Özel Tür Lepistes Tavsiye


Orhan ÖNALÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 04/05/2011
İl: Antalya
Mesaj: 572
Orhan ÖNALÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 04 Ocak 2013 09:59
Siz bunları yazmadan önce bir balık o kadar mı eder cahillerden biriydim.Özrünü diledim çünki olayın özünü anladım.Siz yazdıkça ilk anda bunalım olan lepistes konusu şu an ilgimi çekmeye başladı.Bence bunu bir sır gibi yapmaktansa açıklamak ve lepistes besleyecek olan kişinin olayın mantığını kavrması ve neler yapacağını bilmesi tam tersine varyete lepistese olan ilgiyi arttıracaktır ki okuyan bir çok kişide böyle hisler uyandığından eminim. Bir de merak ettiğim şu.Siz yazmışsınız tam rengin oturması en az 10 nesil geçiyor.Zaten varyete bir lepistes alıyorum diyelim.Renkler mükemmel vs.Yavrulardan tekrar aynı renkleri tutturmak için zaman lazım .varyete alsak ta yavrularından aynı renkleri hemen alamayacağımıızı anladım.Doğru muanladım bilmiyorum.Biraz bilgi edindikten sonra da insanın içinde uğraşma isteği uyanıyor.Bende öyle oldu.Bir yandan da araştırıyorum ama hiç bir yerde kolay bilgi yok.çeviriler çok az ve yüzeysel.Maddi sorun pek yok allaha şükür.Zaten bilinçsiz bir hobi adına yaptığım harcama ve çektiğim ceremeler oldukça fazla.Bir zaman sorunu bir de hanım sorunu var hanımı hallederim de allahtan emekliliğime de çok fazla zaman kalmadı.Mutlaka uğraşacağım:)

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

cömert-istanbulÇevrim Dışı

Kayıt: 10/12/2012
İl: Istanbul
Mesaj: 121
cömert-istanbulÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 04 Ocak 2013 11:18
Renk sabitlenemekten kastım şudur.
İki farklı renk sabitleme mantığı vardır.Mesela mavi bir erkekle , sarı bir dişiyi çaprazladınız, yavruların yeşil çıkması beklenirken öyle zırt diye hepsi yeşil çıkmaz.Başladınız yeşil olanları çaprazlama, yinede arada dedeye ananeye benzeyen olacaktır.çaprazlaya çaprazlaya 6-8 backcrossin nesli ( bakın bu sisteme özel bir kavram uydurduk)  giderseniz. koyu tek renk  balıklarda daha erken , şeffaf gövdeli balıklarda daha geçde olsa 8. nesil ve sonrası, nadirde olsa ilk atalarına benzeyen yavrular çıkacaktır.ancak yeşil çoğunlukta olacaktır.

 çalışırken bazen kel alaka yavrular elde edersiniz. Bundan şunu anlamak lazım. Atalardan çekinik kalan gen bu yavruda baskın hale gelmiştir. Yani full red gibi bir yavrudan endlere benzer puantiyeli bir yavru görürseniz.Size bunları safkan diye satan kişiye ıslak odunla dalma girişimi teşebbüsünde bulunmadan önce ata genlerde böyle bir varyeteninde olabileceğini düşünmeniz gerekir.

2. renk çalışması, rengi koyulaştırma içindir.gerçi keratin ve multivitamin yem katkılarıylada bunu yapmak mümkündür ancak, bu renk kalıtsal olmaz. nesilden nesile geçmez. vucüt detayına bakmasınızın en koyu yavrularla çalışırsanız her sonucunuzun rengi daha koyu olacaktır.hemde renk gövdenin şeffaf yaraflarına da yayılmaya başlayacaktır.

 Dediğim gibi herhangi detaylı bir kaynak yok. Normal lepistes tecrübelerinden kıyas ve mantıklı bir analiz ile bazı sonuçlara ulaşmak mümkün.Buna ilaveten deniz canlısıyla uğraşıyormuş gibi suyun dengesini takip etmek ve bir parça genetik , olasılık hesabı bilmek gerekiyor.ve elbette bir kenarda hazırda tuz bekletmek gerekir. kafanıza göre ara ara dökersiniz .

 Mesleğiniz nedir Orhan bey. ?
cömert-istanbul2013-01-04 11:22:06

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

polarÇevrim Dışı

Kayıt: 19/04/2010
İl: Ankara
Mesaj: 114
polarÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 04 Ocak 2013 11:21
Cömert bey sizi tebrik ediyorum güzel bir yazı fakat bir yerde noksanınız var şöyleki  herkez bayram yaparken bize her gün bayram.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

cömert-istanbulÇevrim Dışı

Kayıt: 10/12/2012
İl: Istanbul
Mesaj: 121
cömert-istanbulÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 04 Ocak 2013 11:24
Elbette millet varyete hayalini kurarken, biz görmekten bıktık.İş keyif halinden çıktı, zulüme döndü desemyeridir. İmzam sizi yanıltmasın birden fazla varyetem var.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Orhan ÖNALÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 04/05/2011
İl: Antalya
Mesaj: 572
Orhan ÖNALÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 04 Ocak 2013 13:27
Bizi yanıltan sizin varlığınız oldu.Bu bilgiyle egodan uzak, samimi, içten, bıkmayan bir insansınız bıkmadan yazdınız.bilginin sadece sizde kalmasının hiçbir faydasının olmadığının bilincindesiniz ve bizler çok yadınlandık aydınlanıyoru aydınlanacağız. Ve bir gün mutlaka varyete lepistes besleyeceğim.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

SkystreamÇevrim Dışı

Kayıt: 03/06/2012
İl: Malatya
Mesaj: 102
SkystreamÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 04 Ocak 2013 19:46
Cömert bey mesajlarınızdan önce "Bu balığın aynısı daha ucuza satılıyor neden bu daha pahalı, farkı ne ?" şeklinde düşünüyordum. Mesajlarınızı okuyunca bunun nedenini anladım. İş bakan gözlerde bitiyormuş.   Bu balığın daha pahalı olmasının bir sebebi varmış ki bu fiyatlara satılıyor. Yazılarınızdan şunu da anladım ki özel varyete lepistesler hakkında ciddi derecede bilgi sahibisiniz. Yazılarınızı okumaktan keyif aldım. Ama bu özel varyete lepisteslere bir türlü ısınamadım. Ne zaman lepistes resimlerine baksam en az renkli olanları, yabani görünüme en yakın olanları ve daha küçük olanları hoşuma gitti. İri boyutlara gelen lepisteslere bir türlü ısınamadım. Şu damızlık lepistes olayını bizzat yaşadım. Merak edip iri bir dişi lepistes aldım. 1-2 kere yavru verdi aylardır hamile bile kalmıyor. Bundan sonra lepisteslerimin üremesine müdahale etmeyip forumda da bahsedilen yabani forma dönmelerini bekleyeceğim. Çünkü lepisteslerin o görüntüsünü daha çok beğeniyorum. 

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Yusuf_06Çevrim Dışı

Kayıt: 07/12/2012
İl: Ankara
Mesaj: 994
Yusuf_06Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 05 Ocak 2013 09:59
Cömert abi Lepistes besleyip alanı geniş olan oynayamam yerim dar demeyen bol bol akvaryum kurma şansı olan herkes birgün delirecek :)Nereden bu balığa bulaştım diyenleri duyar gibiyim 

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

cömert-istanbulÇevrim Dışı

Kayıt: 10/12/2012
İl: Istanbul
Mesaj: 121
cömert-istanbulÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 05 Ocak 2013 12:42
Yusuf bey , şuna inanın , Bizler bazen bahaneler üreterek , yapmak istediğimiz her neyse yapmamak için kendi kendimize zemin hazırlarız.bir başlayınca ilgi ve merak ,üretilen tüm bahanelerin önüne geçer.

Set için Çok parala lazım, çok zahmetli , uğraşması zor. vs vs vs  demiş olalım mesela.

Başlarız fiyat araştırmasına ancak hakikaten yüksek fiyatlarla karşılaşırız.Ancak hatamız bunları yanlış yerde aramak ve sormaktan gelmektedir. örnekliyorum

3'lü set profil demiri.3X3 kutu profil yaptırmak isteyelim.Bunu mahalle arasında bir demircilerine  sorsak size 350-450 aralığında  fiyat verecektir.Eğer demirci toptancılarına giderseniz şunu keşfedeceksiniz.Nerdeyse tüm iç mimarlar ve fuarda stant yaptırmak isteyenler demir toptancıları ile çalıştıkları için demir toptancıların kesim makinaları olduğu gibi , bunları sıfır hatayla kaynalayaccak kadar uzman usta kaynakçıklarda bulunmakta , hatta bu toptancıların etrafında aracınız yoksa evinize götürmek için ticari taksilerin yarı fiyatına götürecek nakliyecilerinde oldupunu göreceksiniz.Mahalle demircisinin 350-450 aralıoğına yaptığı seti , demir toptancısından 40-50 liraya yaptırmak mümkün. 200 cepte kalır. Sırf bu farkla  bile çok ekipman veya canlı alabilirsiniz.


Lepistes üremek için fazla hacim istemediği için ve kum veya dekorlada uğraşmayacağınız için , cama cam akvaryumlardada aliminyum süslemeler gibi fiyatı arttıracak etmenler bulunmadığıdan dolayı  pet shoplarda 100 lira gibi bir rakama satılan 90x40x30 gibi bir akvaryumu 40-50 liraya yaptırmanız mümkün , hatta yine pet shoplarda kapağı kırılmış bir kenarı çizilmiş müşteriye gitmeyecek akvaryumları ölü fiyata almakta mümkün.

 Son olarak  balık tedariki için harcanan para gözünüzde büyümesin.bazen sırf koloni sistemi çökmesin diye haikaten komik rakamlar istenilen varyeteler var bunları kovalayın.İlk başlayanlar içince önce albino olmayan varyetelerden başlamaları kolaylık açısından tavsiyemdir.

 Her şey bir kenara sistematik çalışabilmeniz için olanı biteni analiz edebilmeniz çok çok ama çokkk önemlidir.

İnsanların bazen görebildiği çok küçük bir detaydan yola çıkarak , hakikaten şasırtıcı sonuçlar yakalaması mümkünken , gözden kaçan çok küçük bir detayda hayatınızı kabusa çevirebilir. Bu durumda öncede herşeyi analiz edip , yolunda gitmeyecen ne varsa tespit etmek ve müdahale edebilmek çok daha kolay.Müdahale etmeyince olacakları önceden kesitrmek te , kayıplarınızın boyutunu görebilmeniz için neydeyse bu hobide şart.

 

 Havalı ve klasik bir motorsikletim var.Genelde insanların ilgisini çeker ve üstüne oturup resim çekmek isterler.2 brandada böyle yırtılınca ister istemez bende bunu yapmamalarını talep etmeye başladım.

Geçen iki şarapçı çökmüşler motorun yanına vır vır bir şey konuşuyorlar. İster istemez aklıma hırsızlık olabileceği geldi. Evden indim yanlarına yaklaştım ki ,

O ne, ağabeylerde muhabbet derin. Mevzuu da ufolar. İki şarapçı ufo hakkında ne konuşabilir ki demeyin. Bende demedim zaten başladım çaktırmadan yandan yandan dinlemeye.

 

-         Abi bu Ufolular ne ayak. ? Ufolar değil , uzaylılar hiç değil. UFOLULAR..

-         Oğlum varya bak galaksinin ta anasının örekesinden geliyo bunlar

-         Neden abi .?

-         İstila edecekler oğlum, inceden araştırıyorlar.

-         Nasıl abi ?

-         Işıklarını yakıp yakıp söndürüyorlar kıllığına

-         Yaaa

-         Birde birilerini kaçırıp , orasını burasını dürtüyorlar.

-         Neden abi

-         Çip takmak için çip

-         Çip ne abi

-         Elektronik bir zamazingo işte onu takıyorlar

-         Neden abi

-         Gördüklerimi görmek , duyduklarımı duymak için

-         Bunları yatırıp s…. mek lazım abi

-         Hakikaten yapmak lazım oğlum.

-         Peki abi öyle ciple miple uğraşmayıp direkt dalsalarya savaşa.

-         Olmaz oğlum raconu var bu işlerin.

 

 Polis arabası görününce  uzaklaştılar Ancak ben şoktayım. Vay vay vay tespitlere bak hele.Yapılan analizlerin derinliğine bak.

 Anasının örekesinden gelen Ufolular, sırf kllık olsun diye ışıklarını yakıp söndürürken birde insan kaçırıp orasını burası dürterek chip takıyorlar. Bu arada gezegen istilasınında bir raconu varmış. Pehhh şaştım kaldım yaw.

eğer analiz yaparken edineceğiniz bilgi , krallardan , veya tuzculardan geliyorsa temkinli olun, yazılana güvenmeyip bizzat kendiniz araştırın. yoksa yapacağınız analiz sonucu ahanda bu şarapçı abiler gibi olur.




Bundan sonrasını okumayın.

Olaya  bu ufoluların yönündende bakarsak nasıl bir manzara oluşur ? , bunlar hakikaten böyle yapıyorsa , multaka bunları koordine eden bir merkez olmalı, bu ufolularla kendi merkezleri arasında  nasıl bir bilgi akışı olmalıdır ?  merak ettiğimden bir kaç satır çiziktireyim dedim.


-Merkez merkez , gezgin konuşuyor. Dünya gezegenine geldim, ne yapayım ? tamam  pıhhh

-Merkez tamam , kıllık olsun diye ışıklarınızı yakıp söndürmeye başlayın tamam pıhhh

- merkez yaktık söndürdük birde adam kaçırdık orasını burasını dürteklemek için izin istiyorum tamam.

- İzin verildi gezgin haa birde sağına soluna uygun bir yerine çipte takın haa. Ama öyle pahalı çiplerden olmasın ucuz yollu bir şeyle idare ediverin.Ödeneğimiz az zaten . Tamam  pıhhh

- Anlaşıldı merkez  işleme başlıyoruz. tamam

      

    

      -     başlayın bakalım elemanı dürteklemeye

-         Kaptan,  dürterken adamı gözü kıpraşta ya la

-         Neee  tuz dökün tuz

-         Sebep. ?

-         Bu gezegende her halta tuz kullanır bunlar siz dökün bol bol, şuralarada dökün

-         Kaptan bu şişedekini de dökelim mi. ? üzerinde metilen mavisi yazıyor

-         Dök dök ondan da dök bol bol

-         Ne kadar dökeyim

-         Dök hepsini anasını satayım , masmavi olana kadar dök

-         Taktınızmı çipi alımıyormuyız sesi görüntüyü

-         Alıyoruz kaptan

-         Birde düşüce okuyalım, ne düşünüyormuş bu zırto. ?

-         Amanın kaptan hepşimizi yaptırıp s… istiyormuş. ?

-         Neaaa , O zaman  tüm mürettebat dürtsün bunu acilen ,  aynen aldığınız yere bırakın

-         Işınladık kaptan ancak zannettiğimizden daha erken uyandı şu an bize balıyor.

-         Işıkları yakıp söndürünnn  ,  çaktırmayın uzayalımmm


     - Merkez merkez, gezgin cevap ver tamam  pıhhh

     -Gezginden merkeze sizi duyuroruz tamam,

     - Taktınızmı çipi. ?

     - Taktıktık taktık  haa merkez buradan birkaç canlı alıp besleyebilimiyim. ? tamam

     - Hayırdır neden . ?

     - Gen çalışması yapacamda tamam.

     - Başlarım gen çalışmana , el altından karaborsada okutucan değil mi çakalll ?

     - Öhhömmm   yooo

     - Hade len.. Bu gezegene kimi göndersen anında başımıza tüccar kesiliyor başınıza anasını satayım

     - Başka galakside araştırma yapan kaptanlar yapıyor ama tamam pıhh

     - Sus bakayım, gelirsem oraya ıslak odunla çok pis dalarım haaa tamam

     -  Üç kuruş maaşla tee anasının örekesinden gelde , Paza kazanama , Bu ne biçim iştir yahu , isyanımmm var ülennnnnnnnnn

     -  Gezgin kaptanı ,  sen iyimisin evladım pıhh

     - Çarşı merkezede karşı. ülennnnnnnn

     - 2. kaptan, kaptanı tutuklayıp bir odaya kapatıp bir güzel dövün. Aklı başına gelsin lavuğun . Tamam

     - Anlaşıldı merkez  bende birkaç numune alsaydım bari tamam pıhh 

     - Anlaşııldı anlaşıldı siz en iyisimi komple geri dönün, başka ekip gönderelim oraya. Tamam pıhhhh.


Demek ki, kainatın heryerinde hobi ile tüccar zihniyet hep içiçe olmalı , bu işler heryerde aşağı yukarı böyle oluyormuş. ( derin analiz )


cömert-istanbul2013-01-05 12:47:07

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Yusuf_06Çevrim Dışı

Kayıt: 07/12/2012
İl: Ankara
Mesaj: 994
Yusuf_06Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 05 Ocak 2013 13:00
Yaw cömert abi bazen kendimi LeMaN dergisinin içindeymiş gibi bir hissiyat sarıyor. Oturduğum yerde büroda gülmeye başlıyorum.Telsizden anons geliyor gülerek cevaplıyorum falan filan .Yavaş yavaş benide deli sanmaya başladılar :) İşin ehemmiyati hakkında bilgileri yok mevzuuU derin. Tuzlayakda kokmasın :) Tuz dökün tuz :) ABİ BÜYÜKSÜN VESSELAM TAKİPDESİN :)

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

poltekyÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 24/01/2011
İl: Istanbul
Mesaj: 211
poltekyÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 06 Ocak 2013 14:17

Abi tamam ben de kelim,dazlağım, deliyim ama tuzcuyum ben yaa, naapcaz böle.:))

Hem deliliği arttırıyoruz, çapraz, mapraz ne varsa gidiyoruz.Ana-baba bir red lace den olma 10 numara full red lerim bile var :)..

Neyse tuz meselesi önemli, kaya tuzum da var benim, epsom um da.Kafamdan aşşaa mı döksem ne etsem.Arınır mıyım acep.Nirvanaya ulaşamasam da, o bize gelir mi abi? :P 


Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Yusuf_06Çevrim Dışı

Kayıt: 07/12/2012
İl: Ankara
Mesaj: 994
Yusuf_06Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 06 Ocak 2013 14:25
Ecük daha tuzz :)

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

cömert-istanbulÇevrim Dışı

Kayıt: 10/12/2012
İl: Istanbul
Mesaj: 121
cömert-istanbulÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 06 Ocak 2013 15:17

Orhan bey kimse başlığın amacına uygun olarak size tavsiyede bulunmuyor.zaten kimsede uzun yazıları okumuyor.Etik etik etik, ee biraz da teknik veri verelim ki, lepistescilere hakikaten bir hayrımız olsun.zaten bu başlığa lepistesciden başkasıda bakmaz. Krallar , ustalar hayatta bakmaz.  iyisimi kendimiz çalıp , kendimiz söyleyelim.

Öncelikle size bilindik 5 maymun hikayesini anlatmak lazım.

Bir kafese beş maymun koyarlar. Ortaya bir merdiven ve tepesine de iple bağlı bir salkım muz asarlar. Her bir maymun merdivene çıkıp muza ulaşmak istediğinde dışarıdan üzerine soğuk su sıkarlar…

Her maymun aynı denemeye giriştiğinde buz gibi soğuk su ile ıslatılır. Bütün maymunlar bu denemeler sonunda ıslanmayı tecrübe etmiş olurlar. Bir süre sonra muzlara hareketlenen maymunlar diğerleri tarafından engellenmeye başlanır.

Suyu kapatıp maymunlardan biri dışarı alınıp yerine yeni bir maymun konur. Yeni maymunun ilk yaptığı iş muzlara ulaşmak için merivene tırmanmak olur. Fakat diğer dört maymun buna izin vermez ve yeni maymunu döverler.

Daha sonra ıslanmış maymunlardan biri daha kafesten alınır ve yerine yeni bir maymun konur. Ve merdivene ilk yaptığı atakta dayak yer. Bu ikinci yeni maymunu en şiddetli ve istekli döven ilk yeni maymundur.

Islak maymunlardan üçüncüsü de değiştirilir. Üçüncü yeni gelen maymunda ilk atağında cezalandırılır. İlk gelen iki maymunun yeni geleni niye dövdükleri konusunda bir fikirleri yoktur ama dövmektedirler.

Son olarak da kafesteki ıslanan son maymun olan dördüncü ve beşinci de değiştirilir. Tepelerinde bir salkım muz asılı olduğu halde artık hiçbir maymun merdivene yaklaşıp muzları almak için hamle yapamamaktadır.

NEDEN mi? Çünkü buna organizasyonel negatif öğrenme denir… Insanoğlu için de tüm bunlar aynen geçerlidir. Dolasıyla forum kralları ve imparatıorları içinde geçerlidir.

 

 Bol miktarda hurafemiz mevcuttur.Nerdeyse herkez soru sorulunca bir takım bilgiler vermektedir ancak bunu neden tavsiye ettiklerini kendileri bile bilmemektedir.Hatta çoğu  tavsiye ettiğini kendisi denememiştir ancak ,mesaj sayısı fazlalaşsın diyemi. ? yoksa usta desinler diye ego tatminindenmidir çözemedim.Bir soru sorulduğunda ,her kafadan bir ses çıkmakta, soru soranın bile kafası karışmaktadır.nedenlerini niçinlerini açıklamayan kişiler yukardaki maymun abiler gibi kulaktan dolma bilgilerini açıklayamıyorsa hurafe sayıp geçeceksiniz.

 

 Bu durumda doğru bilinen ama uzaktan yakından alakası olmayan bir kaç hurafeyi didelemek te boynumun borcudur. Zaten bu başlığı fazlaca okuyanda yok. Okuyanlar doğrusunu bilse bence yeterli.

HURAFE 1 : Tubifex balıkları öldürebilen , hastalık taşıyan tehlikeli bir yemdir.Mümkünse kullanmamak .mecburi kullanım durumunda  bol bol yıkamak lazımdır.

 

 uygulama hatalarından dolayı ölümle sonuçlanan çok örnek olduğu için  yanlış bilinen bir bilgidir. .Tubifex'in  kirli sularda yaşadığı ve bulunduğu ortamdaki çamur kıvamında topraktan besinini aldığı doğrudur. Bu ortamdan toplanan tubifex direkt balıklara verildiği takdirde balığı öldüren tubifex değil bünyesinde bulunan çamurun içindeki beher miktarda bulunan  bataklık gazıda denilen metan gazıdır.

 İkinci yapılan genel hata bunu gazete üzerine serilerek veya yumurta kabı gibi bir yerde nemli saklamak veya az miktarda bir suyun içinde buzdolabında saklamaktır. kullanılmak istenen miktar irice bir süzgeçle su altında süzülüp balıklara verildiği vakit. uygun ortamda olmadıklarından ölmüş , ancak süzgeçten geçemdikleri için ortamdan atılamamış ölüleride kendi elinizle balıklarınıza vermiş bulunuyorsunuz. Balıklarınızı öldüren bu ölmüş olan tubifekstir.

 Buzdolabı yerine uygun tankınız varsa tubifeksi  balık gibi besleyebilir , aylarca canlı tutabilirsiniz.

Su değişimlerinde kibar olmanıza gerek olmadığı gibi , suyu uzun uzadıya dinlendirmenize bile gerek yoktur.Önemli olan tankı çok sıkı takiptir.her türlü ölü ve çıkan pisliği ortamdan çıkartmak gerekmektedir.



Uploaded with ImageShack.us

 

HURAFE 2 : Artemia son derece güvenli bir yemdir.

teknik olarak doğru ama yanlış uygulamayla son derece ölümcül bir yemde olabilir.Artemia açtığınız vakit  boş kabuklar yüzeyde toplandığı gibi, açılmamış olan yumurtalar dibe çökmektedir.  Sifonlama yaparak artemia çekiliyorsa bu açılmamış yumurtalarıda çekmek gayet mümkündür. İşin ilginç tarafına geliyorum.Decapsüle edilmiş artemia balığa faydalı bir besinken açılmamış artemia balığı sindirim sistemini tıkamakta ve ölümle sonuçlanmaktadır. Bu durumda bir besleme enjektörü ( medikal marketlerde var, bir hortum ile hem noktasal dip temizliği, hemde artemia çekiminde mili cc mertebesinde çekimler yapılabilierek yaratılabilinir.Hatta tek bir artemiayı bile çekmek mümkündür.

Bir örgü şişi , yeterli uzunlukta hava hortumu ve bir vantuzla , ( iple bağlanırsa  hava hortumu daralıyor ) orkestra şefinin korosunu yönettiği gibi hortum ucunu istediğiniz yere yöneltebilir.ister artemia çekin , isterseniz dışkı , Taş gözeneği veya dekorunda içine girip Tam nokta atışı yapabilirsiniz.Hatta özellikle yemesini istediğiniz bir balığınız varsa tam bunun önüne artemai atabilirsiniz.

 

 

Uploaded with ImageShack.us

 

HUREAFENİN AĞA BABASI 3 : Dışardan yeni alınan  balıklarla , mevcut balıklar arasında BAKTERİ ÇAKIŞMASI  olabilir.Bu durumda yeni balık genelde ölür.

 

Ağzımı bırakıp , direkt kıçımla güldüğüm bir açıklamadır. Lafa bak lafa  bakteri çakışırmış mışşş. Elindeki done nedir. ?  eee genelde böyle olur, bu işler. Kaldırki yakında birbileriyle uyumlu balık tavsiyelerinin yanı  sıra bakterileri çakışmayan tür tavsiyesi başlıkları açılırsa şasırmayın.

 

Peki krallar, imparatorlar. , F0 balıklara dünya para saçarken, bunlara harcadığınızın yanında komik sayılacak miktarda bedel ödeyip  2 kitap alıp okumayı akıl edemeyen kusturucular.

 

Hangi bakteri hangisiyle çakışır. ?  Peki neden çakışır. ?  Kimin bakterisi güçlüyse o mu yaşar. ? ( saldır bakteriiii )  Mademki bakteriyle çakışıp çakışıp durur, Öldürecek kadar ciddi bir bakteri çakışması esnasında , ölenin karşısındaki balığında bu çakışmadan ciddi  zarar görmesi gerekmez mi. ? Onlar neden hiçbir şey olmamış gibi sapasağlam vaziyette yaşar. ?

Buna bir Allahın kulu teknik verileri olan ve mantıklı bir cevap yazsın, sakalımıda keser dımdızlaş dolaşırım.Yeni halimide avatar yaparım.

 

Bakteriler çakışıyorda balıklar ondan ölüyorda, vay vay vay. Araştırın araştırma yapın diye boşuna cırmalayıp dururmuşum meğer, sor foruma , bakteri çakışmıştır. Aaa öylemi peki o zaman , ne yapalım kader böylemiş.Balığın görünüşü güzel ancak bakterisi zayıfmış mı diyelim.

 

Beyler bir önceki kullanıcı adımla bu forumda bir bilgi paylaştım paylaşmasına ama bir Allahın kuluda çıkıp , ağa ne dedin sen şimdi demedi.neden desin ki millet kral zaten.Krala zeval olmaz.

 

Dünya para döküp aldığımız balıklar hangi şartlarda gelir bilirmisiniz. ? Hiç toptancı balık açımı seyrettiniz mi. ? MS 222 nedir. ? antidotu nedir. ? bilen varmı. ?  Bilinmediği için bakterile çakışır, bu yüzden ölür değimli. ?

 

İthalatcılar kilo bazında kargo ücreti ödedikleri için, tabne başına düşen ulaşım miktarını asgariye indirmek için , standart bir hacimde mümkün olduğu kadar çok balık tıkıştırmak isterler.Ancak balıklar hareketli ve hava kısıtlı. MS 222 anestezik  bir maddedir.Suyunda Ms 222 olan bir balık durgunlaşır. Dolasıyla aynı hacimde daha fazla balık aynı oksijen mikrarı ile nakliye yapılabilinir. Ulaşacağı yere geldiğinde antidotu ile balıklar uyandırmalıdır. Yani olması gereken böylede Türkiyede ne oluryor. ?

 

Hava alanı kargosu gümrük bölümünden balıklar çekiliyor ne antidotu  direkt ithalatcının akvaryumuna sadece poşetiyle 5  dakika beklenilerek  kendi suyuyla açılıyor. Perakendici dükkancılarda zaten yeni balıkların gelmesini beklediğinden  gelir gelmez alıp dükkanlarındaki akvaryumlarına açıyorlar. Hobicilerde bunu beklediklerinden aynı gün alıp kendi akvaryumlarına açıyorlar. Yani sabah inen balıkuygun ortamda uyandırılmadan veya karantinaya alınmadan aynı gün içinde birbirinden çok farklı 3 akvaryuma atılıyor. Stress tavan yapmışken  mukoza tabakası  zımparayla kazınmışcasına her su değişimine tepki vermeye çalışıyor. Bunlar yetmezmiş gibi bir de suyun kimyasal değerlerine adaptasyon sorunlarından dolayı balık ölünce ( F0 hurafesini okuyunca anlayacaksınız ) Oldumu size bakteri çakışması. Bir kaçı ölünce  , sağ kalanları kurtarabilmek için  ilacı dayayıp birde  su değişimi yaparak, hasbel kadar dayanmaya çalışan diğer  balıkların canına iyice okunuyor.Tuz banyosu iyidir değilmi... Elbette  kürek doluşu altın hemde.  Ama bakteri bu çakışırmı çakışır.Koskoca krallar böyle demiş , Aksini iddia etmek ne mümkün ., Na mümkün. Kralım çok yaşa.Allah seni başımızdan eksik eylemeye.

 

HURAFE 4 :AKVARYUMDA F0 BALIK YAŞAR : ( F0’ın doğal ortamda yakalanmış balık olduğunu kabul edersek, Farklı F0 larda var )

 

Oldu bende dünyanın en yakışıklı herifiyim o zaman.Hatta IQ’mu ölçecek skala veya zeka testi daha icat edilmedi.Ah bu cicilids ‘ciler yokmu ahhh, ne diyeyim Allah bunlara akıl fikir versin. F0 demek akvaryumda yaşar. Peh pehh peh. Beyler bunu yapabiliyorsanız hakikaten Türkiyede  harcanıyorsunuz , direkt NASA’ya başvurun.Mars projesinde görev almanız kesin.

 

Yani gölden balıklar yakalanıyor, paketleniyor ve Türkiyeye gelip akvaryumda yaşatılıyor öylemi. ? Bunu söyleyen birisinden acilen uzaklaşınız.

 

Adam daha aldığı balığın hangi gölden geldiğini , göldeki mevkisini ve yaşadığı derinliği bilmiyor.Kumulcumudur. ? kayalıkcımıdır , avı nedir. ? avcısı kimdir .? bundan bi haber almış.F 0 aldım. hayuırlı uğurlu olsun. para var , huzur var elbete.kim neyi kaça alır karışmayız.

 

Beyler afrikada  kimsayasal özellikleri çok farklı 3 gölden ( malawi, tanganyika ve Victoria ) gelen balıklar genelde akvaryumcular tarafından beslenir. Mesela malavi gölünün ortalama derinliği 570 metre civarıken , derinlik artarken basınç yükselir ve sıcaklık düşer. Siz şimdi bu ortamdan aldığınız F0 balığın akvaryumda yaşayabileceğinizmi mi iddia ediyorsunuz. ? Hadi basınçtan , ısıdan da geçtim.

 

Bir takım kimsayasal değerler vereceğim.

 

 

Malavi Gölü Su verileri        Victoria    Tanganyika

 

pH-: 7,8 - 8,5                      Ph: 7.1-9.0    Ph :8,6-9,5

 

GH: 4 - 6° dGH                 Gh: 4-6         Gh: 12-20

 

KK: 6 - 8° dKH             Kh: 6-8             Gh: 10-15

 

Bunların ne olduğunu bilmiyorsanız zaten ciclidse bulaşmayın. Nasıl yükseltilir nasıl düşülür bunuda bilmiyorsanız F 0 aldım demeyin bile.

Malawi ile Victoria gölünün kimyasal değerleri yakın olduğunda bu iki gölün balığını aynı tankta bakıldığına inanırım , ancak malawi ile tanganyika nın aynı tankta , Türkiyeye has su kimyasalıyla , hemde F0 yaşadığına kesesiz inanmam. Yaşıyorsa aldığınız F0 değildir .Peki o zaman nedir. ?

 Beyler aldığınız balıklar bu göllerin sığ kıyılarından alınmış yavruların dan , tanklarda beslenerek alınan yavruların , göl bağlantılı havuzlarda boylandırılmış halidir. Yani kademe kademe basınç azaltırak ortama adapte edilmiş halidir.buna inanmıyorsanız. Para saçmaya devam edin.

F0 balık akvaryum ortamöındaki düşük basınca dayandığı gibi birde markalı pul yemde yer değil mi. ? yer yer.  Yersen artık.Para var huzur var. Ölürsa gelsin yeni F 0 lar.Zaten satanda F0 diyor. Bana ne oluyorki bırak alan alsın , satanda 5 katına satsın.Sırf lepistes besliyoruz diye kıskançlıktan attığım iftiraya bakarmısınız. ? Alamıyoruz diye demediğimizi bırakmadık. ( hoş bu varyete lepistese döktüğüm parayı sormayın bende söylemeyeyim )

 

Özet not: bir balığın ölmemesi, onun iyi yaşatıldığı manasına gelmez.mesela bir su bardağında beta beslersiniz .ölmeyecektir ancak oldukça mesut ve mutlu da yaşamayacaktır.

 

 

HURAFE 5: Akvaryuma tuz dökmek iyi gelir. ( bak ya  gene tuz mevzuu,  durun şunu iyice bir açıklayayım da bitsin artık tuz meselesi )

 

Göl ve nehirlerin yağmur suyunun topraktaki minaral tuzları çözerek ve döküldükleri nehir veya gölü besleyerek , gölün veya nehirin ortalama kimsayal değerini belirlerler.iki rakam aralığı verilmesinin nedeni ise aynı gölde farklı noktalarda farklı kimsyasal değer okunmabildiği içindir.

 

Bileşik kimyasal tuz. Akvaryum ortamını , canlının doğal ortamına en yakın değerlere getirebilmek için ticari olarak satılan bir malzemedir.

Yani ph , dh , kh ile ayrı ayrı uğraşmaz bu bileşik tuzu atarsınız. Listedeki rakamlardan malawi , Victoria için ayrı , tanganyika için ayrı olması gerektiğini anlamak içinde çok araştırma yapmaya gerek yok. Dolasıyla bu tür bileşik tuz kullanırken hangi göl ve tür  için olduğunuda bilmek önemlidir. Tanganyika gölü canlıları için üretimiş tuzu atıp içine malawi canlısı atarsanız canına okursunuz, elbette .ölmez ama adaptasyon sorunları zirve yapar, oldukça sıkıntılar çeker. Buna balık saklanıyor. Taşların arasına gizleniyor  veya ortama adapte olamadı şeklinde ulvi ve akıl dolu bir teşhis konulur.

 

Ayrıca hurafe içinde bir hurafe daha açıklayayım. Damacana su , iyi su , dolum tesisinde şişelenirken RO diye bir artıma cihazından geçirilerek yumuşatılır. Ve bazik bir hale getirilir ki . yumuşak bir içim sağlasın bunu içen beğenip aynı markayı yeniden alsın.

 Dolayısla bir  Pet shop hurefesi olan akvaryum alırken ve yanında balık alırken söylenen , “iyi su koy bir şey olmaz” şeklindeki tavsiyeye uyduğunuz takdirde elinizde klorsuz ancak ph düşük bir akvaryum olur. Bunu balıklarının renginin açılmasından anlayabilirsiniz. Akvaryumun çatlaması ve acil durumlarda mecbur kalmadıkça Kesinlikle bu tarz kullanımdan kaçının.

 

Hurafe içindeki hurafenin içinde bir hurafe daha açıklayayım. Damacana suların geri dönüşümle kazanılmış plastikten yapılması gayet yaygın bir uygulama , Ve şişenin altında bir takım kodlar görmeniz lazım. Eğer altında 7.0 diye bir numara görüyorsanız , bu geri dönüşümden kazanılan plastik içinde su varken , güneş ışığı altında salınım yapan malzemeden yapılmış demektir. Bu yüzden 15 litrelik damacanalarada güvenilmez

En iyisi çeşme suyu kullanıp ,sabredip beklemek..Oksijen basılmış bir poşette bile balıklarınız abartı sayıda değil ise ölmeden yaşayacaklardır, Hem havasızlığa, hemde açlığa dayanacaklardır  ( denendi ) en kötü ihtimal balıkları aldığınız suya hava vererek  yeni tankınızın oturmasını bekleyebilirsiniz.

 

Bazen bir şeyi bilmemek en büyük mutluluktur.Her şeyin yolunda olduğunu zannetmek ve yaptığına devam etmek varken neden didikleyesiniz ki zaten , Ancak bazen böyle işgüzar herifler çıkar bir takım bilgiler verir. Milletin kafası karışır  Nerden çıktım ben böyle durduk yere. Eskiden en güzel softa tuzu veya kaza tuzu ile idare ediyorduk, ne güzel mutlu mesut geçinip gidiyorduk diyorsunuz değil mi. ?  Durun bakalım daha yeni başladık.  Eylemlerim devam etcekkkkkk

 

 

HURAFE 6 : Cömert kullanıcısı , uzmandır , prof’dur.kraldır, lord’dur vs vs vs

 

 Külliyen yalan bir bilgi olup , Kesinlikle inanmayınız. Bu kişi sadece araştırmacı bir meraklıdır.mesleği alışkanlıklarından dolayı sormaz , söylenene inanmaz, kendisi araştırır.gördüğünü didiklemeden bırakmaz. Devamlı sorular sorduğu gibi ,ekipmanları hemde satın almayacağını söylediği halde   kutusundan çıkartıp , en ince detayına kadar inceleyen , Satıcıların en sevmediği müşteri tipidir.Kendisinin varyete lespites beslediği rivayet edilse bile daha bir tek kare varyete lepistes resmi paylaştığı görülmemiştir.( Yalan söylüyor olabilir.resim veya teknik veri  veremiyorsa dedikleri hurafe varsayılmalıdır )

 

Yazının yeterince uzun olduğuna karar verdim. Hurafe açıklamalarımız devamı ileriki zamanlarda gelmeye devam edecektir. Şimdilik bunlarla idare ediverin

cömert-istanbul2013-01-06 15:36:07

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Orhan ÖNALÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 04/05/2011
İl: Antalya
Mesaj: 572
Orhan ÖNALÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 06 Ocak 2013 17:31
Sayın Cömert Bey.Lepistesle başladık derken bıraktım lepistesi sizi takip etmeye başladım. Bunu bilahere söylemek istedim. Lepistesler kadar sizin yazdıklarınız merak ediliyor.Söylediklerinizi zaten defalarca okuyorum.Emin olun ister kısa yazın ister uzun baştan sona okunuyor yazdıklarınız ve merakla da bekleniyor.Ekol oldunuz bu forumda bilginizle, kişiliğinizle psikolojik ve feslefi yaklaşımınızla.Sadece lepistes ya da genel olarak akvaryum değil; hayata dair de çok şey öğreniyorum sizden. yazılarınızı hep bu yönde takip ediyorum(Sizin de dediğiniz gibi anlama eşiğimin elverdiği kadar)
Sizin yazdıklarınızdan çok fazla derinlemesine olmasa da az da olsa bilimsel olarak çaba sarfettiğimi farkettim.Boş değilmişim.Böyle yapmayan arkadaşların da bundan sonra bilgi edinerek kulaktan dolma değil de araştırma yaparak başlamalarında fayda görüyorum. Ben genelde kendim tecrübe ederim hata olursa da nedeni başkasında aramam.Çünki kendi düşen ağlamaz.Siz de zaten periyodik olarak bir sıraya koydunuz ve  temelden anlatarak gidiyorsunuz. İnanın sayenizde gizli kutu gibi olan varyete lepistes konusunda çok fazla merak uyandı ve de bir çok kişi beslemek isteyecek ve besleyecek; bu anlatımlarınız da lepistese ket vurmaktan ziyade popüler hale getirecek.Siz yeter ki bizi aydınlatınız.Çünki siz anlatmıyorsunuz eğitim veriyorsunuz ve çok iyi anlaşılıyor.Anlatmasını biliyorsunuz.Çok okuduğunuz belli ama bunun yanında akademik bir kariyeriniz olduğunu düşünüyorum.Herkesin anlatabileceği, yapabileceği, etkileyebileceği, kendini dinletebileceği bir durum değil normalde.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

g.atesÇevrim Dışı

Kayıt: 25/03/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 52
g.atesÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 06 Ocak 2013 21:44
[QUOTE=cömert-istanbul]

Orhan bey kimse başlığın amacına uygun olarak size tavsiyede bulunmuyor.zaten kimsede uzun yazıları okumuyor.Etik etik etik, ee biraz da teknik veri verelim ki, lepistescilere hakikaten bir hayrımız olsun.zaten bu başlığa lepistesciden başkasıda bakmaz. Krallar , ustalar hayatta bakmaz.  iyisimi kendimiz çalıp , kendimiz söyleyelim.

Öncelikle size bilindik 5 maymun hikayesini anlatmak lazım.

Bir kafese beş maymun koyarlar. Ortaya bir merdiven ve tepesine de iple bağlı bir salkım muz asarlar. Her bir maymun merdivene çıkıp muza ulaşmak istediğinde dışarıdan üzerine soğuk su sıkarlar…

Her maymun aynı denemeye giriştiğinde buz gibi soğuk su ile ıslatılır. Bütün maymunlar bu denemeler sonunda ıslanmayı tecrübe etmiş olurlar. Bir süre sonra muzlara hareketlenen maymunlar diğerleri tarafından engellenmeye başlanır.

Suyu kapatıp maymunlardan biri dışarı alınıp yerine yeni bir maymun konur. Yeni maymunun ilk yaptığı iş muzlara ulaşmak için merivene tırmanmak olur. Fakat diğer dört maymun buna izin vermez ve yeni maymunu döverler.

Daha sonra ıslanmış maymunlardan biri daha kafesten alınır ve yerine yeni bir maymun konur. Ve merdivene ilk yaptığı atakta dayak yer. Bu ikinci yeni maymunu en şiddetli ve istekli döven ilk yeni maymundur.

Islak maymunlardan üçüncüsü de değiştirilir. Üçüncü yeni gelen maymunda ilk atağında cezalandırılır. İlk gelen iki maymunun yeni geleni niye dövdükleri konusunda bir fikirleri yoktur ama dövmektedirler.

Son olarak da kafesteki ıslanan son maymun olan dördüncü ve beşinci de değiştirilir. Tepelerinde bir salkım muz asılı olduğu halde artık hiçbir maymun merdivene yaklaşıp muzları almak için hamle yapamamaktadır.

NEDEN mi? Çünkü buna organizasyonel negatif öğrenme denir… Insanoğlu için de tüm bunlar aynen geçerlidir. Dolasıyla forum kralları ve imparatıorları içinde geçerlidir.

 

 Bol miktarda hurafemiz mevcuttur.Nerdeyse herkez soru sorulunca bir takım bilgiler vermektedir ancak bunu neden tavsiye ettiklerini kendileri bile bilmemektedir.Hatta çoğu  tavsiye ettiğini kendisi denememiştir ancak ,mesaj sayısı fazlalaşsın diyemi. ? yoksa usta desinler diye ego tatminindenmidir çözemedim.Bir soru sorulduğunda ,her kafadan bir ses çıkmakta, soru soranın bile kafası karışmaktadır.nedenlerini niçinlerini açıklamayan kişiler yukardaki maymun abiler gibi kulaktan dolma bilgilerini açıklayamıyorsa hurafe sayıp geçeceksiniz.

 

 Bu durumda doğru bilinen ama uzaktan yakından alakası olmayan bir kaç hurafeyi didelemek te boynumun borcudur. Zaten bu başlığı fazlaca okuyanda yok. Okuyanlar doğrusunu bilse bence yeterli.

HURAFE 1 : Tubifex balıkları öldürebilen , hastalık taşıyan tehlikeli bir yemdir.Mümkünse kullanmamak .mecburi kullanım durumunda  bol bol yıkamak lazımdır.

 

 uygulama hatalarından dolayı ölümle sonuçlanan çok örnek olduğu için  yanlış bilinen bir bilgidir. .Tubifex'in  kirli sularda yaşadığı ve bulunduğu ortamdaki çamur kıvamında topraktan besinini aldığı doğrudur. Bu ortamdan toplanan tubifex direkt balıklara verildiği takdirde balığı öldüren tubifex değil bünyesinde bulunan çamurun içindeki beher miktarda bulunan  bataklık gazıda denilen metan gazıdır.

 İkinci yapılan genel hata bunu gazete üzerine serilerek veya yumurta kabı gibi bir yerde nemli saklamak veya az miktarda bir suyun içinde buzdolabında saklamaktır. kullanılmak istenen miktar irice bir süzgeçle su altında süzülüp balıklara verildiği vakit. uygun ortamda olmadıklarından ölmüş , ancak süzgeçten geçemdikleri için ortamdan atılamamış ölüleride kendi elinizle balıklarınıza vermiş bulunuyorsunuz. Balıklarınızı öldüren bu ölmüş olan tubifekstir.

 Buzdolabı yerine uygun tankınız varsa tubifeksi  balık gibi besleyebilir , aylarca canlı tutabilirsiniz.

Su değişimlerinde kibar olmanıza gerek olmadığı gibi , suyu uzun uzadıya dinlendirmenize bile gerek yoktur.Önemli olan tankı çok sıkı takiptir.her türlü ölü ve çıkan pisliği ortamdan çıkartmak gerekmektedir.



Uploaded with ImageShack.us

 

HURAFE 2 : Artemia son derece güvenli bir yemdir.

teknik olarak doğru ama yanlış uygulamayla son derece ölümcül bir yemde olabilir.Artemia açtığınız vakit  boş kabuklar yüzeyde toplandığı gibi, açılmamış olan yumurtalar dibe çökmektedir.  Sifonlama yaparak artemia çekiliyorsa bu açılmamış yumurtalarıda çekmek gayet mümkündür. İşin ilginç tarafına geliyorum.Decapsüle edilmiş artemia balığa faydalı bir besinken açılmamış artemia balığı sindirim sistemini tıkamakta ve ölümle sonuçlanmaktadır. Bu durumda bir besleme enjektörü ( medikal marketlerde var, bir hortum ile hem noktasal dip temizliği, hemde artemia çekiminde mili cc mertebesinde çekimler yapılabilierek yaratılabilinir.Hatta tek bir artemiayı bile çekmek mümkündür.

Bir örgü şişi , yeterli uzunlukta hava hortumu ve bir vantuzla , ( iple bağlanırsa  hava hortumu daralıyor ) orkestra şefinin korosunu yönettiği gibi hortum ucunu istediğiniz yere yöneltebilir.ister artemia çekin , isterseniz dışkı , Taş gözeneği veya dekorunda içine girip Tam nokta atışı yapabilirsiniz.Hatta özellikle yemesini istediğiniz bir balığınız varsa tam bunun önüne artemai atabilirsiniz.

 

 

Uploaded with ImageShack.us

 

HUREAFENİN AĞA BABASI 3 : Dışardan yeni alınan  balıklarla , mevcut balıklar arasında BAKTERİ ÇAKIŞMASI  olabilir.Bu durumda yeni balık genelde ölür.

 

Ağzımı bırakıp , direkt kıçımla güldüğüm bir açıklamadır. Lafa bak lafa  bakteri çakışırmış mışşş. Elindeki done nedir. ?  eee genelde böyle olur, bu işler. Kaldırki yakında birbileriyle uyumlu balık tavsiyelerinin yanı  sıra bakterileri çakışmayan tür tavsiyesi başlıkları açılırsa şasırmayın.

 

Peki krallar, imparatorlar. , F0 balıklara dünya para saçarken, bunlara harcadığınızın yanında komik sayılacak miktarda bedel ödeyip  2 kitap alıp okumayı akıl edemeyen kusturucular.

 

Hangi bakteri hangisiyle çakışır. ?  Peki neden çakışır. ?  Kimin bakterisi güçlüyse o mu yaşar. ? ( saldır bakteriiii )  Mademki bakteriyle çakışıp çakışıp durur, Öldürecek kadar ciddi bir bakteri çakışması esnasında , ölenin karşısındaki balığında bu çakışmadan ciddi  zarar görmesi gerekmez mi. ? Onlar neden hiçbir şey olmamış gibi sapasağlam vaziyette yaşar. ?

Buna bir Allahın kulu teknik verileri olan ve mantıklı bir cevap yazsın, sakalımıda keser dımdızlaş dolaşırım.Yeni halimide avatar yaparım.

 

Bakteriler çakışıyorda balıklar ondan ölüyorda, vay vay vay. Araştırın araştırma yapın diye boşuna cırmalayıp dururmuşum meğer, sor foruma , bakteri çakışmıştır. Aaa öylemi peki o zaman , ne yapalım kader böylemiş.Balığın görünüşü güzel ancak bakterisi zayıfmış mı diyelim.

 

Beyler bir önceki kullanıcı adımla bu forumda bir bilgi paylaştım paylaşmasına ama bir Allahın kuluda çıkıp , ağa ne dedin sen şimdi demedi.neden desin ki millet kral zaten.Krala zeval olmaz.

 

Dünya para döküp aldığımız balıklar hangi şartlarda gelir bilirmisiniz. ? Hiç toptancı balık açımı seyrettiniz mi. ? MS 222 nedir. ? antidotu nedir. ? bilen varmı. ?  Bilinmediği için bakterile çakışır, bu yüzden ölür değimli. ?

 

İthalatcılar kilo bazında kargo ücreti ödedikleri için, tabne başına düşen ulaşım miktarını asgariye indirmek için , standart bir hacimde mümkün olduğu kadar çok balık tıkıştırmak isterler.Ancak balıklar hareketli ve hava kısıtlı. MS 222 anestezik  bir maddedir.Suyunda Ms 222 olan bir balık durgunlaşır. Dolasıyla aynı hacimde daha fazla balık aynı oksijen mikrarı ile nakliye yapılabilinir. Ulaşacağı yere geldiğinde antidotu ile balıklar uyandırmalıdır. Yani olması gereken böylede Türkiyede ne oluryor. ?

 

Hava alanı kargosu gümrük bölümünden balıklar çekiliyor ne antidotu  direkt ithalatcının akvaryumuna sadece poşetiyle 5  dakika beklenilerek  kendi suyuyla açılıyor. Perakendici dükkancılarda zaten yeni balıkların gelmesini beklediğinden  gelir gelmez alıp dükkanlarındaki akvaryumlarına açıyorlar. Hobicilerde bunu beklediklerinden aynı gün alıp kendi akvaryumlarına açıyorlar. Yani sabah inen balıkuygun ortamda uyandırılmadan veya karantinaya alınmadan aynı gün içinde birbirinden çok farklı 3 akvaryuma atılıyor. Stress tavan yapmışken  mukoza tabakası  zımparayla kazınmışcasına her su değişimine tepki vermeye çalışıyor. Bunlar yetmezmiş gibi bir de suyun kimyasal değerlerine adaptasyon sorunlarından dolayı balık ölünce ( F0 hurafesini okuyunca anlayacaksınız ) Oldumu size bakteri çakışması. Bir kaçı ölünce  , sağ kalanları kurtarabilmek için  ilacı dayayıp birde  su değişimi yaparak, hasbel kadar dayanmaya çalışan diğer  balıkların canına iyice okunuyor.Tuz banyosu iyidir değilmi... Elbette  kürek doluşu altın hemde.  Ama bakteri bu çakışırmı çakışır.Koskoca krallar böyle demiş , Aksini iddia etmek ne mümkün ., Na mümkün. Kralım çok yaşa.Allah seni başımızdan eksik eylemeye.

 

HURAFE 4 :AKVARYUMDA F0 BALIK YAŞAR : ( F0’ın doğal ortamda yakalanmış balık olduğunu kabul edersek, Farklı F0 larda var )

 

Oldu bende dünyanın en yakışıklı herifiyim o zaman.Hatta IQ’mu ölçecek skala veya zeka testi daha icat edilmedi.Ah bu cicilids ‘ciler yokmu ahhh, ne diyeyim Allah bunlara akıl fikir versin. F0 demek akvaryumda yaşar. Peh pehh peh. Beyler bunu yapabiliyorsanız hakikaten Türkiyede  harcanıyorsunuz , direkt NASA’ya başvurun.Mars projesinde görev almanız kesin.

 

Yani gölden balıklar yakalanıyor, paketleniyor ve Türkiyeye gelip akvaryumda yaşatılıyor öylemi. ? Bunu söyleyen birisinden acilen uzaklaşınız.

 

Adam daha aldığı balığın hangi gölden geldiğini , göldeki mevkisini ve yaşadığı derinliği bilmiyor.Kumulcumudur. ? kayalıkcımıdır , avı nedir. ? avcısı kimdir .? bundan bi haber almış.F 0 aldım. hayuırlı uğurlu olsun. para var , huzur var elbete.kim neyi kaça alır karışmayız.

 

Beyler afrikada  kimsayasal özellikleri çok farklı 3 gölden ( malawi, tanganyika ve Victoria ) gelen balıklar genelde akvaryumcular tarafından beslenir. Mesela malavi gölünün ortalama derinliği 570 metre civarıken , derinlik artarken basınç yükselir ve sıcaklık düşer. Siz şimdi bu ortamdan aldığınız F0 balığın akvaryumda yaşayabileceğinizmi mi iddia ediyorsunuz. ? Hadi basınçtan , ısıdan da geçtim.

 

Bir takım kimsayasal değerler vereceğim.

 

 

Malavi Gölü Su verileri        Victoria    Tanganyika

 

pH-: 7,8 - 8,5                      Ph: 7.1-9.0    Ph :8,6-9,5

 

GH: 4 - 6° dGH                 Gh: 4-6         Gh: 12-20

 

KK: 6 - 8° dKH             Kh: 6-8             Gh: 10-15

 

Bunların ne olduğunu bilmiyorsanız zaten ciclidse bulaşmayın. Nasıl yükseltilir nasıl düşülür bunuda bilmiyorsanız F 0 aldım demeyin bile.

Malawi ile Victoria gölünün kimyasal değerleri yakın olduğunda bu iki gölün balığını aynı tankta bakıldığına inanırım , ancak malawi ile tanganyika nın aynı tankta , Türkiyeye has su kimyasalıyla , hemde F0 yaşadığına kesesiz inanmam. Yaşıyorsa aldığınız F0 değildir .Peki o zaman nedir. ?

 Beyler aldığınız balıklar bu göllerin sığ kıyılarından alınmış yavruların dan , tanklarda beslenerek alınan yavruların , göl bağlantılı havuzlarda boylandırılmış halidir. Yani kademe kademe basınç azaltırak ortama adapte edilmiş halidir.buna inanmıyorsanız. Para saçmaya devam edin.

F0 balık akvaryum ortamöındaki düşük basınca dayandığı gibi birde markalı pul yemde yer değil mi. ? yer yer.  Yersen artık.Para var huzur var. Ölürsa gelsin yeni F 0 lar.Zaten satanda F0 diyor. Bana ne oluyorki bırak alan alsın , satanda 5 katına satsın.Sırf lepistes besliyoruz diye kıskançlıktan attığım iftiraya bakarmısınız. ? Alamıyoruz diye demediğimizi bırakmadık. ( hoş bu varyete lepistese döktüğüm parayı sormayın bende söylemeyeyim )

 

Özet not: bir balığın ölmemesi, onun iyi yaşatıldığı manasına gelmez.mesela bir su bardağında beta beslersiniz .ölmeyecektir ancak oldukça mesut ve mutlu da yaşamayacaktır.

 

 

HURAFE 5: Akvaryuma tuz dökmek iyi gelir. ( bak ya  gene tuz mevzuu,  durun şunu iyice bir açıklayayım da bitsin artık tuz meselesi )

 

Göl ve nehirlerin yağmur suyunun topraktaki minaral tuzları çözerek ve döküldükleri nehir veya gölü besleyerek , gölün veya nehirin ortalama kimsayal değerini belirlerler.iki rakam aralığı verilmesinin nedeni ise aynı gölde farklı noktalarda farklı kimsyasal değer okunmabildiği içindir.

 

Bileşik kimyasal tuz. Akvaryum ortamını , canlının doğal ortamına en yakın değerlere getirebilmek için ticari olarak satılan bir malzemedir.

Yani ph , dh , kh ile ayrı ayrı uğraşmaz bu bileşik tuzu atarsınız. Listedeki rakamlardan malawi , Victoria için ayrı , tanganyika için ayrı olması gerektiğini anlamak içinde çok araştırma yapmaya gerek yok. Dolasıyla bu tür bileşik tuz kullanırken hangi göl ve tür  için olduğunuda bilmek önemlidir. Tanganyika gölü canlıları için üretimiş tuzu atıp içine malawi canlısı atarsanız canına okursunuz, elbette .ölmez ama adaptasyon sorunları zirve yapar, oldukça sıkıntılar çeker. Buna balık saklanıyor. Taşların arasına gizleniyor  veya ortama adapte olamadı şeklinde ulvi ve akıl dolu bir teşhis konulur.

 

Ayrıca hurafe içinde bir hurafe daha açıklayayım. Damacana su , iyi su , dolum tesisinde şişelenirken RO diye bir artıma cihazından geçirilerek yumuşatılır. Ve bazik bir hale getirilir ki . yumuşak bir içim sağlasın bunu içen beğenip aynı markayı yeniden alsın.

 Dolayısla bir  Pet shop hurefesi olan akvaryum alırken ve yanında balık alırken söylenen , “iyi su koy bir şey olmaz” şeklindeki tavsiyeye uyduğunuz takdirde elinizde klorsuz ancak ph düşük bir akvaryum olur. Bunu balıklarının renginin açılmasından anlayabilirsiniz. Akvaryumun çatlaması ve acil durumlarda mecbur kalmadıkça Kesinlikle bu tarz kullanımdan kaçının.

 

Hurafe içindeki hurafenin içinde bir hurafe daha açıklayayım. Damacana suların geri dönüşümle kazanılmış plastikten yapılması gayet yaygın bir uygulama , Ve şişenin altında bir takım kodlar görmeniz lazım. Eğer altında 7.0 diye bir numara görüyorsanız , bu geri dönüşümden kazanılan plastik içinde su varken , güneş ışığı altında salınım yapan malzemeden yapılmış demektir. Bu yüzden 15 litrelik damacanalarada güvenilmez

En iyisi çeşme suyu kullanıp ,sabredip beklemek..Oksijen basılmış bir poşette bile balıklarınız abartı sayıda değil ise ölmeden yaşayacaklardır, Hem havasızlığa, hemde açlığa dayanacaklardır  ( denendi ) en kötü ihtimal balıkları aldığınız suya hava vererek  yeni tankınızın oturmasını bekleyebilirsiniz.

 

Bazen bir şeyi bilmemek en büyük mutluluktur.Her şeyin yolunda olduğunu zannetmek ve yaptığına devam etmek varken neden didikleyesiniz ki zaten , Ancak bazen böyle işgüzar herifler çıkar bir takım bilgiler verir. Milletin kafası karışır  Nerden çıktım ben böyle durduk yere. Eskiden en güzel softa tuzu veya kaza tuzu ile idare ediyorduk, ne güzel mutlu mesut geçinip gidiyorduk diyorsunuz değil mi. ?  Durun bakalım daha yeni başladık.  Eylemlerim devam etcekkkkkk

 

 

HURAFE 6 : Cömert kullanıcısı , uzmandır , prof’dur.kraldır, lord’dur vs vs vs

 

 Külliyen yalan bir bilgi olup , Kesinlikle inanmayınız. Bu kişi sadece araştırmacı bir meraklıdır.mesleği alışkanlıklarından dolayı sormaz , söylenene inanmaz, kendisi araştırır.gördüğünü didiklemeden bırakmaz. Devamlı sorular sorduğu gibi ,ekipmanları hemde satın almayacağını söylediği halde   kutusundan çıkartıp , en ince detayına kadar inceleyen , Satıcıların en sevmediği müşteri tipidir.Kendisinin varyete lespites beslediği rivayet edilse bile daha bir tek kare varyete lepistes resmi paylaştığı görülmemiştir.( Yalan söylüyor olabilir.resim veya teknik veri  veremiyorsa dedikleri hurafe varsayılmalıdır )

 

Yazının yeterince uzun olduğuna karar verdim. Hurafe açıklamalarımız devamı ileriki zamanlarda gelmeye devam edecektir. Şimdilik bunlarla idare ediverin

[/QUOTE]


    Sadece Cömert abinin yazdıklarına ek olarak naçizane benimde tavsiyelerim olacak;


- Şu şiş işi kolay ve bulunabilirlik açısından gayet iyi fakat bulabiliyorsanız ince cam borular dip çekimi ve artemia vermek için çok daha işlevsel olacaktır...

- Tubifex ile söylediklerine tamamen katılmamla beraber ben bir maket bıçağıyla çok ince parçalara ayırıp içinden çıkamayacak bir kepçede bol su ile kanından ve pisliğinden ayırararak tül sineklik yapısında bir mutfak süzeğinde ilk önce en ufak kıyımlar çıkacağından en ufak yavrulara  şöyle süzeği silkeleyip daha sonra bir büyüğü ve daha daha en büyüklerine kadar gidiyorum...

- Tecrübelerime dayanarak artemia süzme konusundada artemia çıktıktan sonra süzmeden önce bir ışık yakarım bu ışığın önüne toplananlar büyük boydakilerdir ve bu ışığın tam tersi kavanozun ve kabın arkasına toplananlarsa nispeten daha ince boylardadır bunlarıda yavru boylarına göre taksimatını yapıyorum ....


   Ayrıca Cömert abiye bu eşsiz bilgileri bize sunduğu için teşekkürlerimi saygılarımı ve en iri kaya tuzlarımı sunuyorum 

g.ates2013-01-06 21:46:04

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir