi kurtarır. Yoksa aktif toprağın/mineralin veya diğer kolaylaştırıcıların salt olarak Ali'nin acemiliğine faydası olmaz.
----------
Başlığa aktif toprakla karides öldürenler de yazdı, nötr kumda başarılı üretimler yapanlar da.
Aktif toprağı çeşme suyuna koyup istenen su değerlerini sağlayamayanlar da yazıldı, asit/torf vb ile aktif toprak kullanmadan bu değerleri sağlayanlar da...Yine Co2 "controller" ile başarı sağlayan da, co2 denemesi yapıp hüsrana uğrayan da yazdı.
Yani ortada tek bir doğru, tek bir yöntem olmadığı gibi "şart" olan bir şey de yok. Halen ısrarla yeniler için aktif toprak+gh mineral gerekli/şart tavsiye edilmeli deniyor.
Bir yanda evine osmos cihazı "alabilen" denirken diğer yanda Ali aktif toprak/mineral "almalı" deniyor. Buradaki tezata da bir tek ben itiraz ediyorum. (osmos varsa a.t./m. işlevini tam olarak yerine getirebilir / kullanılabilir) Kh yüksekken a.t. ph'a ne yapsın, yine su çeşme suyuysa ne diye gh mineral kullanalım...
Yaza yaza bir hal oldum, herkes işine gelene teşekkürü, tebriği basıp geçiyor.
----------
Ph, gh, kh, ms vs değerler, suda canlı besleyenlerin bilmesi/aşina olması gereken en temel değerler. Akvaryumda balık besliyoruz, bunları bilmeyeceğiz de neyi bileceğiz?
Kaldı ki bunlar ileri seviye veya zor anlaşılır karmaşık bilgiler değil, niçin öyle gösterilmeye çalışılıyor anlayamıyorum doğrusu!
Gh 3-8, kh 0-1, ph 6-7, ms 200 olmalı vs yazıldığında herkes çok rahatlıkla anlıyor/özümsüyor ama biz nedenini açıklayıp, daha detaylı ele alınca karmaşıklaştırmış, zorlaştırmış oluyoruz.
Yine bu değerleri verip "aktif toprak ve mineral" üzerine konuşulunca acemilerin anlayacağı şekilde anlatılıp kolaylaştırıcılar tavsiye edilmiş oluyor ama biz aynı değerleri sağlamanın farklı yollarını anlatınca işi karıştırmış, "zorlaştırmış" oluyor "hobici"(?) olmaktan çıkıyoruz. Anlamak güç.
Bu değerler, teferruatlar herkese lazım. "Hobiciye de lazım tecrübeliye de diğerlerine de", en çok ta yenilere lazım.
Not : Eğer "hobiciler" üretim düşünmüyorlarsa ne aktif topraktan ne mineralden bahsetmenin anlamı yok zaten. Koysunlar stabil değerlerdeki çeşme suyuna beslesinler, boşuna stabil su her şeyden daha önemli yazılmıyor.
İşte size en kolaylaştırıcı, en basit yol.
Herkese hayırlı cumalar...
Beğenenler: [T]134652,sirhill[/T][T]62684,BALIK[/T][T]156899,orhan0624[/T][T]178789,Buz28[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 07 Mart 2014 16:42
Bazı şeyler en güzel tecrübe edildikçe ortaya çıkar ve netleşir.
Canlılar (özellikle taiwanlar) daha yeni yeni ilanlarda satışa çıktı. Giderek günden güne farklı ilanlar, farklı üreticiler TW satışına başlayacaktır. Herhalde şu an toplasak tüm Türkiye'de 300-500 etmez besleyen sayısı. Hali hazırda durum buyken aslında burda yazıp, çizmek fazla bir şey ifade etmiyor.
Güzel oldu yaygın olmayan bir tür için tartışma açılmış oldu. Tecrübesi olan/olmayan, bilgisi/görüşü olan olmayan yazdı. Kimimiz aktif toprak şart dedi, kimisi şart değil, başka türlü olur dedi. İnsanlar burdan okuyup artık akıllarına yatanı uygulayacaktır.
Bir iki yıl içinde farklı konuları, başlıkları tecrübenin de artması ile tartışırız zaten.
Bence artık konuşma, yazma değil de tecrübe zamanı başladı.
Bir an önce bunu bitirip , PRL/PBL konularının, tartışmalarının başlaması dileğiyle :)
Saygılarımla
Alpay
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 07 Mart 2014 18:27
Kışlama konusuna geçmeden önce başımdan geçen bir olayı aktarmak istiyorum. Belki hikaye şeklinde küçük anektodlar daha kavrayıcı ve anlaşılır olur.
Günün birinde bir hobici karides beslemeye karar veriyor ve sorup soruşturup bana bilgi almaya geliyor. Adıda Ali. Bende karidesi seviyorum ve yeni bir hobiciyi daha karides hobisine kazandırmak ona bu güzel canlıları sevdirmek istiyorum. Neyime gerekse! Benim adımda Veli olsun.Hem yazması kolay hemde hikayeye bütünlük katar.
Ali daha önce bakımı kolay neocaridina türlerinden beslemiş ve artık biraz daha güzel bulduğu crs,cbs türlerine geçiş yapmak istiyormuş.
Ali: Abi şu kırmızı,siyah beyaz karideslerden bakmak istiyorum.Amacım üretmek felan değil.Sadece sağlıklı bir şekilde yaşasınlar arada da 3-5 yavru versinler yeter.
Veli: Çok güzel bir karar Ali. Bende sana bu türleri bakman için elimden geldiği kadar bilgi verip tecrübelerimi seninle paylaşırım. Umarım senide bu güzel hobiye kazandırırız. Peki bu istediğin türlerin yaşaması için gereken su değerlerinin daha önce beslediklerinden farklı olduğunu biliyormusun?
Ali: Biraz araştırdım.Verilen değerler farklı evet ama ben döngüsü iyi oturmuş çeşme suyuma alıştırırsam bunlarıda yaşatabilirim. Daha önce discus vb gibi narin balıklar besledim hatta yavruda aldım.Peki senin tavsiyen nedir?
Veli: Karides yapı olarak balıklardan farklıdır Ali. Herşeyden önce balıklarda olan beyin duvarı karideslerde yoktur. Buda karidesleri sudaki toksik ve zararlı elementlere daha duyarlı yapar.Yani aynı suda yaşayan balığının yanında karideslerin ölebilir.
Ali: Peki abi ne öneriyorsun nasıl başlayalım?
Veli:Karideste taban önemlidir Ali. Bir kere kum kullanman karideslerinin daha çok yiyecek bulmasını sağlar hemde bu kumda gelişen yararlı bakteriler suyunun biyolojik dengesini korumana yardımcı olur.Malum ph düşük sularda bu bakteriler alkali yüksek sulara göre daha yavaş ve az gelişir.Bu bakterilere ne kadar çok tutunacak alan verirsen okadar iyi.Bu özelliklerde düşünülerek yapılmış özel kumlar var. Bunlardan alabilirsin.Hatta bu kumlar karideslerinin suyunu tamponlayacak,ph ını sabit tutacaktır.Bununlada kalmayıp özel içerikleri sayesinde hem bakterilerine hemde karideslrine ihtiyaç duydukları makro ve mikro elementleri uzunca bir süre sağlayacaktır.Bu gibi topraklarda bakterilerinin çoğalması için onlara yem olacak organik bileşiklerde var. Yani eğer bu tarz bir kumu en başından kullanırsan sonradan yapman gerekecek birçok angarya iştende kurtulursun!
Ali: Abi naapacan yaa özel kumu felan.Ben o istenen herşeyi kendim sağlarım karideslere.Okadar para harcamaya ne gerek var? Siyah hagen kum var bende onu kullanıcam ben.Hem zaten karidesi kumsuz ortamdada üreten üreticiler varmış.Ben en azından kum koyucam işte.
Veli: Ozaman suyunun gh kh ph gibi değerlerini ayarlaman gerekecek. bu sayede uygun yaşam ortamı sağlayabilirsin. Çeşme suyunun değerlerini biliyormusun?
Ali: Valla abi bundan 6-7 sene önce balık yavrulatırken bi ölçmüşlüğüm vardı ama sanırım hala aynıdır. Gh 8-12 kh 6-8 ph ta 7-8 arası bişeydi öyle hatırlıyorum.
Veli:Peki çeşme sularımızın herzaman sabit değerler vermediğini de biliyorsundur. Bunları tekrar ölçmelisin. Birer test al ve ölç sonrada suyunu bu değerlere ayarlaman gerekecek.
Ali: Abi şimdi okadar teste kim para vercek. Bende ozmoz cihazı var azcık ondan azcıkta çeşmeden koyar yaparız bişeyler.
Veli: E madem ozmoz cihazın var neden hazır bir mineral alıp ondan kullanmıyorsun. Bu minerallerin oranları her zaman sabittir.Yani ne kadar gram kullanırsan şu kadar gh kh ı şu kadar litre suya katar diye kullanım yönergelerinde yazar. 100 gramı 20 tl civarında alıp tonlarca su hazırlayabilirsin.Ne test almana gerek kalır nede diğer ölçümleri yapmana.
Ali:Abi ya zottirik karışımlara para verceğime o paraya 2 karides alır izlerken keyfime bakarım. Hep para tuzağı bunlar.
Veli: E peki suyu nasıl ayarlıyacaksın? En azından suyunun ph ını düşürmen gerkecek?
Ali: Ben balık üretirken fosforik asit kullanırdım.Olmadı hidroklorik asit kullanırım, oda olmadı peat torf felan atarım illaki düşer.
Veli:Tamam bunları ozaman yine satın alman gerekecek,onlara para verene kadar neden işin kolayını yapmıyorsun? İzlemeye keyfini sürmeye daha çok vaktin kalmazmı? Hobini eziyet haline getirmek istiyorsan sen bilirsin tabi. Ayrıca fosforik asit kullanırsan fosfordan dolayı akvaryumun yosun tutacak.Hcl kullanırsan klor artacak karideslrin ölebilir, peat veya torf kullanırsanda suyun kahverengi olacak.Keyif kısmı biraz azalmazmı?
Ali: Boşver abi ben böylede yapılabileceğine inanıyorum, hem bu sayede benim gibi parası olmayan ama birazcık tecrübeli diğer hobicilerede birazcık faydam olur. Bu özel malzemeler olmadanda yapılabileceğini ispatlamış olurum.
Veli: Peki ozaman keyif almak için hobi için sen bukadar zahmete girmeyi göze alıyor ve kendine güveniyorsan sen zaten her canlıyı bakıp azda olsa üretebilecek bir arkadaşa benziyorsun.Sen yaparsın ben sana güveniyorum.
Ali: Sağol abi bana destek olduğun ve verdiğin motivasyonla ve tabiki yardımlarınla ben bu karideslere bakarım. Karideste alayım ben gelmişken madem.
Veli: Akvaryumun hazırmıki? yani biyolojik döngü en azından? Nereye koyacaksın?
Ali: Ben zaten hazırlamıştım abi suyumu felan akvaryumu kuralıda 15 gün oldu çoktan oturmuştur. Şu siyah karidesler ne kadar çok güzelmiş çok asil duruyor.
Veli: Onlar 35-80 arası fiyatla satılıyor piyasası böyle.
Ali: Hımm,peki ya şu koyu kırmızı siyahı veya kırmızısı fazla olanlar?
Veli: Onlarda 20-70 arası grade ine göre değişiyor.
Ali: Abi sende neyi beğensem pahalı diyon yav. Peki ya bunlar? Pek renk yok sanırım normal crs cbs dediklerinizden.
Veli: Ha evet onlar melez ama istediğimiz formda çıkmayanlar.20 civarı.
Ali: Yok oda ağır olur şimdi 20 tane alsak 400tl yapar. Hem zaten benim adım Ali hemde acemiyim öldürürüz şimdi bunları yazık olur paraya. sen bana şu kırmızı beyazlardan bi 10 tane verirmisin? Sanırım sen en çok bunlar üzerinde uğraşıyorsun.
Veli: Evet Ali ben onları daha çok seviyorum. Al sana 10 tane bunlar benim sana hediyem olsun. Böylece bu hobiye yeni bir sevdalı daha kazandırmış olurum. Verdiğim bilgi ve önerilerimde bonus olsun tanışmamız şerefine. Hoş sen nasıl olsa yine kendi bildiğini yapıcaksın ama yinede helali hoş olsun. Sağlıcakla kal Ali.
Bu ali lerden çok var maalesef. Ali dir ne yapsa yeridir deyip geçmemek lazım. Bu güzel, keyif almak için yaptığımız hobiye bilinçli, hevesli hobiciler kazandırmak en büyük zevklerden bir tanesi. Umarım daha çok Ali lerimiz olur, ama en önemlisi daha çok Velilerimizin olması! Ali yazacak Veli bozacak döngü usanılmadan sürecek.
-Kışlama konusu hakkında görüşlerimi yine vakit bulursam bu gün içinde yazmayı planlıyorum. Araya böyle eğlenceli bir hikaye eklemek istedim. Umarım konuda bir Ali yoktur :)) İsmi Ali olan arkadaşlarımda lütfen bana kızmasınlar, kolay bir isim ve akılda kalıcı olduğu için bu ismi kullandım hikayemde...
Hayırlı Cumalar herkese,
Levent.nasdaq 2014-03-07 18:29:42
Günün birinde bir hobici karides beslemeye karar veriyor ve sorup soruşturup bana bilgi almaya geliyor. Adıda Ali. Bende karidesi seviyorum ve yeni bir hobiciyi daha karides hobisine kazandırmak ona bu güzel canlıları sevdirmek istiyorum. Neyime gerekse! Benim adımda Veli olsun.Hem yazması kolay hemde hikayeye bütünlük katar.
Ali daha önce bakımı kolay neocaridina türlerinden beslemiş ve artık biraz daha güzel bulduğu crs,cbs türlerine geçiş yapmak istiyormuş.
Ali: Abi şu kırmızı,siyah beyaz karideslerden bakmak istiyorum.Amacım üretmek felan değil.Sadece sağlıklı bir şekilde yaşasınlar arada da 3-5 yavru versinler yeter.
Veli: Çok güzel bir karar Ali. Bende sana bu türleri bakman için elimden geldiği kadar bilgi verip tecrübelerimi seninle paylaşırım. Umarım senide bu güzel hobiye kazandırırız. Peki bu istediğin türlerin yaşaması için gereken su değerlerinin daha önce beslediklerinden farklı olduğunu biliyormusun?
Ali: Biraz araştırdım.Verilen değerler farklı evet ama ben döngüsü iyi oturmuş çeşme suyuma alıştırırsam bunlarıda yaşatabilirim. Daha önce discus vb gibi narin balıklar besledim hatta yavruda aldım.Peki senin tavsiyen nedir?
Veli: Karides yapı olarak balıklardan farklıdır Ali. Herşeyden önce balıklarda olan beyin duvarı karideslerde yoktur. Buda karidesleri sudaki toksik ve zararlı elementlere daha duyarlı yapar.Yani aynı suda yaşayan balığının yanında karideslerin ölebilir.
Ali: Peki abi ne öneriyorsun nasıl başlayalım?
Veli:Karideste taban önemlidir Ali. Bir kere kum kullanman karideslerinin daha çok yiyecek bulmasını sağlar hemde bu kumda gelişen yararlı bakteriler suyunun biyolojik dengesini korumana yardımcı olur.Malum ph düşük sularda bu bakteriler alkali yüksek sulara göre daha yavaş ve az gelişir.Bu bakterilere ne kadar çok tutunacak alan verirsen okadar iyi.Bu özelliklerde düşünülerek yapılmış özel kumlar var. Bunlardan alabilirsin.Hatta bu kumlar karideslerinin suyunu tamponlayacak,ph ını sabit tutacaktır.Bununlada kalmayıp özel içerikleri sayesinde hem bakterilerine hemde karideslrine ihtiyaç duydukları makro ve mikro elementleri uzunca bir süre sağlayacaktır.Bu gibi topraklarda bakterilerinin çoğalması için onlara yem olacak organik bileşiklerde var. Yani eğer bu tarz bir kumu en başından kullanırsan sonradan yapman gerekecek birçok angarya iştende kurtulursun!
Ali: Abi naapacan yaa özel kumu felan.Ben o istenen herşeyi kendim sağlarım karideslere.Okadar para harcamaya ne gerek var? Siyah hagen kum var bende onu kullanıcam ben.Hem zaten karidesi kumsuz ortamdada üreten üreticiler varmış.Ben en azından kum koyucam işte.
Veli: Ozaman suyunun gh kh ph gibi değerlerini ayarlaman gerekecek. bu sayede uygun yaşam ortamı sağlayabilirsin. Çeşme suyunun değerlerini biliyormusun?
Ali: Valla abi bundan 6-7 sene önce balık yavrulatırken bi ölçmüşlüğüm vardı ama sanırım hala aynıdır. Gh 8-12 kh 6-8 ph ta 7-8 arası bişeydi öyle hatırlıyorum.
Veli:Peki çeşme sularımızın herzaman sabit değerler vermediğini de biliyorsundur. Bunları tekrar ölçmelisin. Birer test al ve ölç sonrada suyunu bu değerlere ayarlaman gerekecek.
Ali: Abi şimdi okadar teste kim para vercek. Bende ozmoz cihazı var azcık ondan azcıkta çeşmeden koyar yaparız bişeyler.
Veli: E madem ozmoz cihazın var neden hazır bir mineral alıp ondan kullanmıyorsun. Bu minerallerin oranları her zaman sabittir.Yani ne kadar gram kullanırsan şu kadar gh kh ı şu kadar litre suya katar diye kullanım yönergelerinde yazar. 100 gramı 20 tl civarında alıp tonlarca su hazırlayabilirsin.Ne test almana gerek kalır nede diğer ölçümleri yapmana.
Ali:Abi ya zottirik karışımlara para verceğime o paraya 2 karides alır izlerken keyfime bakarım. Hep para tuzağı bunlar.
Veli: E peki suyu nasıl ayarlıyacaksın? En azından suyunun ph ını düşürmen gerkecek?
Ali: Ben balık üretirken fosforik asit kullanırdım.Olmadı hidroklorik asit kullanırım, oda olmadı peat torf felan atarım illaki düşer.
Veli:Tamam bunları ozaman yine satın alman gerekecek,onlara para verene kadar neden işin kolayını yapmıyorsun? İzlemeye keyfini sürmeye daha çok vaktin kalmazmı? Hobini eziyet haline getirmek istiyorsan sen bilirsin tabi. Ayrıca fosforik asit kullanırsan fosfordan dolayı akvaryumun yosun tutacak.Hcl kullanırsan klor artacak karideslrin ölebilir, peat veya torf kullanırsanda suyun kahverengi olacak.Keyif kısmı biraz azalmazmı?
Ali: Boşver abi ben böylede yapılabileceğine inanıyorum, hem bu sayede benim gibi parası olmayan ama birazcık tecrübeli diğer hobicilerede birazcık faydam olur. Bu özel malzemeler olmadanda yapılabileceğini ispatlamış olurum.
Veli: Peki ozaman keyif almak için hobi için sen bukadar zahmete girmeyi göze alıyor ve kendine güveniyorsan sen zaten her canlıyı bakıp azda olsa üretebilecek bir arkadaşa benziyorsun.Sen yaparsın ben sana güveniyorum.
Ali: Sağol abi bana destek olduğun ve verdiğin motivasyonla ve tabiki yardımlarınla ben bu karideslere bakarım. Karideste alayım ben gelmişken madem.
Veli: Akvaryumun hazırmıki? yani biyolojik döngü en azından? Nereye koyacaksın?
Ali: Ben zaten hazırlamıştım abi suyumu felan akvaryumu kuralıda 15 gün oldu çoktan oturmuştur. Şu siyah karidesler ne kadar çok güzelmiş çok asil duruyor.
Veli: Onlar 35-80 arası fiyatla satılıyor piyasası böyle.
Ali: Hımm,peki ya şu koyu kırmızı siyahı veya kırmızısı fazla olanlar?
Veli: Onlarda 20-70 arası grade ine göre değişiyor.
Ali: Abi sende neyi beğensem pahalı diyon yav. Peki ya bunlar? Pek renk yok sanırım normal crs cbs dediklerinizden.
Veli: Ha evet onlar melez ama istediğimiz formda çıkmayanlar.20 civarı.
Ali: Yok oda ağır olur şimdi 20 tane alsak 400tl yapar. Hem zaten benim adım Ali hemde acemiyim öldürürüz şimdi bunları yazık olur paraya. sen bana şu kırmızı beyazlardan bi 10 tane verirmisin? Sanırım sen en çok bunlar üzerinde uğraşıyorsun.
Veli: Evet Ali ben onları daha çok seviyorum. Al sana 10 tane bunlar benim sana hediyem olsun. Böylece bu hobiye yeni bir sevdalı daha kazandırmış olurum. Verdiğim bilgi ve önerilerimde bonus olsun tanışmamız şerefine. Hoş sen nasıl olsa yine kendi bildiğini yapıcaksın ama yinede helali hoş olsun. Sağlıcakla kal Ali.
Bu ali lerden çok var maalesef. Ali dir ne yapsa yeridir deyip geçmemek lazım. Bu güzel, keyif almak için yaptığımız hobiye bilinçli, hevesli hobiciler kazandırmak en büyük zevklerden bir tanesi. Umarım daha çok Ali lerimiz olur, ama en önemlisi daha çok Velilerimizin olması! Ali yazacak Veli bozacak döngü usanılmadan sürecek.
-Kışlama konusu hakkında görüşlerimi yine vakit bulursam bu gün içinde yazmayı planlıyorum. Araya böyle eğlenceli bir hikaye eklemek istedim. Umarım konuda bir Ali yoktur :)) İsmi Ali olan arkadaşlarımda lütfen bana kızmasınlar, kolay bir isim ve akılda kalıcı olduğu için bu ismi kullandım hikayemde...
Hayırlı Cumalar herkese,
Levent.
Beğenenler: [T]62684,BALIK[/T][T]210712,tkahramaner[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 08 Mart 2014 12:46
Kefir konusunda evet, ben de kesinlikle Onur diyorum :) Gördüklerim onu doğrular niteliktedir. Dışkılama, su kalitesi, genç dönem yavru ölümlerinin azalması gibi konularda fayda sağlıyor diyebilirim. Sanırım bu eski tartışma konusunun tekrar gün yüzüne çıkmasıyla Onur kardeşime söz hakkı doğdu :)
Selamlar
Selamlar
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir